Baba ocağından ayrılan gurbetçilerin hüzünlü dönüş yolculuğu sürüyor

Yıllık izinlerini memleketlerinde geçiren gurbetçiler çalıştıkları ülkelere dönüyor.

Baba ocağından ayrılmanın üzüntüsünü yaşayan gurbetçiler, sevinçle geldikleri Kapıkule Sınır Kapısı'ndan dönüş yolunda hüzünle ayrılıyor.

Sivas'ta geçirdiği tatilin ardından Almanya'ya dönen Adem Altıntaş, AA muhabirine, öz vatanından ayrılmanın hüznünü yaşadığını söyledi.

Gelecek seneyi şimdiden iple çektiğini anlatan Altıntaş, "Ülkemiz çok güzel, tüm dünyanın gözü ülkemizin üzerinde, bir örneği daha yok Türkiye'nin." dedi.

Yöresel ürünleri yanında götürdüğünü ifade eden Altıntaş, " Adana'dan biber salçası, zeytin, Sivas'tan yaprak, bal ve pastırma aldık. Bir nebze de olsa vatanın özlemini gidermek için yanımıza aldık. Ülkemizde yaşayan herkese birlik olun, beraber olun diyorum. Başka Türkiye yok. Allah korusun yarın, öbür gün Suriye gibi olursak Türk'ün gidip sığınacağı bir ülke yoktur. O yüzden partizanlığı bırakmalarını, herkesin eşit olarak bu vatana sahip çıkmalarını istiyorum." diye konuştu.

"İnsan evladından ayrılır gibi hissediyor"

Metin Kaylesiz de tatilinin güzel geçtiğini belirterek, " Belçika'dan geldik. Kızımın düğünü vardı, Ankara'da yaptık. Eş, dost ziyaretlerimizi gerçekleştirdik. Türkiye'ye gelmek bile çok güzel bir şey. Dönüş yolundayız çok hüzünleniyoruz. Vatandan ayrılıyorsun, insan evladından ayrılır gibi hissediyor, hassaslaşıyor ve duygusallaşıyor. Zor bir durum." ifadelerini kullandı.

Kaylesiz, orman yangınlarından dolayı üzüldüklerini, devlet ve milletin el ele yangınları söndürmeye çalıştığını aktardı.

Pınar Kaylesiz ise ailecek tatil yaparak memleketini ziyarette ettiğini anlattı.

Dönüş yolunun hüzünlü geçtiğini belirten Kaylesiz, "Vatanımızdan ayrıldığımız için hüzünleniyoruz. Gurbete gidiyoruz. Burada da bazen gurbetçi muamelesi görüyoruz. Orada da yaşıyoruz ama burası gibi değil." ifadelerine yer verdi.

Almanya'ya dönen Abdullah Kurt ise vatandan ayrılmanın üzücü bir duygu olduğunu belirterek, "Güzel güzel gezdik, tozduk. Her yıl 1 ay gelebiliyoruz ondan sonra maalesef dönüyoruz. Elbet bir gün inşallah gurbetten dönerek kendi memleketimizde yaşayacağız. Onu umut ediyoruz." dedi.