Dha Yurt Bülteni-12

Rus Büyükelçi'ye yönelik saldırıyla ilgili Söke'deki gözaltı sayısı 6 oldu (4)

AİLEYLE İLGİLİ DETAYLAR ORTAYA ÇIKIYOR

Ankara'da katıldığı resim sergisinde Rus Büyükelçisi Andrey Karlov'a silahlı saldırı düzenleyen polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş'ın ve ailesinin Söke'deki yaşamına dair çarpıcı detaylar ortaya çıkmaya başladı. Ailenin İzmir'de oturduğu sırada, baba İsrafil Altıntaş'ın, 1971 yılında çalışmak üzere Söke'ye taşındığı öğrenildi. İsrafil Altıntaş'ın ilk evliliğinden olan ve halen gözaltında bulunan kızı Seher Altıntaş'ın, eşinden bir süre önce ayrıldığı, ailesiyle birlikte yaşamaya başladığı belirtildi. Saldırgan Mevlüt Mert Altıntaş'ın, İsrafil Altıntaş'ın Hamidiye Altıntaş ile olan 2'inci evliliğinden olduğu öğrenildi. Saldırgan Mevlüt Mert Altıntaş'ın, geçen cuma günü ismi Şehit Emre Acar Cumhuriyet Anadolu Lisesi olarak değiştirilen Cumhuriyet Anadolu Lisesi'nden 2010 yılında mezun olduğu, 2 kez üniversite sınavına girdiği, başarısız olunca polis meslek yüksekokulu sınavlarına girerek İzmir'deki İzmir Rüştü Ünsal Polis Meslek Yüksek Okulu'nu kazandığı belirlendi.

FETÖ'YLE ÖĞRETMENİ Mİ TANIŞTIRDI

Okulda kendi halinde olduğu, derslerinde ise başarılı olmadığı belirtilen Mevlüt Mert Altıntaş'ın, eğitim gördüğü yıllarda, sıkı ilişkilerde bulunduğu Okul Müdür Yardımcısı Ş.S.'nin ise bir süre önce FETÖ soruşturması kapsamında açığa alındığı ortaya çıktı. Polis memurunun da bu yıllarda FETÖ'yle bağlantısının başlamış olabileceği yetkililerce ifade edildi.

Saldırganın mezun olduğu lisenin kantinini 10 yıldır işleten Halil Pusluoğlu, "Kendisini tanıyorum, hatırlıyorum. Kendi halinde bir öğrenciydi. Ama öğrencilik yıllarında ve üniversite sınavlarına hazırlanırken gittiği dershanede FETÖ'yle tanışmış, FETÖ'yle ilişkisi başlamış" dedi. Okulda da pek arkadaş çevresi bulunmadığı öğrenilen Altıntaş'ın, mezuniyet yıllığına diğer arkadaşlarının aksine daha az sayıda 3-4 öğrencinin yorumda bulunduğu ifade edildi. Polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş'ın lise eğitimini tamamlayıp polis meslek yüksekokulunu kazandıktan sonra ailesinin yanına çok sık gelmediği de öğrenildi.

Çeltikçi Mahallesi Mehmetçik Caddesi oturan saldırganın anne, baba ve kız kardeşiyle ilgili emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre; herhangi bir FETÖ soruşturmasında bulunulmadığı öğrenildi. Aileyi tanışan komşuları da onların kendi halinde içine kapanık bir yaşamı olduğunu ifade etti.

Komşularından Bülent Erönemi ise, "Yaklaşık 10 yıldır aile burada oturuyor. Tanıyoruz. Ben iplik fabrikasında annesiyle aynı işyerinde çalışıyordum. Akşam saldırıyı yapanın ismini öğrenmeden önce Sökeli olduğunun ve isminin Mert olarak açıklanmasından sonra komşumuzun çocuğu olabileceğinden şüphelenmiştim. Ancak ismini öğrendikten sonra onun olduğunu, komşumuzun oğlu olduğunu anladık. Sonrasında aile de gözaltına alındı. Yaşanan bu gelişme üzerine şok olduk" dedi.

Saldırganın FETÖ'yle bağlantılı olduğu gerekçesiyle kapatılan Körfez Dershanesi'nin Söke'deki şubesinde eğitim gördüğü belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Kantin işleten Halil Pusluoğlu ile röp.

Komşularından Bülent Erönemi röp.

Liseden öğrencilerden röp.

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Taylan YILDIRIM- Yasin TİNBEK/ SÖKE (Aydın),

===========================================

Firari DEAŞ üyesi yakalandı

MUĞLA'nın Ula İlçesi'ndeki Geri Gönderme Merkezi'nde 'DEAŞ mensubu, yabancı terörist, savaşçı' olarak tutulan 28 yaşındaki Özbek B.M., firar ettikten 3 saat sonra polis tarafından yakalandı.

Kore'den geldiği İstanbul'da, İstanbul Göç İdaresi Müdürlüğü'ne geçen 28 Kasım'da ikamet işlemlerini tamamlamak üzere giden ve hakkında yakalama kararı bulunduğu gerekçesiyle gözaltına alınan Özbek B.M., ardından Muğla'nın Ula ilçesindeki Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edildi. Burada 'DEAŞ mensubu, yabancı terörist, savaşçı' olarak tutulan B.M., dün akşam saatlerinde çatıdaki tel örgülerin üzerinden, çarşafları birbirine bağlayarak firar etti. B.M.'nin firar ettiği saat 21.30'da yapılan sayımda ortaya çıktı. Geri Gönderme Merkezi yetkililerinin haber vermesiyle il genelinde jandarma ve polis alarma geçirildi. Jandarma kırsalda, polis de şehir merkezindeki sokakları tek tek aradı, B.M.'nin gidebileceği başta otogar olmak üzere bütün caddelerdeki MOBESE görüntülerini inceledi. Giriş çıkışların yoğun kontrol altına alındığı il merkezinde, polis B.M.'yi saat 00.30'da kaldığı pansiyonda yakaladı.

Muğla İl Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen B.M.'nin sınır dışı edileceği öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Yakalanan Özbek firari B.M.'nin (Begmurod Makhmudov) otogardaki güvenlik kamerası görüntüleri

Haber: Cavit AKGÜN/ MUĞLA, -

===============================================

Kilis'te, Suriyelilerden Halep protestosu

130 bin Suriyelinin yaşamını sürdürdüğü Kilis'te, 14 Suriyeli bir araya gelerek Halep'te yaşanan katliamı proteste etti.

Kilis'te yaşamını sürdüren Suriyeliler, Halep'te yaşananları protesto etmek için sosyal medya üzerinden birbirine çağrı yaptı. Ancak, bugün öğle saatlerinde yapılması planlanan protesto çağrısına sadece 14 kişi uydu ve Recep Tayyip Erdoğan Meydanı'nda toplandı. Az sayıdaki Suriyeli, ellerindeki dövizlerle Esad aleyhine slogan atarak Halep'te yaşananların son bulmasını istedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Protestoya katılan Suriyeliler

Suriyelilerin taşıdığı dövizler

Suriyelilerin slogan atması

Basın açıklamasının okunması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU-KİLİS-DHA)

===============================================

AÇILIŞLARA HELİKOPTERLE GİDECEKLER

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, 23 Aralık Cuma günü İzmir'e gelecek.

Cuma günü İzmir'e önce Başbakan Binali Yıldırım gelecek. Yıldırım, Cuma Namazı'nı havalimanındaki mescitte kılacak daha sonra havalimanında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı karşılayacak. Cumhurbaşkanı ve Başbakan helikopterle önce Aliağa'ya gidecek. Aliağa'da açılışı yapılacak tesise helikopter pisti de hazırlandı. Tesisin içine inecek olan devletin zirvesi, Türkiye'nin ilk LNG santralini hizmete açacak. Cumhurbaşkanı ve Başbakan helikopterle Tire'ye hareket edecek. Burada Sütaş'ın Tire Organize Sanayi Bölgesi'nde kurulan üretim tesisinin açılışı gerçekleştirilecek. Erdoğan ve Yıldırım, akşam saatlerinde açılışların ardından helikopterle havalimanına gelerek uçakla kentten ayrılacak.

Haber: İZMİR/DHA

================================================

ROMANYALI SEDRA'YI ZABITADAN VATANDAŞ KURTARDI

BOLU'da zabıta ekipleri, kentin en işlek caddesinde akerdeon çalarak müzik yapan Romanyalı 26 yaşındaki Stela Sedra'yı bir esnafın şikayeti üzerine kaldırmak istedi. Çevredeki vatandaşlar tepki göstererek buna engel oldu.

Eşinden ayrılıp 1 ay önce annesi, çocuğu ve köpeğiyle Romanya'dan Bolu'ya gelen Stela Sedra, geçimini sağlamak için 2 gün önce kentin en işlek caddesi İzzet Baysal'da akordeonu ile sokak müziği yapmaya başladı. Sedra ve yanındaki 'Çin Aslanı' cinsi 4 yaşındaki köpeği Bex ilgi gördü. Sedra'nın etrafında toplayıp müziğini dinleyen bazı vatandaşlar ona para verdi.

İddiaya göre çevredeki bir esnaf zabıtaya şikayette bulundu. Bolu Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, Sedra'yı caddeden kaldırmak istedi. Ancak çevresinde onu dinleyen vatandaşlar buna tepki gösterdi. Vatandaşların tepkisi üzerine zabıta polisi aradı. Gelen polis ekibi Sedra'nın pasaportunu inceledi ve bir problem olmadığını söyledi. Zabıta ve polis ekibinin ayrılmasından sonra Sedra, dondurucu soğuğa rağmen akerdeonu ile müzik yapmaya devam etti.

Stela Sedra, ülkesinde iş imkanları zor olduğu için Türkiye'ye geldiğini söyledi. Dün de zabıtanın kendisini caddeden alıp zabıta müdürlüğüne götürdüğünü ileri süren Sedra, "Burada müzik yaparak geçimimi sağlamaya çalışıyorum. Zabıta gelip benim çalmama önce izin veriyor. Sonra gelip beni götürüyor. Dilenciymişim gibi topladığım parayı alıyorlar. Ben kötü bir şey yapmıyorum. Sadece sokak müziği yapıyorum. Dinleyip beğenenler para veriyor. Kimseden zorla para almıyorum" dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Müzisyen ve köpeğinin görüntüsü

-Çevredeki vatandaşların ilgisi

-Fotoğraf çekip para vermeleri

-Vatandaşın köpeği sevmesi

-Zabıtanın gelmesi

-Polisin herhangi bir işlem yapamayacağını söyleyerek ayrılması

-Vatandaşların tepkisi

-Zabıtanın gitmesi

-Vatandaşlarla röportajlar

-Stela Sedra ile röportaj

-Detaylar

Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,

===========================================================

FETÖ SANIĞI, 22 AYLIK ÇOCUĞU OLDUĞUNU SÖYLEYEREK TAHLİYESİNİ İSTEDİ

ESKİŞEHİR'de Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında tutuklanan çevre mühendisi İbrahim Aydın duruşmada, 22 aylık çocuğunun olduğunu söyleyerek tahliyesini istedi. Mahkeme heyeti Aydın'ın isteğini kabul etmedi.

FETÖ üyesi olmakla suçlanan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nde görevli çevre mühendisi İbrahim Aydın'ın yargılanmasına Eskişehir 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Bugün yapılan ilk duruşmada suçlamaları kabul etmeyen İbrahim Aydın, ByLock programını kullanmadığını söyledi. Aydın savunmasında şöyle dedi:

"Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. Ben ByLock programını kullanmadım. Daha önce Konya'da FETÖ'ye ait olduğu belirtilen bir mağazada çalıştım. Ancak mağazanın FETÖ'ye ait olduğunu bilmiyordum. Mağaza halen faaliyettedir. Mağazada satış görevlisiydim. Bu sebeple telefon konuşmalarım olmuştur. İddia edilen program bazı sitelerden kolaylıkla indirildiği ve Türkiye'de 600 bin kişinin bu programın kullanıcısı olduğu belirtilmektedir. 15 Temmuz darbe gecesi FETÖ üyelerinin bu programı değil başka bir sosyal paylaşım sitesini kullandığı da belirtiliyor. Konya'da çalıştığım mağaza nedeniyle maaşımızı Bank Asya'dan alıyorduk. 2016 Şubat ayında hesabımı kapattım. İşten çıkartılmam nedeniyle bir maddi gelirimiz bulunmamaktadır. Eşimin anne ve babası vefat etmiştir. 22 aylık bir çocuğum var. Tutuklu olmam hem beni hem de ailemi zor duruma sokmaktadır. Yaklaşık 2 aydır tutukluyum. FETÖ evlerinde, yurtlarında kalmadım. Himmet adı altında para yatırmadım. Suyu bulandırmak isteyen onlarca insan olabilir. Zor bir süreçten geçiyoruz. Bu suçu benim üzerime atmak istemiş olabilirler. Tahliyemi istiyorum."

Eskişehir 2'nci Ağır Ceza Mahkeme heyeti İbrahim Aydın'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 2 Mart 2017 tarihine erteledi.

DHA-Güvenlik - Türkiye-Eskişehir - Kemal ATLAN

=======================================================

ARTVİN'DE EYLEM YASAĞI SÜRESİ YİNE UZATILDI

ARTVİN'in Kafkasör Yaylası Cerattepe Mevkisi'nde madencilik yapılması için, 'ÇED Olumlu' raporunun yürütmesinin durdurulması talebiyle açılan çevre davasının karar duruşması öncesi başlatılan eylem yasağı, valilik tarafından 18 Aralık'tan geçerli olmak üzere bir kez daha uzatıldı.

Cerattepe'de madencilik faaliyetiyle ilgili Rize İdare Mahkemesi'nde 19 Eylül'de yapılan karar duruşması öncesinde 19 Ekim'e kadar her türlü eyleme yasak getiren, ardından da yasak süresini önce 19 Kasım'a, sonra da 18 Aralık'a kadar uzatan Artvin Valiliği, yasağın bir ay daha uzatıldığını açıkladı. Artvin Valiliği internet sitesinden yapılan açıklamada yasağın gerekçesi şöyle duyuruldu:

"Mevcut huzur ortamının devamı, kamu düzeninin bozulmaması ile vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla; her türlü yürüyüş, basın açıklaması, toplantı, miting, çadır kurma, oturma eylemi, stant açma, afiş, pankart, bildiri vb. türündeki tüm etkinlikler, bu etkinliklerin öncesi, sırası ve sonrasında oluşabilecek şiddet hareketleri gerekçesi ile 18/12/2016 tarihinden geçerli olmak üzere bir ay süreyle yasaklanmıştır."

Adem GÜNGÖR/ARTVİN,

========================================

Engelli Erhan'ı işkence yapıp öldüren 3 sanığa hakimden tepki

BOLU'da, 34 yaşındaki Gökhan Çakır, 48 yaşındaki Ömür Baltacıoğlu ve 32 yaşındaki Ömer Şancı'nın, zihinsel engelli 30 yaşındaki Erhan Gümüş'ü, cinsel saldırı ve işkence yapıp boğazını keserek öldürdükleri iddiasıyla tutuklu yargılanmalarına başlandı. Sanık Ömer Şancı'nın, olay günü alkollü olduklarını ve kaza tehlikesi atlattıklarını söylemesi üzerine mahkeme başkanı, "Keşke kaza yapsaydınız da bunlar olmasaydı. Sizin kaza yapmanız dünya için daha faydalı olurdu" dedi.

Geçen 2 Şubat'ta meydana gelen olayda otobüs firmasının servis şoförü Gökhan Çakır, arkadaşları Ömer Şancı ve Ömür Baltacıoğlu ile birlikte, kendisine küfür ettiğini iddia ettiği zihinsel engelli Erhan Gümüş'ü aracın bagajına koyup ormanlık alana götürdü. 3 kişi, cinsel saldırıda bulunup, vücudunun çeşitli yerlerini çakmakla yaktıkları Erhan Gümüş'ü boğazını keserek öldürdü. 17 gün sonra tekrar olay yerine giden 3 şüpheli arasındaki Ömer Şancı'nın, Erhan Gümüş'ün cesedine cinsel istismarda bulunduğu ileri sürüldü. Cesedi gömerek ayrılan 3 kişi, polisin çalışması sonucu yakalandı.

Tutuklanan 3 sanık, Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'tasarlayarak canavarca adam öldürme ve cinsel saldırı' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılandıkları davada ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada ölen Erhan Gümüş'ün yakınları ve taraf avukatları da hazır bulundu.

'ÜÇÜMÜZ BOĞAZINI KESTİK'

Sanıklardan Ömür Baltacıoğlu, suçunu itiraf ederek yaptıklarını anlattı. Ömür Baltıcıoğlu, Gökhan ve Ömer'in, kendilerine küfür ettiği için Erhan Gümüş'ü kaçırdıklarını söyleyerek, "Gökhan çakmakla yaralı olan Erhan'ın vücudunu yaktı. Ömer de kafasına vuruyordu. Ben de elimdeki içkiyi ağzına döküyordum. Sonra üçümüz sırayla boğazını kestik. Olaydan 17 gün sonra ormanda bıraktığımız cesedi gidip gömdük" dedi. Sanık, Mahkeme Başkanının, gömmeye gittiklerinde cesede cinsel istismarda bulunup bulunmadıkları sorusuna cevap vermedi. Mahkeme Başkanı, "17 gün sonra gidip de bir ölüye cinsel istismarda bulunacak kadar alçalmış olamazsınız herhalde" dedi.

MAHKEME BAŞKANINDAN TEPKİ

Diğer sanık Ömer Şancı ise suçlamaları reddederek, "Engelli Erhan Gümüş'e para verip Gökhan'a küfür ettiriyorduk. Gökhan sinirlendi ve dövdü. Ben elimi sürmedim. Aşırı şekilde dövdükten sonra götürüp gömdüler. Benim hiçbir suçum yok. Gökhan aşırı alkollüydü. Ne yaptığının farkında değildi. Ben de engel olamadım. Çok tehlikeli araba kullanıyordu. Erhan'ı almadan önce bir sürü kaza tehlikesi geçirdik" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, "Keşke kaza yapsaydınız da bunlar olmasaydı. Sizin kaza yapmanız dünya için daha faydalı olurdu" diyerek tepki gösterdi.

Diğer sanık Gökhan Çakır ise cinayeti Ömer Şancı ve Ömür Baltacıoğlu'nun birlikte işlediğini, kendisinin suçsuz olduğunu ileri sürdü. Sanıkların avukatları savunma yapmazken, engelli gencin annesi ve babası sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.

DOĞUM, ÖLÜM, DURUŞMA TARİHİ AYNI

Duruşmanın 2 Şubat 2017'ye ertelenmesi ardından adliye çıkışında açıklama yapan ölen Erhan Gümüş'ün ağabeyi Zekeriye Gümüş, kardeşinin doğum, ölüm ve duruşma tarihinin 2 Şubat olmasının çok talihsiz bir tesadüf olduğunu söyledi. Zekeriya Gümüş, katillerin cezalandırılması istediğini belirtti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------

-Sanıklardan Gökhan Çakır'ın cezaevi aracına bindirilmesi

-Öldürülen engelli gencin, kardeşi, annesi ve babası ile röportaj

-Adliyeden detaylar

Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,

========================================

Polise sıcak ikram

Eser AYDIN/ MUŞ, - MUŞ'ta hava sıcaklığının sıfırın altında 25 dereceye düştüğü gecelerde, özellikle şehrin giriş noktalarında nöbet tutan polislere Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcileri tarafından çay, tatlı ve pasta ikram edildi.

Sibirya soğuklarının yaşandığı Muş'ta çeşitli güvenlik kontrol noktasında nöbet tutan polisleri ziyaret eden STK temsilcileri, güvenlik görevlilerini duygulandırdı. Muş Bedensel Engelliler Derneği Başkanı Bedri Korkmaz şunları söyledi:

"Polisin ne kadar zor şartlar altında görev yaptığına şahit olduk. Muş'taki sivil toplum kuruluşları tarafından gece yarısı nöbet tuttukları yerlerde ziyaret ederek çayla birlikte tatlı ve kurabiye ikram ettik. Bizler evlerimizde uyurken onlar sabahlara kadar bizim can güvenliğimiz için nöbet tutuyorlar. Biz de gönülleri hoş olsun anlamında böyle bir ziyarette bulunduk. STK'lar olarak her zaman polisimizin yanında olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Onlarla birlikte nöbet tutmasakta gönlümüzün hep onlarla beraber. Görevlerinde başarılar diliyoruz, Allah yardımcıları olsun." Polisler, ziyaret ve ikramlar nedeniyle STK temsilcilerine teşekkür ettiler.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

----------------------------------

-Polislerin kontrol noktalarında araçları araması

-Trafikte seyreden araçların kontrolü

-Özel harekat polislerine ikram

-Polislere ikram

-Detay

Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ, (DHA

========================================

"Eşin kuyumcu soygununa karıştı" diyen dolandırıcılara evdeki altınlarını verdi

SAMSUN'da kendilerine polis süsü veren dolandırıcılar cep telefonundan aradıkları 55 yaşındaki Zübeyde Sobi'ye "Eşin kuyumcu soygununa karıştı" diyerek yaklaşık 35 bin lira değerindeki altınını dolandırdı. Polis şüphelilerin yakalanması için soruşturma başlattı.

Canik İlçesi Karşıyaka Mahallesi'nde oturan Zübeyde Sobi'yi bugün cep telefonundan arayan bir kişi, "Ben polisim. Kuyumcu soyuldu ve eşinin kimlik bilgileri bizde. Şüphelilerden birisi yakalandı. Eşinizde savcılıkta ifade veriyor. Siz altınları Mevlana Cami'nin üst tarafından çöp bidonuna bırakın" dedi. Paniğe kapılan Zübeyde Sobi evde bulunan ve değeri yaklaşık 35 bin lira olan 3 bilezik, 6 adet çeyrek ata altını, 2 adet yarım ata altını, 3 tam ata altınını buzdolabı poşetine koyup Canik İlçesi'nde verilen adresteki çöp bidonuna bıraktı. Olay yerine gelen şüpheliler çöp bidonundaki altınları alıp kayıplara karıştı. Bir süre sonra dolandırıldığını anlayan Sobi, polisi arayarak yardım istedi. Polis olay yerine gelerek inceleme yaptı. Üzerindeki şoku atamayan Zübeyde Sobi, "Cep telefonumdan arayıp kendisini polis olarak tanıtan şahıs kuyumcu soyulduğunu, eşimin kimlik bilgilerinin elinde olduğunu, bir kişinin yakalandığını eşimin de savcılıkta ifade verdiğini, evdeki altınları bırakmamı, yoksa savcının kapıma geleceğini söyledi. Bende inandım. Ama aklım başıma sonra geldi. Altınları çöpün içine bıraktım" dedi. Polis kimliği belirsiz şüphelilerin yakalanması için geniş çaplı soruşturma başlattı.

Görüntü DÖkümü :

------------------------

Çöp bidonundan detay

Polislerin incelemesi

Kadından detay

Zübeyde Sobi ile röportaj

Haber-Kamera : Hakan ÇELİKBAŞ/SAMSUN, -

========================================

Üniversite öğrencilerinin evinde yangın

KARS'ta Kafkas Üniversitesi'nde öğrenim gören yabancı uyruklu öğrencilerin kaldığı evde yangın çıktı, 1 kişi dumandan zehirlendi.

Bülbül Mahallesi, Son evlerde Türkmenistan uyrukulu öğrencilerin kaldığı 4 katlı apartmanın birinci katındaki dairesinde henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangın çıktığı sırada evde olan Kimya bölümü öğrencisi Dovlet Murat Ballyyev dumandan etkilendi. Komşuların yardımıyla evden çıkartılan Ballyyev'e ayran içirildi. Kısa sürede apartmanın tamamını saran dumanlar nedeniyle binada ikamet eden vatandaşlar dışarı çıkartıldı. Çağrılan itfaiye ekipleri yangına müdahale ederek söndürdü. Daha sonra olay yerine 112 Acil Servis ekipleri dumandan etkilenen Ballyyev'e müdahale etti. Bu arada dumanların yükseldiği apartmanda oturan bazı kişiler gözyaşlarına hakim olamadı. Ballyyev'in durumunun iyi olduğu belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

-Yangın çıkan binadan genel ve detay görüntüler

-Yükselen dumanlar

-Polis, sağlık ekipleri ve itfaiye ekipleri detay

-Dumandan etkilenen öğrenci detay

-Ev sahipleri ve bina sakinlerinin ağlama görüntüleri

- İtfaiye müdahale

-Yangından hasar gören eşyalar

-Öğrencilerin yangından kurtarılan eşyaları

Haber-Kamera: KARS,

========================================

İzmit Körfezi'ne 500 litre yağ aktı

KOCAELİ'nin Derince İlçesi'nde bir akaryakıt şirketinden denize 500 litre yağ sızdı. Şirketin anlaşmalı olduğu acil müdahale firması denizde oluşan kirliliğe müdahalede bulunarak tüm temizlik çalışmalarını yaparken, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü deniz kirliliğine yönelik yasal işlem başlattı.

Derince Terminali'nde dün öğle saatlerinde yürütülen baz yağı transferi sırasında 500 litre baz yağı ana tanktan taştı. Yağ tank etrafındaki kanallara, kanal vasıtasıyla önce sahile sonra da denize döküldü. Olayın ardından tesis yetkilileri Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Kocaeli Liman Başkanlığı'na bildirimde bulunurken, söz konusu yağın denize ulaştığı kanalın önüne yağ emici absorbanslar serilerek, kanalın etrafına toprak havuz oluşturuldu. Şirketin anlaşmalı olduğu acil müdahale firmasının olay yerine ulaşması sonrasında ise müdahale firması tarafından liman ile sahil arasına 800 metre deniz bariyeri serilerek, yağ emici absorbanslar ile müdahalede bulunuldu. Ayrıca, sahilde baz yağının döküldüğü kum ve çakıl acil müdahale firması tarafından toplanarak sızdırmaz konteyner içinde toplandı. Söz konusu deniz kirliliğine yönelik olarak tüm temizlik çalışmaları Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ne ait deniz uçağı ile havadan yapılan kontrollerle takip edilerek temizleme çalışmaları yönlendirildi.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bugün olay yerinde yeniden incelemelerde bulunurken, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri ile ortak tutanak tuttu. Temizleme çalışmalarının devam ederken, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü deniz kirliliğiyle ilgili yasal işlem başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

-Deniz uçağı ile havadan yapılan çekim

Haber: İZMİT (Kocaeli), -

========================================

Marmaris'te deniz 4 metre çekildi

MUĞLA'nın Marmaris İlçesi'nde deniz, 4 metre çekildi. Jeofizik Yüksek Mühendisi Hakan Beyaz, "Deniz çekilmesi atmosferik bir olaydır. Son günlerde yaşanan depremlerle ilgili değildir" dedi.

Marmaris'in Atatürk Caddesi'nden turistik İçmeler Mahallesi'ne kadar uzanan 11 kilometrelik sahil şeridinde, denizin yaklaşık 4 metre çekildi. Teknelerin demir attığı Kordon Caddesi ve Yat Limanı'nda da denizin çekilmesi halkta şaşkınlık yarattı.

Atatürk Caddesi'nde karaya çekilmiş su sporları aletlerinin başında bekleyen su sporları işletmecisi Yalçın Sümen, eline metreyi alarak denizin ne kadar çekildiğini gösterdi. 2 gündür çekilmelerin olduğunu ama bugün çekilmenin gözle görünür hale geldiğini bildiren Sümen, "İki gündür Muğla ve çevresinde depremler oluyor. Marmaris'te deprem olabilir mi diye düşündüm. Alanında uzman arkadaşlarımla görüştüğümde deprem habercisi olmadığını, her yıl Marmaris'te yaşanan atmosferik olay olduğunu söylediler" dedi.

Denizin çekildiğini fark eden bazı vatandaşlar ise öz çekim yaparak sosyal medyada paylaşarak "Deprem habercisi mi ?" yorumları yazdı.

Deniz çekilmesi ile ilgili telefonla açıklama yapan Jeofizik Yüksek Mühendisi Hakan Beyaz, "Marmaris ve çevresinde her yıl Aralık sonu ve Ocak ayı arasında yaşanılan bir durum. Son günlerde Gökova ve Rodos Adaları çevresinde yaşanan sismik(deprem) hareketleriyle bir alakası yoktur. Deniz çekilmesi tamamen atmosferik bir olaydır, halkımız endişeye kapılmasın" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

---------------------------------

Deniz çekilmesini metre tutarak gösteren ve açıklama yapan Yalçın Sümen genel-ayrıntılı görüntü

Yat Limanı, Kordon ve sahil şeridinden deniz çekilmesinden genel-ayrıntılı görüntüler

Haber- Kamera: Ali GÜNDOĞAN/ MARMARİS (Muğla),

========================================

GÖL İÇİN PUL BASTIRILDI

BURDUR'da belediye tarafından Burdur Gölü'nün kurumasına dikkati çekmek amacıyla posta pulu bastırıldı.

Burdur Belediyesi tarafından su kapasitesinin önemli bir kısmını kaybeden Burdur Gölü'nün kurumasına dikkati çekmek amacıyla üzerinde "Göl mü, çöl mü" yazısı, göl ve çöl fotoğraflarının bulunduğu posta pulu hazırlattı. 6 bin adet bastırılan posta pullarıyla gölün feryadını duyurmayı amaçladıklarını söyleyen Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, PTT Başmüdürü Nevzat Kazan'dan pulları teslim aldı.

Pulların Türkiye genelinde dağıtılacağını aktaran Ercengiz, "Göreve başladığımız günden itibaren dikkati çekmeye çalıştığımız kuruyan Burdur Gölü'nün feryadını, çığlığını pul aracılığı ile tüm Türkiye'ye ardından da uluslararası platforma taşımak için pul bastırdık. Hem maddi hem de manevi değeri olan gölün çığlığını ortaya koyan, tarihe not düşme adına böylece ölümsüzleştirmiş oluyoruz" dedi.

PTT Başmüdürü Nevzat Kazan da "İlimizde kişisel pulun tanıtımı, kullanımı için tanıtım ve pazarlama çalışmalarımız sürmekte. Tanıtım ve pazarlama faaliyetlerimiz içerisinde kişisel pul hizmetlerimize her zamanki duyarlılığı esirgemeyen Belediye Başkanımız Ali Orkun Ercengiz'e teşekkür ederiz. Burdur Gölü'nün doğal haliyle kalması, gölümüzün çöl olmaması bizim de en büyük arzumuzdur" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------

Ali Orkun Ercengiz'in açıklaması

Pulun teslimi

Detaylar

174 MB/// 05.52

HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,

==================================================

170 ÇOCUK ARTIK ÜŞÜMEYECEK

ERZURUM'un merkez Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut, AK Partili kadınlarla birlikte 170 öğrenciye bot ve mont hediye etti.Merkez Yakutiye İlçesi'ndeki okullarda isimleri belirlenen dar gelirli ailelerin çocukları otobüslerle, bir mağazaya götürüldü. Belediye Başkanı Ali Korkut ve AK Parti Erzurum Kadın Kolları Sosyal İşler Başkanı Esra Kaplanoğlu, öğrencilere mont ve botlarını giydirdi. Sıcacık mont ve botları ile sevinen çocukların mutluluğu gözlerinden okundu. Kadın kollarıyla birlikte kış günü çocukları sevindirmek istediklerini belirten Başkan Ali Korkut, "Soğukların -35 dereceye ulaştığı Erzurum'da normal giyimi olmayan çocuklarımıza destek olduk, onların önce gönüllerini, inşallah sonrada ayaklarını ve kendilerini ısıtmışızdır" dedi.Kadın Kolları Sosyal İşler Başkanı Esra Kaplanoğlu ise projenin parti genel merkezinin isteğiyle gerçekleştiğini belirtti. Esra Kaplanoğlu, "35 öğrenciyi giydirmeyi hedefliyorduk, Başkanımız Ali Korkut'a gittik, o da 35 az olur, bizde katkı yapalım dedi ve 170 çocuğumuzu giydirdik. İçlerini ısıtır inşallah. Çocuklar çok sevindi, bizde doğru birşey yapmaktan dolayı kendimizi iyi hissettik" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------------------

Öğrencilere mont ve bot giydirilmesi

-Ali Korkut'un öğrencileri giydirmesi

-Öğrencilerin toplu resim çekilmesi

-Ali Korkut ile ile röp

-Esra Kaplanoğlu ile röp

-Öğrenciler ile röp

Haber- Kamera: ERZURUM,

======================================