Kılıçdaroğlu, CHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (3) - Son Dakika
Politika

Kılıçdaroğlu, CHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (3)

Kılıçdaroğlu, CHP TBMM Grup Toplantısı\'nda konuştu: (3)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İrfan Fidan'ın, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca Anayasa Mahkemesi üyesi seçimi için aday gösterilmesini eleştirirken, "107 üye, vicdanlarını kiralayarak veya iradelerini satarak dün gelen bir kişiye 'Bu kişi Anayasa Mahkemesi üyesi olabilir' diye oy kullandılar.

22.12.2020 17:11  Güncelleme: 17:57
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İrfan Fidan'ın, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca Anayasa Mahkemesi üyesi seçimi için aday gösterilmesini eleştirirken, "107 üye, vicdanlarını kiralayarak veya iradelerini satarak dün gelen bir kişiye 'Bu kişi Anayasa Mahkemesi üyesi olabilir' diye oy kullandılar. Tam bir utanç tablosu." dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a, dün geçirdiği rahatsızlık nedeniyle geçmiş olsun dileklerini iletti.

Bütçe konuşmasında terör saldırısında şehit olan bir vatandaş için ailesine 121'er lira bağlandığını açıkladığını anlatan Kılıçdaroğlu, Oktay'ın, kendisinin bu ifadelerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek, "Rakamları Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden alın lütfen, başka yerlerden rakam almayın. Yönünüzü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne dönün." dediğini aktardı.

Kılıçdaroğlu, "Biz yönümüzü nereye dönmüşüz? Sen yönünü saraya, Erdoğan'a dönmüşsün. Biz yönümüzü 83 milyona dönmüşüz; onun hakkını, hukukunu savunuyoruz." diye konuştu.

Beşiktaş'taki terör saldırısında yaşamını yitirenler için toplanan 52 milyon liranın halen sahiplerine dağıtılmadığını savunan Kılıçdaroğlu, "Kim el koydu bu paraya? Kim bu parayı yedi?" sorularını yöneltti.

Vicdanlı, ahlaklı herkesin 52 milyon liranın akıbetini sorması gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, kendisinin açıkladığı rakamların devletin rakamları olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, "Ama sizin verdiğiniz rakamlara güvenmiyoruz. Siz toplumu da partililerinizi de aldatıyor, kandırıyorsunuz. Dilimde tüy bitti, 'devlet yalan söylemez.' Siz açıkça yalan söylüyorsunuz." ifadelerini kullandı.

Kemal Kılıçdaroğlu, çocuğunu terör saldırısında kaybetmiş 64 yaşındaki bir annenin kendisine gönderdiği mektubu okudu.

Annenin, oğlunun şehit sayılması için devlet kurumlarına başvuruda bulunduğunu ancak kabul edilmediğini, 121 liralık maaşın kendisine de bağlandığını bildirdiğini aktaran Kılıçdaroğlu, "Bu anneye selamlarımızı, sevgilerimizi gönderiyoruz. Hiç meraklanmasın, bu ülkeye barışı, huzuru, kardeşliği getireceğiz. Farklı düşüncelerde oldu diye hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. CHP'nin tarihsel misyonuna uygun olarak 83 milyonu kucaklayacağız, her eleştiriyi dikkate alacak ve gereğini mutlaka yapacağız." dedi.

"Kendi seçmenine yalan söylüyorsun"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 18 Aralık 2020 tarihli konuşmasında, "CHP'nin iktidarında AK Parti'yi kapatacağını" söylediğini aktardı.

Partisinin böyle bir söyleminin bulunmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Hiçbir partiyi kapatmak gibi bir düşüncemiz yok. Biz, demokrasiye karşı değiliz, demokrasinin yeşermesini ve büyümesini istiyoruz. Devletin başında olan, orayı işgal eden adamın yalan söylemeye hakkı var mıdır? Yalan söylüyorsun. Kendi seçmenlerine söylüyor. Bu, kini, öfkeyi beslemek demektir." diye konuştu.

Yalanı devlet politikası haline getirmenin, ülkeye en büyük ihanet olacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, eleştirirken yalan değil, doğru söylenmesi gerektiğini; öte yandan siyasi partilerin kapatılmasının kanunlarla düzenlendiğini vurguladı.

Erdoğan'ın, "CHP'nin, AK Parti'yi destekleyen şirketlerin malvarlıklarına el koyacağını, muhalefet etmeyen medya kuruluşlarının kapısına kilit vuracağını, onları ve memurları işten atacağını, AK Parti'de görev yapanların mallarına el koyacağını" söylediğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Tam bir akıl tutulması. Öyle bir şey hiç ağzımızdan çıkmadı. Bir insan bu kadar katmerli yalanı nasıl söyler hayret ediyorum. Üstelik Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyor. Söylenecek tek şey var, Allah akıl fikir versin. Olmayan bir şeyi olur gibi, bütün televizyonlar da veriyor tabii, orada anlatıyor. Bu ülkede demokrasiyi koşulsuz savunan tek partiyiz. Sayın Erdoğan bunu iyi bil. Yalan üzerine siyaset inşa edilmez ve çökersin. Bu kadar yalanı kim söylüyor, nasıl söylüyorlar? Bunların danışmanı da mı yok? Bari Fahrettin'i alsaydın yanına, pergolacı Fahrettin'i. Bari ondan isteseydin, 'Getir bakalım şu konuşmaları, nerede, ne zaman söylemiş?' diye. Tam bir çöküş içindeler. Yalan söyleyerek 'Acaba kendi kitlemizi ikna edebilir miyiz?' diye. Sen kendi kitlene dön bir bak, çoğu aç, aç, aç. Sen ona bir bak. Ben onların hakkını savunuyorum, kim olursa olsun 83 milyonun hakkını hukukunu savunuyorum."

Kılıçdaroğlu, "Erdoğan'ın sarayda krallar gibi yaşadığını, bir eli yağda bir eli balda ailesiyle birlikte yaşadığını" iddia ederek, "50 bin avroluk çanta taşıyorsunuz. Ben bunları bilmiyor muyum? Sonra 'Bu çanta sahtedir.' dediler. O çanta doğrudur. Ama siz milletten, vatandaştan koptunuz. Milletin hakkını hukukunu aramak değil, 'nasıl servet edinirim, biriktiririm.' onun arayışı içindesiniz." diye konuştu.

Şanı, şerefi ve alın teriyle para kazanan kim olursa olsun saygı duyacaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, ancak devletin Hazinesini soyana hesabını soracaklarını söyledi.

"Devleti soyanların iktidarını" bu ülkeye anlatacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, "Mal varlıklarını açıklayamıyorlar. Mal varlıklarıyla devleti yöneten tehdit ediliyorsa o ülkede ciddi bir sorun var demektir. Çıkıp meydan okumuyorsun, 'araştırmazsanız namertsiniz.' diyemiyorsun, sesin bile çıkmıyor, neden? CHP, bu ülkede fakirin fukaranın hakkını sonuna kadar savunacak." dedi.

"Man Adası'ndan gelen paralar yüzde 30 oranında vergilenecek"

Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Kurulda bu hafta görüşülmesi öngörülen "Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesi Teklifi"ni değerlendirirken, Türkiye'nin, 39 üyesi bulunan Mali Eylem Görev Gücü'nün üyelerinden biri olduğunu kaydetti.

Söz konusu teklifin, "günü kurtarmaya" yönelik olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "'Yıl sonuna kadar bunu çıkarmak zorundayız.' diyorlar. Arkadaş sen siyasi nüfuz sahibi kişilerin devleti soymasının önüne geçen düzenlemeyi getiriyor musun? Getirmiyorsun. Bakan, cumhurbaşkanı devleti soydu. Hangi önlemlerin alınması gerekiyor burada var, ama onu getirmiyorlar. Niye getirmiyorsunuz?" diye konuştu.

"Vergi cennetlerinden gelen paraların Türkiye'de vergilendirilmesine" yönelik düzenlemenin hayata geçirilmesini isteyen Kılıçdaroğlu, "Niye yapmıyorlar? Bu yapıldığı takdirde Man Adası'ndan gelen paralar yüzde 30 oranında vergilenecek." iddiasında bulundu.

Bu düzenlemeyle, fakirin fukaranın hakkının savunulmuş, devletin soyulmaktan kurtulmuş olacağını savunan Kılıçdaroğlu, "Asgari ücretliyi vergiye tabi tutarsın, yurt dışından parayı getirir milyon dolar, bir kuruş bile vergi ödemezsin. CHP olarak biz halk partisiyiz; emeklinin, emekçininin, alın teri dökenin, esnafın hakkını savunacağız." sözlerini sarf etti.

Kılıçdaroğlu, iktidarın, bu düzenlemeyi hayata geçirmeyeceğini çünkü dışarıda malları bulunduğunu iddia ederek, "Şu Adalet ve Kalkınma Partisi'ne, kendisini 'muhafazakar parti' olarak tanıtan partiye bakın Allah aşkına. Organ ticaretinden para getiriyorsun sıfır vergi, fuhuş için sıfır vergi, insan ticareti yapıyorsun sıfır vergi, asgari ücret vergiye tabi. Niçin? Öbür tarafta milyon dolarlar, burada alın teriyle kazandığı asgari ücret var." dedi.

"Bunlar da 107 militan atadılar oraya"

CHP lideri Kılıçdaroğlu, iktidarın adaleti çürüttüğünü ileri sürerek, "Eğer bir hakim hukukun üstünlüğü ve vicdanına göre karar vermiyor da sarayın telkinleriyle karar veriyorsa gerçek anlamda hakim değildir." diye konuştu.

"Sultanın sofrasına oturan alimin fetvasına itibar edilmez" sözüne atıfta bulunan Kılıçdaroğlu, "Bugün sarayın sofrasına oturup saraydan talimat alan binlerce hakim var. Bu, cumhuriyete ihanettir. Hakimlik görevine ihanettir." ifadelerini kullandı.

Yargıtay Üyesi İrfan Fidan'ın, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca Anayasa Mahkemesi üyeliğine adaylık seçiminde en çok oyu alan aday olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Yargıtay üyelerinin görevlerini okudu ve Fidan'ın bu görevlerin tamamını yerine getirmediğini iddia etti.

Fidan'ın, Anayasa Mahkemesi üyesi seçiminde 107 üyenin oyunu aldığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Utanç verici nokta asıl bu. Dün gelmiş buraya, arkasında kirli ilişkiler var. Ama geliyor 107 üyenin oyunu alıyor. Neden? Saraydan alınan talimatla." şeklinde konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, İrfan Fidan'ın Anayasa Mahkemesi üyeliği yapabilecek kadar birikimi olup olmadığını sorarak, "107 üye vicdanlarını kiralayarak veya iradelerini satarak dün gelen bir kişiye 'Bu kişi, Anayasa Mahkemesi üyesi olabilir' diye oy kullandılar. Tam bir utanç tablosu." değerlendirmesinde bulundu.

Fidan'ın Anayasa Mahkemesi üyesi olması için "tezgah" kurulduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, "Normalde 2 Aralık'ta yapılması gereken seçimleri, koronavirüs nedeniyle ertelediler. 17 Aralık'ta bu geldi. Ondan sonra seçimler başladı. Şimdi koronavirüs yok mu?" sözlerini sarf etti.

Adalet dağıtması gereken bir kurumun, adaletsizliğin altına imza atması kadar acı bir şeyin olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Kendi hakkına, hukukuna sahip çıkmaktan aciz olan, yüz yıllık tarihi olan, bir kişiyi Anayasa Mahkemesine, bir kişinin talimatıyla göndermek için eğilip bükülen, talimatla hareket eden bir mahkeme tablosunu dünyaya sergileyemezsiniz. Sizin böyle bir hakkınız yok. Ama yaptılar." dedi.

"FETÖ'cüler kanun değiştirmişlerdi, 140 militan atamışlardı. Şimdi bunlar da 107 militan atadılar oraya." diyen Kılıçdaroğlu, daha önce FETÖ'cülerin bir müsteşar yardımcısını yıldırım hızıyla müsteşar ve Anayasa Mahkemesi üyesi olarak atadığını, ancak bu kişinin şu anda hapiste olduğunu da söyledi.

Anayasa Mahkemesi üyesi seçiminde Fidan'ın en yüksek oyu aldığına işaret eden Kılıçdaroğlu, "Siz hakim değilsiniz, irade sahibi değilsiniz. Bir kişinin kulu ve kölesi oluyor ve o bir kişinin verdiği talimatla oy kullanıyorsunuz. Size hakim denmez. Nasıl FETÖ'nün 140 hakimine 'militan' dediysem, siz de şimdi sarayın militanısınız." diye konuştu.

İrfan Fidan'ın, hazırladığı bir iddianamede bir bilim insanının kitabından bir bölüme yer verdiğini ancak kaynağını belirtmediğini, "bilgi hırsızı" olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, "Biz onu cezalandıracağımıza, ödüllendirip Anayasa Mahkemesi üyesi yapıyoruz. Sonra da dünyaya dönüp diyoruz ki; 'Bizim ülkemizde hukuk gayet güzel işliyor.' Kimin için? Bilgi hırsızları için. Eğer iradesi, ahlakı varsa derhal 'Ben Anayasa Mahkemesine üye olmak istemiyorum' demek zorundadır." görüşünü savundu.

"Bu kişide toplu iğne ucu kadar onur varsa adaylıktan çekilir." diyen Kılıçdaroğlu, yargıçların kararlarının hukuk üzerine inşa edilmek zorunda olduğunu vurguladı.

"Beni dava etmesini isterim"

Kemal Kılıçdaroğlu, "iktidarın, hırsız ve rüşvetçi kişileri büyükelçi; sahte diploması olan kişileri milletvekili, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı olarak atadığını" öne sürdü.

Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Hamza Yerlikaya'nın sahte lise diploması aldığına ilişkin mahkeme kararını okuyan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi kalkmış, meydan okuyor. Hırsızın da bu kadar yüzsüzünü görmemiştik. Mahkeme kararı, sen söylemişsin, hakimde yazdırmışsın zaten. Halen 'İspat edin.' diyor. Neyi ispat edelim? Hakim hayatta mı, yerinde mi, bir yere sürüldü mü bilmiyorum. Hamza Yerlikaya'nın bir numaralı sahtekar olduğunu artık Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde herkesin bilmesini istiyorum. Sahte diplomayla iş mi yapılır? Gerçekten de bakıldığı zaman acı verici bir olay. Aklın kabul edeceği bir şey değil. 'Yavuz hırsız ev sahibini bastırır' diyorlar ya tam bir yavuz hırsız. İsterim, bu kadar ağır eleştirilere karşın beni mahkemeye vermesini. Hiç değilse bu mahkeme kararlarını götürüp hakimin önüne koyarız."

Yerlikaya'nın, bir bankanın yönetim kurulu üyeliğine atandığını da anımsatan Kılıçdaroğlu, "Tam yerine atanmış. Bankayı soyarsa hiç kimse şaşırmasın. Bence Hamza Yerlikaya'yı küçük bir yere atamışız. Hamza Yerlikaya'yı mutlaka Hazine ve Maliye Bakanı yapmalıyız veya olmuyorsa Merkez Bankasına başkan olarak tayin etmeliyiz. Saraydan bir ses gelecek mi diye bekliyorum, tık yok. Meşhur bir tekerleme vardı, 'şu, şunu şurdan tanır.' diye. Herhalde bunlar da birbirlerini gayet iyi biliyorlar ki, 'Sen boşver, malı götürmeye devam et, senin arkandayım.' mesajı veriyorlar." dedi.

Vatandaşların moralini bozmamasını isteyen, ahlaklı bir siyaset getirme sözü veren Kılıçdaroğlu, iktidarlarında, hırsızın, ihale takipçilerinin milletvekili olamayacağını, milletvekillerinin kendi çıkarlarını vatandaşların çıkarlarının üzerine çıkarmayacağını, ahlakı ve sevgiyi egemen kılacaklarını söyledi.

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Kılıçdaroğlu, CHP TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu: (3) - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement