AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sorgun, AK Parti'nin olağanüstü büyük kongresiyle birlikte başlayacak yeni dönemde işlerin sürüncemeye bırakılmayacağına dikkati çekerek, "Yeni dönemde öne çıkacak iki şey tevazu ve daha fazla çalışma" dedi. Sorgun, CHP'ye uyum yasalarının birlikte yapılması konusunda çağrıda bulundu.
AK Parti Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sorgun, İhlas Haber Ajansı'na başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kurucusu olduğu partiye tekrar üye olması, AK Parti'deki olağanüstü kongre ve referandum süreci olmak üzere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın partisine üye olduğu gün törene çok büyük heyecanın hakim olduğuna işaret eden Sorgun, "Çok büyük bir heyecan vardı ama büyük de bir tevazu vardı. Büyük bir coşku, heyecan ama bir o kadar da tevazu. Yeni dönemde öne çıkacak iki şey tevazu ve daha fazla çalışma, daha çok gayret olacak. Bunun ilk ışıklarını almış olduk. 18 maddelik değişikliğin hemen 15 gün sonra ilk maddesi yürürlüğe girmiş oldu. Artık bu yeni dönemde işleri sürüncemeye bırakmak yok. Yapılacak şeyleri bir an önce yapmak" ifadelerini kullandı.
"Yeni dönemde işleri sürüncemeye bırakmak yok"
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine 3 Kasım 2019 seçimleriyle geçileceğini hatırlatan Sorgun, "Burada da 2,5 yıllık bir süre var. Gerekli olduğu zaman içinin doldurulması için uyum kanunlarının mevzuatının çıkarılması için hem bazı şeylerin olgunlaşması ve altı dolması gerekiyor. Altı dolmadan bazı şeyleri aceleye getirmek de yok ama bunu gerektirmeyen konularda da zamana yaymak, sürüncemeye bırakmak da yok. Şu anda Sayın Cumhurbaşkanımız partimize üye oldu, aşkına sevdasına kavuşmuş oldu. Bunun hemen arkasından ayın 2'si itibarıyla HSK başvuruları da TBMM'ye yapıldı. İkinci uygulamada 83 kişi hem Yargıtaydan, Danıştaydan, üniversiteden ve serbest hukuk camiasından avukatlar arasından toplamda 83 kişi başvurdu. İkinci uygulaması da bu alanda olmuş olacak. Artık yeni dönemde işleri sürüncemeye bırakmak yok" şeklinde konuştu.
CHP'ye uyum yasaları konusunda çağrı
Düne takılıp kalmanın hiçbir anlamı olmadığına dikkati çeken Sorgun, CHP'yi de bugünkü hale sürükleyen şeyin bu psikoloji olduğunu söyledi. Referandumdan çıkan sonuçlara işaret eden Sorgun, "Yüzde 51.41, AK Parti oyu diye, ki burada bir parti oyu söz konusu değil. Herhangi bir aday söz konusu değil ve bir parti seçime girmedi. Böyle olunca yüzde 48.59 da CHP'nin oyu değil, 'hayır' diyenlerin oranıdır bu. Düne takılıp kalmanın hiçbir anlamı yok. Zaten CHP'yi de aslında bugünkü hale sürükleyen bu psikoloji, hep düne takılıp kalıyor. Halbuki düne takılıp kalmamalı, yeni şeyler söylemeli. Artık halk oylaması geçti. Bizim çağrımız şudur, gelin bu uyum kanunlarını hep birlikte yapalım. Daha demokratik, katılımcı ve özgürlükçü, nasıl olursa muasır medeniyete hep birlikte yürüyelim. Bunun çağrısını yapıyoruz" ifadelerini kullandı.
Sorgun, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Danıştay, Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine itiraz. Artık, Anadolu deyimiyle kuru kavaktan düdük çıkmaz. Boşuna uğraşmayın. Su yokuşa akmaz. Suyu yokuşa akıtmaya çalışmak beyhude bir çabadır. Aslında kişilerin veya partilerin, yönetimlerin, değişim karşısında üç durumu vardır; değişimi yönetenler, değişime ayak uyduranlar ve değişime direnenler. Değişime direnler tasfiye olurlar. Asıl olan şey; değişimi, dönüşümü yönetmek. CHP'ye de buradan çağrımız; en azından değişimi yönetemiyorsanız, ki bugüne kadar yönetemediler, bari değişime ayak uydurun. Yoksa, millet tasfiye edecek. Orada hiç kimsenin yüzde 48.59'u CHP aldığı gibi bir zaafa kapılmaması gerekir."
Kılıçdaroğlu'nun 'Bütün evlere tekrar gideceksiniz' talimatı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Yüzde 49'u sonraki seçimlerde nasıl 55, nasıl 60'a çıkarırım mücadelesini vermemiz lazım. Önümüzdeki iki ay içinde gittiğiniz bütün STK'lara, sendikalara, bütün evlere tekrar gideceksiniz talimatını verdim arkadaşlarıma" açıklamasına işaret eden Sorgun, "Tam da aslında bizim cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle getirmek istediğimiz şey budur, daha çok çalışsın, daha çok millete gidilsin. Milletin ne dediği önemli. Birilerinin, lobilerin değil milletin ne dediği önemlidir. Bu noktaya gelmiş olmalarını önemsiyorum ama kalıcı olmasını da istiyoruz. Tam bizim önerdiğimiz mekanizma da bu, millet ne diyor. Bunu fark etmiş olmalarına ancak seviniriz. Kalıcı olmasını da isteriz" şeklinde konuştu.
Deniz Baykal'ın açıklamaları
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın "Kılıçdaroğlu'na aday olursan destekleriz, aday olmazsan çekil dedim" açıklamasının hatırlatılması üzerine Sorgun, "Deniz Baykal, 2,5 yıl sonrası için kurgular yapıyor. Onların kendi iç işlerine karışmak istemeyiz. Bundan sonra milletin değerlerine saygı duymayan, kulaklarını tıkayanlara millet asla prim vermeyecek. Bu bile onun işareti. Hep baktığınızda 'uzlaşma' ifadelerini kullandılar. Kampanya sürecinde de uzlaşmaya yönelik bir dil kullandılar" dedi.
AK Parti'nin olağanüstü kongresi
AK Parti'nin 21 Mayıs'ta yapacağı olağanüstü kongresine ilişkin konuşan Sorgun, "Sayın Cumhurbaşkanımızın da 2014'te cumhurbaşkanı seçilince parti üyeliği düşmüş oldu ama o hiçbir zaman -mış gibi yapmadı. 'Benim gönül bağım devam ediyor' dedi. İnsanın ve eşyanın tabiatına uygun düzenleme. Yapmak gerekiyordu, yapılan odur. Şimdi bunun ikinci adımı, olağanüstü 3. büyük kongredir" açıklamasında bulundu.
Sorgun, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İnşallah 21 Mayıs'ta büyük bir heyecanla yine partimizin başına Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Cumhurbaşkanımızı oy birliğiyle geçireceğiz. Yeni bir heyecan, yeni bir dinamizm. Tabii bunların hepsi bir görev değişimidir. Bizler faniyiz, hiçbirimizin hangi görevde olacağı önemli olması değil. Önemli olan davalardır. Baki olan Allah'tır, davamızdır, milletimizdir. Bizlerin, kimin nerede olduğunun hiçbir önemi yok. En üstün makam hakkı verilmiş makamdır, en üstün görev hakkını verdiğimiz görevdir. Bunun da en güzel örneğini Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım fiilen göstermiş oldu. Ben bunu diğer partilere de, sürekli çekişen partilere de, enerjilerini kendilerine harcayan partilere de örnek olmasını diliyorum."
AK Parti'li bazı isimlerin Erdoğan'ın üyelik törenine katılmaması
AK Parti'li bazı isimlerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın partisine üye olduğu törene katılmamasına ilişkin açıklamada bulunan Sorgun, "İnsanların kalplerini, kimin niye gelmediğini sorgulamak bize düşmez ama orada dikkat edilirse Sayın Cumhurbaşkanımızın kullandığı bir ifade vardı, 'Kim bu davaya sırtını dönmüşse, kim bu dava ile yolunu ayırmışsa iflah olmamıştır' diye. Şahıslarımız önemli değil. Eğer gerçekten bizler de nefislerimizi, şahıslarımızı, makamları, mevkileri ön plana çıkarırsak o zaman aynı durumla bizler de karşılaşırız. Bu ruhu koruduktan sonra önemli olan bu bir süreçtir. İnsanlar yorulurlar, değişebilirler ama bu davanın, millet, memleket sevdasının devam etmesi gerekiyor. Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden partiye dönüşü ve genel başkan olmasıyla bunun tazelenmiş olacağını gördük ve bunun heyecanını gördünüz. Bir taraftan büyük bir heyecan ama bir taraftan da bir dinginlik. Bunu hep göreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız da bütün teşkilatı bu konuda uyardı. Herkese, hepimize de mesajlar var. Hiç kimseyi kendine mal etmeyen bir anlayış" ifadelerini kullandı.
"Sonuç analiz ekibi ile sonuçları tartışacağız"
Sonuçların analiz edileceğine işaret eden Sorgun, "Sonuç analiz ekibi kurup bunları enine boyuna il il, ilçe ilçe, bölge bölge,tartışacağız. Vatandaşımız ne mesaj vermek istedi, önümüzdeki sürece ışık tutacak hangi noktaları yakalayabiliriz bunun çabasındayız" dedi.
Kongrede yeni slogan olacak mı?
Sorgun, olağanüstü kongrede yeni slogan olup olmayacağına ilişkin, "Her kongrenin ve her seçimin teması olur. Bizim bütün kongrelerimiz ve seçimlerimiz temalı olmuştur. Yine öyle olacaktır. Bununla ilgili Tanıtım ve Medya Başkanlığı koordinasyonunda çalışmalar yürüyor" şeklinde konuştu. - ANKARA
Son Dakika › Politika › AK Parti'li Sorgun: 'Yeni Dönemde Öne Çıkacak İki Şey Tevazu ve Daha Fazla Çalışma' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?