Dha Yurt Bülteni-4

1) SAĞLIK BAKANI AKDAĞ: SAĞLIK SORUNLARI NEDENİYLE OY KULLANMAYA GİDEMEYENLER 444 38 33 ARAYACAK

SAĞLIK Bakanı Recep Akdağ, 16 Nisan'da yapılacak olan halk oylamasında sağlık sorunları nedeniyle sandık bayına gidemeyecek olan vatandaşlardan 444 38 33 nolu telefonu aramalarını istedi. Atatürk Üniversitesi Kredi Yurtlar Kurumu Yemekhanesinde öğrencilerle kahvaltıda bir araya gelen Sağlık Bakanı Recep Akdağ, basına kapalı olan bu görüşme öncesi basın mensuplarına 16 Nisan'da apılacak olan halk oylaması ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Akdağ, sağlık sorunları nedeniyle sandık başına gidemeyen vatandaşların 444 38 33 nolu telefonu arayarak yardım talep edebileceklerini söyledi. Demokrasilerde vatandaşın oy kullanma hakkının son derece önemli olduğunu vurgulayan Bakan Akdağ şunları söyledi: "Sağlık açısından kendi başlarına oy kullanamayacak hastalarımıza destek olmayı bir görev olarak düşünüyoruz. Bakanlık olarak 16 Nisan referandumunda bu görevi inşallah en işi şekilde erçekleştireceğiz. Gerek evde sağlık hizmetleri kapsamında hizmet alan hastalarımız ki bunlar şu anda Türkiye'de 3 yüz bin kişiyi aşıyor. Gerekse referandum günü hastanede yatmak durumunda olan hastalarımızdan oy kullanmak isteyenleri oy sandıklarına Sağlık Bakanlığı olarak taşıyacağız. Bu işi evde sağlık hizmetlerimizin ekipleri ile yapacağız. Tabi bütün bu hastaların hepisinin oy kullanması mümkün olmayabilir. Yani bir sağlık yardımı ilede oy kullanmaya gidemecekler var. Ama önemli bir bölümü gerekli destek verilirse oy kullanmaya gidebilir. Sağlık görevlileri de olacak yanlarında ve oy kullanmalarına yardımcı olacağız. Bunun için vatandaşlarımız 444 38 33 numaraları evde sağlık hizmetleri çağrı merkezini aramalılar. Ciddi bir organizasyon. Talep çok yüksek olursa bu talebi karşılamak için belki bir randevu sistemide uygulamak durumunda kalabiliriz. Dolayısıyla 16 Nisan'da oy kullanmayı düşünen özellikle evde sağlık hizmeti alan ya da 16 Nisan'da hastanede olacağını şu anda bilen ve oy kullanabileceğini düşünen vatandaşlarımız 444 38 33 numaralı telefonu arayarak bu destekten faydalanabilecekler."

Görüntü Dökümü

------------------

-Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın açıklama yapması

Haber-Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM,

03.17 BOYUT: 1,08 GB

======================================================

2)NİSAN AYINDA KARLI YAŞAM

UZUN ve ağır geçen bir kışın ardından ovadaki tüm köylerde karların erimesi ile hayvanlar meralara çıkmaya başlarken, Muş'un merkeze bağlı, deniz seviyesinden 1800 metre yükseklikteki Yukarı Yongalı Köyü'nde karlar hala erimediği için, hayvanlar dışarı çıkarılamadı. Bu yaşama alıştıklarını söyleyen köy muhtarı Eyüp Omur, "Her yıl diğer köylere rağmen sonbahara bir ay erken, ilkbahara da 1 ay geç giriyoruz. Ova köylerinde hayvanlar meralara çıkarken bizim burada bitki örtüsü karın altında olduğu için ot yedirmek zorunda kalıyoruz. Köyümüzde kış 6 sürüyor" dedi.

Nisan ortası gelmesine rağmen evlerinin önünde kar temizlediklerini söyleyen köy halkı ise, "Muş'un batısındaki en son olan köyümüz kış 2 ay daha fazla yaşanıyor. Batı'da denize girilirken, biz burada hala karla mücadele veriyoruz. Bu yüzden özellikle çocuklarımızın aklında hep batıya göç etmek var" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Köydeki kardan detaylar

-Köylülerin kar üzerinde hayvanlara yem vermesi

-Köylülerin kar temizlemesi

-Röportaj

Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ,

=========================================================

3)12'NCİ KATTAN DÜŞEN MİNİK HİRA'YI KUZENİ DÜŞÜRMÜŞ

MERSİN'de, geçen 22 Mart'ta 12'nci kattaki evlerinin balkonundan düşerek hayatını kaybeden 3.5 yaşındaki Hira Dağ'ı, kuzeni 22 yaşındaki Türkan İlhan'ın kucağından düşürüp ölümüne neden olduğu, aynı evde bulunan bir başka akrabasının ihbarı ile ortaya çıktı.Olay, 22 Mart çarşamba günü saat 22.00 sıralarında merkez Mezitli İlçesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, annesi 27 yaşındaki Devran Dağ tarafından televizyon izlemek için salona bırakılan minik Hira'yı, evde bulunan annesinin kuzeni Türkan İlhan kucağına aldı. Hira, İlhan'ın kucağındayken salondaki Fransız balkondan bir anda düştü. İlhan, olayın şoku ile salondan diğer odaya geçerken bahçede bulunanlar evdekilere minik kızın düştüğünü haber verdi. Çağrılan sağlık ekibi, Hira'yı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisi'ne kaldırdı. Hira, götürüldüğü yoğun bakım servisinde yaşamını yitirirken, polis olay nedeni ile soruşturma başlattı.

Türkan İlhan ilk ifadesinde Hira'nın balkon korkuluklarının yanına koyduğu yastığın üzerine çıkıp buradan düşmüş olabileceği yönünde ifade verdi. Evde bulunan diğer kişilerin de ifadesine başvuruldu.

YAKINI İHBAR ETTİ

Minik kızının ölümüyle ilgili Cumhuriyet Savcısı soruşturmasını sürdürürken aynı gece evde )olan ve ismi açıklanmayan bir yakını, minik Hira'yı, Türkan İlhan'ın kucağından düşürüp ölümüne neden olduğunu söyledi.

Bir süre önce eşinden boşanan Türkan İlhan, bu gelişme üzerine gözaltına alındı ve sorgusunda Hira'nın ellerinden kayıp düştüğünü öne sürdü. Genç kadın, Fransız balkonda hava alırken yanına gelen Hira'nın kendini kucağına almasını istediğini, kucağına alırken ellerinin titremesi sonucu çocuğu düşürdüğünü iddia etti. Korktuğu için de olayı kimseye söylemediğini belirten İlhan, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

KANI YERDE KALMASIN

Baba Devran Dağ, "Eşim ilk andan itibaren ondan şüphelenmişti. Sonunda o cani katili adalete teslim etti. Bu olayın peşini bırakmayacağız" dedi. Türkan İlhan'ın hep kendileriyle birlikte olduğunu belirten Dağ şöyle konuştu:

"Hastanede kızımı kaybettikten sonra eve geldik o sırada da Türkan İlhan bizimle kaldı. Bizi teselli etmeye çalıştı. Suçu hep bana attı, sıyrılmaya çalıştı. O kadar rahat ki kızımı cenazesi yıkanırken bile kontrol ediyor. Taziyesinde kızım için yaptırdığımız yemeklerden yiyor. Eşimin yanına gelip destek oluyor. Bu davranışlarından zaten anladık. Sağ olsun polisler, Cumhuriyet Savcısı da olayı ortaya çıkarmak için elinden geleni yaptı. Türkan İlhan sonunda suçunu itiraf etti. Benim kızımı hava almak için pencereye çıkarttığını, bir anda elinin titrediğini kızımı bu şekilde düşürdüğünü söyledi. Sağ olsun savcımız olayın peşini bırakmadı. Yaptığı keşiflerle olayın kasti olduğunu ortaya çıkardı. Olayı daha etraflı olarak araştırılmasını, kızımın kanının yerde kalmamasını istiyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

----------------------

Hira'nın cep telefonu ile çekilen videosu

Hira'nın fotoğrafları

Hira'nın tedavi altına alındığı hastanenin bina ve tabela görüntüsü

Hira'nın düştüğü binanın görüntüsü

Hira'nın babası Emrah Dağ'ın görüntüsü

Emrah Dağ albüme bakarken

Emrah Dağ ile röp.

Emniyet Müdürlüğü girişi

Türkan İlhan emniyetten çıkartılırken

Türkan İlhan adliyeye getirilirken

Adliye binasının görüntüsü

Adliyeye girip çıkanlar

Türkan İlhan'in Hira ile birlikte fotoğrafı

(BOYUT: 644,76 MB) (SÜRE: 05.45 dk)

Haber: Mustafa İNSAN-Kamera: Mustafa ERCAN/MERSİN,

===================================================

4)KÖPRÜ EZİYETİ

HATAY'ın İskenderun İlçesi Meydan Mahallesi'ndeki Feyezan Kanalı üzerine, üç mahalleyi birbirine bağlayan köprü yapıldı. Ancak yerden 2.5 metre yüksekte kalan köprü, mahalle sakinlerine zor anlar yaşatıyor. İskenderun Belediyesi'nin talebi ile Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından, standartlara göre inşa edildiği iddia edilen köprü, yoldan yaklaşık 2.5 metre yüksekte kaldı. Cumhuriyet, Piri Reis ve Barbaros mahalleleri ile Meydan Mahallesi arasında ulaşımı sağlayan köprü bu haliyle fayda yerine eziyete dönüştü. Meydan Mahallesi muhtarı Ramazan Güneş bölgede yaklaşık 30 bin kişinin yaşadığını belirterek, "Çok yüksek kot farkı var, evler ve yol aşağıda kaldı. Yetkilileri aradık, burada yanlış bir şeyler olduğunu söyledik ama kimse bizi dinlemedi" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Köprüden ve kanaldan görüntü

Köprüden geçmeye çalışan vatandaşlar

Köprüden geçenlerle  röp

Muhtar ile röp

Araçları ile geçenlerin tepkileri

SÜRE: 02'44"     BOYUT: 124 MB

Haber-Kamera Ufuk AKTUĞ/İSKENDERUN (HATAY),

===================================================

5)30 YILLIK ASKER ARKADAŞLARINDAN MORAL ZİYARETİ

ERZİNCAN'da bir süredir MS hastalığı ile mücadele eden evli ve 4 çocuk babası Uğur Sağır'a 30 yıl önce birlikte askerlik yaptığı arkadaşları moral ziyaretinden bulundu. Yıllar sonra bir araya gelen 10 arkadaş, eski günlere adeta yeniden döndü.

1986 Yılında İzmir'in Karaburun ilçesi jandarma karakolunda 1966-67-68 tertip olarak askerlik yapan 17 arkadaş, yaklaşık iki ay önce sosyal medya sayesinde yeniden bir araya geldi. Birbirleri ile sık sık sosyal medyadan görüşen asker arkadaşları, Erzincan'da yaşayan ve bir süredir MS hastalığı ile mücadele eden 50 yaşındaki Uğur Sağır'ın evinde buluşma kararı aldı. İçlerinde Ankara, İzmir, Tokat, Kars, Rize, Giresun gibi Türkiye'nin dört bir yanından 10 arkadaş, MS hastası arkadaşlarının Atatürk Mahallesi'ndeki evinde bir araya geldi. Askerlik fotoğraflarına bakan ve askerlik anılarını yeniden yaşayan tertipler, 30 yıl önceki karavana yemeğinin ardından yıllar sonra yeniden bir yemek masasının etrafında buluştular.     Ankara'da yaşayan Süleyman Argun, iki ay önce sosyal medyada görüşmeye başladıklarını, Uğur Sağır arkadaşlarının rahatsız olduğunu öğrenince böyle bir organizasyon yaparak, moral ziyaretinde bulunduklarını söyledi.

Çankırı'dan asker arkadaşını görmek için gelen Hayrı Kayı arkadaşlarına destek olmak için geldiklerini, çok mutlu olduklarını, eski günleri yeniden hatırladıklarını ifade etti,

Kastamonulu Mehmet Öğretmiş ise ilkini hasta arkadaşları için yaptıkları buluşmayı geleneksel hale getirmeyi hedeflediklerini söyledi.     Ziyaretten duyduğu memnuniyeti die getiren Uğur Sağır ise; "Çok mutlu oldum, bir süre önce sosyal medya sayesinde onlarca asker arkadaşımla görüşme imkanı buldum, bugün de beni ziyarete geldiler. Hepsinden Allah razı olsun, çok güzel günlerimiz oldu, keşke o günlere geri dönebilsek" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

---------------------------

-Arkadaşların fotoğraflara bakmaları ve sohbeti

-Askerlik anılarını anlatmaları

-Birlikte yemek yemeleri

-Süleyman Argun konuşması

-Hayri Kayı'nın konuşması

-Mehmet Öğretmiş'in konuşması

-MS Hastası Uğur Sağır'ın konuşması

(Haber-Kamera: Coşkun MENEK/ ERZINCAN,

====================================================

6)GAZİANTEP'TE, TELEFON DOLANDIRICISI YAKALANDI

GAZİANTEP'te, cep telefonundan aradığı kadını, kendisini 'polis' olarak tanıttıktan sonra dolandıran Mehmet A., polislerin takibi sonucu yakalandı. Gaziantep'te yaşayan G.B., kendisini arayan ve 'polis' olarak tanıtan kişiye, 14 bin lira ile 1 altın bileziğini kaptırdı. Bir süre sonra dolandırıldığını anlayan kadının şikayeti üzerine polis çalışma başlattı. Emniyet Müdürlüğü'ne ifade veren kadın, cep telefonundan arayan bir kişinin kendisini terör örgütleriyle suçladığını ve bu sırada arkadan telsiz sesi duyduğunu belirterek, "Polis sandığım kişi beni arayınca korkuya kapıldım. Konuşma sırasında telsiz sesleri ve zaman zaman savcı olduğunu söyledikleri kişiye bilgi veriyorlardı. Dedikleri her şeyi yaptım, evde 14 bin lira parayla 1 bilezik olduğunu söyledim. Bir polis göndereceklerini ve kendisine vermemi, operasyon bitince de iade edeceklerini söylediler. Eve bir kişi geldi ve polis kimliği gösterdi, ben de para ve bileziği verdim. Sonra çocuklarıma durumu anlatınca dolandırıldığımızı anladım" dedi.Şikayet üzerine inceleme başlatan polisler, mağdur kadın G.B.'ye yaptırdığı fotoğraf teşhisi ile eve gelerek para ve bileziği alan kişinin aynı suçtan sabıkalı Mehmet A. olduğunu saptadı. Dün akşam saatlerinde polis tarafından yakalanan Mehmet A., sorgulamasının ardından bu sabah 'nitelikli dolandırıcılık' suçlamasıyla adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü

---------------------------------

Şüphelinin Emniyet Müdürlüğünden çıkırılması

Şüphelinin ekip aracına bindirilmesi

Şüphelinin araç ile adliye'ye gidişi

Genel ve detay görüntüler

( Haber - Kamera: Ahmet SOYDOĞAN - GAZİANTEP - DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 38 MB