Uluslararası 24. Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, terörün kimi nerede hedef alacağının artık belli olmadığını ifade ederek, "Artık Paris'teki insan da Berlin'deki insan da Bağdat'taki, Beyrut'taki kadar endişelidir" dedi.

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi'nce (ESAM) düzenlenen Uluslararası 24. Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi'nin açılışında konuşan Kamalak, toplantıda ortaya konulacak ilmi verilerin, fikirlerin barışa ve huzura vesile olmasını diledi.

Kamalak, insanlığın hızla korkunç bir karanlığın içine sürüklendiğini, iyiliğin, güzelliğin, kardeşliğin hakim olması gereken dünyada zulüm, sömürü ve terör düzeninin hakim olduğunu aktardı.

Terörün kimi, nerede, nasıl hedef alacağının artık belli olmadığını ifade eden Kamalak, şunları söyledi:

"Artık Paris'teki insan da Berlin'deki insan da Bağdat'taki, Beyrut'taki kadar endişelidir. Terörün kimi, nerede, nasıl hedef alacağı belli değildir?. Ancak Batısı, Doğusu, Müslümanı, Hristiyanı ile uluslararası toplum bir samimiyet sınavıyla karşı karşıyadır. Eğer Beyrut'taki, Bağdat'taki, Halep'teki, Bingazi'deki bombalar Paris'teki kadar canımızı yakmıyorsa ortada bir samimiyet sorunu vardır. Paris'te 139 masum öldüğünde ayağa kalkan dünya, Ankara'daki 102 masum hayatını kaybettiğinde kılını kıpırdatmıyorsa ortada bir samimiyet sorunu vardır. Bu zulüm düzeni yüzünden şu anda dünyanın 60 bölgesinde ya bir iç çatışma ya da bir savaş vardır. Bu zulüm düzeni yüzünden 250 milyon çocuk savaş ve çatışma ortamının içindedir. Bu zulüm düzeni yüzünden, sadece son 10 yılda 2,5 milyondan fazla çocuk çatışmalarda hayatını kaybetmiş, 15 milyondan fazla çocuk ise yaralanmış, sakat kalmıştır. Yine bu zulüm düzeni yüzünden, parklarda oynaması gereken çocuklar Akdeniz'in soğuk sularında can vermektedir."

Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk ise demokrasiyle saadete ulaşılamayacağını öne sürerek, "Temel insan hakları demokrasiyle elde edilemez. Çoğunluk kimdeyse onun dediği olur. Bizim en yüksek kurulumuz yüksek istişare kuruludur. 40'tan fazla kuruluş vardır Milli Görüş içerisinde. ESAM da o kuruluşların önemlilerindendir. ESAM'ın kuruluş amacı ekonomik ve sosyal araştırmalar yapmaktır. Müslümanların yaşadığı ülkelerde bu tür kuruluşların kurulması gerekir. Biz bu kuruluşların kurulma aşamasında yardıma hazırız" diye konuştu.

"Gelin ahiret yatırımınızı Filistin davasına yatırın"

Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanı Kudret Bülbül, Habil ile Kabil arasında gerçekleşen savaşın kıtaları dolaştığını, emperyalizm karşısında kendilerinin neler yapabilecekleri üzerine odaklanmaları gerektiğini kaydetti.

Bülbül, Müslümanların yaşadığı ülkeler arasında iş birliğinin önemine değinerek, "Öncelikli yapılması gereken şey; tanışma, bilişme ve kaynaşma olmalıdır. Bugünkü durumla İslam medeniyetinin yazılamayacağını düşünüyorum. İslam medeniyetinin unsurları arasında yeterince güçlü bir ilişkimiz yok. 193 ülkenin 182 ülkesinden Türkiye'de okumak isteyen öğrencilerin başvurusunu aldık. Bu güzel bir şeydir" ifadelerini kullandı.

Hamas Temsilcisi Halil Bereket, Filistin halkının selamlarını getirdiğini belirterek, Filistinlilerin İsrail işgali altında yaşamaya devam ettiğini söyledi.

Kudüs'ün ve içerisindeki Mescid-i Aksa'nın işgal altında bulunduğunu kaydeden Bereket, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Irkçı siyonist hükümet İslam dünyasında olup biten parçalanmaları fırsat bilerek, Filistin konusunu kendi elinde tutmak isteği içerisindedir. İslam dünyası gaflet içerisinde olup biteni izlemektedir. Plan içerisinde, Mescid-i Aksa'nın avlusunu ele geçirmek, onun yerine de sözde Süleyman Mabedi'nin yapılması planı vardır. İsraillere bir şey olduğu zaman Ban ki-mun'un, John Kerry'nin geldiğini görmekteyiz, onları Filistinliler yakılırken göremiyoruz. Filistin halkı harekete geçtiği zaman ve işgale karşı göğüs germeye başladığında büyük güçler bu olayı durdurmak için müdahale ediyor. Batı sadece siyonizmin tehlikeye girdiğini gördüğü zaman harekete geçmektedir. Genç kızlarımız, genç erkeklerimiz Kudüs için canlarını veriyorlar. 2 ay içinde 2 bin canımız gitti. Gelin ahiret yatırımınızı Filistin davasına yatırın."

Suriye Alimler Birliği Başkanı Üsame er-Rifai, Müslümanların İslam'dan uzaklaştığı için sıkıntıda olduğunu, İslam'ın karşısında bulunanların kendi aralarında ortaklık kurduğunu, Müslümanlar birleştiği zaman her şeyin üstesinden gelebileceğini anlattı.

"Müslümanlar, Filipinler en fakir insanları"

Moro İslami Özgürlük Partisi Başkanı Elhaj Murad İbrahim, şu an İslam dünyasının emperyalizmin kıskacında bulunduğunu ve bu nedenle acılar çektiğini kaydetti.

Haçlı seferlerinden beri Müslüman toplulukların emperyalizmi en acı şekilde yaşadığını dile getiren İbrahim, şu görüşleri dile getirdi:

"Bu ümmete ne oldu da bu hallere düştü? Kur'an'a sahipken bizler neden bu hallerdeyiz? İslam tüm insanlara umut olarak gönderildi. Bizler barıştan bahsediyoruz, barış adaletten doğar. Onlar dünyayı Doğu ve Batı olarak bölmüşler ve karşılarına Müslümanları almışlardır. Tüm dünya içindeki her şeyle birlikte emperyalizme bırakılamayacak kadar değerlidir. Avrupa ülkeleri kendi aralarında da savaştı. Bizler Moro halkı olarak kendi evimizde ve kendi yurdumuzda savaşımızı başlattık. 14. yüzyıldan beri savaşımızı veriyoruz. İspanyollara karşı atalarımız topraklarını savundu. Atalarımız bu savaşı başarıyla verdi. Şu an Filipin hükümetine karşı aynı kutlu savaşı vermekteyiz. Petrol gibi maden gibi zenginliklere sahibiz. Ancak ne yazık ki Müslümanlar Filipinler'in en fakir insanlarını oluşturmakta, ölüm oranlarının en fazla olduğu bölge Moro'dur."

İhvan-ı Müslimin Genel Sekreteri Mahmud Hüseyin, Mısır'ın darbeyle indirilen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin ilk defa özgür seçimlerle başa gelen bir lider olduğunu ifade ederek, darbe gerçekleştiğinden bu yana binlerce kişinin hapiste bulunduğunu söyledi.

Hüseyin, Mısır'da darbe rejimine karşı protestoların devam ettiğini, dünyanın bunlara sessiz kaldığını ve binlerce insanın darbe nedeniyle öldüğünü dile getirdi.