TBMM Genel Kurulunda Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçeleri görüşülüyor - Son Dakika
Politika

TBMM Genel Kurulunda Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçeleri görüşülüyor

TBMM Genel Kurulunda Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçeleri görüşülüyor

İYİ Parti Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, "Esnaf kesiminde mart ayından bu yana hiç açılamayan veya açılsa bile kazanç sağlayamayan binlerce işletme bulunmaktadır.

11.12.2020 21:37  Güncelleme: 21:52
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İYİ Parti Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, "Esnaf kesiminde mart ayından bu yana hiç açılamayan veya açılsa bile kazanç sağlayamayan binlerce işletme bulunmaktadır. Bu işletmelerin kiraları, sosyal güvenlik primleri, elektrik ve doğal gaz faturaları ödenemeyecek duruma gelmiştir." dedi.

TBMM Genel Kurulunda, Ticaret Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile bağlı ve ilgili kurumların 2021 Yılı Bütçeleri üzerinde İYİ Parti milletvekilleri söz aldı.

İYİ Parti Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, bütçelerin ekonomik ve sosyal hedeflerin ortaya konulması açısından büyük önem arz ettiğini belirterek, "Bütçe, toplumun yalnızca belli kesimlerini değil, tamamını kapsamakta ve tüm hane halkını yakından ilgilendirmektedir çünkü bütçeler aslında üretimin, istihdamın, yatırımın habercisi; refahın, bolluğun ve bereketin müjdecisidir. Bu bütçe ne bolluk bütçesi ne refah bütçesi. Maalesef, her kesim için vergi var, faiz ödemesi var. İlave olarak bir de bütçe açığı var." dedi.

Koronavirüsten en çok etkilenen kesimlerden birisinin 2 milyon 250 bin kişiyle esnaf ve sanatkar kesimi olduğunu dile getiren Yaşar, "Esnaf kesiminde mart ayından bu yana hiç açılamayan veya açılsa bile kazanç sağlayamayan binlerce işletme bulunmaktadır. Bu işletmelerin kiraları, sosyal güvenlik primleri, elektrik ve doğal gaz faturaları ödenemeyecek duruma gelmiştir." diye konuştu.

Kapanan okullarda, 20 bin okul kantininin 10 aydır kapalı olduğunu anımsatan Yaşar, " Türkiye'nin yüzlerce lokomotif sektörlerinde siparişler iptal olmuş, şartlar dönmeye başlamıştır. 350 bin okul ve iş yeri servis aracı şoförleriyle birlikte, yine 110 bin otel, restoranlar dahil, lokantacı esnafı; aşçısı, garsonu, komisi işsiz durumdadır. Yarı yarıya yolcu taşıyan halk otobüsü ve minibüsü esnafı büyük bir fedakarlıkla çok zor şartlar altında zarar ederek çalışmaktadır. 100 bin kıraathane ve kahvehane esnafımız ile çalışanları da aynı şekilde aylardır mağdur durumdadır. Bu esnaflarımıza 'hiç olmazsa belli bir oranda aylık maddi yardım sağlansın' dedik. Maalesef, hükümetten duyan olmadı." ifadesini kullandı.

İYİ Parti Aydın Milletvekili Aydın Adnan Sezgin, muhalefet olarak kürsüden sıklıkla iktidarı eleştirdiklerini belirterek, " AK Parti'li arkadaşlar da 'sürekli olarak eleştiriyorsunuz, niye böyle yapıyorsunuz' diye sitemde bulunuyorlar, yakınıyorlar. 2011 yılındaki seçim beyannamenize baktığımızda, teşekkürü neden hak etmediğiniz açık bir şekilde ortaya çıkıyor." dedi. Sezgin, AK Parti'nin 2011 yılındaki seçim beyannamesinde yer alan ve "tutturulamayan hedefleri" anlattı.

Her gelişmiş ekonominin ana sütununun sanayi ve teknoloji olduğunu dile getiren Sezgin, şöyle dedi:

"Saydığım hedeflerin tutturulamaması Türkiye'yi sanayi ve teknolojide geriye düşürmüş, diğer ekonomilere avantaj sağlayan, yapay zeka ve robotik gibi inovatif alanlarında dışına itmiştir. Büyük Türkiye'den bahsedeceksek evvel emirde bu açığın kapatılması gerekmektedir. Bu da kozmetik tedbirlerle değil sahici yapısal reformlarla olur. Özel sektörümüz, evet, özellikle sanayi sahasının bazı kollarında önemli bilgi ve beceri birikimiyle dünya çapında rekabet edebilecek düzeye erişmiştir. İktidar yanlış politikalarla, yapısal reformları erteleyerek ve hukuktan uzaklaşarak bunların önünü kapamaya devam etmektedir. Endüstri 4.0 ve yüksek teknoloji alanlarında ilerleme için iktidarın köhne yönetim zihniyetinin aşılması gerekmektedir. Sayın Cumhurbaşkanının dijital ekonomiye değinmesiyle dijital ekonomiye geçilmiyor.

Bir dönemler Avrupa Birliği sanayi sektörü Türkiye'yi kendi yatırım coğrafyasının doğal parçası olarak görüyordu. Bugün tam aksi bir eğilim mevcuttur. Dünyanın dinamik ekonomileriyle, yüksek katma değer üreten ekonomileriyle aynı istikamete yönelmemiz gerekiyor; bunu bu zihniyetle gerçekleştiremeyeceksiniz, bunu biliyoruz; gelecek seçimlerden sonra bu görev bize düşecek, bunu da biliyoruz."

İYİ Parti Erzurum Milletvekili Muhammet Naci Cinisli, Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının çalışmalarını anlatarak, Doğu Anadolu Bölgesi'nin merkezi ve tarih boyunca fedakarlıklar yapmış olan Erzurum'un dahi bölgeye yarışır bir yatırım alamamasının vatanını, devletini seven her Erzurumluyu derinden üzdüğünü söyledi.

Cinisli, "Hele ki, AK Parti'ye verdikleri vefakar desteği düşündükçe değerli Erzurumlu hemşehrilerimin kendilerini aldatılmış hissetmeleri çok normal. Üzüntüleri öfke sınırına dayanıyor. AK Parti'ye ciddi destekler veren Erzurum gibi pek çok doğu şehrimiz aldatılmıştır. İnsanları küçük düşürülmüştür ve küstahça 'hele sen otur yerine, sesini çıkarma' denmiştir." ifadesini kullandı.

İYİ Parti Gaziantep Milletvekili İmam Hüseyin Filiz ise TÜİK verilerine göre tüm işletmelerin yüzde 99,8'inin yani 3 milyon 800 bininin KOBİ'lerden oluştuğunu ve bunların toplam istihdamın yüzde 76'sını sağladığını söyledi.

Bu oranlar ve sayıların Türkiye ekonomisinde istihdam sağlamada ve bölgesel kalkınmada KOBİ'lerin yeri ve öneminin büyüklüğünü çarpıcı olarak gösterdiğini vurgulayan Filiz, "Sürdürülebilir üretim ve yeni yatırımların önünün açılması için mevzuatın basitleştirilmesi, nitelikli personel yetiştirilmesi, yeni pazarlara açılma, adil bir vergi rejimi geliştirilmesi, teknoloji ve yenilikçilik kapasitesinin geliştirilmesi konularında KOBİ'lere destek verilmesi, ülkemiz ekonomisinin büyümesi ve istihdamın artırılması açısından önemlidir." diye konuştu.

KOBİ'lerin halen birçok sorunla boğuştuğunu dile getiren Filiz, KOBİ'lerin yaşadığı sorunları anlattı.

"Türkiye, demokratik bir hukuk devletidir"

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, AK Parti'nin 19'uncu, Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ise 3'üncü bütçesini yaptıklarını ifade eden, "Bütçe demek; milletimizin ekonomik kaynaklarını en verimli şekilde milletimizin hizmetine sunmak demektir." dedi. Bazı konuşmalarda Türkiye'nin Çin ile mukayese edilip, "Çin kadar otoriter rejim" ifadelerinin kullanıldığını anımsatan Özkan, bunu asla kabul etmediklerini, Türkiye'nin demokratik bir hukuk devleti olduğunu söyledi.

Erzurumlu vatandaşların, kürsüden yapılan "Erzurum aldatılmıştır" ifadesiyle ilgili büyük rahatsızlıklarını kendilerine ulaştırdığını belirten Özkan, şöyle devam etti:

"Her şeyden önce AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bizler, şeffaf bir şekilde milletimizin huzuruna çıkıyoruz. Bütün kararlarımızı milletimizle beraber, onların çizdiği istikamet ve gösterdiği hedefte hayata geçiriyoruz. Bu bütçe bu anlamda milletimizin bütçesidir. Erzurumlu vatandaşlarımız, orada yaptığımız hizmetlerin gerçek anlamda onların refahını ve huzuru hayata geçiren, onların standartlarını yükselten hizmetler olarak biliyorlar. Ulaşımda, sağlıkta, eğitimde, bütün alanlarda yaklaşık 40 milyar TL hamdolsun Erzurum'a ulaşmıştır.

Özellikle Erzurumlu vatandaşlarımız Türkiye'nin 81 ilinde her bir vatandaşımızın olduğu gibi başımın tacıdır. Bütün Erzurumlu hemşehrilerimiz Ovit Tüneli'nden ikinci üniversiteye, altyapı üstyapı çalışmalarından, kamu binalarının yenilenmesine kadar devletimizin bütçesinden yapılan ve yerel yönetim anlamında Büyükşehir Belediyemizin, ilçe belediyelerimizin de yaptığı çalışmalar nezdinde en fazla teveccüh ve hüsnükabulü göstermişler o sebepledir ki her seçimde AK Parti'ye ve Cumhur İttifakı'na yüzde 70 oy vermişlerdir. Erzurum'a ve 81 vilayetimize şükranlarımızı bu vesileyle bir kez daha ifade ediyorum."

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise Türkiye ile bazı demokratik ülkeleri mukayese etmek istediğini belirterek, "Türkiye'de Cumhurbaşkanımızın maaşı asgari ücretin 30 katı. Belçika'da 11, İngiltere'de 9, İspanya'da 6.9 katı. İrlanda da asgari ücretli ile devlet başkanı arasındaki maaş farkı 4 kat." dedi.

Bugün yapılan konuşmalarda bir milletvekilinin "beşli çete" ifadesini kullandığını belirten Altay, "Bunu da kabul etmiyorum Sayın Başkan. Beşli çete yok artık 5 artı 2 var. Şimdi, Ethem Sancak, 'İlahi bir aşkla Tayyip Erdoğan'a bağlıyım, bunun için ailemi, herkesi feda edebilirim' dedi. Tayyip Erdoğan'da, 'Ya Ethem dur, aileni feda etme. Ben sana Türkiye'yi feda edeyim.' dedi. Türkiye bitti, en son Silivri'de 170 dönüm arsayı Sancak ailesine fiyonklayıp, paketleyip verdik. BMC'nin Ethem Sancak'a verilmesi de şöyledir: Rayiç bedel 935 milyon, 'Ethem al bunu, efendim alamam, ya Ethem 700'e veririm al kardeşim.' Bakkaldan peynir bile daha ciddi bir şekilde satılır." ifadesini kullandı.

"Ethem Sancak'la Azerbaycan'da sanıyorum 5 tane anlaşma yapıldı" diyen Altay, "Bu ülkede Ethem Sancak'tan başka iş adamı yok mu kardeşim? Bu nasıl bir ilişkidir? Ne var bu ilişkinin altında merak ediyorum, takdiri yüce milletimize ve aziz vekillerimize bırakıyorum." dedi.

Söz alan İYİ Parti Erzurum Milletvekili Muhammet Naci Cinisli, AK Parti'li Özkan'ın konuşmasından AK Parti'nin siyaseti yalnızca seçim kazanmaktan ibaret zannettiğini anladıklarını belirterek, "Erzurum'da nasıl seçim kazanıldığını da en iyi ben biliyorum. Hangi iftiralarla, hangi duygu sömürüleriyle seçimin kazanıldığını da en iyi ben biliyorum." ifadesini kullandı.

"O tanklar yürüdüğü zaman tank palet fabrikasıyla ilgili bütün yalanlarınızı unutacaksınız"

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, konuşmalarda yapılan tartışmanın özüyle hiçbir alakası olmayan tank palet fabrikası ve Silivri'deki plazma üretimine ilişkin yeni iddialar duyduklarını belirterek, vaktiyle "İHA ve SİHA'lar piknik yapan çocukları katlediyor" yalanlarını milletin iradesinin tecelligahı olan Meclis kürsüsünden duyduklarını söyledi.

Özkan, "Ne oldu? Durdurabildiniz mi İHA, SİHA üretimini? Zinhar. İşte Azerbaycan'da, Wall Street Journal'da, Le Monde'da dünyanın bütün uluslararası yayın organlarında 'Oradaki zaferin arkasında Türkiye'nin SİHA ve İHA teknolojisi var' dendi. Bakın, ilan ediyoruz, vakti saati geldiği zaman, o tanklar yürüdüğü zaman ve 72 düvel hizaya girip al bayrağımıza saygı duyduğu zaman tank palet fabrikasıyla ilgili bütün yalanlarınızı unutacaksınız." diye konuştu.

Özkan, Türkiye'nin katma değerli ürünler ve özellikle stratejik yatırımlar konusunda dünyaya bağımlılıktan kurtulması için özellikle sağlık teknolojilerinde, havacılıkta, savunma teknolojilerinde, yazılımda hükümetin bütçesinden gerekli destekler yapılarak şeffaf bir şekilde yatırımların hayata geçtiğini ve buradan katma değerin Türkiye'nin 83 milyonunun birlik ve beraberliğinin hizmetine sunulduğunu belirtti.

AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir ise Erzurum'a 18 yılda 30 milyarı aşkın yatırım yaptıklarını aktararak, "En son geçtiğimiz hafta Ulaştırma Bakanımız geldi, Horasan ile Sarıkamış arasında çok esaslı bir yol açtı. Erzurum'a biz deniz getirmişiz, çok iddialı söylüyorum, Ovit Tüneli'yle beraber Erzurum'la denizin arasını iki saatlik mesafeye indirmişiz. Erzurum'u sağlık kenti yapmışız, Erzurum'u eğitim kenti yapmışız, 2'nci üniversiteyi kurmuşuz. Efendim, yeter mi? Yetmez, Erzurum çok daha fazlasını hak ediyor. Birlikte bunun gayretinde olalım, benim istediğim bu ama inkar edersek münkir duruma düşersek Cenabıhak nimetleri de elimizden alır." dedi.

Kaynak: AA

Son Dakika Politika TBMM Genel Kurulunda Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçeleri görüşülüyor - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement