Başbakan Erdoğan'a Dombra'dan Sonra Uzun Adam Hediyesi

Murat Göğebakan, esere ilişkin, "Bir şey yapılması gerekiyordu. Çorbada tuz bulunması veya bir kıvılcım atılması... Bunun yapılması gerektiğine inandığımız için yaptık. Sadece sevdiğim bir abime destek vermek istedim başka da birşey değil" dedi.

Göğebakan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sözleri yapımcı ve yazar Feridun Özdemir'e, bestesi de kendisine ait  eserin durup dururken oluşmadığını, ülke konjonktürünün bu şarkının yapılmasını hazırladığını söyledi.

Feridun Özdemir'in son gelişmelere olan tepkisinin de şarkının oluşum sürecine katkı sunduğunu dile getiren Göğebakan, "Bir şey yapılması gerekiyordu. Çorbada tuz bulunması veya bir kıvılcım atılması... Bunun yapılması gerektiğine inandığımız için yaptık" dedi.

Göğebakan, şarkının 1 Mart'ta AK Parti yetkililerine ulaştırıldığını, o andan itibaren güzel tepkiler aldıklarını kaydederek, insanların da bu kıvılcımı beklediğini aktardı.

Eser bittiğinde henüz ismini koymadıklarını, Ankara'ya giderken bu ismin konulmasına bizzat kendisinin karar verdiğini ifade eden Göğebakan, "Önemli olan emeklerdi. Herkes samimi bir şekilde çalıştı. Aranjöründen, bağlamaya kadar Türkiye'nin en iyileri olan arkadaşlarımızla hiçbir şeyden kaçınmadan en iyisinin olmasını istedik. Uzun Adam'a yakışacak ezgiler, vokaller yapılması gerekiyordu" ifadelerini kullandı.

"Talep, AK Parti'den gelmedi"

Murat Göğebakan, Feridun Özdemir'in, eserin sözlerini Başbakan Erdoğan için yazdığını dile getirerek, kendisinin de 2002 yılında Erdoğan için eser yazdığını hatırlattı.

"AK Parti'den eserle alakalı bir talep gelmedi. 2002'de de bir talep yoktu. Sadece sevdiğim bir abim ısrar etmişti. Ülkenin son konjonktürüne karşılık sırtında su taşıyan bir karınca misali, birşey yapmak istedik" diyen Göğebakan, eseri dinleyenlerin yüzde 80'inden olumlu tepki aldığını kaydetti.

Göğebakan, dostlarının yüzde 20'sinden de olumsuz tepkiler aldığını, bunun çok doğal olduğunu ifade ederek, önemli olanın "Türkiye'nin iyi olması, Mısır veya Ukrayna gibi dağılmaması" olduğunu söyledi.

Murat Göğebakan, "Şarkıyla ilgili bana olumlu yazan, yorum yapan yüzde 80 nasıl kardeşimse, eleştiren yüzde 20 de benim kardeşim. Onları da ben bağrıma basıyorum. Olması gereken ne ise o oldu. Hoş bir seda bırakmak istedik. Ben, koca kazanda bir damla suyum. Sadece sevdiğim bir abime destek vermek istedim başka da birşey değil" ifadelerini kullandı.

Göğebakan, eseri dinlediğinde Erdoğan'ın yanında bulunmadığını anlatarak, "Eserden haberi olunca kim yapmış diye sormuş. İsmim söylendiğinde 'O zaman kesin güzel olmuştur hemen gönderin' demiş. Kendisine eser gönderilip de dinledikten sonra çok beğenmiş. Ne Murat Göğebakan ne de Feridun Özdemir bu şarkıyı ticari bir beklentisi olmadan hediye etti. Bir meblağ karşılığı yapılmadı" diye konuştu.

"Arkadaşının gördüğü rüya hayatını kurtardı"

Göğebakan, 2009 yılında yaklaşık 7 aylık tedavi süreciyle yendiği lösemi hastalığının hatırlatılması üzerine de o dönemde, Adana'dan çok sevdiği bir arkadaşının kendisini bir sabah aradığını anlattı. Göğebakan, arkadaşının kendisini rüyada gördüğünü, çok ciddi bir sıkıntıyla karşı karşı kalacağını ve hemen hastaneye giderek bir check-up yaptırması gerektiğini, sonunun hayır olacağını söylediğini belirtti.

Hemen hastaneye giderek check-up yaptırdığını ancak birşey çıkmadığını bildiren Göğebakan, 3 gün sonra sağ kasığında bir ağrının başladığını ve hastaneye gittiğini ifade etti. Doktorların apandisit rahatsızlığı teşhisi koyduğunu anlatan Göğebakan, daha sonra yapılan tetkiklerde lösemi olduğunu, doktorun kendisine "Bir hafta ömrün var dediğini" aktardı.

Göğebakan, öleceğine annesi ve babası da dahil olmak üzere herkesin inandığını belirterek, ancak kendisine çok erken teşhis konulduğunu, 7 aylık tedavi sonunda hastanedeki doktorun değil, rüyayı gören arkadaşının dediğinin olduğunu ve iyileştiğini söyledi.

"Yüzünü görmediğim insanlar bana ilik vermeye geldi"

Tedavi sürecinde yaşadıklarına ilişkin "İnan kitap yazarım anlatmaya saatler yetmez" diyen Göğebakan, bu süreçte dünya genelinden adını duymadığı, yüzünü görmediği binlerce insanın kendisini ziyarete geldiğini dile getirdi.

Göğebakan, birgün hastanede tedavi gördüğü sırada, yükselen sesler üzerine dışarı çıktığını, burada 8-10 kişilik kalabalık ve genç bir grup gördüğünü kaydederek, kardeşinin kendisine "Abi, okuttuğun gençler geldi. 'Hangimizin iliği uyarsa Murat abiye vereceğiz' diyorlar" dediğini bildirdi.

Tedavi gördüğü  sürede, dünyanın dört bir yanından gelenlerin kendisini ziyaret ettiğini, hastane çevresinde Kur'an-ı Kerim okunduğunu, rengarenk yüzlü insanların kendisi için hep bir ağızdan "Ay yüzlüm" şarkısını söylediğini dile getiren Göğebakan, biten süreç için her zaman Allah'a şükrettiğini ifade etti.

"Ben karidesine saygı duyuyorsam sen de çorbama saygı duy"

Göğebakan, daha önceki bir demecinde "Allah'ın haram kıldığı hiçbir şeyi bilerek yapmamaya özen gösteriyorum" yönündeki ifadelerinin hatırlatılması üzerine de şunları söyledi:

"Bilerek hiçbir zaman haram işletmesin Rabb'im. Bu benim dünya görüşüm. Herkesin bir yaşam şekli var. Ben çorba ekmeğe razıyken sen jumbo karides yerken, benim çorbama neden razı değilsin. Ben senin jumbo karidesine saygı duyuyorken sen benim çorbama saygı duymazsan olmaz o zaman. Burada bir tezatlık var. İllaki ben de hırsız olacak değilim. Olamam, fıtratımda yok. Verirse büyüklüğünden vermezse imtihanındandır."

Göğebakan, namaza ilişkin düşünceleriyle ilgili ise "Kimisine göre borç, kimisine göre yaşam, kimisine göre ahlak... Sayarsın bitmez bu güzel özellikler. Bence hepsi de var. Kurduğun bağ. O bağı ne kadar sağlam kurarsan o kadar yürürsün. Ben bağ kurmak, beraber olmak istiyorum" ifadelerini kullandı.

Sanatçı Göğebakan, şarkıyı bir kez de stüdyoda AA'ya seslendirdi.

"Elimizden güzellik adına geleni yaptık"

Şarkının sözlerini yazan Özdemir de 1994 yılında Başbakan Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde seçim şarkısı olan "Tamam inşallah" eserinde emeği olduğunu belirterek, sonrasında da buna benzer çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Son günlerde ülkeyi seven insanları üzen ve sıkan bir tabloyla karşı karşıya kalındığını dile getiren Özdemir, "Sayın Başbakanın samimiyetine, gönlünün aklığına canı gönülden inanıyoruz. Biz de Hazreti İbrahim'in ateşine su taşıyan karınca misali elimizden ne gelir diye düşündük. Bu topraklar üzerinde, elinden güzellik adına yapabileceği ne geliyorsa yapmasını düşündüğümüz bu dönemde böyle bir hazırlık içerisine girdim" dedi.

Özdemir, şarkıyı bitirip son hale geitrdikten sonra Ankara'ya giderek AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'ya ilettiklerini kaydetti. Soylu ve beraberindekilerin önce şaşırdıklarını, eseri dinledikten sonra çok beğendiklerini ve hemen Başbakan Erdoğan'a gönderdiklerini anlattı.

Murat Göğebakan'ın, seslendirdiği şarkının sözleri şöyle:

"2002'de bir güneş doğdu/ Gülmeyen halkıma bir umut oldu./Gözleri yaman/Göğsünde iman,/Kimse görmedi böyle başbakan.../Sağlam irade,/ kocaman yürek,/Benim ülkeme böylesi gerek./Recep Tayyip Erdoğan/ Büyük usta Erdoğan/ Recep Tayyip Erdoğan/Ak gönüllü bir Uzun Adam/ Erdoğan Erdoğan/Seninleyiz biz her zaman/Yürüyoruz hiç durmadan/Yürektesin sen Tayyip Erdoğan..."