Başbakan Davutoğlu, Avustralya'da - Son Dakika
Güncel

Başbakan Davutoğlu, Avustralya'da

Davutoğlu, Türk STK temsilcileriyle buluştu: (2) "Çözüm süreci yürütüyoruz, niye? On yıllarca süren bir yarayı kapatmak için.

14.11.2014 16:06

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Çözüm süreci yürütüyoruz, niye? On yıllarca süren bir yarayı kapatmak için. Bir daha kardeşlerin arasına kimse fitne sokmasın diye, herkes demokratik hakkını en iyi şekilde kullansın ama aynı zamanda eşit vatandaşlık hakkını da kullanabilsin diye uzun ve çileli bir süreçte onlarca yıldır açılan yaraları sarmaya çalışıyoruz" dedi.

Davutoğlu, G20 Liderler Zirvesi dolayısıyla temaslarda bulunduğu Avusturya'nın Brisbane kentinde, Türk sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve işadamlarıyla bir araya geldi.

Griffth Üniversitesi Queensland Sanat Koleji'ndeki buluşmada Davutoğlu, Türkiye'nin Van Depremi'ni yaşadığını ancak Marmara Depremi'nde olduğu gibi devletin bölgeye ulaşmasının uzun sürmediğini belirterek, bir senede yepyeni bir Van inşa edildiğini anlattı.

Türkiye'nin de ekonomik ve küresel krizler geçirdiğine, Yunanistan, Fransa, İtalya gibi ülkelerde hala sıkıntılar yaşandığına işaret eden Davutoğlu, "Ama 2001'de bütün finansal sistemi çökmüş olan Türkiye ve bu sebeple ekonomik zorluk dolayısıyla siyasi, neredeyse egemenliğinden taviz vermek durumunda kalan Türkiye, çünkü bir çok konuda dışarıdaki ekonomik şartlardan etkilenmiş bir siyasal yapı vardı, şimdi kendi gücünü ispat etme yanında dünyaya uluslararası yardımda örnek olan bir ülke haline geldi. Bu zorlukları aştık hep. Şimdi de zorluklarımız az değil. Türkiye'nin coğrafyasında yaşayan bir ülkenin hiçbir zaman kolay günü olmaz. Mesele o zorlukları aşabilecek milli dayanışmayı, milli iradeyi sergileyebilmekte" dedi.

Kendisinin de Malezya'da 5 yıl kaldığını ve Türkiye'den gelen olumsuz her haberin kendisini üzdüğünü, mutlu haberlerin de günlerini aydınlık kıldığını anlatan Davutoğlu, "Onun için sizlerin halini çok işi anlıyorum. Burada bizim görevimiz, sizlerin başını dik tutacak şekilde Türk ekonomisinin, siyasetinin, kültürünün performansını diri tutmak, yüksek tutmak. Sizin göreviniz, çünkü hiçbir Türk bulunduğu yerde kendini yalnız hissedemez kendini bir anlamda Türkiye'deki bu sürecin dışında hissedemez, sizin göreviniz, zaten yapmakta olduğunuz birinci göreviniz, Türkiye'yle gönül bağınızı, dua bağınızı, Türkiye ile kültür, dil bağınızı koparmamanız, yeni nesillerin de koparmasına izin vermemeniz. Herbir çocuğumuz mutlaka Türkçe'yi dilini, dinini, örfünü, kültürünü öğrenmeli" diye konuştu.

-"Aranıza herhangi bir fitnenin girmesine izin vermeyin"

"Hangi etnik, mezhebi, bölgesel geçmişe sahip olursanız olun hepiniz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşısınız" ifadesini kullanan Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Aranıza herhangi bir fitnenin girmesine izin vermeyin. Çözüm süreci yürütüyoruz, niye? On yıllarca süren bir yarayı kapatmak için. Bir daha kardeşlerin arasına kimse fitne sokmasın diye, herkes demokratik hakkını en iyi şekilde kullansın ama aynı zamanda eşit vatandaşlık hakkını da kullanabilsin diye uzun ve çileli bir süreçte onlarca yıldır açılan yaraları sarmaya çalışıyoruz. Kimse böyle bir etnik farklılık dolayısıyla 'Kürt'tü, Türk'tü' diye sizin aranızda farklı kimliklere atıfta bulunarak ihtilaf sokmasın. Hepiniz hangi etnik kökenden gelirseniz gelin, hangi mezhebi geçmişe sahip olursanız olun, hangi şehirden gelmiş olursanız olun, bizim için eşit vatandaşlarsınız, hepiniz gözümüzün nurusunuz. Kimse bizim hükümetimizden, devletimizden böyle bir farklılık yapacağı beklentisi içinde olmasın."

Geçen hafta Hacıbektaş'ta bulunduğunu anımsatan Davutoğlu, "Alevi canlarla orada buluştuk. Sünni-Alevi, mezhep ayrımına dayalı hiçbir senaryonun ne Türkiye'de yeri vardır, yeri olacaktır ne de yurt dışındaki vatandaşlarımız arasında yeri olacaktır. İkinci görevimiz, burada omuz omuza verip bu Türkiye'nin binlerce kilometre ötesinde birbirinizle dayanışma içinde olmanız" diye konuştu.

"Üçüncü beklentimiz de Avustralya'da toplumsal, siyasal, ekonomik hayatın her yerine nüfuz etmeniz. Kesinlikle ondan bigane kalmamanız" diyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hep bunu ikilem gibi görürler:  Entegre olmakla kültürel yabancılaşma içine girmek, asimile olmak arasında bir zıtlık gibi. Hayır. Biz vatandaşlarımıza güveniriz. Sizler, hiçbir şekilde kültürel özelliklerinizi kaybetmeden Avusturalya toplumunun en üst yerlerine ve en deruni bağları geliştiren sosyal ortama girersiniz...

Daha çok Avustralya parlamentosunda şu ana kadar herhangi bir vatandaşımız temsil edilmedi belki...Biz görmek istiyoruz ki ben görüyorum Avustralya heyetlerinde köken olarak Avustralyalı olmamakla birlikte yükselmiş çok farklı milletten insanlar var. Niye onlar yükselirken sizler yükselmeyesiniz? Bu anlamda Avustralya zaten doğası gereği en başından itibaren bir göçmen toplumu...Onun için Anzakların Çanakkale'de bize karşı verdikleri mücadele, aynı zamanda Avustralya kimliğini de oluşturan ilk süreç olarak kabul edilir. Onun için siz de bu toprakları kendinizden addedin. Yabancı bir ülke gibi düşünmeyin. Vatandaşlık oranımız çok yüksek. Buna da memnun oldum. Siz burada Avustralya toplumuna ne kadar nüfuz ederseniz, kendi aranızdaki dayanışmanız ne kadar güçlü olursa hem buradaki sorunları daha kolay aşarsınız hem de Türkiye'nin tanıtımına, Türkiye'nin burada daha iyi bilinmesine en büyük katkıyı yaparsınız. Burada büyükelçiliğimiz, konsolosluklarımız hepsi sizin emrinizdedir."

-"Bundan sonra millet amir, devlet memur"

Genel Başkanlığı, Başbakanlığı devraldığı konuşmasında vurguladığı bir konuyu buradan da vurgulamak istediğini dile getiren Davutoğlu, "Belki eskiden devlet amirdi, millet memur gibi görülürdü. Arkadaşlar bundan sonra öyle değil bundan sonra millet amir, devlet memur... Yani hepimiz bütün çalışanlarımızla bütün görevlilerimizle sizin huzurunuz sizin mutluluğunuz için gece gündüz çalışmakla memuruz. Bizzat başta ben olmak üzere" ifadelerini kullandı.

Devlet-millet ilişkilerinin özellikle yurt dışında nasıl olduğunu anlatmak için bir hatırasını da dile getiren Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Bir öğretmenimiz burada vefat etmişti. Babasını aradım. İki veya üç sene önceydi. Doğrudan ben çıkınca telefona inanamadı önce. Sonra 'geçmiş olsun, Allah rahmet eylesin' deyip taziyelerimi ilettim. Çok üzgün, o sırada taziyede olduğu anlaşılıyordu. Sonra vedalaşınca bir telefonu kapattığını zanetti ve konuşmaya başladı. Orada aileye, bulunanlara hitaben yemin ederek, 'Vallahi oydu. Dışişleri Bakanıydı, bizzat kendi aradı, kendi sesiydi. Elhamdülillah ne devletimiz var. Bir bakan doğrudan vatandaşını arıyor ve taziye diliyor' dedi. Emin olun o gece büyük bir huzur içinde uyudum ve sonra şunu anladım: Vatandaşımız her an bizi hissetmek istiyor."

Büyükelçiler Konferansı'nda bu konuyu naklettiğini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Eğer vatandaşımızın başına bir iş gelirse gözünden dökülen ilk gözyaşını bizim dışişleri görevlilerimiz görecek. İlk damla gözyaşını, bizim büyükelçimiz, diplomatlarımız görecek ve onlar silecek. Çünkü beklenti bu. Biz size aileniz kadar yakınız. Yani akrabalarınız ne kadar yakınsa büyükelçiniz de o kadar yakındır. Ankara binlerce kilometre ötede olabilir. Ama Ankara'da bizler size buradaki komşunuz kadar yakınız. Sıkıntınız varsa arayacaksınız, derdiniz varsa paylaşacaksınız, ama bir an dahi sahipsiz olduğunuz hissine kapılmayacaksınız.

Siz madem ki burada hepimiz adına 77 milyon vatandaşımız adına bizim kültürümüzün, geleneğimizin temsilcilerisiniz. Biz de her zaman sizin yanınızdayız, sizin emrinizdeyiz. Allah sizi bu topraklarda her zaman mutlu ve huzurlu kılsın. Birliğinizi daim eylesin, devletimizi ve milletimizi her zaman sizinle birlikte olacak şekilde o ruh bağını daim kılacak şekilde bir arada olmayı nasip eylesin."

Toplantıya, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de katıldı.

- Ankara

Kaynak: AA - AkHaber.com

Son Dakika Güncel Başbakan Davutoğlu, Avustralya'da - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement