Dha Yurt Bülteni-14

Konyaspor eski Başkanı Ahmet Şan: FETÖ ile alakam yok

ATİKER Konyaspor'un eski başkanı Ahmet Şan, kendisi hakkında sosyal medya yayınlan paylaşımlarla ilgili suç duyurusuna gittiğinde hakkında soruşturma açıldığını öğrenip ifade verdiğini söyledi. ByLock yüklü telefonunun daha önce çalıştığı Kompen Şirketi'ne ait olduğunu belirten Ahmet Şan, "Benim hain terör örgütü FETÖ ile hiçbir alakam yoktur. Ben gözaltına alınmadım, adliyeye suç duyurusunda bulunmak üzere kendim gittim" dedi.

Konya'daki FETÖ/PDY soruşturması kapsamında örgütün 'Bylock' adlı haberleşme programını kullandığı iddiasıyla geçen 21 Ağustos günü Cumhuriyet Savcılığı'na ifade verdikten bir gün sonra Atiker Konyaspor Başkanlığı görevinden istifa eden  Ahmet Şan, bugün Bera Otel'de basın toplantısı düzenlendi. Kendisi üzerinden Konya'ya ve Konyaspor'a hakaret edildiği ileri süren Ahmet Şan, "Son dönemlerde şahsım üzerinden hem şehrimize, hem Konyasporumuza, hem de bazı çevrelere hakaret ve iftira içeren haber ve paylaşımlar yapılmıştır. Bugün gerek bu paylaşım ve haberlere, gerekse merak edilen sorulara gönül rahatlığıyla cevap vermek üzere bir toplantı yapma zarureti doğmuştur" dedi. Konyalı olmaktan her zaman gurur duyduğunu belirten Ahmet Şan, İzmir Atatürk Lisesi mezun olduktan sonra Berlin Teknik Üniversitesi'nde işletme eğitimini tamamlayarak Almanya'da bir şirkette yönetici olarak görev yaptığını ve daha sonra vatan sevgisi nedeniyle Konya'ya geri döndüğünü söyledi.  Şan, Kombasan Holding'e ait Kompen şirketinde 11 yıl genel müdür olarak görev yaptığını ifade etti. 2001 yılından itibaren de değişik dönemlerde toplam 10 yıl Konyaspor Başkanlığı yaptığını kaydeden Şan, "Son bir yıl içerisinde aldığımız iki büyük kupayla bu gururumuzu adeta taçlandırdık. Altın tepside sunulmayan ve tesadüflere tamamen kapalı olan bu başarılar beraberinde taçlanmayı değil taşlanmayı getirmiştir" dedi. İzmir Marşı ile ilgili daha önce yaptığı açıklamanın saptırıldığını belirten Şan, "Ne gariptir ki elde edilen tüm bu başarıların akabinde, önce tamamen saptırılan İzmir Marşı haberleri, ardından da ByLock iddiaları üzerinden şahsım, Konyaspor, Konya ve yakın çevreme uzanan hakaret ve iftiraların ardı arkası kesilmemiştir" diye konuştu.

"SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU İÇİN GİTTİM"

Ahmet Şan, 21 Ağustos günü savcılığa suç duyurusunda bulunmaya gittiğini, gözaltına alınmadığını belirterek şunları söyledi: "Kıymetli basın mensupları ben gözaltına alınmadım. Geçen hafta pazar günü sosyal medya üzerinden şahsım hakkında 'Bylock kullanıcısı' iddiası içeren bir tweet  hakkında suç duyurusunda bulunmak üzere 21 Ağustos pazartesi günü adliyeye gittim. Hakkımda soruşturma olduğunu ve 2015 yılı haziran ayına kadar çalıştığım şirket üzerinde kayıtlı olan bir telefonda 2014 yılı Eylül ayında 3 haftalık bir sürede ByLock girişi tespit edildiği iddiasını o an orada öğrendim. Avukatımı çağırdığım takdirde ifademin alınacağının tarafıma söylenmesi üzerine ben de avukatımı adliyeye çağırdım. İfademin alınmaya başlanması üzerine hakkımdaki suçlamaları kabul etmeyerek elimdeki kullanmakta olduğum iki telefonumu, eskiden kullandığım ve hiçbir şekilde imha etmediğim 3 telefonun da evimde olduğunu ve getirebileceğimi söyledim. Bunun üzerine o an itibariyle emniyet birimlerine talimat verildi. Evimde arama yaptırılarak evimdeki 3 telefon ve çocuklarımın da kullandığı dahil olmak üzere 3 bilgisayar incelenmek üzere alındı." Ahmet Şan, ifadesinde 25 Ağustos günü Monaco'da UEFA Ligi kura çekimi olduğunu söyleyince hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulduğunu anlattı. Şan, ifadesinin ardından serbest bırakılması hakkını ise şöyle açıkladı: "Bu dosya verileri ve detaylı savunma için süre istemem üzerine talebim kabul edilerek tutuklanmadan salıverilmem gerçekleştirilmiştir. Anlattığım bu kronolojide adliyede avukatımın çağırılması haricinde hiç kimseyle irtibat kurdurulmadan bu süreç başlamış ve sonlandırılmıştır. Yani öyle iddia edildiği gibi tutuklanmadan salıverilmem için herhangi bir şahsın müdahalede bulunması zaten mümkün olmamıştır. Hain bir terör örgütü olan FETÖ ile ismi özdeşleşen bir uygulama olan Bylock programını indirmedim ve kullanmadım.  Bu isnadın tarafıma yapılmasını bile hakaret kabul ederim."

MAL VARLIĞI

Mal varlığını da açıklayan Şan, "Her birini vatana ve millete hizmet aşkıyla yürüttüğüm bu görevler neticesinde; babamın torununa ve bana verdiği Derebucak'ta birer daire de dahil olmak üzere eşim, oğlum ve şahsıma ait birer daire, eşimin üzerine kayıtlı bir dükkan ve birer de alt - orta segmentte 3 arabamız bulunmaktadır. Bunun haricinde; ulusal basında bazı gazetelerde iddia edildiği gibi üzerime kayıtlı belirttiklerimin dışında başka herhangi bir gayrimenkul bulunmamaktadır" dedi. Şirket ortaklığı ile ilgili de Ahmet Şan, "2004 yılında aralında şimdiki Ak Parti İl Başkanı Musa Arat'ın da bulunduğu 5 eşit hisse ortaklı olarak kurulan ve 2 yıl sonra  2006'da ortaklığından ayrıldığım şirket haricinde hiçbir şahıs ya da şirket ortaklığım bulunmamaktadır. Söz konusu o şirket de 2010 sicil kaydından silinmiştir. Yani şu an böyle bir şirket dahi yoktur" dedi. Ahmet Şan, yargısız infaz yapanlarla ilgili yargı önünde hesaplaşacağını sözlerine ekledi.

Görüntü Dökümü

---------------

Ahmet Şan'ın açıklaması

Haber- Kamera: İsmail AKKAYA- Hasan DÖNMEZ KONYA,

=============================================

Destici: Ekonomide vatandaşın canı yanıyor

BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Ekonomide vatandaşın canı yanıyor. Vatandaş, açlık ve yoksulluk sınırı altında" dedi.

Eskişehir'in Karacaşehir Mahallesi'nde düzenlenen 24'üncü Ertuğrulgazi Şurası ve Yörük Şenlikleri'ne katılan Mustafa Destici, etkinlik öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

'CHP'NİN ADALET KURULTAYI OLAĞAN'

Destici bir gazetecinin "Son günlerde gündem maddelerinden bir tanesi CHP'nin Çanakkale'deki Adalet Kurultay'ı bu konuda neler söylemek istersiniz? Bunu nasıl karşılıyorsunuz?" şeklindeki sorusuna şu yanıtı verdi: "Her siyasi partinin bu tür organizasyonlar yapma hakkı vardır. Dolayısıyla da olağanüstü bir durum değil. ya da çok olağan dışı bir durum da değil. Onun için ben normal karşılıyorum. Çünkü siyasi partiler Türkiye'nin ve vatandaşın temel problemlerinin çözümü için vardır. Bu konudaki düşüncelerini fikirlerini paylaşabilirler. Türkiye'de de en çok tartışılan ya da gündemde olan konulardan bir tanesi nedir? İşte demokrasidir, adalettir, ekonomidir, terördür. Bütün bu konularla ilgili bütün siyasi partilerin belli dönemlerde çalıştay yapmaları, kurultay yapmaları bunlar olağan şeylerdir onun için ben olağan görüyorum. İnşallah memleket için, millet için, devlet için ülke için faydalı şeyle çıkar. Yani bizim sadece buradaki hassasiyetimiz ayrılık olmasın, kamplaşma olmasın çünkü ülke çok zor süreçler içerisinde geçiyor."

'TÜRKİYE'NİN TEMEL PROBLEMLERİ VAR'

Türkiye'nin birlik ve beraberliğe ihtiyacı olduğunu ifade eden BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, asıl gündemin ekonomi, terör, Suriye ve Irak'taki gelişmeler olduğunu söyledi. Bunların tartışılması gerektiği belirten Destici konuşmasını şöyle sürdürdü: " Birlik en çok ihtiyacımız olan şey şu anda. Birliğimize, beraberliğimize daha çok dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Şuanda bakıyorsunuz 2019 seçimleri konuşuluyor. Daha seçime iki seneden fazla süre var. Halbuki Türkiye'nin temel problemleri var. Ekonomide vatandaşın canı yanıyor. Yani vatandaş açlık ve yoksulluk sınırı altında. İşçinin hali ortada memurun sıkıntıları var, emeklilerin sıkıntıları var. Bunlar konuşulmuyor. Uyum yasaları var, bunlar konuşulmuyor, bu referandumdan sonra. Vatan terör meselesi var. Bunlar Türkiye'nin gündemine almıyor. İşte Suriye'nin kuzeyinde PKK neredeyse bir devlet kurma aşamasına geliyor Amerikan desteğiyle. Barzani, sözde bağımsızlık açıklamaları yapıyor. Televizyonlarda bunlar tartışılmıyor. Televizyonda 2019 seçimlerinde kim aday olacak? CHP şurada adalet kurultayı topluyor, bunlar tartışılıyor. Ben bunların yerine Türkiye'nin asıl gündeminin terörün, ekonominin, Suriye ve Irak'taki gelişmelerin konuşulmasının daha doğru olacağını düşünüyorum. ve bu konuda da tüm siyasi partilerin hassasiyet göstermesini, sadece siyasi partilerin değil üniversiteler de mesela sessiz, bilim adamları sessiz, fikir adamları sessiz bunların hepsini konuşması lazım. Çünkü Irak'taki Türkmen bölgesi ve Suriye'nin kuzeyi bunlar bizim Misakı Mili sınırımız olan yerler. Dolayısıyla da hepimizin tarihe karşı, millete karşı sorumluluğu var, bu sorumluluktan kaçmamamız lazım."

Görüntü dökümü:

--------------------------

-BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin etkinlik yerine gelişi ve karşılanması,

-Destici'nin basın mensubunun sorusunu yanıtlamasından çekilen görüntü

Haber-Kamera: Eyüp KELEBEK-ESKİŞEHİR,

============================================

Patlayan elektrik tesisatı korkuttu

KOCAELİ'nin Gebze İlçesi'nde, yeraltında bulunan elektrik tesisatı büyük gürültü ile patlarken, kanal kapağı yerinden kalktı. Hatalı park eden araçlar ve dubanın aşağı inmemesi nedeniyle itfaiye aracı sokağa giremeyince itfaiyeciler yürüyerek olay yerine ulaşarak tesisatı kontrol etti.

Öğle saatlerinde, Gebze Hacı Halil Mahallesi 1218 Sokak'ta bulunan inşaat malzemeleri satan bir iş yerinin önündeki yeraltında bulunan elektrik tesisatı büyük gürültü ile patladı. Patlamanın şiddeti ile kanal kapağı yerinden kalktı. Sokağı dumanlar kaplarken, esnaflar itfaiyeden yardım istedi. İtfaiye ekipleri sokağın girişinde hatalı park eden araçlar nedeniyle durdu. İki aracın sahibine ulaşan polis, araçları çektirdikten sonra bu sefer de sokağın girişinde bulunan 3 dubadan biri aşağı inmedi. Bunun üzerine itfaiye ve Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. ekipleri yürüyerek olay yerine gitti. İtfaiye ekipleri ve Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. (SEDAŞ) ekipleri elektrik tesisatını kontrol etti. SEDAŞ ekipleri sokağa elektrik verilmesi için çalışma başlattı. 1218 Sokak'ta iş yerleri bulunan esnaflar tepki göstererek, "Bugün şans bizden yanaydı. Sadece patlama oldu ve büyük bir yangın çıkmadı. Eğer bugün burada patlamanın ardından büyük bir yangın çıksaydı sokakta bulunan tüm iş yerleri yanmış olacaktı. Bu durumun tek sebebi ise sokağın girişine konulan dubaların çalışmaması" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------------

-Olay yerinden görüntüler

-İtfaiye ekiplerinden görüntü

-İtfaiye aracının sokağa girmeye çalışması, araçların çekilmesi, dubanın aşağı inmemesi

-Esnafla röp.

Haber: Mesut IŞIK-Büşra KAYA/GEBZE(Kocaeli),

=============================================

Otobüsün çarptığı çocuk öldü - ÖZEL

GAZİANTEP'te, özel halk otobüsünün çarptığı 8 yaşındaki Arzu Korkmaz hayatını kaybetti.

Kaza, akşam saatlerinde Onat Kutlar Mahallesi'nde meydana geldi. Bir yakınlarını ziyarete giden İsmail ve Yumma Korkmaz çiftinin kızları Arzu'ya, kaldırım kenarında yürüdüğü sırada özel halk otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle yola savrulan Arzu Korkmaz, olay yerinde yaşamını yitirdi. Korkmaz'ın cesedi, otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu morguna gönderildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------

Adli Tıp  Kurumu

Genel ve detay görüntüler

Haber: Metin Faruk TAMER-Kamera: Ahmet SOYDOĞAN GAZİANTEP,

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 48 MB

=============================================

Yaşlı adamı dolandıran kadın tutuklandı

İZMİR'in Torbalı İlçesi'nde kendilerini polis olarak tanıtarak 76 yaşındaki Erdoğan Çam'ı, 200 bin lira dolandırdığı şüphesiyle adliyeye sevk edilen 4 kişiden 27 yaşındaki T.E. (Tuğba Erarslan) tutuklanırken  3'ü adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Çaybaşı Mahallesi'nde besici, evli ve 4 çocuk babası Erdoğan Çam'ı cep telefonundan arayan bir kişi, kendisini polis olarak tanıttı ve oğlunun hırsızlık suçuna karıştığını söyledi. Dolandırıcılar, yalana inanan Çam'ın telefonu kapatmasına izin vermedi. Dolandırıcılar, hırsızlık olayını çözmek için evdeki paraların incelenmesi gerektiğini belirtti. Dolandırıcılara inanan Erdoğan Çam, hemen evdeki 200 bin lira değerindeki altın ve bir miktar parayı bir poşete koyup beklemeye başladı. Bahçede bekleyen Erdoğan Çam, poşeti masanın üzerine bıraktı. Yaşlı adam telefondayken bir süre sonra sırt çantalı bir kadın Erdoğan Çam'ın evinin bahçesine girdi. Paraların incelendikten sonra teslim edileceğini söyleyerek Erdoğan Çam'dan aldı. Erdoğan Çam, dolandırıcının evden ayrılmasının ardından çocuklarını arayınca kandırıldığını anladı. Polis ihbar üzerine eve gelerek inceleme yaptı, çevredeki güvenlik kameraları incelendi.

FİLM GİBİ OPERASYON

Kimliği belirlenen 27 yaşındaki T.E. (Tuğba Erarslan), Kuşadası'nda yakalandı. Manisa'dan ticari bir taksiyle Torbalı'ya gelen T.E., daha sonra verilen adrese gitti. Kendisini polis olarak tanıtan Erarslan, içerisinde 200 bin lira değerindeki 40 adet bilezik, çok sayıda çeyrek altın, kolye, yüzük ve bir miktar para olan poşeti aldı. Bunların incelenip tekrar kendisine iade edileceğini söyleyen T.E. daha sonra geldiği taksiyle geri döndü.

ÖZEL EKİP KURULDU

Torbalı İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde kurulan 15 kişilik özel ekip, bölgedeki MOBESE kameralarını tek tek inceledi. Yapılan incelemeler sonrasında taksinin plakası belirlendi. 46 yaşındaki ticari taksi sürücüsü Raşit Abacı Manisa'da gözaltına alındı. Abacı ifadesinde taksiye binen kadını tanıdığını ve sürekli müşterisi olduğunu söyledi. Soruşturmayı derinleştiren polis, T.E.'nin sevgilisi 34 yaşındaki Fırat Avcı ulaştı. Manisa'daki evinde göz altına alınan Fırat Avcı, sevgilisinin kendisine teslim ettiği altınları ve paraları saklaması için arkadaşı Atabay Hürgenç'e teslim ettiğini aktardı.

PARALAR ELE GEÇİRİLDİ

T.E'yi Kuşadası'nda saklandığı evde gözaltına alan polis, A.H'yi de para ve altınlarla birlikte yakaladı. İlçe Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından bugün adliyeye sevk edilen şüpheli T.E., Fırat Avcı, taksi şoförü Raşit Abacı ve Atabay Hürgenç hakim karşına çıkartıldı. Burada suçlamaları kabul eden zanlı T.E. tutuklanırken, diğer şüpheliler adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------------

-4 kişinin adliyeye çıkarılırken görüntüsü,

-Güvenlik kameralarının görüntüsü,

-Erdoğan Çam'ın olayı anlatmasından görüntü.

Haber - Kamera: Gökhan YALKALK/ TORBALI (İzmir),