AK Parti Grup Başkanvekili Elitaş

AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, "Bu anayasa değişikliği 1980 öncesi gündeme gelseydi, rahmetli Turgut Özal'ın dile getirdiği zaman olmuş olsaydı, tahmin ediyorum bugün dünyada Japonya, Çin, Tayvan, Güney Kore anılan ülkeler değil, bunların başında Türkiye olacaktı." dedi.

Elitaş, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Adana şubesi tarafından bir restoranda düzenlenen "Ekonomik Gelişmeler ve Referandum" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, halk oylamasına sayılı günler kaldığını belirtti.

Rüzgarın "Evet" yönünde estiği bir sürece girdiklerini vurgulayan Elitaş, anayasa değişikliği hakkında komisyon ve genel kurul görüşmelerinde CHP'nin kürsüyü kırdığını, işgal ettiğini, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı'nın burnunun kırıldığını, milletvekilinin ısırıldığını, CHP'nin o dönemde neredeyse TBMM'yi kapatmaya çalıştığını anlattı.

"Devletin malı deniz', devamını milletim biliyor"

Elitaş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "600 milletvekili Türkiye'ye angarya. Parlamentoyu kapatalım gitsin. Bu milletvekilleri işe yaramaz" dediğini belirterek, şunları söyledi:

"Herkes gördüğüyle amel eder biliyorsunuz. AK Partiyi bilemediğinden, CHP milletvekilleriyle haşır neşir olduğundan onlara bakarak 'bizim milletvekillerimiz gereksiz, parlamentoyu kapatalım' diyebilir. Ben bir şey demem ona. 133 milletvekili komisyonda kavga gürültüsüne rağmen, anayasanın komisyonda geçmesini engelleyemediler. 133 milletvekili kendilerini kelepçelediler, kürsüyü kırdılar, mikrofonları çaldılar. Yine engellemediler. O zaman Kılıçdaroğlu 'bizim adamlar gereksiz, beceriksiz' diyor olabilir. Kendince haklı olabilir."

Telefon faturası nedeniyle TBMM divan üyesi görevinden istifa eden CHP Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen'i anımsatan Elitaş, "Sayın Kılıçdaroğlu haklı. Öyle milletvekilinin ne işi var? Hemşehriniz. Ne derece doğru bilmiyorum. Gazetelerin yazdığını söylüyorum. Bir konuşmada 27 bin liralık telefon görüşmesi yapmış. Hani derler ya 'devletin malı deniz', devamını milletim biliyor." dedi.

Elitaş, CHP'nin 18 yaşında milletvekili seçilenlerin 2 yılda emekli olacağı ve muhtarlıkların kapatılacağına dair söylemlerinin doğru olmadığını bildirdi.

2010 yılında da anayasa değişikliği yaptıklarını, orda HSYK'nın nasıl seçileceği konusunun yer aldığını anlatan Elitaş, şunları söyledi:

"HSYK'da her seçmen, hakim ve savcı bir adaya oy verir hükmü vardı. YARSAV ile Baykal anlaştı. Anayasa mahkemesine götürdüler. Bu hükmü iptal ettirdiler. 2010 yılında FETÖ'cülerin HSYK'yı ele geçirmesinin sebebi Baykal'ın anayasa mahkemesine götürdüğü o maddedir. Basın mensubu arkadaşlarım 2010 yılındaki değişikliğin anayasa mahkemesinde iptalinden önceki halini okusunlar, incelesinler. Ne zamanki Baykal ve ekibi milletin hayrına olan bir şeye hayır dediği takdirde hayırlı sonuçları da beraberinde geliyor. Neyi engellemeye çalıştılarsa, hep tersine tepti."

"Bu geleceğimizle ilgili yavrularımızın bekasıyla ilgili vereceğimiz çok önemli karar"

Türkiye'nin muasır medeniyet seviyesine gelmek için büyük hamleler yaptığını, dünyanın parlayan yıldızı haline geldiğini ifade eden Elitaş, şöyle devam etti:

"Bu anayasa değişikliği 1980 öncesi gündeme gelseydi, rahmetli Turgut Özal'ın dile getirdiği zaman olmuş olsaydı, tahmin ediyorum bugün dünyada Japonya, Çin, Tayvan, Güney Kore anılan ülkeler değil, bunların başında Türkiye olacaktı. Eğer şu değişikliğiyle birlikte biz bütün enerjimizi başörtüsüne, Kürt-Türk, alevi- sünni ayrımına, sağcı-solcu kavgasına ayırmamış olsaydık, bütün enerjimizi muasır seviyesini geçmek için gayret göstermiş olsaydık tahmin ediyorum 2023 hedefleri içindeki gayri safı milli hası hedefini, 2002, 2005 için koymuş olacaktık. Kişi başına 25 bin dolarlık hedefi 2010 yılında yakalamış olacaktık. Dış ticaret hacmi hedefine 2010 yılında ulaşmış olacaktık. Bu bir seçim değil. Bu geleceğimizle ilgili yavrularımızın bekasıyla ilgili vereceğimiz çok önemli karar.

Eğer bugüne kadar ki yaşadığımız 27 Mayıs darbesine evet diyorsanız, rahmetli Menderes ve arkadaşlarının demokrasi şehidi olarak asılmasına 'Ne yapalım onlar da tanklardan korkarak bu ülkeyi idare etsin' diyorsanız, 12 Mart muhtırasına evet diyorsanız, 3 tane solcu gencin asılmasına 'Ya ne yapalım onlar da hak aramasalardı' diye düşünen solcu kardeşlerim varsa, onlar buna 'yaptıkları hataydı' diyorlarsa ona göre davransınlar. 12 Eylül'de 2,5 yılda 5 bin gencimizi ihtilali meşrulaştırmak için katlettirenlerin yanında yer almak istiyorlarsa, ona göre düşünsünler. 28 Şubat'ta seçilmiş bir kadın milletvekilinin TBMM'de yemin etmesini engelleyen zihniyetin devam etmesini istiyorlarsa ona göre düşünmesi lazım. Ama bu yaşadıklarımızın hepsi haksızlık, Türkiye'nin önünde bir engel diye ifade etmek istiyorlarsa buna göre düşünmeleri lazım."

AB, ABD, FETÖ, PKK hayır diyor

Elitaş, AB ve ABD'nin bu değişikliğe karşı çıktığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

"AB, bu değişikliğe hayır kampanyası yürütüyor. Düşünün bir kere eğer bu anayasa Türk milletini aleyhine bir durum olsaydı AB bu hayır kampanyasını yürütür müydü? Orta Doğu coğrafyasında yeni bir şekillendirme ortaya çıkaran ABD gizli bir şekilde bu değişikliğe hayır diyorsa Türkiye'nin menfaatine olan bir anayasa değişikliği midir, değil midir? FETÖ üyeleri, kriptolara, bu değişikliğe hayır diyorlarsa bu ülkenin menfaatini mi düşünürler aleyhine mi düşünürler. İyi düşünün hayır derken. PKK terör örgütü hayır diyor, çünkü PKK aleyhine bir anayasa. PKK terör örgütü hayır diyor, niye hayır diyor iyi düşünün."