Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim ülkemizde yaptığımız hizmetlerle başa çıkamayanlar, bu defa gözü dışarıya dikmişler. Neymiş? 'Biz Gazze'ye söz verdiğimiz yardımları yapmıyormuşuz?' Allah'tan korkan, kuldan utanan bunu söylemez. Gazzeli bir yetimin elini tutan, gözlerine bakan, derdiyle hemhal olan birisi, asla böyle bir şey söyleyemez. Biz her zaman, her durumda Gazzeli kardeşlerimizin yanında olduk. İsrail'in yakıp, yıktığı Gazze'nin imarı, Filistinli kardeşlerimize destek için geçtiğimiz yıl tam 76 milyon dolarlık yardımda bulunduk" dedi.
Erdoğan, Hacı Bayram Camisi Çevre Düzenlemesi ve Kitapçılar Çarşısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, Cumhuriyet tarihinde yapılmış okul kadar okul yaptıklarını, hastaneler, yollar inşa ettiklerini belirterek, 79 senede 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol yapılmışken, kendilerinin, 12 senede 17 bin 600 kilometre yaptıklarını anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkent Ankara'ya modern havalimanını kazandırdıklarını, Turgut Özal Bulvarı'nın yapıldığını, eskiden, devlet, hükümet başkanlarının gece gördükleri gecekonduları, villa zannettiğini aktararak, şöyle konuştu:
"Bize derlerdi ki 'Şehre girişiniz çok güzel, villalar... Nereden bunları buldunuz, böyle yaptırdınız' falan. Biz tabi açık vermiyorduk, sonradan anlatıyorduk. Ama şimdi tabi TOKİ konutlarıyla çok daha farklı bir hale geldi, daha da iyi olacak. Artık Ankara'da 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' diyen bir yönetim anlayışı var. ve bunlarla kalmayacağız. O dönemleri yaşayan milletimiz artık hizmet çıtasını yukarıya çıkardı, kurusıkı vaatlere kimse kanmıyor. İşte şimdi çıkmış asgari ücrette konuşuyorlar, birisi 'bin 400', birisi 'bin 500', birisi 'bin 600', 'bin 800', öbürü '5 bin.' Ben de diyorum ki; Var mı artıran? Milletimiz bunları söyleyenlerin geçmişine, müktesebatına bakıyor ve dönüp arkasına gidiyor."
Mehmet Akif Ersoy'un "Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet mi verir, Onu en çolpa herifler de emin ol becerir. Sade sen gösteriver 'işte budur kubbe' diye, iki ırgatla iner şimdi Süleymaniye. Ama gel kaldıralım dendi mi heyhat o zaman, Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan. Bunların var mı sizin listede hiç benzeri; yok. Ya ne var? Bir kuru dil, siz buyurun karnım tok" şiirini okuyan Erdoğan, "Kendisine bir kuru dilden başka bir şey sunmayanlara, emeklisiyle, çalışanıyla bu milletin karnı tok" diye konuştu.
-"Gazze'ye 2017'ye kadar 200 milyon dolar yardım"
Ankara'nın tercihinin bu defa da "kuru dilden" değil, hizmetten, kendi değerlerinden yana olacağına inandığını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bizim ülkemizde yaptığımız hizmetlerle başa çıkamayanlar, bu defa gözü dışarıya dikmişler. Neymiş? 'Biz Gazze'ye söz verdiğimiz yardımları yapmıyormuşuz?' Allah'tan korkan, kuldan utanan bunu söylemez. Gazzeli bir yetimin elini tutan, gözlerine bakan, derdiyle hemhal olan birisi, asla böyle bir şey söyleyemez. Biz her zaman, her durumda Gazzeli kardeşlerimizin yanında olduk. İsrail'in yakıp, yıktığı Gazze'nin imarı, Filistinli kardeşlerimize destek için geçtiğimiz yıl tam 76 milyon dolarlık yardımda bulunduk. Sağlık, eğitim, su, acil yakıt desteği, yıkılan binaların yapımı, un ve gıda gibi pek çok yardım kalemini Gazze'ye gönderdik, gönderiyoruz. 2017 yılına kadar Gazze'ye yapacağımız yardım miktarı ne biliyor musunuz? 200 milyon dolar. Türkiye'den başka yardım taahhüdünü hayata geçiren yok. Biz Gazze'ye Hacı Bayram Veli Hazretlerinin huzuruna, kardeşlerine el uzatmış bir ülke olmanın ferahlığıyla çıkabilmek için el uzatıyoruz."
Siyasi hayatının her alanında olduğu gibi, 12 yıllık başbakanlık, 9 aylık cumhurbaşkanlığı döneminde de hep aynı mücadeleyi verdiğini, "Yaratılanı, Yaradan'dan ötürü severiz" dediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Gürcü'süyle, Abhaz'ıyla, Roman'ıyla, Boşnak'ıyla, Arnavut'uyla ayrım yapmadıklarını ifade etti.
-"Bunların çocukları İngiltere'de, Kıbrıs'ta okuyor"
Hakkari'de Selahaddin Eyyübi Havalimanı'nı açtıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölücü terör örgütünün mütahhitler kaçırarak, 99 kez eylem, silahlı saldırı yaparak, işçileri kaçırarak, yakarak, yıkarak engel olmaya çalışmasına rağmen, havalimanını bitirdiklerini ve bugün Başbakan Ahmet Davutoğlu ile açtıklarını anlattı.
Bir zamanlar "Türkçe ezan"dan bahsedilirken, şimdi de "Kürtçe ezan"ın konuşulduğunu belirten Erdoğan, "Ezanın bu şekilde, Arapça okunmasının en önemli anlamı nedir biliyor musunuz? Ondaki o teklik dünyanın neresine gidersen git, bir ezan sesi duyduğun zaman, hemen onu anlayabilesin, 'burada cami var' diyip, oraya gidebilesin diye" dedi.
Kur'an kurslarını kapatarak milletin inancıyla bağlarını koparmak isteyenlerin, bugün aynı şeyi Diyanet'e saldırarak yapmaya çalıştıklarını savunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Ne yaptılar? Diyanet İşleri Başkanı'nın altında bir tane Mercedes varmış, 330 bin liralık Mercedes. Bunların hepsinin altında var, bunların çocukları İngiltere'de, Kıbrıs'ta okuyor. Günlerce Diyanet Başkanlığı makamını yıpratmaya çalıştılar. Tabi Diyanet İşleri Başkanımız da bunu iade etti. Haberim olsa ben, şahsen 'Sakın böyle bir şey yapma' derdim. ve kanıma dokundu, 'Sayın Başkan, ben Cumhurbaşkanlığı makamındaki zırhlı Mercedelerden bir tanesini, ben o makama tahsis edeceğim' dedim. ve o makama tahsis ettik. Şimdi çıkmış Bahçeli ne diyor? 'Ya istifa et, ya bu arabayı iade et.' Sen kimsin ya? Önce haddini bil."
-"Bunlar hayatı yaşamıyorlar"
Her şeyin bir hukuk süreci içerisinde yürüdüğünü, bunların bilinmesi, duygusal olunmaması gerektiğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayın Bahçeli, geçen gün bir şey söylüyor, çok enteresan. Diyor ki; 'Gübre, ilaç, tohum, yem ve fide de ÖTV'yi kaldıracağım.' Tabi başbakan olduğum için o dönemleri ben yaşadım, biliyorum. Zaten bu söylediklerinde ÖTV yok ki. İnanın bunlar hayatı yaşamıyorlar. Aynı şekilde Kılıçdaroğlu, ne diyor? 'Sen üçüncü havalimanını yapanlara mazotu KDV ve ÖTV'siz veriyorsun.' Koskoca bir yalan, adamlar KDV'yi de ÖTV'yi de hepsini ödüyorlar. Belgelerini arkadaşlarım zaten açıkladılar. Ama yine dönemimde yapıldığı için konuyu biliyorum, hepsini ödüyorlar. Bir tane daha CHP'nin Niğde adayı çıkıyor diyor ki 'Üniversite öğrencilerinin harçlarını kaldıracağız.' Üniversite öğrencilerine haçları, başbakanlığım dönemimde kaldırdık zaten, böyle bir şey yok ki. Hayatları bunların yalan üzerine kurulu."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "IMF'ye 23.5 milyar dolar borç var mıydı, ödedik mi? Merkez Bankamızın rezervi 27.5 milyar dolardı, 122 milyar dolara çıktı mı? Şimdi Hacı Bayram meydanını görmeyen, Türkiye'yi göremez. Üstad Necip Fazıl, Köroğlu için ne diyor biliyor musunuz? 'Dağların ardında kalınca çile, Köroğlu yeniden gelmişti dile. Ak saçlı anadan geçilse bile, dağlardan geçilmez derdi Köroğlu.' Bizler de pek çok şeyden vazgeçebiliriz ama asla tarihin ve ecdadın bize tevdi ettiği emanetten vazgeçmeyiz. Bunu herkes böyle bilsin" diye konuştu.
-"İmam mihrabı bırakır da kaçar mı?"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi hep birlikte Rabiamızı söylüyoruz. Tek millet. Ama bunun içinde ne var? Sadece Türk yok. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Arap'ı, Çerkez'i, Gürcü'sü, Abhaz'ası, tüm Türkiye'deki etnik unsurların hepsi tek millet. Tek bayrak. Bayrağımızın rengi, şehidimizin kanı. Hilal, bağımsızlığımızın ifadesi. Yıldız, şehitlerimizin sembolü. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Ne diyoruz? Tek vatan" dedi.
Kimsenin bu vatan toprakları üzerinde ameliyat, operasyon yapamayacağını vurgulayan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Karşısında bizi bulur. Silahlı kuvvetlerimizi, emniyet teşkilatımızı bulur. Hepsinden öte milletimizi bulur. Herkes haddini bilecek. Dört, tek devlet. Şimdi çıkmış bir paralel devlet. Hey Allah'ım, ne günlere kaldık. Şimdi Pensilvanya'da yaşıyor. Niye Pensilvanya'ya kaçtın da, Medine'ye, Mekke'ye kaçmadın? Pensilvanya'da ne işin var? Şimdi arkasından imamlar da kaçıyor. İmam mihrabı bırakır da kaçar mı? Ne diyordum ben, 'İnlerine gireceğiz, inlerine' diyordum. Hatırlıyor musunuz? İşte şimdi inlerine girdik. Şimdi kaçıyorlar, hepsi. Bu tuzaklarının içerisinde olanların hepsi kaçıyor. Ama bunlar milleti parçaladılar, ümmeti parçaladılar. Şimdi açıklamalar yapıyorlar, bu ülkede terör örgütüyle nasıl beraber olacaklar, diğerleriyle nasıl beraber olacaklar, bunların açıklamasını yapıyorlar. 7 Haziran bunlara da ders vermenizin inşallah şafak vakti olacaktır."
-Açılıştan notlar
Hacı Bayram Camisi Çevre Düzenlemesi ve Kitapçılar Çarşısı Açılış Töreni'ne Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Salih Kapusuz, Haluk İpek ve Bülent Gedikli de katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tören öncesi Ankara Valiliğini ziyaret etti.
Başbakan Yardımcısı Akdoğan'ın selamlama konuşması yaptığı törende, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek de hizmete alınan eserler hakkında bilgi verdi.
Vatandaşların Türk bayrakları ile katıldığı törende Gökçek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a günün anısında bir hediye takdim etti.
(Bitti)
Son Dakika › Yerel › Hacı Bayram Camisi Çevre Düzenlemesi ve Kitapçılar Çarşısı Açılış Töreni - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?