Türkiye'ye yasa dışı yollarla giren göçmenler, İran güvenlik güçlerinin döverek paralarını aldığını iddia etti

Türkiye'ye yasa dışı yollardan giren ve çoğunluğunu Afganların oluşturduğu göçmenlerden bazıları, ülkelerindeki her şeylerini satarak kaçtıklarını, İran'da yakalandıkları askerlerin kendilerine işkence yaparak paralarını aldığını iddia etti.

Daha iyi bir yaşam umuduyla ülkelerini terk edip önce İran'a ulaşan düzensiz göçmenler, yüksek ücretler ödedikleri insan kaçakçılarının yol göstermesiyle Türkiye'ye giriş yapmaya çalışıyor.

Yakalandıkları İran askerlerinden işkence gördüklerini anlatan göçmenler, sınırı sürekli kontrol altında tutan güvenlik güçlerine yakalanmamak için bazen günlerce geçebilecekleri anı bekliyor.

Yasa dışı yollarla Türkiye'de girdikten sonra kaçakçıların belirlediği yerlerde kalan göçmenler, küçük gruplar halinde yürüyerek batı illerine gitmeye çalışıyor.

"İran polisi ayağımı kırdı"

Yürüyerek Bitlis'in Tatvan ilçesine kadar gelen Afganistan uyruklu 19 yaşındaki Hayatullah Ahmedzaı, 25 günden bu yana yollarda olduğunu söyledi.

İran sınırına girdikten sonra çok büyük zorluklar yaşadığını, İran polisinin fiziksel şiddet uyguladığını, ayağını kırdığını anlatan Ahmedzaı, şöyle konuştu:

"Sınırı geçer geçmez 5 gün 5 gece bir ahırda mahsur kaldık. Su ve yemek yoktu. Zorlu bir süreç geçirdik. Yolda gelirken 5 gün hiç yiyecek bulamadık. İran polisi beni yakaladığında ölesiye dövdü. Cep telefonlarımızı ve paralarımızı aldılar. Yaşadığım bölge Taliban militanlarının kontrolü altında. Babam Afgan Milli Ordusu'nda komutan. Orduda görevli olan bir kardeşim de Taliban tarafından şehit edildi. Çok zor bir durumla karşı karşıya kaldığım için kaçtım. İran polisi çok acımasızdı. Orada göz alındayken sadece yoğurt ve ekmek yiyebiliyorduk. Yatak vermiyorlardı, ahırda yatırıyorlardı. Londra'da iki dayım yaşıyor. Londra'ya varmam için bana para gönderdiler. Buraya kadar geldim, başarılı olursam Londra'ya gideceğim."

"İran kimseyi tutmuyor"

Afganistanlı Sefer Murad ise 30 gündür yolda olduğunu ifade ederek, "İlk önce Pakistan'a oradan da İran'a geldik. Şimdide buradayız. Ekmeğimiz yok. Çok eziyet görüyoruz. 25-30 gündür dağdaydık. Afganistan'dan 6 kişi yola çıktık. 5'ini askerler aldı, yalnız geldim. Van'da 30 kişilik bir grupla buraya geldik. İran'da kimse tutmuyor ama oradan da dağdan kaçak geldik. Buraya gelmemizi sağlayanlara 600 dolar verdim." diye konuştu.

"İran polisi bizi dövdükten sonra serbest bıraktı"

Peştuca konuşan Gulam Nabı, Taliban'ın farklı bölgelerde yaygın olarak varlık göstermesi ve ayrıca ülkenin değişik bölgelerinde savaşın devam etmesi nedeniyle ülkelerinden kaçtıklarını anlattı.

Türkiye'ye gelinceye kadar zorlu yollardan geçtiklerini, günlerce aç kaldıklarını aktaran Nabı, "Artık ülkemizde yaşayamazdık. Taliban ile güvenlik güçleri arasında şiddetli çatışmalar başladı. Afganistan'da istikrar sağlanırsa ülkemize döneceğiz. Buraya varana kadar 30 gün boyunca yol katettik. Yollarda havanın sıcaklığı ve açlıkla karşılaştık. İran polisi yakaladı ve acımasızca dövdükten sonra bizi serbest bıraktı." dedi.

9 aylık bebeği ve eşi ile Tatvan'a gelen Khal Muhammed de Afganistan'da savaşın devam ettiğini, çalışacak bir yer olmadığı için her şeyini satarak ailesiyle kaçtığını belirtti.

Babasını ve yakınlarını Taliban'ın yakaladığını, ağabeylerini ve dayılarının da öldürüldüğünü ifade eden Muhammed, şöyle konuştu:

"İran'dan Van'a geldik. Bayrama yaklaşık 20 gün kala yola çıktık. Her şeyimi sattım, eşimi ve çocuğumu alıp geldim. Afganistan'daki topraklarımızı, ineklerimizi ve koyunları sattım. Kendim ve eşim için aracılara 2 bin dolar verdim. İran'da 10 gün kaldım. Telefonlarımızı kırdılar, paralarımızı yaktılar. İran polisleri hepimizi dövdü. Paramız olursa yiyecek satın alıyoruz, olmazsa geçtiğimiz yerlerde köylerdeki vatandaşlardan yiyecek istiyoruz. Çok eziyet gördük, yorulduk. Çocuğum hastalandı."