Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Türkiye'nin, 2000'li yıllardan itibaren çok yönlü dönüşüm ve gelişim yaşadığını, 2002'de iktidara gelen AK Parti hükümetleri ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı adımlarıyla insan ve hakkaniyet odaklı sağlık hizmeti anlayışı gerçekleştirildiğini belirterek, "Hükümetimizin insan ve hakkaniyet odaklı etik anlayışı sayesinde, bütün vatandaşlarımızın kaliteli sağlık hizmetlerine eşit biçimde erişmeleri, temel hedefimiz olmuştur" dedi.
Sağlık Bakanlığı, Medipol Üniversitesi, Imperial College London ve The Lancet Dergisi işbirliğiyle düzenlenen Genel Sağlık Kapsamı Bakanlar Konferansı, Hilton Oteli'nde başladı.
Konferansın açılışında konuşan Müezzinoğlu, AK Parti hükümetleri olarak sağlık hizmetlerinde son 10 yılda yaptıkları reformları ve elde ettiğikleri başarıları paylaşmanın gururunu yaşadıklarını söyledi.
Müezzinoğlu, sağlık ve ona dair her şeyin dünya ölçeğinde ele alınacağı konferansın, bilgi ve tecrübe paylaşımı açısından büyük bir önem arz ettiğini ifade ederek, sağlık sistemlerinin halkın sağlık düzeyini yükseltmek için sağlık hizmetlerini etkili, kaliteli, karşılanabilir maliyette, erişilebilir ve toplum tarafından kabul görecek tarzda sunmayı hedeflediğini vurguladı.
Hedeflenen sonuçlara ulaşabilmek için de kaynakların verimli, etkin kullanılması, hizmet alanların mali risklerden korunması ve hizmetin kesintisiz sağlanması gerektiğine işaret eden Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Hızla değişen dünyamızdaki bilimsel ve ekonomik gelişmeler, ülkelerin farklılaşan demografik yapısı, sağlık sorunlarının değişimi ve maliyetlerindeki artışlar, bu konudaki politikalarımızı, sürekli yenilemeyi kaçınılmaz kılmaktadır. Sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği açısından, yeniliklere açık olmak, dahası yeniliklere uyum sağlayabiliyor olmak hayati önem arz etmektedir. Türkiye, 2000'li yıllardan itibaren çok yönlü dönüşüm ve gelişim yaşadı. 2002'de iktidara gelen AK Parti hükümetlerimiz ve Başbakanımızın kararlı adımlarıyla insan ve hakkaniyet odaklı sağlık hizmeti anlayışı gerçekleştirildi. Bu anlayışın geliştirilmesindeki katkıları için başta Cumhurbaşkanımıza ve TBMM'ye teşekkür ediyorum.
'Bir sağlıklı nefesin bedeli olamaz; önce devlet değil, önce insan diyeceğiz' diyerek, insan odaklı sağlık politikalarının geliştirilmesine öncelik tanıyan Başbakanımızın etkili liderliği, vizyonu ve siyasi kararlılığı en güçlü desteğimiz olmuştur. 2000'li yıllardan önce sağlık sistemimizde, hizmet sunumu, finansman, hizmete erişim, insan gücü ve bilgi sistemleri alanlarında problemler yaşanıyordu. Hükümetimizin insan ve hakkaniyet odaklı etik anlayışı sayesinde, bütün vatandaşlarımızın kaliteli sağlık hizmetlerine eşit biçimde erişmeleri, temel hedefimiz olmuştur."
Müezzinoğlu, çalışmalarını anlattı
Bakan Müezzinoğlu, bu hedefi gerçekleştirirken, sağlık hizmetlerinde finansman, ödeme, organizasyon, düzenleme, sunum ve geri bildirim gibi parametrelerin yönetim anlayışlarının temelini oluşturduğunu, bakanlıklarının sağlık hizmetleri sunumunda ve yönetiminde gelişmiş ülkelerin seviyesine ulaştığını, 2012 ve 2013'te Dünya Sağlık Örgütü'nün "Dünya Sağlık Asamblesi" toplantılarında Türkiye'nin örnek ülke gösterildiğini anlattı.
Koruyucu ve temel sağlık hizmetleri, 112 acil hizmetleri, ücretsiz gezici sağlık hizmetleri, kanser erken teşhis tarama ve eğitim merkezleri, aile hekimliği uygulaması, bulaşıcı hastalıklarla mücadele gibi alanlarda ilerlemeler sağladıklarını vurgulayan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Sağlığın teşviki ve geliştirilmesi programlarımız ile sağlıklı yaşam konusunda farkındalık oluşturmaya yönelik projelerimizi de uygulamaya koyduk. Yanlış beslenme, sigara ve alkol kullanımı, obezite ve diyabetle mücadele, organ bağışı gibi alanlardaki farkındalık programlarını hayata geçirdik. Ayrıca, beden sağlığı kadar önemli gördüğümüz ruh sağlığını geliştirmeye yönelik eylem programımızla sağlık hizmet sunumunu geliştirerek sürdürmeye devam ediyoruz. Finansmandan sigortacılığa, yatırımlardan hastane hizmetlerine, aile hekimliğinden koruyucu hekimliğe, sağlığın geliştirilmesi faaliyetlerine kadar sağlık hizmetlerinin bütüncül bir yaklaşımla yönetilmesi gerektiğini düşünüyoruz ve bunu uyguluyoruz. İnsan gücü ve sağlık hizmet sunumunda, öncelikli insanımızın ve sağlık çalışanlarımızın memnuniyetini esas alıyoruz. AK Parti hükümetlerimizin iktidara geldiği 2002'den bugüne yaşanan gelişmeleri ifade etmek gerekirse, kamu hastanelerini tek çatı alında birleştirmek amacıyla 2005'ten Sosyal Sigortalar Kurumu'na bağlı tüm sağlık tesisleri Sağlık Bakanlığı bünyesine dahil edildi. 2008'de Emekli Sandığı, Bağ-Kur, SSK gibi farklı kamu sosyal güvenlik kuruluşları, Sosyal Güvenlik Kurumu adıyla tek çatı altında birleştirildi. Ödeme gücü olmayan ve 18 yaşın altındaki tüm vatandaşlarımızı prim ödeme şartı aramaksızın Genel Sağlık Sigortası kapsamına aldık. Bunun yanı sıra sağlık sigortası olsun ya da olmasın herkesin acil, salgın hastalık, iş kazası ve meslek hastalığı durumlarında her türlü sağlık yardımlarından ücretsiz yararlanmasını sağladık."
Müezzinoğlu, böylece vatandaşların sağlık hizmetinden hakkaniyetli bir şekilde faydalanmalarının sağlandığını, sağlık hizmetlerinin sunumunda bölgeler arasındaki eşitsizliğin büyük oranda giderildiğini belirtti.
"Bebek ölüm hızı 7,7'ye düştü"
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, birinci basamak sağlık hizmetlerinin, aile hekimliği uygulaması ile güçlendirildiğini vurgulayarak, aile hekimlerine sorumlu oldukları bölgede, mobil sağlık hizmeti, evde sağlık hizmeti, cezaevi ve çocuk bakım evlerine periyodik ziyaretlerde bulunma sorumluluğu getirildiğini, vatandaşların koruyucu sağlık hizmetleri ve aile sağlığı hizmetlerinden ücretsiz yararlandığını, hastanelerin teknolojik olarak yenilenerek kapasitelerinin artırıldığını kaydetti.
Sağlık hizmeti sunumundaki hakkaniyetin artırılmasına yönelik bu girişimlerin, anne ve bebek ölümlerinde belirgin bir iyileşme sağlanması ile etkisini gösterdiğini dile getiren Müezzinoğlu, 2002'de her bin canlı doğumda 31,5 olan bebek ölüm hızının 2011'de 7,7'ye düşürüldüğünü, 2002'de her 100 bin canlı doğumda 64 olan anne ölüm hızının ise 2009'da 18,4'e, 2010'da 16,47'e, 2011'de 15,5'e gerilediğini söyledi.
Müezzinoğlu, 2002'de sağlık kuruluşlarında gerçekleşen doğum oranının yüzde 75 iken, 2011'de bu oranın yüzde 94'e yükseldiğini belirtti.
"Ülkemiz bütün bu uygulamalarda başarılı olup sağlık alanında rol model olmuştur. Bu süreçte Türkiye'nin gösterdiği siyasi kararlılık, liderlik fonksiyonunu doğru şekilde yürütmesi ve toplumun desteğini alması bu başarıda önemli paya sahiptir. Başarıların devamlılığı finansal sürdürülebilirliğin sağlanabilmesine bağlıdır" diyen Müezzinoğlu, bu anlamda da Türkiye'nin başarısını kanıtladığını aktardı.
"Bakanlık, toplumun desteğini arkasına almayı başardı"
Mehmet Müezzinoğlu, sağlık harcamalarının Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) içindeki oranının 2002'de olduğu gibi 2011'de de değişmeyerek, yüzde 5,4 olarak gerçekleştiğini bildirdi.
Kamu sağlık harcamalarının GSYH içindeki payının ise 2002'de yüzde 3,8 iken 2012'de yüzde 4,4'e yükseldiğini belirten Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Büyük ve başarılı bir dönüşüme rağmen kamu sağlık harcamalarında GSYH'deki paydan sadece yüzde 0,6'lık bir artışın olması, Türkiye'de finansal sürdürülebilirliğin sağlandığının bir kanıtıdır. Ayrıca, 2023'te GSYH'nin yüzde 6'sının sağlık harcamalarına ayrılacağı öngörülmüştür. ABD'de şu anda bu oran yüzde 18'lerde. Almanya ve Fransa'da ise yüzde 12'de olduğu düşünülürse Türkiye için sağlık harcamaları konusunda finansal sürdürülebilirliğin sağlanacağını tekrar söylemek mümkündür. Her ülkenin evrensel sağlık kapsamını gerçekleştirmede kendine has öncelikleri ve yöntemleri olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı, sağlık hizmetleri sunumundaki doğru öncelik ve yöntemleri başarıyla seçmiş olup, yaptığı uygulamalarla da toplumun desteğini arkasına almayı başarmıştır."
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, birçok açıdan faydalı sonuçlar doğuracağına inandığı konferansta, mali kriz dönemlerinde bile sağlık programlarının aksatılmadan nasıl sürdürülebildiğini, yönetim yerine yönetişim ve inovasyondaki hızlı gelişmelerin nasıl şekillendiğini hep birlikte değerlendireceklerini ifade etti.
Böyle büyük bir organizasyonda bulunmaktan duyduğu memnuyeti dile getiren Müezzinoğlu, "Huzurunuzda, Türkiye'nin sağlık hizmetlerinde geldiği noktada büyük emeği bulunan, 10 yılı aşkın süre ülkemizin Sağlık Bakanlığı'nı yapan yol arkadaşım Prof. Dr. Recep Akdağ'a, sağlık sistemimizi dinamik bir yapıya kavuşturan sağlık yöneticilerimize ve çalışanlarımıza teşekkür ediyorum" dedi.
Müezzinoğlu, bilgi ve tecrübenin paylaştıkça artacağına inanan insanlar olarak, burada, iki gün boyunca, küresel sağlık politikalarına ciddi katkılar sunacak çalışmalar yapılacağına inandığını söyledi. - İstanbul
Son Dakika › Politika › Genel Sağlık Kapsamı Bakanlar Konferansı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?