Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün Almanya Başbakanı Angela Merkel, yarın da Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile telefon görüşmesi yapacağını belirterek, taleplerin karşı taraftan geldiğini bildirdi.
Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan ve değerlendirmelerde bulundu.
Döviz kurlarında yaşanan gelişmenin, alınan tedbirlerin netice vermeye başladığını belirten Kalın, işsizlik oranlarındaki düşüş ve istihdamdaki artışın da önemli bir gösterge olduğunu ifade etti.
İbrahim Kalın, özellikle 15 yaş üstü işsizlik oranında yüzde 10'ların altında, yüzde 9,7 gibi bir hedefin tutturulduğunu, bunun ekonominin de istihdam noktasında olumlu bir seyir izlemekte olduğunu teyit ettiğini vurguladı.
Amerikan yönetiminin veya başkalarının kısıtlayıcı, engelleyici zihniyetine karşı Türkiye'nin, Eurozone ülkeleri ve diğer komşu ekonomilerle birlikte çok taraflı ve özgürlükçü bir ekonomik sistemden yana olduğuna işaret eden Kalın, bu yöndeki çabalarının, çalışmalarının ve temaslarının yoğun şekilde bundan sonra da devam edeceğini belirtti.
"Milletimiz, tek yürek, tek ses halinde mücadeleye destek veriyor"
Tedbirler çerçevesinde bazı Amerikan ürünlerine ek vergi getirilmesi konusunda Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'ni hatırlatan Kalın, "Bu tepkiyi vatandaşlarımızın da sahiplendiğini görüyoruz. Bu bir etki tepki meselesidir. Türkiye, hiç kimseyle bir ekonomik savaştan yana değildir fakat kendine yönelik bir saldırı söz konusu olduğunda da kurumlarıyla, devletiyle, milletiyle, iş çevreleriyle, odalarıyla, borsalarıyla bu saldırıları püskürtmek için gereken bütün adımları atacaktır." diye konuştu.
Kalın, milletin tek yürek, tek ses halinde bu mücadeleye tam destek vermesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.
"2018 yılında örgüte katılım 61 kişiyle sınırlı"
Güvenlik konusunun önemine de değinen Kalın, Türkiye'nin çevresinde yaşanan siyasi gelişmeler neticesinde ortaya çıkan ulusal güvenlik sorunlarına verdiği tepkilerin de aldığı tedbirlerin de devam edeceğini anlattı.
Kalın, PKK ve FETÖ terör örgütüne karşı mücadelenin süreceğine işaret ederek, "Dünyanın neresinde olursa olsun, neresinden gelirse gelsin ulusal tehditlere karşı etkin politikalarımızı bundan sonra da devam ettireceğiz." dedi.
PKK terör örgütüne karşı son dönemde ciddi mesafelerin alındığını anımsatan Kalın, İçişleri Bakanlığının ilgili tüm kurumlar ile netice alıcı tavırlarının ve politikalarının hayata geçirildiğini vurguladı.
İbrahim Kalın, 2018 yılı içerisinde kırmızı listeden 7, mavi listeden 5, yeşil listeden 4, turuncu listeden 4, gri listeden de 30 olmak üzere toplam 50 kilit konumdaki terör örgütü mensubunun etkisiz hale getirildiğini bildirerek, "İkna çalışmaları çerçevesinde 2018 yılında örgüte katılım 61 kişiyle sınırlı kalmıştır ve bu 30 yılın en düşük rakamıdır." bilgisini paylaştı.
Terörle mücadelede netice alıcı somut adımların atılmaya devam ettiğini belirten Kalın, Suriye, Irak, Kandil, Mahmur, Sincar'da veya başka yerlerde Türkiye'ye dönük tehditleri bertaraf etmek için mücadelenin kararlılıkla süreceğini aktardı.
Kalın, Irak Başbakanı Haydar el-İbadi'nin dün Türkiye'ye yaptığı ziyaret çerçevesinde de bu konunun görüşüldüğünü, gerek Başkan Erdoğan'ın gerekse İbadi'nin Irak topraklarından Türkiye'ye yönelik herhangi bir tehdidin asla kabul edilemeyeceğini, bunların ortadan kaldırılması için Türk ve Irak makamlarının birlikte çalışacağını ifade ettiklerini hatırlattı.
" Katar'ın Türkiye'nin yanında olduğunun da bir işaretidir"
Katar Emiri S¸eyh Temim bin Hamed Al Sani'nin, bugu¨n Türkiye'ye c¸alıs¸ma ziyaretinde bulunacağını ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşeceğini aktaran Kalın, görüşmede iki ülke arasındaki ilişkilerin ve bölgesel konuların ele alınacağını bildirdi.
Kalın, "Bu ziyareti, önemsiyoruz. Bu, aynı zamanda Katar'ın Türkiye'nin yanında olduğunun da bir işaretidir. Bu diplomasi trafiği çerçevesinde kendi talepleri üzerine Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Almanya Şansölyesi Merkel ile bugün öğleden sonra bir telefon görüşmesi olacak. Yarın da kendi talepleri üzerine Sayın Macron ile bir telefon görüşmesi olacak. Talepler karşı taraftan geliyor. Buralarda da hem bölgesel konuları hem ikili konuları hem de son dönemde ekonomide yaşanan bu gelişmeleri ele almaları öngörülmektedir. Bu da özellikle Avrupa'da Trump yönetiminin bu engelleyici, kendilerince cezalandırıcı bir takım ekonomi politikalarına dönük tepkinin giderek yükselmekte olduğunu da işaret etmektedir. Bunu önemli bir nokta olarak tespit etmekte fayda var. " diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırgızistan'a gidecek
Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eylül ayı başında Kırgızistan'ı ziyaret edeceğini, burada 3. Dünya Göçebe Oyunları'nın açılış törenine katılacağını anlattı.
Erdoğan'ın aynı zamanda Türk Konseyi 6. Zirvesi'ne de iştirak edeceğini belirten Kalın, bu ziyaret çerçevesinde Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sooronbay Ceenbekov, Kazakistan ve Azerbaycan devlet başkanlarıyla görüşmeleri olacağını, zirveye katılan başka devlet ve hükümet başkanlarıyla da ikili görüşmeler yapmasının öngörüldüğünü ifade etti.
Kalın, Suriye'ye ilişkin devam eden Astana Süreci'nin ikinci toplantısının Ankara'da yapıldığını hatırlatarak, "Üçüncü toplantının eylül ayının ilk haftasında Tahran'da yapılması planlanmakta. Tam tarihler kesinleştiği zaman onu da paylaşacağız. Özellikle Suriye'deki savaşın diplomatik yollardan sona erdirilmesi için Astana sürecini önemsiyoruz. Oradaki üç garantör ülkeden birisi olarak da bu toplantıya katılacağız, Suriye'de, İdlib'de ve diğer bölgelerdeki gelişmeleri burada değerlendireceğiz." dedi.
"Astana ve Cenevre süreçleri büyük önem arz ediyor"
Kalın, özellikle son dönemde İdlib'de birtakım hareketlilikler yaşandığını bildiklerini, garantör ülke olarak Türkiye'nin, daha önce Hama'da, Dera'da, Kuneytire'de ve diğer yerlerde yaşanan hadiselerin İdlib'de tekrarlanmaması için bütün imkanlarını seferber ettiğini, bu çerçevede ilgili bütün kurumların, istihbarat teşkilatı, Dışişleri Bakanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Milli Savunma Bakanlığının İranlı ve Rus mevkidaşlarıyla bu konuları detaylı bir şekilde görüştüğünü belirtti.
İdlib'de yaklaşık 3,5 milyon insan yaşadığını, çatışmasızlık bölgesi olarak İdlib'de şu anda Türkiye'nin kurduğu 12 askeri gözlem noktası bulunduğunu anlatan Kalın, hem gözlem noktalarındaki askerlerin faaliyetlerini sorunsuz şekilde yerine getirmeleri hem de sivillerin rejim saldırılarından korunması noktasında çabalarının devam edeceğini vurguladı.
Suriye'de diplomatik yolla çözümün hayata geçirilmesi için Astana ve Cenevre süreçlerinin pürüzsüz şekilde sürdürülmesinin büyük önem arz ettiğini bildiren Kalın, şu görüşlerini paylaştı:
"Bu noktada Suriye rejiminin İdlib veya başka yerlerdeki saldırılarını derhal durdurması çağrısını da tekrar yenilemek istiyorum. Zira Suriye'de çok uzun bir zamana yayılmış olan bu dramın artık sonlandırılması, sivil ölümlerin bitirilmesi ve bir siyasi geçiş sürecinin hayata geçirilmesi gerekiyor. O çerçevede de özellikle Suriye'de Anayasa komisyonunun kurulması ve bununla ilgili çalışmaların BM özel temsilcisinin yürüttüğü çalışmalar tahtında devam ettirilmesi önem arz ediyor. Biz bu konuda ilgili bütün taraflara, BM'ye desteğimizi devam ettireceğiz."
(Sürecek)
Son Dakika › Politika › Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkel ve Macron ile Görüşecek' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?