Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Işık Bolu'da

Bolu'nun Karacasu beldesinde bulunan Gazelle Otel'de düzenlenen Makine Sektör Buluşması toplantısına katılmak için Bolu'ya gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık'ı Bolu Valisi Ahmet Zahteroğulları karşıladı.

Bolu'da Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Makine Sektör Buluşması toplantısına Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık, Bakanlık Müsteşarı Sayın Prof. Dr. Ersan Aslan, Bolu Valisi Ahmet Zahteroğulları, Bolu Milletvekili ve TBMM Başkanlık Divan Katip Üyesi Fehmi Küpçü, Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun, Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran, TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Erol Araklıoğlu, makine sektörü temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının başkanları katıldı.

Düzenlenen toplantıda konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık, "Savunma, gıda, su, enerji gibi öncelikli alanlarda pazar; biyoteknoloji, nanoteknoloji gibi gelişen pazarlarda stratejik; otomotiv ve makine gibi güçlü alanlarda ise hedef odaklı yaklaşım içinde olacağız" dedi.

Türkiye'de son 12 yılda birçok şeyin olumlu yönde değiştiğini, bu değişimden demokrasi kültürünün de nasibini fazlasıyla aldığını ifade eden Sayın Bakan Işık, demir-çelik sektörüyle hurda ithalatını azaltmak ve cevherden üretimi artırmak için yapılan toplantının son derece faydalı geçtiğini belirterek, "Bu toplantıda aldığımız kararları hayata geçirmek üzere çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Türkiye'nin nereden nereye geldiği ve bundan sonra nereye ulaşmak istediğiyle bu doğrudan ilgilidir. Biz 12 yılda, üretimde düşük teknolojiden orta teknolojiye doğru geçiş yaptık. Bundan sonra da orta yüksek ve yüksek teknolojiye doğru geçiş yapacağız" diye konuştu.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık konuşmasına şöyle devam etti:
"Artık 3Y, yani yerli, yeşil ve yenilikçi üretim anlayışı ekseninde mikro reformları öne çıkaracağız. Teknolojide Derinlik, Ar-Ge ve Yenilikte Yetkinlik Stratejimiz çerçevesinde paradigma değiştireceğiz. Savunma, gıda, su, enerji gibi öncelikli alanlarda pazar; biyoteknoloji, nanoteknoloji gibi gelişen pazarlarda stratejik; otomotiv ve makine gibi güçlü alanlarda ise hedef odaklı yaklaşım içinde olacağız. Makine sektörü sadece kendisi açısından değil, imalat sanayisinin tamamı açısından önem taşıyor. Zira makine sektörünün ürünleri, diğer sektörler tarafından yatırım malı olarak kullanılıyor. Bu yönüyle düşünecek olursak, ana ekseninde makine sektörü olmayan bir sanayileşme tasavvuru imkansızdır. Ülkemizdeki diğer tüm sanayi sektörlerini güçlendirmek için, makine sektörünü bir lokomotif sektör olarak güçlendirmemiz gerekiyor. Dünyadaki toplam ihracatın yaklaşık yüzde 10'unun makine sektörüne ait olması da sektörün öneminin bir başka göstergesidir. Makine sektöründe ihracatımızın gösterdiği artıştan son derece memnunuz."

MAKİNE İHRACATI ARTIYOR

Sayın Bakan Işık, makine ihracatının 2013 yılında 10,6 milyar dolarla tarihi bir seviyeye ulaşıldığını hatırlatarak, "Bu yılın ilk 7 ayında ise geçen yılın aynı dönemine göre makine ihracatımız yüzde 8 oranında artış gösterdi ancak bu seviyeler bizim için yeterli değil, üstelik ithalatımız çok yüksek. Her ne kadar bu yılın ilk 7 ayında ithalat yüzde 8 azalsa da geçen sene 20 milyar dolara yakın açık verdiğimiz gerçeğini unutmayalım. Bu sene iç talebi kısmaya yönelik adımlarımız neticesinde, ilk 7 ayda sektörde ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 44'e kadar yükseldi" ifadesini kullandı.

İtalya'nın sektörde dış ticaret fazlasının 64 milyar dolar olduğuna işaret eden Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık, şunları kaydetti:

"Bizden 10 kat daha fazla ihracat yapan İtalya'yı özellikle seçtim, çünkü gerçekten de İtalya'nın bizden bir fazlası yok. Bizim de 100 milyar dolar makine ihracatına ulaşmamızın ve dünya ticaretinden daha fazla pay almamızın önünde bir engel yok. Bunun yolu da hiç şüphesiz katma değeri artırmaktan geçiyor. Kilogram başına ihracat değeri 1,6 dolar iken, makine sektöründe bu rakam 6,4 dolara ulaştı ancak yine rakiplerimizden biri olan İspanya'da bu değer 11,7 dolar, yani bizim yaklaşık iki katımız. Bu rakam Almanya'da ise 23 dolar seviyesinde. Girişimci Bilgi Sistemi (GBS) verilerine göre, 2013 yılında makine sektöründe faaliyet gösteren firma sayımız 10 bin 787, çalışan sayımız ise 177 bindir. Yani, firma başına düşen çalışan sayısı sadece 16'dır. Bu firmaların 6 bin 731'i mikro, 3 bin 240'ı küçük ölçeklidir. Bizim firmalarımızın ölçekleri konusunda bir sıkıntımız var. İşbirliği veya kümelenme modelleriyle firma ölçeklerini muhakkak büyütmemiz gerekiyor. Yine 2013 GBS verilerine göre, sektörde ihracat yapan 3 bin 42 firmanın faaliyet karlılığı yüzde 9,5 iken, ihracat yapmayanların faaliyet karlılığı yüzde 6,8'dir. 2013 yılında tasarım yapan firma sayısı ise sadece 131'dir. Demek ki ihracat yapan firma sayımızı ve tasarım yeteneğini de artırmak gerekiyor."

SEKTÖRLE SÜREKLİ BİR ETKİLEŞİM SAĞLANDI

Bakanlık bünyesinde oluşturulan Makina Teknik Komitesi (MAKTEK) sayesinde sektörle sürekli bir etkileşim sağlandığını ifade eden Bakan Işık, "Bu hafta içinde 24. toplantısını gerçekleştirdiğimiz bu komitenin yapısını da geçtiğimiz günlerde değiştirdik ve daha geniş ve daha katılımcı bir komite oluşturduk. 2011 yılında uygulamaya başladığımız 'Makina Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı' neticesinde önemli çıktılar elde ettik" dedi.

39 eylemi büyük oranda hayata geçirdiklerini belirten Sayın Bakan Işık, "Mesela finansal kiralama işlemlerinde KDV'nin yüzde 1'e inmesi, kamu alımların yerli makineler lehine düzenlemelerin yapılması, ihracat sigortalarının yaygınlaştırılması, mesleki ve teknik eğitim okullarında ekipmanların yenilenmesi, Ar-Ge ve inovasyon sonucu ortaya çıkan teknolojinin ticarileşmesi konusunda destek sistemi oluşturma gibi eylemleri hayata geçirdik" şeklinde konuştu.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Fikri Işık konuşmasının ardından makine sektör temsilcilerine söz vererek yapılan çalışmalar ve yapılması gereken işler hakkında da bilgiler aldı.