Sare DAVUTOĞLU: EDİ BESE, SİYASİ BİR GÖRÜŞÜN TEKELİNDE DEĞİL
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu, Diyarbakır'ın Sur İlçesi'nden terör nedeniyle göç etmek zorunda kalan mağdurların evlerini ziyaret etti. Ak Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanlığı'nca, 'Aynı Gök Kubbenin Altında Gönül Dilimiz Türkiye' programı kapsamında şehit anneleri, terör mağdurları ile bir araya gelen Sare Davutoğlu, burada boynuna beyaz tülbent taktı. Sare Davutoğlu, Diyarbakır'a hüzünlü bir dönemde geldiği için burukluk hissettiğini belirterek, "Hüznümüz büyük, ama muhabbetimiz ve merhametimiz kederimizden daha büyük. Bu sıkıntıların hep birlikte üstesinden geleceğiz ve Allah'ın izniyle bin yıllık kardeşliğimizi yeniden, daha güçlü bir biçimde tesis edeceğiz. Yürek yaralarımızı saracağız, önce hayat diyeceğiz. Binlerce çocuğun dünyaya gelişinde annelere refakat etmiş, 4 çocuk annesi bir kardeşiniz olarak hayat hakkı için yaptığımız çağrının ne kadar kutsal olduğunu vurgulamak isterim. Dünyaya ilk kez gözlerini açan her bebek için hala ilk günkü kadar heyecanlanıyorum. Hayata merhaba deyişin önemini çok iyi biliyorum" dedi.
ACILAR BİZİM ACIMIZDIR
Sur İlçesi'nin öncekinden daha güzel olacağını kaydeden Sare Davutoğlu şunları söyledi: "Bizler öyle bir medeniyetin mirasçılarıyız ki sadece insanın değil, kurdun, kuşun, ağaçların, bütün yaratılmışların hukukunu korumanın bizim boynumuzun borcu olduğunu biliyoruz. Sur'un da üzerimizde hakkı var. İnşallah orayı da tekrar en güzel şekilde bu tahribata uğramadan öncekinden daha güzel bir şekilde aslına döndürerek inşa ederek bu hakkı da yerine getirmiş olacağız. Sizler, canı yanmış, evlat acısı çekmiş, evinden barkından olmuş kadınlar olarak bütün Türkiye'nin hissiyatını temsil ediyorsunuz. Sizler bu ülkenin sadece güzel zamanlarında değil, zor zamanlarında da birlik ve beraberliğinin sembolüsünüz. Sizler daima bir ve beraber oluşumuzun nişanelerisiniz. Yaşanan acılar bizim acılarımız, ülke bizim ülkemiz, gelecek çocuklarımızın geleceğidir. Kadınlar bu topraklarda daima, adaletin, merhametin, iyiliğin sesi, soluğu oldu. Geçirdiğimiz bu zor süreçte de aklın ve vicdanın temsilcisi olan kadınlarımız, inşallah terörün kanattığı yaralara da merhem olacak. Bizim değerlerimiz, kültürümüz, insanlığımız her zaman kadının öncülük ettiği mecralarda yeşerdi. Yıllarca büyük acılar çektik, büyük bedeller ödedik, bu sıkıntılı zamanlarda da kadınlarımız birleştirici rollerini ortaya koydular. Çünkü bizim kadınımız, insan yetiştirmeyi en büyük görevi olarak görür. Çünkü bir millet için insan yetiştirmekten daha kıymetli, daha önemli bir şey yoktur. Bu bölge kadınının izzetli, haysiyetli, itibarlı olduğunu ben şahsen çok iyi biliyorum."
Önümüzdeki yıllarda kadınlar gününü çok daha umut ve neşeyle kutlayacaklarını belirten Sare Davutoğlu, "Sizler ezilen, yıpratılan, sessiz, ifadesiz gibi gösterilmeye çalışılsanız da ben Diyarbakır ve bölge kadınının ne kadar güçlü ve dirayetli olduğunun şahidiyim. İşte bu nedenle, birlik, beraberlik ve dayanışmaya en çok ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde, sizlerin yapıcı, onarıcı, birleştirici gayretlerine ihtiyacımız var. Bu, hepimizin derdi olduğu için bugün buradayız" dedi.
ÇÖZÜM AKLIN VE KALBİN, ŞİDDET İSE BARBARLIĞIN YOLUDUR
Sare Davutoğlu, ülkenin birlik ve dirliğine kasteden zihniyetlerin ezberini hep birlikte bozacakları belirterek, "Şiddetle, terörle, cinayetle, kan dökmekle hiçbir davanın savunulamayacağını herkese göstermek durumundayız. Bizler biliyoruz ki, çözüm aklın ve kalbin, şiddet ise barbarlığın yoludur. Barışı tesis etmeyi ve onu korumayı, ancak kadınların aklı ve vicdanı mümkün kılabilir. Öyleyse açık bir şekilde burada belirtelim, hukukun, siyasetin ve demokrasinin dışına çıkan hiçbir yol ve yöntem saygın değildir ve bunları asla meşru göremeyiz" ifadelerini kullandı.
Birlik ve beraberlik çağrısında bulunan Sare Davutoğlu, birlikte ortaya konulacak vakur duruşla ülkenin üzerinde oynanmaya çalışılan bütün karanlık oyunların bozulacağını belirtip, "Tüm provokasyonları karşılıksız bıraktığı için ben bütün Diyarbakır ve bölge halkına teşekkür ediyorum. ve yine diyorum ki bu provokasyonları boşa çıkaran şey Diyarbakır kadınının teröre karşı dik duruşudur. Bizimle gelen arkadaşlarımızda hikayeleri biliyorlar, sizlerde dinlemişsinizdir. Ben bir çok kadından dinledim onurlu, gururlu, Diyarbakır kadınlarıyla konuştum. Bu nedenle ben kadınlarımıza ayrıca şükranlarımı sunuyorum. 'Edi bese' artık yeter çağrısı ne bir grubun nede bir siyasi görüşün tekelinde olmayan bütün milletimizin artık sahiplendiği bir mesele. Biz terörün zulmettiği, mağdur ettiği yerinden, yurdundan edilen insanlarımızla kucaklaşmaya geldik. Bizi ayrıştırmaya çalışanlara karşı kaynaşmaya geldik. Zalimin karşısında mazlumun da yanında durmaya geldik. Bu ülkenin istikrarını, milletimizin birliğini, dirliğini, kardeşliğimizi bozmaya teşebbüs edenlerin karşısında olduğumuzu göstermeye geldik. Son yıllarda Türkiye'nin elde ettiği büyük kazanımları heba etmeye çalışanlara dur demeye geldik. Çünkü toplumsal talepleri hiçe sayan baskıcı, vesayetçi, ayrımcı zihniyetlerin bütün mirasını biz hep birlikte ortadan kaldırdık. Ötekileştirme politikasının bugün ki insanlarının iç düşman olarak yaftalanmasının hep birlikte önüne geçtik. ve en önemlisi de bu süre. En çokta annelerin gözyaşlarını dindirdi" dedi.
Davutoğlu, Sur'da yaşanan olayların kardeşliğin yok edilmesini yönelik olduğunu ifade ederek şöyle devam etti: "Burada son aylarda yok edilmeye çalışılan sadece sizlerin evleri barkları değil kardeşliğimizdi. Hayatlarına kastedilen sadece emniyetinizi sağlayanlar değil, burada yaşayan sizler, sivil ve masum insanlarımızdı. Mahrumiyetimize el uzatıldı, söz hakkımız yok sayıldı, seçim şansı tanınmadı. Çok zor şeyler yaşadınız, çok bedeller ödediniz, ama Allah'ın izniyle düze çıkmaya çok az kaldı. Biliniz ki asla yalnız değilsiniz Türkiye sizinle 78 milyon Türkiye insanı hepsinin kalbi sizinle beraber. Bütün annelerimiz, kadınlarımız sizlerin dostunuz ve kardeşiniz. Gerçekten artık inşallah güvenliğinde sağlandığı şuandan itibaren hepimiz bu büyük kaynaşmanın şahitleri olacağız. Yapılacak bütün çalışmalarla doğudan batıya, batıdan, doğuya inşallah güzel çalışmalarla birlikte olacağız. ve ortak paylaşmanın gururunu tekrar yaşayacağız. Bugün burada ortak geleceğimizi elimizden alabileceğini zannedenlere ne büyük bir yanılgı içinde olduklarını gösteriyoruz. Göz göze geldiğimizde, gönül gönüle verdiğimiz de kurduğumuz köprüleri yıkmaya hiçbir bombanın gücü yetmeyecek. El ele verip bu hain kumpasın üstesinden geleceğiz ve çocuklarımızı bu yangından hep birlikte koruyacağız. Evlerimizi tekrar yapacağız, o evlerin duvarlarını sadece tuğlayla değil muhabbetle öreceğiz. Şimdi Türkiye'nin güçlü kadınları bir araya gelerek ortak geleceğimizi inşa etmek üzere istişare ediyoruz."
DÜNYADA HER YIL YAKLAŞIK 13 MİLYON KİŞİYE KANSER TEŞİSİ KONULUYOR
Sare Davutoğlu oteldeki programının ardından Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Kadın Sağlığı Projesi' programına katıldı. Salonunda programa katılan kadınlara hitaben bir konuşma yapan Sare Davutoğlu, bilimsel araştırmalara göre dünya genelinde ölümlerin büyük bir oranının bulaşıcı olmayan kronik hastalıklardan kaynaklandığını ve bu hastalıkların en başında kanser geldiğini söyledi. Yüzde 90'nın çevresel, yüzde 10'nun ise genetik faktörlere bağlı oluşan kanserin her geçen gün korkunç yüzünü gösterdiğini ifade eden Sare Davutoğlu, "Dünyada her yıl yaklaşık 13 milyon kişi kanser teşhisi konuluyor ve bunlardan 7 milyonu yaşamını kaybediyor. Bilim otoriterileri yeterli önlemleri alınmaması halinde 2030 yılında 17 milyon kişinin de aynı akıbeti yaşayacağının öngörüsünde bulunuyor. Maalesef dünyada olduğu gibi ülkemizde de kanser ciddi bir halk sağlığı olarak karşımıza çıkıyor" dedi.
Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy'un eşi Hülya Aksoy'un koordinatörlüğünde başlatılan Kadın Sağlığı Projesi hakkında bilgi veren Davutoğlu, "Geçen yıl başlanan projenin 3 yıl sürmesi planlanıyor. ve 500 bin kadınımıza da bu proje kapsamında ulaşması hedefleniyor. Diyarbakır'da bugün pek çok açıdan memnun oldum. Ama bu programda da ele aldığımız bu projede beni en çok memnun eden hususlardan bir tanesi oldu. Bu proje ile Diyarbakır'da yüzbinlerce kadınımıza ulaşılacak ve kansere karşıda farkındalık oluşturulacak. Şuana kadar 20 binin üzerinde kadına ulaşıldığı bilgisini edindim. ve bundan çok memnun oldum. Son dönemde terör nedeniyle bazı aksamalar gerçekleşse de hedeflenen sayıya ben proje süresi bitmeden ulaşılacağına eminim. Bu proje kapsamında kadınlarda en sık görülen meme kanseri ve önlenebilir" açıklamasını yaptı.
HER YIL YAKLAŞIK 80 BİN VATANDAŞIMIZ KANSER NEDENİYLE ARAMIZDA AYRILIYOR
Kanserlerin en az üçte biri önlenebilir türden olduğunu belirten Sare Davutoğlu, "Her yıl yaklaşık 80 bin vatandaşımız kanser nedeniyle aramızdan ayrılıyor. Ülkemizde en sık görülen kanser tipleri Sağlık Bakanlığı Kanser Araştırma Daire Başkanlığı'nın verilerine göre erkeklerde yüzde 22 ile akciğer kanseri, kadınlarda yüzde 24 ile meme kanseri. Bunun anlamı yanınızda oturan 4 hanımdan bir tanesi ya meme kanseri olduğu yada yaşamının bir döneminde meme kanseri olacağı anlamına geliyor. Bu tablo asla değiştirilemez değildir. Bu uğurda yapılacak çabaların olumlu sonuçlanacağından hepimiz emin olmalıyız. Kanserlerin en az üçte biri önlenebilir türdendir" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Sare Davutoğlu'nu Diyarbakır'da Beyaz Tülbent Takan Kadınlar Karşıladı (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?