AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kurtulmuş

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Artık milletten korkan, milletin farklılıklarından ürken bir devlet yerine milletin farklılıklarından istifade etmeye ve milleti özgürleştirmeye çalışan bir devlet anlayışı var" dedi.

Kurtulmuş, Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Merkezinde partisinin il ve ilçe teşkilatlarına yönelik düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, siyaseti milletin duasını, Allah'ın rızasını almak için yaptıklarını, bunu yaparken de siyaseti medeniyetin yeniden inşası için bir araç olarak gördüklerini söyledi.

"Hatırlayın eski Türkiye, halkını adam etmeye çalışan bir egemen zihniyetiydi. Böyle olduğu için de halkından korkan bir devlet zihniyetiydi. Halkıyla barışmayan bir yönetim anlayışıydı. 67 yıllık çok partili siyasi hayatımızda 1980'e kadar kapatılmış 69 parti var. 1980'den sonra ise kapatılmış 9 parti var. Türkiye bir siyasi partiler mezarlığıdır" diyen Kurtulmuş, kapatılan partilerden bir kısmının iktidar, bir kısmının parlementoda olan partiler olduğunu belirtti.

Kurtulmuş, eski Türkiye'de birçok siyasi cinayet olduğunu ifade ederek, "Malatya Belediye Başkanı Hamido'dan tutun da Uğur Mumcu ve Hrant Dink cinayetine kadar birçok siyasi cinayet var. Bunların önemli bir kısmının failleri asla bulunamamış. Failleri bulunanların da sadece tetiği çekenler bulunmuş. Bu bölge bundan çok çekmiş bir bölgedir. İnsanlar kaybolmuş, küçücük çocuklar babalarının izini süremez hale gelmişti. Eski Türkiye'de milletin konuştuğu anadilden korkan bir Türkiye vardı. Hatta o kadar korkuyorlardı ki çocuklarına kendi ana dilinde bir isim vermek isteyenlere 'olmaz' deniyordu. Eski Türkiye'de ölümleri konusunda soru işaretleri bulunduran bir Türkiye var. Örneğin Turgut Özal. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümü helikopter kaza mıdır yoksa karışık bir iş midir? Eski Türkiye gizli kapaklı bir sürü pis işin olduğu bir Türkiye idi. Halkına güvenmeyen devlet zihniyetinin, halkına zulüm ettiği bir Türkiye idi."

- "Türkiye yeni Türkiye istikametinde ilerleyecektir"

Kurtulmuş, Türkiye'nin trajikomik devrelerden geçtiğini ifade ederek, şöyle dedi:

" 28 Şubat'ın kopkoyu günlerinden birinde Ankara'da devlet senfoni orkestrasında eski bir cumhurbaşkanımız senfoniyi dinledi ve salona dönüp, 'işte çağdaş Türkiye bu' dedi. Çağdaş Türkiye'yi bu zannediyorlardı. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu hatta Osmanlının son döneminden itibaren 'iyi dans edersek, iyi adam oluruz, modern ve batılı oluruz' düşüncesi vardı. Ankara'da sadece papyonlu, kravatlı beyler ve tayyör etek giyen kadınlar dolaşabilirdi. Türkiye bu devirleri geçirdi. Çünkü bunlar herkesi bir tornaya sokarak bir adam yaratmak istiyordu. Türkiye bunları 1998-2000'lerde de yaşadı. 28 Şubat döneminde üniversitelerde nice zulümler görmüş gencecik kızları gördüm. İstanbul Üniveresitesi'nde ikna odalarında gencecik kızlara ikna odalarında ne ağır işkenceler yapıldığını biliyorum. Eski Türkiye böyle bir idi. Herşeyden, herkesten korkan ve vatandaşını adam etmeye kalkan bir Türkiye idi. Türkiye bir daha bu karanlık labirentlere Allah'ın izni ile dönmeyecek. Milletimiz bütün çok partili siyasi hayatımız boyunca bu irade ile mücadele etti. Bu irade ile mücadeleyi bugün AK Parti çatısı altında bu millet sürdürüyor. Bu mücadele daha ileri gidecektir, şüpheniz olmasın. Türkiye yeni Türkiye istikametinde ilerleyecektir."

- "Devlet aklı değişmeye başlamıştır"

"Artık milletten korkan, milletin farklılıklarından ürken bir devlet yerine milletin farklılıklarından istifade etmeye ve milleti özgürleştirmeye çalışan bir devlet anlayışı var. Türkiye'de devlet aklı değişmeye başlamıştır" diyen Kurtulmuş, Türkiye'nin önünü açan en önemli şeyin bu olduğunu belirtti.

Kurtulmuş, medeniyetin ihyası ve inşası için 3 şeyin gerekli olduğunu öğrendiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Birincisi adalet mülkün temelidir. Adaletin olmadığı yerde ne kadar zengin bir ülke oluşturursanız oluşturun orada mutluluk ve saadet yoktur. İkincisi zulümle abad olunmaz. Tarih boyunca nice diktatörler ve nice güçlü, büyük devletlerin yıkılmalarının nedeni sadece dışardan gelen saldırılar değil, kendi içerisinde adaleti sağlayamamaları, zulmü ortaya koymalarıdır. Bazıları bize 'niye Mısır, Suriye ve Filistin meselesi ile uğraşıyorsunuz?' diye soruyor. Bunu soranlar Türkiye'nin nasıl bir ülke olduğunu anlayamamış olanlardır. Çok temel prensiplerimizden biri biz ancak zalimlere düşmanlık yaparız. Kim haksızlık yapıyor, kim zulüm ediyorsa dünyanın neresinde olursa olsun biz onun karşısına çıkarız. Biliyoruz ki zulümle abad olunmadığı gibi zulmün yardakçılığı ile de abad olunmaz. Üçüncüsü de 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışıdır. Bize göre tüm insanlar yaradılışından eşittir. Bizim işimiz tüm insanların eşit olduğunu bilmek ve ona göre muamele etmektir. 'Çocuğuna ana dilinde isim veremezsin', 'Tilloya Tillo diyemezsin'. 'Benim tarif ettiğim dilden başka bir devlet dili kullanamazsın. Devletin bir dili olursa o devlet zaten diğer dillere karşı kör ve sağır olur."

-"Türkiye zihniyet değiştiriyor"

Kurtulmuş, yerin ve göğün yaradılmasının, dillerin ve renklerin farklı olmasının Allah'ın varlığının, birliğinin işaretlerinden olduğunu ifade ederek, bu nedenle insana ait ne varsa hepsinin insanın şahsında, özelinde kutsal olduğuna inandıklarını belirtti.

"Herkesin ailesi, etnik yapısı, mezhebi, dili, dini, soyu, sopu ona ait, ona özel, ona mahrem ve ona kutsal olandır" diyen Kurtulmuş, tüm insanlık için tek kutsallığın Hz. insanın hakkını ve onurunu korumak olduğunu vurguladı. Kurtulmuş, dünyanın her yerinde en zayıf insanın dahi elinden tutmayı vazife bildiklerine işaret ederek, "İşte yeni Türkiye içeride bu anlamda tüm yurttaşlarını eşit ve özgür gören bir Türkiye. Vatandaşlarının farklılıklarından ürkmeyen bir Türkiye. Ekonmide, siyasette ve yönetimde karar merci olarak sadece halkı gören bir Türkiye. Türkiye bu anlamda zihniyet değiştiriyor ve yeni Türkiye istikametinde yürüyoruz" diye konuştu.

- "Türkiye haksızlıkların önlenmesinde öncülük yapacak"

Kurtulmuş, eski Türkiye'nin zihniyetini temsil eden partilerden CHP'nin hiç iktidara gelemediğini kaydederek, şöyle konuştu:

"CHP'deki insanlar çok beceriksiz, kabiliyetsiz insanlar mı? Hayır tam tersine CHP'nin hele eski CHP'nin adamları fidanlıklarda özel olarak yetiştirildi, fanuslarda korundu, devlet bürokrasisi ve ticarette önleri açıldı. Niye oy alamıyorlar? Çünkü onlar yanlış yerde, biz doğru yerde duruyoruz. Biz milleti temsil eden yerde, milletin istikametinde duruyoruz. Şartlar böyle devam ederse hiçbir parti seçime girmesin CHP tek başına seçime girsin, Türkiye genelinde alacağı oy yüzde 30'un üstüne asla çıkmaz."

Kurtulmuş, güçlü bir Türkiye için hem ekonomide hem de içeride güçlü olunması gerektiğine dikkati çekerek, Türkiye'nin yeryüzünde iyiliklere, güzelliklere, doğru olan şeylere, adaletin tesisine öncülük yapacağını belirtti.

"Türkiye haksızlıkların önlenmesinde öncülük yapacak" diyen Kurtulmuş, Türkiye'nin yeryüzünde yeni ve adil bir dünyanın kurulmasına katkı sunmakta da öncü olacağını vurguladı.

Kurtulmuş, dünyanın Suriye, Mısır, Filistin meselelerine yeterli duyarlılığı göstermediğini ifade ederek, "Dünyada zulme karşı çıkmak için yüreğinizde bir şeyin olması gerekir. Sizin medeniyetiniz temelinde hakkaniyet, adalet, vicdan diye bir şeyin olması lazım. Bu ancak bizim medeniyetimizin içinden çıkar" dedi.

- "BM yeniden yapılanacaktır"

Kurtulmuş, Başbakan Erdoğan'ın "BM yeniden yapılandırılmalıdır" sözünü hatırlatarak, "BM artık dünyada barışı sağlayan bir örgüt değil, dünyada savaşların altyapısını hazırlayan bir örgüt. Göreceksiniz BM yeniden yapılanacaktır" diye konuştu.

Güçlü bir Türkiye olarak bunun söylenmesi halinde karşılığının olduğunu belirten Kurtulmuş, Suudi Arabistan'ın BM Güvenlik Kurulu Geçici Üyeliğini kabul etmemesinde Türkiye'nin etkisinin olduğunu vurguladı.

Kurtulmuş, dünyanın her bölgesi ile Türkiye'nin ilgileneceğini anlatarak, "Tüm dünyanın mazlumlarını ayağa kaldıracak ses, soluk bu ülkede ve sizlerdedir" dedi.

- Demokratikleşme paketi

Kurtulmuş, yakın bir sürede demokratikleşme paketinde ortaya konan adımların atılıp biteceğini ifade ederek, uygulanması bittikten sonra da yeni adımların atılacağını belirtti.

"Diyarbakır'da sokakta işsiz dolaşan kardeşimizle, Yüksekova'da çobanlık yapan kardeşimizle, Çankaya'da cumhurbaşkanı olan zatın bir tarağın dişleri gibi eşit olduğu bir Türkiye'yi tesis etmek boynumuzun borcudur" diyen Kurtulmuş, Türkiye'nin bu istikamete doğru gideceğini vurguladı.

Kurtulmuş, AK Parti'nin şu anda siyasi bir rakibinin görünmediğini, bundan sonraki süreçte AK Parti olarak tek rakiplerinin kendileri olduğunu kaydederek, şöyle dedi:

"Bölge için özellikle bu özgüvenimizi kuşanamazsak yaptığımız hizmetlere güvenip bunları halk ile paylaşamazsak kaybetmiş oluruz. 'Zaten bu halk bize oy verir' düşüncesi ile siyasette kibirli davranırsak kaybederiz. Halk dizini kırıp fukaranın sofrasındaki çorbaya kaşık sallayabildiği için Recep Tayyip Erdoğan'ı seviyor. Türkiye'nin bu kadar büyük sorumluluğu varken büyük aşamalardan geçilmesine rağmen yoluna devam edebilmesi için partimize büyük sorumluluk düşüyor. Geçmişte de çok oy alan partiler vardı. Anavatan ve Doğru Yol Partileri gibi. Nerede bu partiler şimdi? O partilerin kadroları ve liderleri duruyor. Ne oldu da bu partilere Türkiye siyasetinden silindi? Çok oy almak bir partinin devamı için yeterli değil. Bizim gibi bir büyük geleneği temsil eden partilerin üzerine düşen sorumluluk bir dava sahibi olmaktır. 2007'de AK Parti için kapatılma davası açıldığını da unutmayın. Ellerinde olsa birilerinin bugün aynı şeyi deneyeceklerinden de şüpheniz olmasın. Halkın desteği ve AK Partililerin bir dava şuuru ile donanarak medeniyet perspektifi ile siyasi mücadelesini sürdürmesi halinde garanti veririm bundan sonra Türkiye'de AK Parti'den başka hiçbir iktidar alternatifi olamaz."

"Yerel seçimlerde mümkün olan en yüksek oylarla Diyarbakır'da da tüm şehirlerde de çıkacağız inşallah" diyen Kurtulmuş, hem yerel hem cumhurbaşkanlığı hem de 2015 seçimlerinde Türkiye'nin bundan sonraki 50 yıl hangi istikamette gideceğini seçeceğini belirtti.

Toplantıya, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Kutbettin Arzu, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mine Lök Beyaz, AK Parti İl Başkanı Aydın Altaç ile il ve ilçe teşkilatları katıldı.