Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Yaşar Aydın: Bu Seçim Bizim Açımızdan Bir Medeniyet Tercihi, Bir Varlık-Yokluk Meselesi - Son Dakika
Yerel

Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Yaşar Aydın: Bu Seçim Bizim Açımızdan Bir Medeniyet Tercihi, Bir Varlık-Yokluk Meselesi

Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi ve Birgün Gazetesi Yayın Koordinatörü Yaşar Aydın, “18 Haziran 2023’te Türkiye, belki de yüzyıllık Cumhuriyet’te, Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimini yaşayacak. Bundan önceki seçimlere de hep kritik dedik ama bu hakikaten kritik bir seçim. Bu, sadece bir sandığın konulduğu ve içinde insanlara oy verildiği bir seçim değil. Bizim açımızdan bir medeniyet tercihi, bizim açımızdan bir varlık-yokluk meselesi… Bu seçim süreciyle Türkiye’de açlık sınırında yaşayan milyonlar, kadınlar, ezilenler için cennetin kapısı açılmayacak. Ama bir cehennemin kapısını kapatacağız ve başka türlü bir dünyanın umudunu biraz daha yukarıya çekeceğiz” dedi.

06.11.2022 17:23  Güncelleme: 18:28
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

UĞUR İSTANBULLU

Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi ve Birgün Gazetesi Yayın Koordinatörü Yaşar Aydın, "18 Haziran 2023'te Türkiye, belki de yüzyıllık Cumhuriyet'te, Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimini yaşayacak. Bundan önceki seçimlere de hep kritik dedik ama bu hakikaten kritik bir seçim. Bu, sadece bir sandığın konulduğu ve içinde insanlara oy verildiği bir seçim değil. Bizim açımızdan bir medeniyet tercihi, bizim açımızdan bir varlık-yokluk meselesi… Bu seçim süreciyle Türkiye'de açlık sınırında yaşayan milyonlar, kadınlar, ezilenler için cennetin kapısı açılmayacak. Ama bir cehennemin kapısını kapatacağız ve başka türlü bir dünyanın umudunu biraz daha yukarıya çekeceğiz" dedi.

Sol Parti Artvin İl Başkanlığı tarafından Artvin Barosu'nda dün düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katılan Sol Parti Meclisi üyesi Mahmut Zeytinci, "Bütün dünyada emekçilerden yana, ezilenlerden yana, doğadan yana bir iktidar talep etmek düşüncesi yok arkadaşlar. Esas olarak sosyalizm budur. Yani bundan 110 yıl önce Rozaryüs'ün söylediği slogan laf değildi; 'Ya barbarlık ya sosyalizm'. Evet, yeryüzünde ya sosyalizm olacak ya da kapitalizmin barbarlığı yeryüzünü yok edecek deniyordu 1907'de. Bugün bu gerçekleşti, gözümüzle görüyoruz, Artvinliler çok daha iyi görüyor. Vadilerimiz HES'lerle, barajlarla yok oldu. Dağlarımız orman kesimleri ve madenlerle yok oluyor. ve biz hala, bu kadar sıkışmış yerde kendimize birkaç küçük yeşil alan bulup, birkaç ağaç dibi bulup orda rahatlamayı düşünüyoruz. Oralarla yetinmeyi düşünüyoruz. Bu gidişe topyekün dur demeyi ya da engellemeyi düşünmüyoruz. Buna da cüret de edemiyoruz maalesef" diye konuştu.

"YERYÜZÜNDE DE SOSYALİZM CÜRET GEREKTİRİYOR"

Zeytinci, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yeryüzünde de sosyalizm cüret gerektiriyor. Evet, kapitalizmin iktidarını yerle bir etmek, yıkmak, ama aynı zamanda kendi içimizde yola çıkarken devrim yaparak yola çıkmak. Yani az tüketerek, kaynakları az kullanarak topluma örnek olarak. Fazla üretim için değil, yeterli üretim için, herkes için üretim için mücadele ederek. Kendi hayatımızda bunu uygulayarak yola çıkmamız gerekiyor ki toplumun bizi izleyerek fazla tüketmeden, doğayı kirletmeden, dünyayı yok etmeden bu yeryüzünde insanca bir yaşamı, eşit bir yaşamı kurabilelim."

"BU SEÇİM BİZİM AÇIMIZDAN BİR VARLIK-YOKLUK MESELESİ"

Birgün Gazetesi Yayın Koordinatörü ve Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Yaşar Aydın da şöyle konuştu:

"Böyle giderse 18 Haziran 2023'te Türkiye, belki de yüzyıllık Cumhuriyet'te, Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimini yaşayacak. Bundan önceki seçimlere de hep kritik dedik ama bu hakikaten kritik bir seçim. Bu, sadece bir sandığın konulduğu ve içinde insanlara oy verildiği bir seçim değil. Bizim açımızdan bir medeniyet tercihi, bizim açımızdan bir varlık-yokluk meselesi. Bizim açımızdan derken devrimcileri kastetmiyorum, sosyalistleri kastetmiyorum. Ülkenin bütün insanları açısından çok kritik bir seçime doğru gidiyoruz. Mahmut Abi çok doğru şeyler söyledi, çok doğru tespitler yaptı, olması gerekeninde altını çizdi ama aktüel, halka ile ilgili, yani yaşadığımıza dair meseleleri de biraz da bana bıraktı. Ben, o kısımları anlatayım. Ben de sözümü 'Tek yol devrim'le bitireceğim kuşkusuz ama bugün devrimden önce bu sürecin parçası olarak neler yapabileceğimizi konuşmamız lazım.

"CEHENNEMİN KAPISINI KAPATACAĞIZ VE BAŞKA TÜRLÜ BİR DÜNYANIN UMUDUNU BİRAZ DAHA YUKARIYA ÇEKECEĞİZ"

Bundan bir hafta önce Lula, Brezilya'da çok küçük bir farkla seçimi kazandı. Lula'nın politikasında şu vardı, şunu söyledi; 'Biliyoruz ki cennetin kapılarını açmadık ama en azından cehennemin kapısını kapatmayı becerdik'. Şimdi bizim bugün yaşadığımız şey, şunun farkındayız, bu seçim süreciyle Türkiye'de açlık sınırında yaşayan milyonlar, kadınlar, ezilenler için bir cennetin kapısı açılmayacak. Ama bir cehennemin kapısını kapatacağız ve başka türlü bir dünyanın umudunu biraz daha yukarıya çekeceğiz. O yüzden biz, Sol Parti olarak bundan önce yaptığımız bütün o girişimlerde, 2016 referandumdan bu yana her adımı, esas olarak AKP'yi geriletme ve bu rejimin yıkılması üzerine kurduk. Bütün siyasetimiz, Adalet ve Kalkınma Partisi'ni, tek adamı, Erdoğan rejimini yıkmak, önce durdurmak sonra yıkmak üzerine kuruldu. 18 Haziran'da yapılması düşünülen seçim için de aynı şeyi söylüyoruz.

"İLK GÖREVİMİZ BU REJİMİ DURDURMAK, ERDOĞAN'I YENMEK, ERDOĞAN REJİMİNİN YENİLGİSİNE ORTAK OLMAK"

Bugünkü devrimciler olarak, o geleneğe devam eden arkadaşlar olarak ilk görevimiz, bu rejimi durdurmak, Erdoğan'ı yenmek, Erdoğan rejiminin yenilgisine ortak olmak. Biz, cumhurbaşkanlığı seçimini tam da böyle görüyoruz. Bu sürecin esas halkası, Erdoğan'ı yenme sürecinin önemli bir parçası olmak. O yüzden herkesi, muhalefet güçlerini, ikide bir sorumluluğa çağırıyoruz. Son iki aydır yaşadıklarımıza bir bakın, bizim kıymetimiz; devrimcilerin, sosyalistlerin kıymeti bir kez daha orada anlaşılır. Devrimciler, sosyalistler, bu ülkede kendisi için, siyasi partisi ve hareketi için hiçbir şey istemeyen insanlardır. Sadece bu ülkenin insanları için, insanlık için mücadele eden, fedakarlık gösteren insanlardır. Sürekli bunun çağrısını yaptık ama son iki ayda, üç ayda yaşananlara bakın; 'kim başkan olacak, kim ne yapacak, kim bakan olacak, kim hangi ittifakı yapacak?' Böyle bir muhalefet süreci olmaz. Erdoğan böyle yenilmez, Erdoğan rejimiyle böyle mücadele edilmez. Burada da çok önemli görevi var sosyalistlerin, devrimcilerin. 'Böyle yapamazsınız' demek lazım, nasıl yapılacağını göstermemiz gerekiyor."

"ŞU ANDA 'TEK YOL DEVRİM' DİYECEK KONUMDA DEĞİLİZ"

CHP Artvin İl Başkanı Ahmet Biber ise şunları söyledi:

"Türkiye 60'tan sonra gerçekten sol bir yükselişe geçti, umutlandık. Evet, 1973 ve 1977 yılları arası, benim yüksekokuldaki öğrencilik yıllarımda 'Tek yol devrim' diyorduk. Ama şu anda 'Tek yol devrim' diyebilecek konumda değiliz. Bakın, bunları yapabilmek için bir adımın atılması lazım. Türkiye'de ileri bir düzeye geçebilmek için Atatürk'ün o büyük devrimi vardı. 1923'te Cumhuriyet'i kurmasıyla, laikliği getirmesiyle ve Osmanlı İmparatorluğu'nun o İslami yapısını değiştirmesiyle ülkenin önü açılmıştı. Her ne kadar beğenmesek de bu böyle gelişmiştir. Türkiye'de şu anda tam bir İslami rejim demeyeceğim, yağma düzeni var. İslam'la falan da alakası yok yani. İslam'ın çatısı, öyle gözüküyor ama vurgun var, topyekün bir vurgun var Türkiye'de. Bu yapıyı kırmak gerekiyor arkadaşlar. Şimdi değerli arkadaşım, muhalefeti iyi yapamıyor olabiliriz, evet katılıyorum doğru, hatalar da olabilir. Ama bir çıkış yolu arıyoruz arkadaşlar. Muhalefette siz, istediklerinizi tamamen yapamıyorsunuz. Belli bir taşları koymak zorundasınız ve ona tırmanarak yükselmek durumundasınız. Mücadelede çok geriye düştük arkadaşlar, mücadelede gerçekten geriye düştük. Yapılan eylemleri küçümsemiyorum ama yeterli de bulmuyorum. Daha çok olmalı ama bugün yani bir yağmacı diyorum, ama aynı zamanda da totaliter, faşist bir yönetim var.

"SİZLERİN DE SOSYALİSTLER OLARAK KATKI VERMENİZİ İSTİYORUM"

Kılıçdaroğlu, aydınlık bir yüzdür arkadaşlar, Türkiye'nin daha iyi bir konuma gelmesini isteyen ve her zaman şunu diyor; 'Benim vatandaşımın çocuğu yatağa aç girmesin' diyor. Bu, bir sosyal devletle olur, gelişmiş devletle olur. Bunu umuyoruz, başarmak zorundayız. El ele vermek zorundayız değerli arkadaşlar. Yoksa açık ve net, sol gelişecek ve gelişmek zorunda. Halkın sola ihtiyacı var, buna katılıyoruz ama Türkiye'nin bir demokratikleşmesi, demokratik cumhuriyete kavuşması lazım. Bunun için Yaşar Bey şunu da söyledi, çok doğru bir şekilde, bu yapının yıkılabilmesi için herkesin o taşın altına elini koyması lazım. Yanlışlarımız olabilir ama biz aydınlık Türkiye istiyoruz, refah içerisinde bir Türkiye istiyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz. Buna sizlerin de sosyalistler olarak katkı vermenizi istiyorum değerli arkadaşlar. Yoksa daha kötü günlerle karşı karşıya kalabiliriz. ve CHP, bu zor dönemde yine elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyor, inşallah bu seçimi alacağız."

Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Yaşar Aydın: Bu Seçim Bizim Açımızdan Bir Medeniyet Tercihi, Bir Varlık-Yokluk Meselesi
Kaynak: ANKA

Son Dakika Yerel Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Yaşar Aydın: Bu Seçim Bizim Açımızdan Bir Medeniyet Tercihi, Bir Varlık-Yokluk Meselesi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement