AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Ekonomimizi ileriye taşıyacak, toplumsal barışımızı tesis edecek, tüm kesimlerin 'işte bu benim anayasam' diyebileceği sivil bir anayasa yapmak, öncelikli hedefimizdir. Milletimiz bu görevi bütün partilere yükledi. Belli kesimler 1 Kasım'da milletimizin açıkça ortaya koyduğu bu talebi, sümenaltı etmeye çalışsa da bizim öncelik sıralamamızda yeri değişmedi." dedi.
Davutoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
AK Parti iktidarı olarak insanın refahını artırmanın, vatandaşın ekmeğini büyütmenin ve yeni istihdam kapıları açmanın derdinde olduklarını belirten Davutoğlu, bu amaçla 14 yılda ekonomik büyümenin önündeki engelleri bir bir kaldırdıklarını anlattı.
Birinci nesil reformlarla Türkiye ekonomisini, kapasitesini en iyi şekilde kullanan performansa taşıdıklarını, kamu ve özel sektöre öz güven kazandırdıklarını kaydeden Davutoğlu, "Türkiye'nin kabuğunu kırdık, yüzünü ve yönünü tüm dünyaya çevirdik. Her açıdan dünyaya açıldık. Şimdi daha büyük hedeflere koşuyoruz. Kişi başı 10 bin dolar seviyelerindeki milli gelir yetmez, diyoruz. Ülkeyi yüksek gelir grubuna taşımanın vaktinin geldiğini düşünüyoruz. Artık ikinci nesil reformların vakti geldi diyoruz." ifadelerini kullandı.
Göreve gelir gelmez 2016 Yılı Eylem Planı'nı kamuoyuyla paylaştıklarını, vaat ve reformları bir takvime bağladıklarını, reformların takibi için "Reform Koordinasyon ve İzleme Kurulu"nu kurduklarını belirten Başbakan Davutoğlu, o günden beri düzenli olarak kamuoyunun önüne çıkarak vaat ve reformlardaki son durumu açıkladıklarını ayrıca her hafta grupta da paylaştığını bildirdi.
Eylem Planı'nda önceliklerinin yatırım ortamını iyileştirmek, çalışanların hayat standartlarını yükseltmek ve ekonominin rekabetçi karakterini yükseltmek olduğunu, iş adamlarına ve yatırımcılara uygun ortamı oluşturmak için gerekli adımları attıklarını vurgulayan Davutoğlu, "Küresel ekonominin güçsüz, etkisiz bir parçası değil, küresel ekonominin nabzını tutan ve yönetebilen bir ülke olacağız. Biz takip eden değil, takip edilen ülke olacağız. Biz uydu bir ülke değil, kendi başına kalkınan ve kendi başına ayakta duran ülke olacağız. Biz, borç isteyen değil, borç veren bir ülke olduk. Biz, merhamet isteyen değil, merhamet eden bir ülke olduk. Bu anlayışla gece gündüz büyük öz veriyle çalışarak, milletimize verdiğimiz sözlerimizi zamana yaymadan, zamana oynamadan ilk 3 ay içerisinde tamamlamış bulunuyoruz. Biz milletimize verdiğimiz her sözün arkasındayız." diye konuştu.
Aralık ayındaki grup toplantısında Eylem Planı'nı, verdikleri sözleri ve tüm vaatleri 3 ay içinde yerine getireceklerini anlattığını anımsatan Başbakan Ahmet Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Meclis'e geçen hafta sevk ettiğimiz son yasa tasarısıyla tekrar huzurunuzdayım ve diyorum ki 3 ay içinde milletimize 1 Kasım'da verdiğimiz sözlerin tamamını, bir eksiksiz, yüzde 100 tamamını gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Bu, eski Türkiye'de alışkın olunmayan bir tabloydu. Manisa'da, Kızılcahamam'da geçen hafta dolaşırken, halkımızın da bunu farketmiş olmasından büyük mutluluk duydum. Birçok vatandaşımız 'Allah razı olsun, verdiğiniz her sözü yerine getirdiniz' dedi. Biz söz verdik mi iyice düşünür, iyice tartışır, istişare eder öyle veririz ama verdik mi sözümüz yiğit sözüdür, sözümüz millet sözüdür, gereğini yaparız. Ayrıca reformlarla ilgile de dünkü Bakanlar Kurulu'na kadar yüzde 65'ini gerçekleştirmiştik. Dün Bakanlar Kurulu'nda, siyasi etik kanunu, siyasetin finansmanında şeffaflığı artırılması, darbe döneminden kalan mevzuatın antidemokratik hükümlerden arındırılması ve cemevlerine hukuki statünün tanınması gibi reformlarla ilgili de istişarelerde bulunduk."
Başbakan Davutoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Dün siyasi etik çalışmamızı tamamladık. Milletvekillerimizin onurunu koruyan, daha güçlü, daha itibarlı kılan, millet ile milletvekilini buluşturan, ahlaki temellere kavuşturan bir siyasi etik kanununu da bu hafta Meclis'e sevk edeceğiz. Önümüzdeki günlerde de bu reformlar devam edecek. İnşallah son sevk ettiğimiz yasalarla reformlarımızın da yüzde 85'ini tamamlamış olacağız. Ayrıca, 6 aylık süre için verdiğimiz reformların bir kısmını da erkenden gerçekleştirmiş oluyoruz. Böylece de reformlar bağlamında verdiğimiz sözlerin gereğini yaptık. Nasip olursa önümüzdeki hafta, geniş kapsamlı bir sunumla, hem Eylem Planımızın ilk 3 ayındaki karnemizi gösterecek hem de bir sonraki 3 ayda gerçekleştireceklerimizi yine söz vererek, şeffaf bir şekilde milletimize anlatacağız. Bunun için özel bir toplantı tertip edeceğiz ve 3 ayın karnesini hep beraber değerlendireceğiz."
"Ekonomimiz doğru yolda ilerliyor"
Davutoğlu, bir taraftan terörle mücadele ederken, öte taraftan milletle buluştuklarını, bir taraftan dünyanın dört bir yanında milletin çıkarları için temaslarda bulunurken, öte yandan reformlar ve vaatleri yerine getirdiklerine işaret ederek, emeği geçen ve katkıda bulunanlara teşekkür etti.
Tüm reform ve vaatleri insanı rahatlatacak, demokrasiyi güçlendirecek ve kalkınmanın önünü açacak adımlar olduğuna vurgu yapan Davutoğlu, "Allah bizi milletimize mahcup etmesin. Allah bizi bu aziz millete hizmet etme bahtiyarlığından mahrum etmesin. Teröre karşı milletçe topyekün mücadelemiz sürerken, her zaman ifade ettiğimiz bir şey vardı: Bu mücadeleyi bir an olsun bile aksatmayacağız ama hiçbir zaman terörün gündemine de teslim olmayacağız. Hamdolsun ülke olarak zor günlerden geçerken teröre inat, istihdamımız artıyor. Geçtiğimiz sene 1 milyona yakın kişi yeni işine yerleşti. Bu yılın gelen ilk ekonomik verileri de hamdolsun yüzümüzü güldürüyor. Ekonomik veriler de yüzümüzü güldürüyor. Türkiye İş Kurumu aracılığıyla bu yılın ilk 3 ayında iş bulanların sayısı 230 bini geçmiş durumda. Bu aldığımız istihdam verileri, inşallah çok daha yüksek sayılara ulaşacak ve yıl sonuna kadar bir milyonu geçecek. Yeter ki birbirimize kenetlenelim, yeter ki terör karşısında bir olalım, yeter ki terörün gündemine esir olmayalım." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye ekonomisinin 2016 yılında geçen yıldan daha iyi performans göstereceğini ifade eden Davutoğlu, ekonominin doğru yolda ilerlediğini, bu ilerlemeyi sabote etmek isteyenlerin asla amaçlarına ulaşamayacağını kaydetti.
Başbakan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Ekonomimiz geçen yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3,8, üçüncü çeyreğinde yüzde 4 büyüyerek en hızlı büyüyen ülkeler arasındaki yerini aldı. İki gün sonra dördüncü çeyrek büyüme rakamları da açıklanacak. Böylece 2015 yılında Çin ve Hindistan hariç tüm gelişmekte olan ekonomilerden daha hızlı büyümüş olacağız. 2016 yılı da inşallah çok daha iyi, çok daha bereketli bir yıl olacak. 2016 yılının ilk aylarında açıklanan veriler, bize umut veriyor. Mart ayı ekonomik güven endeksi hepimizin yüzünü güldürdü. Endeks 2016 yılı Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 9,5 arttı. Endeksin bileşenlerine göz attığımızda hizmet, perakende ticaret ve tüketici güven endekslerinde yükselme görüyoruz. Başka bir sevindirici haber daha geldi. 2015 yılı Kasım ayından beri sanayi üretim endeksi de yüzümüzü güldürüyor."
"Takvim etkisinden arındırılmış endeks, bir önceki yılın aynı ayına göre, Kasım ayında yüzde 3,6, Aralık ayında ise yüzde 4,6 artmıştır" diyen Başbakan Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Ocak ayındaki artış oranı önceki iki aydan da yüksekti. Endeks Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,6 yükseldi. Sanayi gruplarının tamamında bu yükselişi görüyoruz. Bu gelişmeler Türkiye'de ekonomiye olan güvenin ve piyasadaki canlılığın arttığının göstergeleri. Dış ticarette de bir canlanma yaşanıyor. Geçici dış ticaret verilerine göre, 2016 yılı Şubat ayında ihracatımız, bir önceki yılın aynı ayına göre, yüzde 3'ün üzerinde yükseldi. Bir yandan vatandaşımızın güvenliğini sağlamaya çalışırken, Türkiye'nin gücünü, imkanlarını ve kaynaklarını genişletmeye ve büyütmeye de çalışmaya devam ediyoruz. Hiçbir alanı ihmal etmeden vatandaşlarımızın bütün ihtiyaç ve talepleriyle alakadar oluyoruz. İş dünyamızı, mali politikalarımızı, üretici kesimleri düşünürken, işçilerimizi ve çalışanlarımızı unutmuyoruz."
"Milletimize verdiğimiz söz bakidir"
Davutoğlu, en büyük reformlarının ve millete en büyük vaatlerinin yeni anayasa olduğuna işaret ederek, "Allah'ın izniyle verdiğimiz diğer sözleri nasıl yerine getirdiysek, milletimize verdiğimiz yeni anayasa sözümüzü de mutlaka yerine getireceğiz. Ekonomimizi ileriye taşıyacak, toplumsal barışımızı tesis edecek, tüm kesimlerin 'işte bu benim anayasam' diyebileceği sivil bir anayasa yapmak, öncelikli hedefimizdir. Milletimiz bu görevi bütün partilere yükledi. Belli kesimler 1 Kasım'da milletimizin açıkça ortaya koyduğu bu talebi, sümenaltı etmeye çalışsa da bizim öncelik sıralamamızda yerini değişmedi. Milletimize verdiğimiz söz bakidir. Biz yeni anayasanın geniş mutabakatla, Anayasa Uzlaşma Komisyonu üzerinden yazılmasın arzu ettik." diye konuştu.
"CHP'nin dayatmaları ve ayak diremesi dolayısıyla komisyon çalışmalarının sürdürülemediğini" ifade eden Başbakan Davutoğlu, "Diğer partiler millete verdikleri sözün hilafına hareket etse de biz 78 milyon vatandaşımızı dikkate alarak, onların taleplerini, ihtiyaçların gözeterek yolumuzda yürümeye devam edeceğiz." dedi.
Davutoğlu, şu görüşlerini paylaştı:
"İnsan onurunu koruyan, insan hak ve özgürlüklerini genişleten, milleti değil devleti tanımlayan, güçler ayrılığını tahkim eden, yetki ve sorumluluk dengesinin iyi kurgulandığı, siyasal sistem olarak başkanlığı benimseyen, demokratik ve özgürlükçü anayasa için gereken her türlü adımı kararlılıkla atacağız. Yetkili kurullarımızda, MYK ve MKYK'da çok verimli istişarelerde bulunduk. Milletimizin bu beklentisini karşılamaya dönük özel komisyonlar, çalışmalar planladık. AK Parti bünyesinde oluşturduğumuz Anayasa Komisyonu, bir yandan yazım sürecini başlatırken, bir yandan da kamuoyuna yönelik faaliyetleri sürdürecek. İnşallah önümüzdeki 1-1,5 ay içinde, en geç 2 ay içinde yazım çalışmaları tamamlanıp, ortaya çıkan taslağı yetkili kurullarımızda tartışıp olgunlaştıktan sonra, nasip olursa en geç Haziran ayında Meclisimize sunmuş olacağız.
Türkiye'nin ihtiyaçlarına, milletimizin taleplerine cevap veren özgürlükçü, demokratik ve sivil yeni anayasanın Yüce Meclisimizde gereken desteği bulacağına, milletvekillerimizin vicdanlarının sesini dinleyerek bugüne kadar darbe anayasalarına mecbur bırakılmış milletimizin ilk defa sivil anayasaya kavuşmasına destek vereceğine inanıyorum. Burada da hiçbir pazarlık söz konusu değildir. Biz milletin vicdanından gelen sesi dinleyip milletin taleplerine uygun bir şekilde bu anayasayı yüce Meclisimize sunacağız. Böylece Meclis'ten de vizeyi alarak milletimizin huzuruna çıkacak, onayını almak üzere yine meydanlarda milletimizle bulaşacağız. İnşallah bu çalışmalar neticesinde milletimiz nihayet özgürlükçü, demokratik ve sivil bir anayasaya, halkın seçtiği milletvekillerinin yazdığı gerçek bir milli anayasaya kavuşmuş olacak."
Davutoğlu, millete verdikleri her sözün arkasında olduklarını, reformist karakterlerini koruyarak yollarına devam edeceklerini, Türkiye'ye aşkla, heyecanla hizmet edeceklerini belirterek, ortaya koydukları tüm hedefleri aynı azim ve kararlıkla bir bir gerçekleştireceklerini bildirdi.
Başbakan Davutoğlu konuşmasını, "Yola çıktık mı biz yolumuzda engel tanımayız. Allah milletimizin yolunu açık etsin, bu millete düşmanlık besleyenlere meydan vermesin. Allah birliğimizi, beraberliğimizi daima muhafaza eylesin. Allah yar ve yardımcımız olsun. Selam, bereket, rahmet sizlerin ve milletimizin üzerine olsun" diyerek tamamladı.
Davutoğlu, CHP'den istifa ederek partisine katılan Niğde Merkez Yeşilgölcük Belediye Başkanı Hakkı Şengül ve Niğde Merkez Orhanlı Belediye Başkanı Erhan Polat ile MHP'den ayrılan Aksaray Merkez Bağlıkaya Belediye Başkanı Davut Çalışkan'a parti rozetini taktı, ayrıca Hakkari'den gelen bayan futbol takımıyla da hatıra fotoğrafı çektirdi.
Öte yandan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, grup toplantısı öncesinde bazı milletvekillerinin ve gazetecilerin fotoğrafını çekti.
(Bitti)
Son Dakika › Politika › AK Parti TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?