Diplomat ve Gazetecilere Darbe Bilgilendirmesi

Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Avrupa, Afrika, Asya ve Ortadoğu'daki 56 ülkenin diplomat ve basın mensuplarına FETÖ darbe girişimini ve Türkiye'nin deneyimlerini anlattı.

YTB Başkanı Kudret Bülbül, FETÖ darbe girişimi ve Başkanlık olarak bu yapıya karşı dünya genelinde yürüttükleri bilgilendirme çalışmalarını AA muhabirine değerlendirdi.

Darbe girişiminin ardından Türkiye'nin başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlarıyla FETÖ'nün ne kadar tehlikeli bir yapı olduğunu tüm dünyaya ve muhataplarına anlattığını belirten Bülbül, bu kapsamda YTB olarak 15 Temmuz'un ardından darbe girişimi, bu yapının hedefi hakkında yaptıkları açıklamayı 21 dile çevirerek dünyanın birçok bölgesindeki uluslararası kurum ve kuruluşlara gönderdiklerini anımsattı.

Bülbül ayrıca Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün Milli Birliğe ve Tarihe Tanıklık Programı kapsamında, Türkiye'ye gelen basın mensuplarına darbe girişimi karşısında Türk halkının gösterdiği cesur direnişle vatanına nasıl sahip çıktığı, FETÖ yapılanması ve örgütlendiği ülkelerde ne gibi tehditler oluşturabileceği konusunda bilgilendirme yaptıklarını kaydetti.

Türkiye'yi ziyaret eden çeşitli ülkelerin diplomat veya kamu çalışanlarına darbe girişimini anlattıklarını da dile getiren Bülbül, şu ana kadar Gine, Lübnan, Rusya, Makedonya, Kosova, Kırgızistan, Bosna-Hersek, Gana, Türkmenistan, Kırgızistan, Nijerya, Etiyopya, Filistin gibi 56 ülkeden gelen 154 diplomat, kamu görevlisi ve gazeteciye 15 Temmuz darbe girişimi hakkında bilgi verdiklerini söyledi.

Görüştükleri diplomat ve basın mensuplarına, darbe girişimi karşısında Batılı bazı devlet adamlarının ve Batı medyasının bekle-gör politikası izlediğini hatırlattıklarını kaydeden Bülbül, bu tavrı, çıkarcı bir duruş olan bu tavrın ilkesel bir tutum olmadığını ifade etti.

Bülbül, " Demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü veya adalet diyorlar ama bunlarla kendileri yüzleştiğinde veya sınandığında maalesef büyük oranda kaybediyorlar. Batı'da genel olarak gözlemlenen tavır bu. Zamanla biraz daha ilerleme ve pozitif yaklaşım öne çıktı. Ama zamanında verilmeyen destek, ne kadar gerçekçidir? İnsan bundan kuşku duyuyor." diye konuştu.

Türkiye'nin uyarılarını dikkate alan ülkeler oldu

Kudret Bülbül, Kafkaslar, Afrika, Ortadoğu ve Balkanlardan gelen heyetlerin FETÖ hakkında bilgi sahibi olmadıkları izlenimi edindiğini vurguladı.

Bu heyetlerin ilk etapta "FETÖ okullarının sakıncalı olmadığı" söylemi içinde olduklarını belirten Bülbül, FETÖ'nün "Türkiye'nin kendi sorunu ve terör örgütü olduğu" yönündeki bazı açıklamaların yapıldığını, bunun üzerine örgütün gerçek amacı ve yöntemleri hakkında aydınlatıcı bilgi verildiğini söyledi.

Türkiye'nin değişik kurumlarının uyarıları neticesinde pozisyon değişikliğine giden veya FETÖ ile bağlantılı okullarını kapatan ülkelerin bulunduğunu dile getiren Bülbül, "FETÖ'nun uyuşmuş zihinli takipçilerinin kendilerini veya elebaşlarını kainatın kurtarıcısı ve imamı olarak gördüklerini anlatıyorum. Kainatın imamı, Türklerin imamı değil sadece, Arapların, Boşnakların, Balkanların, Ortadoğuluların, Uzakdoğuluların, Batı'nın değil kainatın imamı. O nedenle ülkelerde okul açtıklarını, STK'lar kurduklarını, iş dünyasında örgütlendiklerini ısrarla söylüyorum." dedi.

"FETÖ'nün çok büyük tehdit olduğunu yüksek sesle söylememiz gerekiyor"

Bülbül, uluslararası bazı şer odaklarının bu yapının arkasına sığınarak faaliyet gösterdiğine işaret ederek FETÖ'nün en büyük gücünün, amacını gizlemesi olarak nitelendirdi ve bilgilendirme görüşmelerinde, dünyanın en sinsi örgütüyle karşı karşıya olunduğunun altının çizildiğini kaydetti.

Türkiye'de bu binbir suratlı örgüte karşı ciddi bir farkındalık oluştuğunu vurgulayan Bülbül, "Bu yapının gerçek amacı ve hedefinin, uluslararası kurum ve kuruluşlarla, devletlerle paylaşılması ahlaki, insani, vicdani ve İslami bir görevdir. Bu anlamda FETÖ bu noktadan sonra Türkiye için değil, daha çok örgütlendiği ülkeler için büyük bir tehdittir. Çünkü o ülkelerde FETÖ'nün yüzü, hala bizde 3-4 yıl önce görülen yüzü gibi. Halen kendisini çok farklı şekilde lanse ediyor, dolayısıyla gerçek yüzünü açık etmek gerekiyor. FETÖ'nün gerçek amacını ve niyetini bilmedikleri sürece FETÖ'nün çok büyük tehdit olduğunu yüksek sesle söylememiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.