İzmir'de metro yeraltı park istasyonu inşaatında göçük
İzmir'de metro trenleri için yeraltı park istasyonu çalışmaları sırasında göçük meydana geldi. İki bekçinin göçük altında kaldığı sanılıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, sayıları giderek artan metro vagonlarının park ihtiyacını karşılamak için, Halkapınar semtinde 2 katlı yeraltı parkı yapmak için bir süredir çalışmalarını sürdürüyor. Aynı anda 115 vagonun park edebileceği, yapım çalışmaları süren tesiste bugün saat 03.00 sıralarında bir göçük meydana geldiği belirtildi. Şantiyede bulunan iki bekçiye ulaşılamadığı, göçük altında kaldıklarının sanıldığı belirtildi. Olayın ardından kurtarma çalışmalarına başlandı.
Görüntü Dökümü
--------
Olay yerinden görüntü
Haber: Umut KARAKOYUN, Hande NAYMAN-Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR,
===================
8 parçaya bölünüp, toprağa gömülü bulunan ceset kayıp emlak zengininin çıktı (EK)
SAVCILIKTAN AÇIKLAMA
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca emlak zengini Asım Bayram'ın öldürülmesine ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Cinayetle ilgili 4 kişinin gözaltında olduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Cumhuriyet Başsavcılığımızın talimatı üzerine, Antalya İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından yapılan araştırmalarda olay tarihinde kayıp şahıs Asım Bayram ile uluştukları ve bir süre birlikte dolaştıkları anlaşılan M.G. isimli şahıs, aynı tarihten itibaren takibe alınmış olup, bu şahıs hakkında delil araştırmasına başlanmıştır. 11 Mart 2019 günü Kepez İlçesi Varsak ormanlık alanda yeni kazılmış bir alanın bulunduğunun ihbar edilmesi üzerine, ihbara konu yerde yapılan kazıda 8 parçaya bölünmüş bir erkek cesedinin toprağa gömülü vaziyette bulunduğu tespit edilmiştir. Otopsi sırasında DNA incelemesi için alınan örnekler ile adı geçen kayıp şahsın yakınlarından alınan kan örnekleri aynı gün kurye aracılığıyla incelenmek üzere Ankara Kriminal Polis Laboratuvarına gönderilmiş olup, 12 Mart 2019 tarihinde yapılan DNA incelemesi sonucu bulunan cesedin Asım Bayram'a ait olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu öldürme olayına iştirak ettikleri iddia edilen, aralarında M.G. isimli şahsın da bulunduğu 4 şüpheli aynı gün gece saatlerinde gözaltına alınmış ve evlerinde gerekli arama ve inceleme işlemleri yapılmıştır."
Görüntü Dökümü
-----------
-Olay yerinden görüntü
-Zanlıların fotoğrafları
ANTALYA/DHA
=====================
PKK/KCK terör örgütüne yardım-yataklığa 8 gözaltı
Muş'un Varto ilçesinde PKK/KCK terör örgütüne yönelik yapılan çalışmalarda 8 kişi gözaltına alındı.
İl Jandarma Komutanlığı'nın yapmış olduğu istihbarat çalışmalar sonucunda; Varto İlçesinde, PKK/KCK Terör Örgütüne yardım ve yataklık ederek işbirliği yaptıkları tespit edilen kişilere yönelik operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan 8 kişinin evlerinde yapılan aramalarda ise 2 adet el telsizi bataryası 2 adet telsiz şarjı, 2 adet kalaşnikof piyade tüfeği şarjörü, 32 adet kalaşnikof fişeği, 19 adet tabanca fişeği, 1 adet tabanca kılıfı ve örgütsel döküman ele geçirildi. Soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
---------
-Şehirden görüntü
-Yakalananlardan görüntü
Haber-Kamera: Fatih ÇELİK/ VARTO (MUŞ),
=================
Şeker tezgahı mermer 138 yıllık mezar taşı çıktı
Antalya'nın Alanya ilçesinde bir şekerleme dükkanında yıllarca şeker tezgahı olarak kullanılan mermer yassı taş, dükkanın kapatılması sonrası depoya konuldu. Yıllar sonra yeniden kullanılmak üzere depodan çıkarılan taş düşürülüp kırıldı. Şans eseri arkasındaki yazılar fark edilen mermerin, Rum bir kadına ait 138 yıllık mezar taşı olduğu anlaşıldı. Restore edilen taş müzeye kazandırıldı.
Gazipaşa ilçesinden Alanya'ya getirilen ayaklı mermer tezgah, 1960'lı yıllarda Hasan Ciğerci'ye ait dükkanda kullanıldı. Şekerleme üretimi yapan Hasan Ciğerci'nin şeker yoğurmakta kullandığı mermer tezgah yaklaşık 15 yıl bu şekilde hizmet verdi. Hasan Ciğerci 1980 yılında dükkanı akrabası Alaaddin Ciğerci'ye devretti. O da bir süre işlettiği dükkanı sağlık problemlerinden dolayı eşinin kardeşi Ahmet Kurtcepe'ye devretti. Ahmet Kurtcepe işler kötüye gidince 1982 yılında iş yerini kapattı. Malzemelerin bir kısmını dağıtan, bir kısmını satan Ahmet Kurtcepe mermer şeker tezgahını Alanya Kalesi içindeki Hisariçi Mahallesi'ndeki evinin deposuna kaldırdı.
DEPODAN ÇIKARILIRKEN KIRILDI
Ahmet Kurtcepe, 2017 yılında mermer tezgahı tekrar kullanmak için depodan çıkarmaya karar verdi. Tezgah taşındığı sırada evin dış kapısındaki eşikten düşürülerek, kırıldı. Birkaç parçaya ayrılan mermer tezgahın altında farklı harflerle yazılar olduğunu gören Kurtcepe, durumu Hisariçi Mahalle Muhtarı Mustafa Bayrak'a bildirdi. Bayrak da kırılan parçalardan bazılarını alarak Alanya Arkeoloji Müzesi'ne götürdü. Müze yetkilileri parçaları inceleyip, değerli bir taş olduğunu belirledi.
GREK ALFABESİYLE TÜRKÇE YAZILMIŞ
Kırılan mezar taşı parçalar halinde Ahmet Kurtcepe'den alınarak Antalya Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı'na gönderildi. Yıllarca şeker yoğurmakta kullanılan tezgahın yüzeyi şeker tabakasından arındırıldı. Burada 1 ay boyunca temizlenerek restore edilen mermer tezgah, 2017 yılında 14 Mayıs Müzeler Haftası'nda Alanya Arkeoloji Müzesi'ne kazandırıldı. Müze yetkilileri mezar taşının özelliğinin Grek alfabesiyle Türkçe yazılmış olması olduğunu belirterek, biraz Grek alfabesi bilen ve Türkçe konuşan herkesin mezar taşının Türkçe olduğunu rahatlıkla anlayabildiğini söyledi.
'KALDIRMAK İSTEDİK, DEVRİLDİ, KIRILDI'
Ahmet Kurtcepe, "1960 senelerinde Hasan Ciğerci, Gazipaşa'dan takım olarak almış, Alanya'ya getirmiş koymuş. 1980'e kadar Hasan Ciğerci devam etti. Yanında eniştem vardı ortağı. 1980'de ayrıldı, enişteme devretti. Eniştem hastalanınca beni de yanına çağırdı. 1984'e kadar ben devam etti. Enişte rahmetli olunca 1 sene daha devam ettim. Baktım yürümüyor, kapattım dükkanı. Tezgahlar, takımların kimisini sattık, kimisini ona buna verdik. Mermer şeker tezgahı vardı. Eve getirdim. Aşağı yukarı 10 yıl evde kaldı. Sonra kaldırmak istedik, mermer tezgah devrildi, kırıldı. Bir baktık altında yazılar çıktı. Ben de bunu muhtar kanalıyla müzeye gönderdim. Altı mermer mezar kapağıymış. Bildiğimiz yok. Görünmüyordu kenarı sacla kaplı olduğu için. Ters çevirmişler. Üzerinde şeker soğutuyorlardı" dedi.
'RESTORASYONUNU YAPTILAR, MÜZEYE KOYDULAR'
Hisariçi Mahallesi Muhtarı Mustafa Bayrak da "Ahmet Kurtcepe telefonda beni aradı, 'Bir gelir misin' dedi. Geldik. Bir mermer tezgahları vardı, yıllarca lokum döktüğü. Bu tezgahı dışarı çıkarırken kırmış. Kırınca arkasında yazılar çıkmış. Bana gösterdi. Ben de bilmediğim için iki parçasını arabaya koydum, müzeye götürdüm. Müze müdürümüz buna baktı, okudu, 'Bu taşın devamı nerede' dedi. Devamını da müzeye getirdik. Restorasyonunu yaptılar, müzeye koydular. Şu anda tarihi bir yapısı da varmış, orada sergilemeye aldılar" diye konuştu.
MEZAR TAŞININ ÜZERİNDE YAZANLAR
Mezar taşının üzerindeki yazılardan 1881 yılında yaşamını yitiren Maria adlı Rum, zengin ve soylu bir kadına ait olduğu tahmin ediliyor. 138 yıllık olduğu düşünülen mezar taşının üzerinde Grek alfabesiyle Türkçe dizilimle, "Bu kabirde bulunan, gençliğine doymayan, muradına ermeyen, atalarının belini büken, Hacı Elefterios oğlu, Paraskeya kerimesi rahmetli Maria 1 Kasım 1867 tarihinde deblid olup, 1881 Yulio 18 tarihinde emri darı Pa..a olup, fani dünyadan ebedi ömre niyaz eyledi. Kerat eden rahmet eylesin" yazısının yer aldığı anlaşıldı.
Görüntü Dökümü
--------------
Müzede sergilenen mermer mezar taşından detay
DHA Muhabiri Engin ANAK'ın anonsu
Taşın konulduğu evden genel görünüm
DHA Muhabiri Engin ANAK'ın anonsu
Taşın düşürülüp kırıldığı eşikten görüntü
RÖP 1: Ahmet Kurtcepe
Evden detay
RÖP 2: Mustafa Bayrak (Hisariçi Mahallesi Muhtarı)
Alanya Müzesi dış plan detay
Müzenin içinde sergilenen eserler detay
Bir kızın mezar taşını incelemesi
Müzede sergilenen mermer mezar taşından detay
Taştan detay
494 MB/// 04.31"
Haber-Kamera: Engin ANAK/ALANYA (Antalya),
================
İlerlemiş bel fıtığından ameliyatla kurtuldu
Antalya'da 7 aylık hamile Özlem Taşezen (31), sağ bacağında şiddetli ağrıyla uyanıp adım atmaya çalışırken yere yığılınca, hastanede ilerlemiş bel fıtığı tanısı konuldu. Acil ameliyata alınması gerektiği söylenen anne adayı, doktorların "Önceliğimiz sensin" sözleriyle üzgün girdiği ameliyattan, hem bebeği hem de kendisi sağlıklı çıktı. Taşezen, ameliyattan 1 ay sonra kontrol için gittiği hastanede bebeğinin ultrason muayenesinde tekme attığını görünce duygulu anlar yaşadı.
Özlem Taşezen, bir ay önce sabah kalktığında sağ bacağında çok şiddetli ağrı başladığını söyledi. İki yıl önce bel fıtığı tanısı koyulduğunu ancak çok fazla şikayeti olmadığını belirten Özlem Taşezen, "O gün hiçbir şekilde ayağımın üstüne basamıyordum. Adım attığımda olduğum yere yığıldım. O şekilde hastanenin acil servisine geldim. Kontrol sonucu bel fıtığımın ilerlediği ve ameliyat olmam gerektiği söylendi" dedi.
'BİR ANNE ADAYINA SÖYLENEBİLECEK EN SON CÜMLEYDİ'
Ameliyat lafını duyunca ilk düşündüğü şeyin karnındaki bebeği olduğunu aktaran Taşezen, "Ona bir şey olur kaygısını çok yoğun yaşadım ama doktorlarım güven verdi. Ameliyattan başka çaremiz de yoktu. Geri kalan hamilelik sürecimi o şekilde geçiremezdik. Çünkü hiçbir şekilde hareket edemiyordum" dedi. Taşezen, ameliyata girmeden önce doktorlarının "Ameliyatta bir şey olursa önceliğimiz sensin" dediklerinde hissettiklerini şu sözlerle aktardı:
"Cevap veremedim ama içten içe bu sözlerin büyük üzüntüsünü yaşadım. Anne adayına söylenebilecek en son şeydi bu. Ancak doktorlar tabii ki ellerinden gelen her şeyi yaptı. Ameliyata girene kadar tek düşündüğüm bebeğimdi. Şimdi 29 haftalık. İkimiz de iyiyiz. İnşallah mayıs ayında dünyaya gelecek."
'ÖNCELİĞİM EŞİMİN SAĞLIĞIYDI'
4 yıllık evli olan Özlem Taşezen'in eşi Selim Taşezen (29) ise zorlu geçen süreci anlatırken, "Önceliğim, ilk düşündüğüm eşimin sağlığıydı ama bebeğimiz de önemliydi. Çünkü bizim ilk bebeğimiz. Çok endişelendim ama çok şükür ameliyat olur olmaz sağlıkla ayağa kalktı. Bebeğimiz de iyi" dedi.
'ÇOK GEREKMEDİKÇE HAMİLELERDE CERRAHİ TERCİH ETMİYORUZ'
Ameliyatı gerçekleştiren Memorial Antalya Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Cenk Ermol, hamilelerde bel fıtığı hastalığında çok gerekmedikçe cerrahiyi tercih etmediklerini belirtti. Dr. Ermol, şunları söyledi:
"Hastamızda aniden sağ bacak ağrısı ve sağ bileğinde ciddi bir kuvvetsizlik gelişmişti. Belirgin kuvvet kaybı olması nedeniyle yapılan tetkiklerde sağ tarafında ciddi bir bel fıtığı olduğunu belirledik. Bu nedenle ameliyat gerekiyordu. Spinal anesteziyle mikrocerrahi yöntemiyle ameliyata aldık. Başarılı sonuçlandı. Şu anda hastamız 29 haftalık hamile. Şikayetlerinde ve kuvvet kaybında belirgin düzelme oldu."
BEBEK TEKME ATINCA ANNE VE BABA ADAYININ YÜZÜNDE GÜLÜCÜKLER AÇTI
Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof.Dr. Murat İnal'ın, Özlem Taşezen'i kontrolünde ise anne ve baba adayının yüzlerinden gülücükler eksik olmadı. Prof.Dr. İnal, bir yandan bebekle ilgili bilgiler verirken, espril de yaptı. Muayene sırasında Prof. Dr. İnal, "Şimdi boncuğumuzu izleyeceğiz. Kafa yapısı normal. Ölçümleri de gayet güzel. Kalp atışı normal. Omurga kontrolünü yaptık sorun yok. Bu arada tekmeyi de geçirdi" deyince Taşezen çiftinin mutluluğu yüzlerinden okundu.
'SONUÇTA BİR AMELİYATTAN SÖZ EDİYORUZ'
Hastanın ameliyatıyla ilgili bilgi veren Prof. Dr. İnal, ameliyatta anestezi verildiğini vurgulayarak, "Anne ve bebekte ortaya çıkabilecek bazı komplikasyonlar tabii ki söz konusu. Bebeğin hayatından anne hayatına kadar riskler var. Gerekli kontrol ve takipler altında bu oran minimum düzeyde tutuluyor. Beyin cerrahi hekimlerimiz kontrollerini yaptıktan sonra ameliyata karar verdik. Cerrahi esnasında da bebeğin takipleri yapıldı. Erken doğum riskini ortadan kaldıracak önlemleri devreye soktuk. Ameliyat sonrasında da her şey yolunda gitti çok şükür" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Özlem Taşezen Op. Dr. Cenk Ermol ile birlikte görüntüsü
Op. Dr. Cenk Ermol hastasını muayene ederken görüntü
RÖP 1: Op. DR. Cenk Ermol
Prof. Dr. Murat İnal Ulutrasonla bebeği muayene ederken görüntü
RÖP 2: Prof. Dr. Murat İnal
RÖP 3: Özlem Taşezen
RÖP 4: Selim Taşezen
555 MB -- 05.01// HD
Haber: Selma KUNAR-Kamera: Berkay KUNT/ANTALYA,
===============
Tarlada çiftçi, camide müezzin, sahnede şarkıcı
Balıkesir'in Gömeç ilçesinde yaşayan Hasan Hüseyin Özdemir (70), çiftçilik yapıp, bakkal dükkanı işleterek geçimini sağlıyor. Aynı zamanda 50 yıldır Karaağaç Mahallesi'ndeki camide fahri müezzinlik yapan Özdemir, sesinin güzelliği nedeniyle korolarda Türk sanat müziği eserlerini de seslendiriyor. Hasan Hüseyin Özdemir, sağlığını hareketli yaşam tarzına borçlu olduğunu söyledi.
Gömeç'in Karaağaç Mahallesi'nde çiftçilik yapan ve bakkal dükkanı işleten evli ve 2 çocuk babası Hasan Hüseyin Özdemir, 50 yıldan bu yana mahalle camisinde de fahri müezzinlik yapıyor. Özdemir, Burhaniye'deki korolarla sahneye çıkıp Türk sanat müziği eserlerini seslendiriyor. Hasan Hüseyin Özdemir, geçen günlerde Körfez Gönül Dostları Musiki Derneği ve Kültür Sanat Derneği'nin düzenlediği konserde sahneye çıktı, sergilediği performansla büyük alkış aldı. Türk sanat müziğini seven ve okuyan kişinin Kuran-ı Kerim'i de çok güzel okuyabileceğini belirten Özdemir, sağlığı elverdiği sürece müezzinlik yapacağını ve konserlerde sanat müziği şarkılarını söyleyeceğini belirtti.
Şarkı söylemeye çocukluk yıllarında başladığını anlatan Hasan Hüseyin Özdemir, "Ben gençliğimden beri Türk sanat müziği ile çok ilgilendim. Sanat müziğini çok seviyorum. Düğün sahipleri, düğünlerde illa bana şarkı söyletirlerdi. Karaağaç Camisi'nde 50 yıldır fahri müezzinlik yapıyorum. Burhaniye'de Türk sanat müziği korolarına katılıyorum. Konserlerde şarkı söylüyorum. Çiftçilik yaparak ve bakkal dükkanı işleterek geçiniyorum. Böyle meşguliyet devam edip gidiyor" dedi.
Görüntü Dökümü
------------
Özdemir sahnede şarkı okurken.
Özemir camide müezzinlik yaparken ve Kur'an okurken
Detay görüntüler.
Hasan Hüseyin Özemir ve arkadaşı Çetin Kalli ile röportaj
Süresi: 4 Dakika 10 Saniye, Boyutu: 133 MB.
Haber-Kamera: Sefer TALAY/BURHANİYE (Balıkesir),
==========
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni -6 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?