Dha Yurt Bülteni-11

1)FETÖ'DEN ARANAN ESKİ YARBAY KARACAN, ANTALYA'DA YAKALANDI

DARBE girişimi sırasında Ankara'daki pilotları yönlendiren eski yarbay Özcan Karacan, Antalya'da yakalandı.Darbe girişiminin olduğu 15 Temmuz 2016 gecesi Kara Havacılık Alayı Komutanlığı'ndan havalanarak gece boyunca Ankara'da dehşet saçan pilotları yönlendiren 'Yurtta Sulh Konseyi' üyesi eski yarbay Özcan Karacan, Antalya'da yakalanarak gözaltına alındı. Ankara'ya götürülecek Karacan'ın, devam eden Kara Havacılık Davası'nda hakim karşısına çıkarılacağı belirtildi.

Görüntü Dökümü

-----------------

Şüphelinin sağlık merkezin giriş ve çıkışı

Aracın hareket etmesi

Haber- Kamera: Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA, -

===============================================

(ÖZEL)

2)FERİBOTTAN DÜŞTÜ DENİLEN ARZUM'UN BABASINDAN DAMADINA CİNAYET SUÇLAMASI

ŞANLIURFA'da, 8 ay önce görücü usulü Hakan Kara ile dini nikahla evlenip Bursa'ya giden ve Gebze-Topçular arasında sefer yapan feribottan denize atlayıp intihar ettiği iddia edilen 24 yaşındaki Arzum Özbey'in babası Salih Özbey, kızının intihar etmediğini, eşi tarafından denize atılıp cinayete kurban gittiğini ileri sürdü. Geçen salı günü Bursa'da, Gebze ile Topçular arasında sefer yapan feribottan denize atlayarak intihar ettiği iddia edilen ve memleketi Şanlıurfa'da toprağa verilen Arzum Özbey'in ailesi, kızlarının cinayete kurban gittiğini ileri sürdü. Kendisini işadamı, fabrikatör olarak tanıtan dini nikahlı eşi Hakan Kara ile feribotun güvertesine çıktıktan sonra tartıştığı ve bu esnada denize atlayarak intihar ettiği iddia edilen Arzum Özbey'in babası Salih Özbey, kızının adli suçtan 20'den fazla kaydı bulunan damadı tarafından öldürüldüğünü iddia etti. Kızını 8 ay önce Şanlıurfa'daki bazı tanıdıklarının aracılığıyla hiç tanımadıkları Bursalı olduğu öğrenilen ve kendisini bekar, işadamı, fabrikatör olarak tanıtan Hakan Kara'yla dini nikahıyla evlendirdiğini, kızının mezarı başında gözyaşları içerisinde anlatan baba Salih Özbey, "Biz kızı verirken törelerimize, usullerimize göre bir düğün yapıp kızımı Bursa'ya gönderdik. Ancak evliliklerinin ilk haftasında bekar olduğunu bildiğimiz damadın daha önceden evlendiği ve bu evliliğinde 6 çocuğunun olduğunu kızım öğrendi. Bu yalan üzerine tartışmalar yaşandı. Bundan sonra başka yalanlar ortaya çıktı. Kızıma sürekli şiddet uygulamaya başladı. En son olarak geçen hafta damadın kardeşi bizi arayarak, Hakan'ın Arzum'u dövdüğünü bu sorunu çözmek için bizi Bursa'ya çağırdı. Ben ve oğlumla birlikte Bursa'ya gittik. Biz Bursa'ya orta yolu bulmaya gittiğimizde 10 saat boyunca oyalandık. En sonunda kızımın feribottan düşerek öldüğü haberini aldık. Ancak burada kızımın intihar ettiği söylendi. Bizim yapmış olduğumuz araştırmada kızımın feribotun güvertesinde eşiyle tartıştığını, bu sırada kızım iteklenip denize düştüğünü görgü tanıkları jandarmaya ifade vermişti. Kızım vücudunda görülür vaziyette darp izleri mevcuttu. Bunun için suç duyurusunda bulundum. Damadımın şizofren olduğu söyleniyor. Ancak ailesi bu raporun sahte olduğunu söyledi. O raporun arkasına saklanarak işlediği suçlardan kurtulmaya çalışıyor. Bir gün önce de kızımı darp etmiş. Otopsi raporuna da yansıdı. Hala vücudunda morluklar vardı. Bu olaydan sonra damadım kayıplara karıştı. Polise başvurduğumda damadımın 20'den fazla adli suçtan kaydı bulunduğunu öğrendim. Biz kızımızı mal mülk uğruna vermedik. Onun isteğiyle bu evliliğe olumlu baktık. Tek isteğimiz kızımın ölümüne neden olan damadın yakalanmasın istiyorum."

Görüntü Dökümü

-----------------

Arzum Özbey'in babası Salih Özbey

Salih Özbey'in kızının mezarını ziyaret etmesi

Özbey'in kızının mezarı başında ağlaması ve dua etmesi

Salih Özbey ile röportaj

Arzum Özbey'ın eşiyle çekilmiş fotoğrafı

Genel ve detay görüntüler

(Haber- Ali LEYLAK Kamera-Uğur BUDAK-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 461 MB

======================================================

3)HASANKEYF'TE RİSKLİ KAYALARIN PATLAYICI İLE YIKIMI SÜRÜYOR

BATMAN'ın tarihi Hasankeyf İlçesi'nde Kale vadi ve kanyonunda, insan ve canlı hayatı için risk taşıdığı gerekçesiyle ekolojik olduğu belirtilen patlayıcılar kayaların yıkımı sürüyor. Kayaların yıkımının ardından vadideki mağaralara dolgu yapılacağı belirtilirken, Diyarbakır Barosu yıkım ile ilgili gözlem ve tespitlerde bulunmak üzere Hasankeyf'te incelemelerde bulundu.

Hasankeyf İlçesi'ne altında bırakacak olan Ilısu Barajı'nda su tutulmasına aylar kala, kalenin güçlendirme çalışmaları sürüyor. Riskli olduğu gerekçesiyle iple erişim teknikerleri tarafından, hedef bölge dışında hiç bir zarar vermeyen ekolojik patlayıcılarla kayaların yıkımı sürüyor. Kayaların ilidirilmesiyle oluşan toz ve duman, ilçe sakirlerini önemli oranda etkisi altına alırken, esnaflar kalede yapılan yıkımdan kendilerinin ve turistlerin etkilendiğini söyledi. Ömer Güzel adlı esnaf, Hasankeyf'te son günlerde ilçenin en büyük sıkıntısının Ilısu barajının bitme aşamasına gelmesiyle kale bölgesindeki yamaç ve vadilerinde yapılan yıkım çalışması olduğunu belirtirek, "Tehlike arz ettiği belirtilen kayaların düşürülmesiyle ilgili çalışmalar devam ediyor. Ancak, burada kayaların düşürülme biçimi özelikle vatandaşları çok rahatsız ediyor. Büyük bir ses ve gürültü oluşuyor ayrıca ilçeyi tamamıyla toz duman altında bırakıyor. Bizler esnaf olarak veya patlamaya yerine yakın ailelerin bu patlamalardan etkinediği özelikle de bizler geceleri ilçe olarak damda tahtalarda uyuyoruz. Sabah kalktığımız yataklarımız toz duman altında kalıyor. Daha sonra kayalar böyle düşürülmüyordu. Küçük parçaları yıkarak toz duman kaldırmadan yıkıldı. Ama bu yıl çok sesli düşürüldüğünden dolayı hem bizi tedirgin ve rahatsız ediyor. Bu çalışmalar yapılırken Hasankeyfli  vatandaşları da düşünülmesi gerekir.Patlama seslerinden dolayı hassas olan mağaralar etkileniyor" dedi.

Öte yandan, Diyarbakır Barosundan Başkan Ahmet Özmen başkanlığında bir heyet Hasankeyf'te yaşanan yıkım ile ilgili gözlem ve tespitlerde bulunmak üzere ilçede incelemelerde bulundu. Esnaflarla görüşen Baro başkanı Özmen, daha sonhra tehlike arz ettiği gerekçesiyle yıktırılan kayaların bulunduğu bölgede inceleme yaptı.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Kayalarda yapılan çalışmalar

-Patlayıcılar yerleştirilirken

-Kayanın patlatılması

-Hasankeyf görüntüsü

-Ömer Güzel ile röportaj

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Arif ARSLAN-Reşat YİĞİZ/BATMAN, -

================================================

4)TÜRKİYE'NİN BİYOÇEŞİTLİLİK HARİTASI ÇIKARTILIYOR

TÜRKİYE'nin biyoçeşitlilik haritasını ortaya çıkarmak için çalışmalar yapan Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Zonguldak'ta envanter ve izleme çalıştayı düzenlendi.Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nce başlatılan 'Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi' kapsamında bir otelde düzenlenen çalıştaya Vali Yardımcısı Hüseyin Ergi, akademisyenler ve proje görevlileri katıldı. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürü Hasan Başyiğit, biyolojik zenginliğin ortaya konulması ve korunması maksadıyla hazırlanan projenin 2013'de Kalkınma Bakanlığı'ndan onay alınarak başladığını söyledi. Çalışmalar sonucunda Türkiye'nin biyoçeşitlilik haritasını ortaya çıkaracaklarını ifade eden Başyiğit, "Bu kapsamda genel müdürlüğümüzce gerçekleştirilene çalışmalar neticesinde 2018 yılı sonuna kadar 81 ilimizde biyolojik çeşitlilik projesi tamamlanarak, ülkemizin 'Biyolojik Çeşitlilik Haritası'nın ortaya çıkarılması hedeflenmektedir" dedi.Orman ve Su İşleri Bakanlığı Biyoçeşitlilik Daire Başkanı Hüseyin Avni Çatal ise dünyada yaklaşık 5 ila 50 milyon biyolojik canlı türü olduğunun tahmin edildiğini, yalnız 2 milyon türün teşhis edildiğini ve teşhis edilmeyi bekleyen milyonlarca türün bulunduğunu söyledi. Tüm Avrupa kıtasında yaklaşık 12 bin 500 civarında tür bulunduğunu, yalnızca Türkiye'de bir o kadar türün yer aldığını belirten Çatal, şöyle dedi:

"Bu türlerin üçte biri endemik. 3 bin 500'e yakın endemik türümüz var. Endemik türümüz ne demek; yalnızca Türkiye'de bulunan türler. Dünyada bu kadar canlı varken belki rahat olmamız gerekebilir. Ama her gün dünyada on binlerce tür yok oluyor. Şimdi diyeceğiz ki; 'yok olursa yok olsun ne olacak?' Ama derler ki; 'derdi yaratan Allah dermanı da yaratmış.' Dermanı tabiatta. Belki o yok olan türlerden bir tanesi gelecek nesillere yardım edecek. Onlar için çare olacak bir tür. Ama biz onu yok etmiş oluyoruz. Çünkü her derdin çaresi var. Nitekim dünyadaki mevcut ilaçların en az yüzde 70'i tıbbi kökenli. ve bundan sonraki bulunacak ilaçların da çoğu tıbbi kökenli olacak.

Görüntü Dökümü:

--------------------------

-Çalıştaya katılanlar

-Hüseyin Avni Çatal'ın konuşması

-Hasan Başyiğit'in konuşması

Süre: (4.14) Boyut: (279)

Haber-Kamera: Durmuş SEVİNDİK/ZONGULDAK,

======================================================

5)SUŞEHRİ'NDE 1 KİLO 200 GRAMLIK 'DEV' DOMATES

SİVAS'ın Suşehri ilçesinde esnaf 39 yaşındaki Mustafa Çağan, kendisine ait bahçesinde 1 kilo 200 gram ağırlığında domates üretti. Sivas'ın Suşehri ilçesinde yaşayan bakliyat esnaflığı yapan Mustafa Çağan, ilçe merkezi yakınlarındaki kendisine ait bahçesinde 1 kilo 200 gram ağırlığında 'Koyulhisar' cinsi yöreye özgü domates yetiştirdi. Domates iriliği ile görenlerin dikkatini çekti. Çağan domates üretiminde hiç bir katkı maddesi ve gübre kullanmadığını belirterek, "Bahçemde yetiştirdiğim domateslerden bir tanesi 1 kilo 200 gram geldi. Bunun devamı da var. Bu domatesler tamamen doğal ve organik. Bu şu ana kadar yetişen en iri domateslerden biri oldu. Daha önceden 900-920 gram ağırlığına kadar domates yetiştirmiştim. Hedefim 2 kilogram gelecek domatesler üretmek" dedi. Koyulhisar domatesinin tamamen yöreye özgü bir ürün olduğunu, görüntüsü ve iriliğinin yanı sıra aroması ile de çok sevildiğini belirten Çağan, hassas terazi ile tarttığı domatesi daha sonra dilimlere ayırarak yedi.

Görüntü Dökümü:

-----------

-Domatesin görüntüsü

-Tartılması ve ağırlığı

-Üreticisinin konuşması

-Domatesi dilimleyip yemesi

Haber-Kamera: Bülent TATLI/SUŞEHRİ(Sivas),

(225 mb)

====================================================

6)400 ÖĞRENCİ, 4 SANİYENİN ALTINDA KOŞABİLMEK İÇİN YARIŞTI

SİVAS Cumhuriyet Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulunca (BESYO) düzenlenen özel yetenek sınavına çeşitli illerden katılan 400 üniversite öğrencisi aday kontenjana girebilmek için yarıştı.

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Spor Salonu'nda BESYO tarafından özel yetenek sınavı düzenlendi. Çeşitli illerden söz konusu sınava katılmak için kente gelen öğrenciler, mini parkurda yeteneklerini sergiledi.

Cumhuriyet Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Çimen bu yıl adayların sportif özgeçmişlerine daha çok önem verdiklerini belirterek, "Bütün ekibimiz titizlikle sınav sistemini gözden geçirdiler. Yenilikler yaptılar. Hiç kimseye takdir hakkı olmaksızın her aday kendi hakkı ile girebilmesi için sportif özgeçmişi kullanıldı. Sporcuların bundan puan alabileceği düşünüldü. Katılım olarak da değerlendirmemiz gerekiyor ise Türkiye'deki bütün başvurulara baktığımızda 400'e yakın aday var. Bunun yaklaşık 130 tanesi bayan, kalanı erkek aday olmak üzere çeşitli illerden gelenler var. Umuyorum üniversitemize iyi sporcu öğrenciler kazandırırız. Okulumuzun zaten donanımlı kadrosu var. Öğrencilerimizin iyi yetişeceklerine eminim. Bu arkadaşlarımız hem üniversiteyi temsil edecek hem de Sivas'ı temsil edecekler. İçlerinde milli olanlarda ülkemizi temsil edecekler" dedi.

Cumhuriyet Üniversitesi BESYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Mehmet Gül ise "Cumhuriyet Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu olarak 27'nci özel yetenek sınavımızı gerçekleştiriyoruz. Bu yıl sportif özgeçmişe biraz daha ağırlık verdik. Sporun içerisinden gelen insanların yer bulmasını arzu ediyoruz. Sınavımız üç aşamadan oluşuyor. İlk aşamada 30 metrelik bir sürat testi. 30 metre ve özgeçmiş ile birlikte gerekli hesaplamalar yaptıktan sonra ikinci aşamaya gelmeye hak kazanan adayları koordinasyon beceri parkuruna alacağız. Koordinasyon beceri parkurunda biz her adaya iki hak veriyoruz. Daha sonra 30 metre, koordinasyon ve sportif özgeçmişleri ile elde etmiş oldukları puanları ilgili ortalamalar ile alarak adayların özel yetenek sınav puanlarını belirleyeceğiz. Buna Yükseköğretime Geçiş Sınavı ve ağırlıklı ortaöğretim başarı puanlarını da ekleyerek yerleştirme puanlarını belirleyip kazanan adayların listelerini açıklayacağız" ifadelerini kullandı.

Bugün gerçekleştirilen 30 metre hız testinde adaylar etabı 4 saniyenin altında geçebilmek için büyük çaba gösterdi. Testi başarıyla geçen adaylar yarın gerçekleştirilecek koordinasyon beceri parkuru testine tabi tutulacak.

Görüntü Dökümü:

---------------------

-Sınavlardan görüntü

-Öğrencilerin dereceye girme çabası

-Prof.Dr. Çimen'in açıklaması

-Yrd.Doç. Mehmet Gül'ün açıklaması

Haber-Kamera:  İrfan ÖZŞEKER-Hüsne AKKAYA/SİVAS,

(194 mb)

====================================================

7)ESNAFTAN SİYAH ÇELENKLİ TEPKİ

BURDUR'da bir süre önce girişine heykel dikilerek trafiğe kapatılan Acil Yolu'nda işyeri bulunan esnaf, işlerinin bozulduğu gerekçesiyle heykele siyah çelenk bıraktı.

Acil Yolu'nda işyeri olan bazı esnaf, yolun Gazi Caddesi girişinden trafiğe kapanmasından dolayı mağdur olduklarını belirterek üzerinde "Tuttuğunu kurutan Burdur Belediyesi'ne selam olsun. Acil Yolu esnafı" yazılı siyah çelengi heykelin önüne bıraktı.

Esnaf Fatih Tunç, "Belediye bu yolu kapatırken başkan kendisi geldi söz verdi 'Opet'in arkasından yol açacağım' diye ama verilen söz tutulmadı. Kendisine ulaşamıyoruz. Kavşaktaki trafik sürekli kilitleniyor. Saat 17.30-18.30 arasında trafik felç oluyor. Herhangi bir trafik düzeni yok. Bu heykel buraya oluncaya kadar ortada olsaydı ya da hiç olmasaydı daha güzel bir trafik olacaktı. Biz de esnafız. Günde 10 müşteri demek bir esnaf için cirosunda 500-1000 lira düşüş demek. Bu da bir işyerinin bir aylık kirasına denk gelir" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

---------------------

Esnafların çelengi getirmesi

Çelengin bırakılması

Heykelden detay

Trafik sıkışıklığı

Fatih Tunç'la röportaj

Mehmet Çağlayan'la röportaj

Detay

4,20"-136 MB

Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,