Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Kentsel dönüşüm alanlarında hakların devredilmesine imkan sağlayacak şekilde gayrimenkul sertifikası modeli geliştireceğiz. Bu da devrim mahiyetinde bir adım. Bu yolla imar değişikliği esnasında değer kaybına uğrayan bir yerden veya kamulaştırmalarda başka bir alana, bu gayrimenkul değerin menkul değer haline dönüştürülerek aktarılması ve disipline edilmesi" dedi.
Davutoğlu, Ankara Palas'ta düzenlediği basın toplantısında Yapısal Dönüşüm 10. Kalkınma Öncelikli Dönüşüm Programı'nı açıkladı.
Vatandaşların belediye hizmetlerinden memnuniyetini belirli aralıklarla ölçeceklerini belirten Davutoğlu, bu alanda TÜİK üzerinden yapılan çalışmalar bulunduğunu, bunu daha da yaygınlaştırıp sık aralıklarla belediye hizmetlerinin etkinliğini denetleyeceklerini bildirdi. Belediye hizmetleriyle ilgili alanlarda hizmet standartlarını belirleyeceklerini dile getiren Davutoğlu, Bulut Belediyesi Projesiyle elektronik ortamda sunulacak belediye hizmetlerini standartlaştırarak merkezi bir alt yapıya kavuşturacaklarını ifade etti.
Mahalli idarelerin mali yapılarının güçlendirilmesi ve sürdürülebilirliğinin muhafazasına yönelik kurallar geliştireceklerini aktaran Davutoğlu, Büyükşehir Belediyelerinin akıllı ket uygulamalarına yönelik çalışmalarını destekleyeceklerini, mevcut ve yeni kurulan büyükşehir belediyelerini tecrübe aktarımları için eşleştireceklerini bildirdi.
Davutoğlu, büyükşehirlere kırsal alanın ihmal edilmemesi için bütçelerinden bu alana asgari bir oranda kaynak ayrılmasına ilişkin düzenlemenin uygulanmasını titizlikle takip edeceklerini, Kent Konseyleri'nin toplanma ve çalışma sistemlerini gözden geçirip işlevselliklerini arttıracaklarını belirtti.
Yerel yönetimlerde İnsan Kaynakları Yönetimi Sistemi kuracaklarını aktaran Başbakan Davutoğlu, yerel yönetimlerde uzmanlık ve kariyer alt yapısını güçlendireceklerini, valiliklerde nitelikli eleman istihdamını sağlayacaklarını, yöneticiler için sistematik eğitim programları uygulayacaklarını vurguladı.
Davutoğlu, üniversiteler başta olmak üzere yerelde proje geliştirme kapasitesini, bölge kalkınma İdarelerini güçlendireceklerini, proje bazlı desteklerle sivil toplum kuruluşlarının kapasitelerini arttıracaklarını bildirdi. STK-kamu işbirliğinin genel çerçevesini çizen bir kanun tasarısı hazırlayacaklarını vurgulayan Başbakan Davutoğlu, "Bu çok hassas bir konu. STK doğası gereği sivil olmak durumundadır ve kamu tarafından yönlendirilmemeli. STK ile kamu iki ayrı alan olarak geliştiğinde ve bir birleriyle temas noktaları olmadığında ortak toplumsal sorunlarla ilgili sivil inisiyatiflerle karar alacak olan idare arasında irtibat kurmak zorlaşıyor. Bunu STK'ların sivil niteliğine özel saygı göstererek ama işlevsel olarak da STK ile kamu arasında daha dinamik bir ilişki kurarak temin etmek durumundayız" diye konuştu.
-Afet riskini bertaraf edecek sağlıklı konutlar
Altıncı programın "Rekabetçiliği ve Sosyal Uyumu Geliştiren Kentsel Dönüşüm Programı" olduğunu ifade eden Başbakan Davutoğlu, kentsel dönüşüm programının hem doğal şartlar bakımından hem de tarihi dokuyu koruma bağlamında Türkiye için zorunlu bir husus olduğunu, bu konunun inşaat sektörü temsilcileriyle dün yaptığı toplantıda bu konunun özellikle gündeme geldiğini belirtti.
Türkiye'de her bir şehrin dinamik nüfusa sahip olduğunu belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
"Dinamik nüfus demek dinamik şehir demektir. Nüfusu dinamik tutup şehri durağan tutamazsınız. Şehir yaşayan bir varlık, bu yaşayışını sürdürecek. Ama nüfus dinamik diye bu dinamizmi şehirlerde tahribata yol açacak anlayışla ele almamak gerekiyor. Bu programda şehirlerimizin ekonomik, sosyal ve fiziki dezavantajlarını azaltmayı ve yaşam kalitesini arttırmayı planlıyoruz. Bu konuda yapılacak harcama ve yatırımları makro ekonomik dengeler ve kamu finansmanı ile uyumlu şekilde planlıyoruz.
Program sonucunda şehirlerimizin afet riskini bertaraf ederek sağlıklı ve nitelikli konut sahipliğini arttıracağız. Şehir sakinleri arasındaki sosyal uyumu güçlendirecek yaklaşımları hayata geçireceğiz. Eskiden sosyal uyumun sembolü olan mahalleler vardı. O mahallede herkes bir birini tanır, sosyal hayat ona göre akardı. Komşu teyze dediğiniz hanım yarı anne hatta daha ötesi anlam taşırdı. Maalesef bu organik şehir kültürümüz yeni modern ve gittikçe küreselleşen hayat içinde zarar görmeye başladı. Mahalle yerine site kültürünün doğması, o sitelerde insanların bir birinden ayrı, bazen de kopuk şekilde yaşamaları çok gayri insani bir durum. Evlere girildiğinde odaların neredeyse soyutlanıp her odada internet, her odada bilgisayarla aile ve bireylerin bir birinden kopması çok ciddi ruhi sıkıntılar da doğruyor. Öyle bir takım sosyal uyum projeleri geliştirmek durumundayız ki tabiri caizse mahalle kültürünün muhteviyatı ve ilişki biçiminin modern ve küresel hayat biçimine uyarlayacak yeni yöntem ve yollar bulmak durumundayız."
-Kentsel dönüşüme yeni finansman-
Yerli ve yenilikçi üretimi teşvik ederek inşaat sektörünün de rekabet gücünü arttıracaklarını, bunun için 36 eylem düşündüklerini aktaran Davutoğlu, imar değişiklikleriyle ortaya çıkacak değer artışından kamunun pay almasını sağlayacak düzenlemeler yapacaklarını bildirdi.
Bunun kesinlikle rant ve şerefiye vergisi veya ayrı bir vergi olmadığını ifade eden Davutoğlu, "Sadece imar plan değişikliğinden kaynaklanan değer artışı, bir imzayla ortaya çıkan değer artışıyla ilgili bir durumdur ve bunun hem saydamlık hem de belediyenin gelirlerinin arttırılmasıyla ilgisi bulunmaktadır" dedi.
Kentsel dönüşüm alanlarında hakların devredilmesine imkan sağlayacak şekilde "Gayrimenkul Sertifikası Modeli" geliştireceklerini, bunun da devrim mahiyetinde bir adım olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Bu yolla imar değişikliği esnasında değer kaybına uğrayan bir yerden başka bir alana bu gayrimenkul değerin menkul değer haline dönüştürülerek aktarılması ve disiplinize edilmesi" diye konuştu.
Kentsel dönüşüm projelerinine yeni finansman arayışlarının önünü açacak düzenlemeler yapılacağını bildiren Davutoğlu, arsa geliştirme çalışmalarına yönelik yerel yönetimlere destek vereceklerini, şehir merkezide kalan küçük sanayi siteleri taşıyıp iyileştireceklerini söyledi.
Davutoğlu, dönüşüm alanlarında uygulanacak asgari kentsel standartları, şehirlerde yüksek yaşanabilirlik düzeyini mümkün kılacak şekilde belirleyeceklerini, tarihi, kültürel ve estetik değerlerle uyumlu kentsel dönüşüm projeleri gerçekleştireceklerini bildirdi. Kentlerin tarihi ve kültürel kimliğini ortaya çıkarmayı ve güçlendirmeyi hedefleyen çalışmalar yapacaklarını aktaran Başbakan Davutoğlu, tarihi şehir merkezlerinin canlandırılmasına yönelik çalışmalara destek vereceklerini, afet riskiyle karşı karşıya olan kültür varlıklarına ilişkin öncelikli tedbirler alacaklarını, özel mülkiyette olan taşınmaz kültür varlıklarının onarım ve restorasyonunu destekleyeceklerini bildirdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesinde bir Yapı Araştırma Merkezi kuracaklarını aktaran Davutoğlu, yeni yapım teknikleri ve malzeme ekipman geliştirmesine odaklanacaklarını belirtti. Davutoğlu, "Yenilikçi ve çevreye duyarlı ürün ve çözümlerin uluslararası standartlarda yerli üretimini sağlamak için AR-GE ve yatırım destek mekanizmaları oluşturacağız. Piyasaya arz edilen uygunsuz ya da güvensiz ithal yapı malzemelerinin kullanılmasını engelleyeceğiz" dedi.
Kentsel dönüşümde yeni ve yenilikçi ürünlerin kullanılmasını sağlayacaklarını vurgulayan Davutoğlu, meslek edindirme ve istihdam programlarıyla sosyal amaçlı kentsel dönüşüm programları arasındaki ilişkiyi güçlendireceklerini söyledi.
-Dış ilişkiler uzmanlık kadrosu
Yedinci program olan "Kalkınma İçin Uluslararası İşbirliği Altyapısının Geliştirilmesi Programı"nın amacının kalkınma iş birliği politikasının stratejik bir çerçeveye kavuşturmak ve kalkınma iş birliğine yönelik mali, beşeri ve kurumsal kapasite ile hukuki alt yapıyı güçlendirmek olduğunu söyledi.
Türkiye'yi uluslararası işbirliği kuruluşları için bölgesel merkez haline getirmeyi hedeflediklerini belirten Davutoğlu, bu başlık altında 55 eylem bulunduğunu belirterek bunlar arasında öne çıkanları saydı.
Kalkınma iş birliği temel politika ve strateji belgesi ve dış yardım kanunu hazırlayacaklarını belirten Davutoğlu, bu alanda dünyada son dönemde en hızlı gelişme gösteren ülkelerden birinin Türkiye olduğunu, bunun kanuni çerçevesini güçlendireceklerini bildirdi.
Davutoğlu, kalkınma iş birliği alanında faaliyet gösteren STK'ları akredite edecek, uluslararası merkez olabilmeleri amacıyla destekleyeceklerini bildirdi. Türkiye'nin uzmanlık birikimine sahip olduğu belli alanlarda bilgi ve tecrübe paylaşım programları başlatacaklarını ifade eden Davutoğlu, "Bu aynı zamanda bizim için stratejik bir alan. Özellikle dost ve kardeş ülkelerde, açılım yaptığımız Afrika gibi kıtalarda kullanacağımız en önemli alanlardan biri" dedi.
Davutoğlu, eğitimde uluslararası hareketlilik ve iş birliği desteği sağlayacaklarını, ilk ve orta öğretimde küresel farkındalığı arttırmaya dönük eğitimler vereceklerini, küresel toplumla iletişim stratejisi hazırlayacaklarını, üniversitelerde uluslararası kalkınma iş birliği araştırma merkezleri ve yüksek lisans programları oluşturacaklarını belirtti.
Eğitim kurumlarında yabancı dil eğitiminin etkinliği konusunda bir program başlatacaklarını, üniversitelerde uluslararası öğrenci ofisleri kuracaklarını ve uluslararası öğrencilere yönelik mevzuat iyileştirme çalışmaları yapacaklarını dile getiren Davutoğlu, en az gelişmiş ülkelerden gelen öğrenci ve akademisyenlere, kalkınmada ihtiyaç duydukları alanlarda Türkiye'deki üniversitelerde burs ve eğitim imkanlarını arttıracaklarını söyledi. Davutoğlu, "Zaten bu konuda Türkiye en az gelişmiş ülkelerin koordinatör ülkesi olarak yılda 200 milyonluk bir kredi verme gibi bir taahhüdü olmuştu. Türkiye 10 yıl bu ülkelerden Birleşmiş Milletler adına sorumlu. Bu çerçevede o ülkelerde yeni neslin yetiştirilmesi ve Türkiye'ye müzahir bir şekilde bir kadro oluşturulması için de çaba sarfedeceğiz" diye konuştu.
Kamu kurumlarının dış ilişkiler birimlerini, bütçe, insan kaynağı ve kurumsal açıdan güçlendirecekleri belirten Davutoğlu, kamu kurumlarında dış ilişkiler uzmanlık kadrosu oluşturacaklarını, uluslararası örgüt ve şirketlerdeki Türk uzman personel sayısını arttıracaklarını belirtti. Davutoğlu, "Son dönede beni en çok gururlandıran hususlardan biri, Davos'ta da Lonra'da da yaptığımız görüşmelerde, bizimle görüşmeye gelen uluslararası şirketlerin önemli bir kısmında yanlarında üst düzey bir Türk yöneticiyle birlikte gelmeleri. Bu bizim için büyük bir imkan. Hem Türkiye'nin tanınırlığı ve bilinirliği anlamında hem de Türkiye'nin kaygılarını da gözetecek insan unsurunun uluslararası nitelikte bir ağ oluşturmuş olması bağlamında" dedi.
- Ankara
Son Dakika › Güncel › Yapısal Dönüşüm 10. Kalkınma Planı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?