1)ASIRLIK BEHİYE NİNE: ATATÜRK GELMEDEN ÖNCE HER TARAFTA SAVAŞ VARDI
DİYARBAKIR'ın Silvan İlçesi'nde resmi kimlikte 99 yaşında olmasına rağmen torunlarının 117 yaşında olduğunu öne sürdüğü Behiye Taşkıran, Cumhuriyet Dönemi öncesinde savaş olduğunu belirterek, Atatürk'ün bölgeye gelmesiyle savaşların sona erdiğini söyledi. 3 kıtlık içerisinde yaşadığını anlatan Behiye nine, "Doğal, hayvansal ürünler ve yeşil otlarla beslenerek ayakta kaldım. Savaşlar çok kötü. Atatürk gelmeden önce her tarafta savaş vardı. O, geldi savaş bitti" dedi.
Silvan İlçesi'ne bağlı Bayrambaşı Köyü'nde 53 yaşındaki kızı Garip Sansarkan ile birlikte yaşayan Behiye Taşkıran'ın 8'i kız, biri erkek 9 çocuğundan 4 kuşak toplam 300 torunu bulunuyor. En büyük çocuğu 78, en küçük çocuğu 53 yaşında olan Behiye nine'nin en büyük torunu 52 yaşında, en küçük torununun torunu ise 3 aylık. Kızı Garip Sansarkan ile 2 gözlü evde yaşamını sürdüren Behiye Taşkıran, Cumhuriyet'in ilanından öncesini az da olsa hatırladığını, Cumhuriyet sonrası yılları ise çok iyi hatırladığını söyledi. Cumhuriyet dönemi, Şeyh Sait ayaklanması ve 3 dönem kıtlık içerisinde yaşadıklarını belirten Behiye nine, Türkçe bilmediği için torunları aracılığı ile yaşadıklarını anlattı. Behiye nine, şöyle dedi:
"Kıtlık döneminde yiyecek bir şey yoktu, birçoğumuz kaplumbağaları yerdik, bahçelerde ve arazide topladığımız otları yerdik. O dönemlerde yoksulluk vardı. Günlerce aç kalıyorduk. 5 gün boyunca mağarada aç ve susuz bir şekilde perişan olduğumuzu hatırlıyorum. Hiçbir şey yemedim. Çok şükür şimdi her şey var insanlar rahata ulaştı. Atatürk'ten önce her tarafta savaş vardı. Ruslar bu dağları kuşatmışlardı. Mustafa Kemal Atatürk buralara kadar geldi, düşmanlarla savaştı. Allah kimseye savaşı yaşatmasın. Benim hiçbir gelirim yok, yetimleri olan kızımın yanında kalıyorum. Yokluk ve yoksulluk içinde geçti ömrüm. Bugüne kadar hiçbir yardım almadım. Bu yaşıma kadar şehirlerde hiç yaşamadım, şehir yaşantısı nedir bilmem, hep köyde yaşadım."
Yaşlı kadının torunu Ali Korkutan, "Annemin annesi, aslında 117 yaşındadır. Cumhuriyet öncesini de sonrasını da görmüş. Ninem şen şakraktır, espriler yapar. Kendisine böyle bir felsefe edinmiş; devamlı espriler yaparak etrafına neşe saçıyor. Sürekli köy yaşantısında yaşamış, bazen yanımıza götürüyoruz. Yanımızda fazla kalmıyor hemen köye geri dönüyor. Köydeki hayvansal ürünler yoğurt, süt, peynir ve doğal otlarla sağlıklı yaşamış" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
İhsan YILMAZ/SİLVAN(Diyarbakır), -
=================================================
2)ANNESİNDEN HELALLİK İSTEYİP, 8'İNCİ KATTAN ATLADI
ERZURUM'da 16 yaşındaki Uğur Sezer Uçar, arkadaşı ile içki içtiği inşaatın 8'inci katından annesini arayıp, helallik istedikten sonra aşağı atlayarak intihar etti. Arkadaşının atlamasının ardından intihara kalkışan 15 yaşındaki M.L. ise polis tarafından ikna edildi.
Olay, dün saat 23.00 sıralarında merkez Palandöken ilçesinin Yenişehir semtinde meydana geldi. Uğur Sezer Uçar ve arkadaşı M.L. inşaat halindeki 13 katlı binanin 8'inci katına çıktı. Bir süre burada içki içen gençlerden Uğur Sezer Uçar, annesini cep telefonuyla arayarak, 'Hakkını helal et' dedi. Genç, daha sonra da kendisini boşluğa bıraktı. Arkadaşının ölümünden sonra kendisi de intihar girişiminde bulunan M.L., ise olay yerine sevk edilen polis ekipleri tarafından ikna edildi. M.L., hastaneye götürülürken, Uğur Sezer Uçar'ın cesedi otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Polis olayla ilgili soruşturma başlatırken, iki arkadaşın M.L.'nin babasının işyerindeki kasada bulunan 6 bin 400 lira parayı aldıkları öne sürüldü.
Görüntü Dökümü
---------------------
-Olay yerinden detay
-İntihar eden Uğur Sezer Yalçın
-Olay yeri incelem ekipleri
-Savcının olay yerine gelmesi
-Yakınlarının ağlaması
-İntihar eden Uğru Sezer Yalçının cesedinin ambulansa konulması
-Ambulansın olay yerinden ayrılması
Haber-Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM,
(SÜRE: 05.01 BOYUT: 230 MB)
==================================================
3)MERSİN'DE 2 KATLI AHŞAP EV ÇIKAN YANGINDA KÜL OLDU.
Olay, merkez Akdeniz İlçesi, Kiremithane Mahallesi 4417 sokak üzerinde bulunan ahşap evde meydana geldi. Mustafa Fındık, ailesi ile birlikte misafirlikten bulunduğu sırada bilinmeyen bir nedenle evden alevler yükseldi. Durumu fark eden vatandaşlar olayı polise ve itfaiye haber verdi. Ekiplerin kısa sürede söndürdüğü ahşap ev kül oldu. Olayı duyup gelen Mustafa Fındık ile ailesi göz yaşlarına boğulurken, mahalleli tarafından sakinleştirilmeye çalışıldı.
Bu arada, polis ve itfaiye ekipleri yangının neden çıktıgı konusunda soruşturması sürüyor.
Görüntü Dökümü
-----------------------
İtfaiye ekipleri yangın bölgesine gelirken
Ahşap ev yanarken
Dev alevler
İtfaiye ekiplerinin söndürme çalışması
Vatandaşlarla itfaiye ekiplerinin söndürme çalışması
Vatandaşlar evlerinde çıkıp sokakta beklerken
Ev sahibi ve kızı ağlarken
SÜRE: 03'44" BOYUT: 412.11MB
Haber-Kamera: Mustafa İNSAN/ MERSİN
====================================================
4)MERSİN'DE KİRALADIKLARI ARAÇLARI SATMIŞLAR
MERSİN'de bir lojistik firması adına değişik illerden kiraladıkları lüks otomobillerin motor ile şasi numaralarını değiştirerek sattıkları ileri sürülen 1 kişi gözaltına alınırken 3 kişi de aranıyor.
Kiralama firmaları yetkilileri, Y.A.'ya (40) kiraladıkları otomobillerinin iadesinin yapılmadığını belirterek polise başvurması üzerine Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekipleri harekete geçti. Ekiplerin yaptığı araştırmada, merkez Toroslar İlçesi Turgut Türkalp Mahallesi'ndeki bir depoda Y.A. ile M.A.G. (34), S.K. (42) ve H.S.Y'nin (30) satın aldıkları ağır hasarlı otomobillerin motor ve şasi numaralarını, kiraladıkları otomobillerin motor, şasi ve ruhsatlarına işleyerek, başkalarına sattıklarını belirledi. Bunun üzerine operasyon yapan polis, Y.A.'yı gözaltına aldı. Depoda yapılan aramada ise parçalanmış araçlar, kodlama ekipmanları ve parça kesim işinde kullanılan malzemeler ele geçirildi.
Zanlıların 31 araç kiraladıkları, bunların 16'sının bulunduğu öğrenilirken, diğer 3 şüphelinin yakalanmasına yönelik çalışmalar sürüyor. Sorgusunun ardından mahkemeye çıkartılan Y.A. tutuklandı.
Görüntü Dökümü
-----------------------
Zanlı polislerin arasında emniyetten çıkarken
Elleri kelepçeli olarak polislerin arasında giderken
Polis aracına binerken
Polis aracı giderken
Lüks araçlar emniyet bahçesinde
SÜRE: 01.44 BOYUT: 146.00
Haber-Kamera: Mustafa İNSAN/ MERSİN
==================================================
5)TÜRKİYE DAĞCILIK FEDERASYONU AMBLEMİ AĞRI'DA TANITTI
Türkiye Dağcılık Federasyonunun yeni logo tanıtımı Ağrı'da gerçekleşti. Kültür ve Kongre merkezindeki programda logo tanıtımını Türkiye Dağcılık Federasyonu Başkanı Doç. Dr. Ersan Başar yaptı.
Düzenlenen tanıtım programına Vali Süleyman Elban, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Abdulhalik Karabulut, Ağrı 12'nci Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Ahmet Ömercikli, Türkiye Dağcılık Federasyonu Başkanı Doç. Dr. Ersan Başar, Dağcılık İl Temsilcisi Servet Arslan, sporcular ve vatandaşlar katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Vali Elban, Türkiye Dağcılık Federasyonu logosunun Ağrı'da yapılmasının çok anlamlı olduğunu belirtti. Vali Elban, "Biliyorsunuz bizler yaşadığımız coğrafya gereği dağlarla çok iç içeyiz. Dağlar bizim yaşam tarzımız şarkılarımızda türkülerimizde beslenme tarzımızda hep dağlar vardır. Bunu bir spor ve faaliyet olarak düşünmedik. Batılılar ülkemizde başta ağrı dağı olmak üzere 188 yıl önce başlıyorlar dağcılığa tırmanışa. İlk ağrı dağına yapılan bu tırmanıştan sonra ilimizdeki dağcılık faaliyetleri uluslar arası sporcuların ilgisini çekmiş. Ağrı dağı bu işin merkezi haline gelmiştir. Ben bu etkinliği burada düzenleyen ve bu geleneği devam ettiren federasyona teşekkür ediyoruz. İnşallah huzurun ve barışın bizim tüm dağlarımızda olması,ağrı dağının hakettiği turizme ve dağcılık sporuna kazandırılması temenni ediyorum" dedi.
Logo tanıtımını yapan Federasyon Başkanı Doç. Dr. Ersan Başar ise, "Türkiye Dağcılık Federasyonu adına büyük bir gün yaşanıyor. Türkiye Dağcılık Federasyonu Türkiye'nin en büyük dağı olan Ağrı Dağı'nı yeni logosuna katarken Ağrı'da tanıtım çalışmasını gerçekleştiriyor. Ağrı Dağı ülkemizin doğusunda bulunan en yüksek dağı. Ağrı Dağına ilk çıkış 1926 yılında Türk ordusundaki komutanlar tarafından yapılıyor. 1928 yılında kurulan Türk Dağcılık Cemiyeti bir tırmanış gerçekleştiriyor. O günden günümüze dağcılık böyle şekil alıyor. Ağrı Dağı'nın yeniden Dağcılık turizmine kavuşturulması için ilk adımımız logo oldu. Bundan sonra Ağrı Dağı'nda bir dağ evi, Dağcılık Federasyonu müzesi ve bir ofis açmayı düşünüyoruz. Logomuz Ağrı Dağı içerisinde Türk bayrağı grafiğiyle şekil almış durumda" diye konuştu
Tanıtım logo ile fotoğraf çektirilmesinin ardından sona erdi.
Görüntü Dökümü
--------------------:
Vali Süleyman Elban'ın açılış konuşması
Federasyon Başkanı Ersan Başar'ın tanıtım konuşması
haber- kamera: Oğuzhan HANÇER/ AĞRI,
(Süre: 3 DK/ 50 MB)
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-7 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?