Ukranya'daki krize ilişkin kaygılar artmaya devam ederken Kırım Tatar Milli Meclisi eski başkanı ve Kırım Tatar ulusal hareketi liderlerinden Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Türkiye ve uluslararası toplumun, yasaklı olduğu Kırım'a dönebilmesi için diplomatik girişim başlatacağını söyledi. Kırımoğlu, 3 Mayıs'ta Kırım'a girmeye çalıştığı gergin saatlerde telefon açan Türk Büyükelçisinin, "Bu olayları Sayın Başbakan ve Cumhurbaşkanı da izliyor. Sizden ricaları, sakın orada kan dökülmesin. Ukrayna içinde yeni bir sıcak bölge olmasın. Geri çekilirseniz iyi olur. Biz sizin Kırım'a girişinizi diplomatik yollardan çözmeye çalışacağız' şeklinde güvence verdiğini anlattı. "Türkiye Amerika gibi güçlü bir ülke değil. Durumunu anlıyoruz" diyen Kırımoğlu. 13 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le görüşeceğini de söyledi.
Tatar Lider Abdülcemil Kırımoğlu, Amerika'nın Sesi'nin (VOA) sorularını yanıtlarken Ukrayna krizinin büyümesinden kaynaklanan ve Amerika'nın Kırım'ı gözden çıkarabileceği yönündeki kaygısını da Amerika'nın Sesi'yle paylaştı. Kırımoğlu, söyleşinin başında Rusya'ya ve Kırım'a girmesinin nasıl önlendiğini ayrıntılı biçimde anlatırken 3 Mayıs'ta Kırım sınırında 4-5 saat pazarlık yapıldığına dikkat çektikten sonra sınırda yaşanan gerginlik ve Türk Büyükelçisiyle yaptığı konuşmayı şöyle aktardı:
"Onlar bize "Sizi Moskova'dayken almadılar, bizden ne bekliyorsunuz?' diye yanıt verdi. Aslında haklılar burada. Üstelik sınırı ihlal edip geçenlerin Kırım'a geri alınmayacağını söylediler bana. Bizim arkadaşlar da yine zor kullanarak sınırı geçmek istedi. Bu noktada yüzde yüz kan dökülecek. Çünkü bizi zırhlı arabalar, tanklarla, ellerinde makineli tüfeklerle bekliyorlar. Bütün bir ordu bize karşı. Bizim arkadaşlar silahsız. Bu aşamada Türkiye Büyükelçisi telefon açtı. 'Bu olayları Sayın Başbakan ve Cumhurbaşkanı da izliyor. Sizden ricaları, sakın orada kan dökülmesin. Ukrayna içinde yeni bir sıcak bölge olmasın. Geri çekilirseniz iyi olur. Biz sizin Kırım'a girişinizi diplomatik yollardan çözmeye çalışacağız' şeklinde güvence verdi. Rusya alt meclisi Duma'dan da bir milletvekiliyle telefonlaştık. Kendisi, Strasbourg'da Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi'nin üyesi. Sonra Avrupa Parlamentosu'nun bir üyesi telefon açtı. Kırım'a alınmam için çalışacakları yönünde güvence verdiler. Ben de geri dönme kararı aldım, ama bir şartla: Buraya gelen vatandaşlarımın Kırım'a geri alınması koşuluyla. Onu kabul ettiler. 3-4 bin kişinin sınırı geçmesini bekledikten sonra ben de arabayla Kiev'e geri döndüm. Ama ben gittikten sonra polis karşılamaya gelenleri bulup onları cezalandırmaya başlamış. Üstelik Kırım'a alınmadığım duyulunca, Kırım'ın bazı yerlerinde de olaylar olmuş. 7-8 bölgede göstericiler sokakları kapattı. Bunu da sanki Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) örgütlüyormuş gibi, Meclis Başkanı Rıfat Çubarov'a dava açmayı planlıyorlar. Durumlar bu yönde."
-"TÜRKİYE'NİN DURUMUNU ANLIYORUZ"-
Tatar Meclisi kapatılsa bile faaliyetlerinin devam edeceğini de söyleyen Kırımoğlu, "Türkiye'den başka girişimler bekliyor musunuz?" sorusu üzerine de "Türkiye Amerika gibi güçlü bir ülke değil. Durumunu anlıyoruz. Belli çerçevede Türkiye bir şeyler yapabilir. Ama doğal gazının, petrolünün yarısını Rusya'dan alıyor. Ticareti de 40 milyar dolar civarında. Bu bağlantılar kesilirse Türk ekonomisi zarar görür. Biz onu da istemiyoruz. 13 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le görüşeceğim."
-TÜRKİYE'DE "ŞİMDİ DAHA CESUR BİR HÜKÜMET VAR"-
Kırımoğlu "Cumhurbaşkanıyla, Başbakanla görüştüğünüzde, size neler söylüyorlar, ne öneriyorlar?" sorusuna, "Önceki hükümetlerin Kırım Tatarları'na karşı davranışı aynı olmamıştı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan telefonla Putin'le görüştüğünde açıkça söyledi: 'Orada bizim akrabalarımız var. Onlara bir şey olursa Türkiye tarafsız kalamaz' diyor. Öncede böyle bir şey olmadı. Şimdi daha cesur bir hükümet var. Ne kadar cesur olsa da, ne yapabilirler" karşılığını verdi. Kırımoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlardan daha önce Boğazlar'ı Rus gemilerine kapatmalarını rica ettim. Ama onlar Montrö Anlaşması'na bağlı olduklarını, savaş olmadığı sürece Boğazlar'ı kapatamayacaklarını söylediler. Burada haklılar. Elbette eğer Türkiye Boğazlar'ı kapatsa, petrol tankerlerini geçirmese etkisi olacak. Diyelim ki Karadeniz'e Türkiye'nin savaş gemileri çıksaydı, Kırım'a yakınlaşsaydı, o da bize moral verecekti. Onun da etkisi olurdu, ama Türkiye ve Rusya arasında gerginlik olacak ve elbette sonuçta bunun Türkiye'ye zararı da olur. Ama zarar herkese olur. Ben onu Brüksel'de de söyledim. 'Siz ağır bedel ödememek için bu yaptırımların sert olmasını istemiyorsunuz, ama bu bedeli ödemezseniz, birkaç yıl sonra çok daha ağır bir bedel ödeyeceksiniz' dedim. Açıktan açığa tüm uluslararası kuralları bozan bir rejimi durdurmazsanız, sorunlar daha da büyüyecek. Sonuçta herkes kendi çıkarını düşünüyor tabi".
Son Dakika › Dünya › Kırım Tatar Lideri Kırımoğlu: Türkiye Amerika Gibi Güçlü Bir Ülke Değil, Durumunu Anlıyoruz' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?