Başbakan Ahmet Davutoğlu, Doğu ve Güneydoğu'da terörle mücadele konusunda yürütülen operasyonlara ilişkin "Adım adım yürütülen bir mücadele ama başarılı bir şekilde yürüyor. Polisimiz, askerimiz, jandarmamız, tam bir koordinasyon içinde, kurumlar arası koordinasyonda gayet başarılı. İnşallah o halkın üzerindeki bütün bu vesayetleri kıran bir şekilde bu mücadeleyi noktalayacağız" dedi.
Başbakan Davutoğlu, NTV'nin canlı yayınında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Davutoğlu, 23 Temmuz'dan itibaren başlatılan teröre karşı mücadelenin belli aşamaları olduğunu belirterek, önce Kandil ve Kuzey Irak'ta hava operasyonları yapıldığını, sonra geçiş yolları üzerinde olan kırsal alanda operasyonlar yapıldığını hatırlattı.
Kandil'de kırsal kesimde operasyonlarda ciddi başarılar elde edildiğini anlatan Davutoğlu, "Daha sonra şehrin mücavir bölgelerinde temizlik yapıldı ve birçok haraç toplanılan, gizli mahkeme gibi insanlara işkence edilen yerler...20 önemli merkezleri vardı, hepsi yok edildi. Şimdi bunlar şehrin içinde sivil halkın arasına karışarak, bir şekilde onları da canlı kalkan gibi kullanan bir mücadele yöntemine girdiler. Bunu da her yerde yapamıyorlar işte bir kaç ilçemizde yoğunlaştılar" diye konuştu.
"Demokratik hukuk devleti kuralları" içinde bir mücadele yürütülmesinden dolayı biraz zaman aldığını dile getiren Davutoğlu, bunun nedeninde suçlu olmayan kimsenin zarar görmesi ve zayiat olmasını istememelerinden kaynaklandığını söyledi.
Cizre'nin Nur ve Yafes Mahallesi gibi mahallelerde 80'li-90'lı yıllardan beri problemler yaşandığına dikkati çeken Davutoğlu, "Buralarda bütün sokakların tek tek titizlikle temizlenmesi gerekiyor, evlerin temizlenmesi gerekiyor, çünkü oralara mayınlar yerleştirilmiş, bunlar da yeni olmuş, sadece bizim dönemde olmuş şeyler değil, eskiden beri, hatırlayacaksınız 90'lı yıllarda da Cizre'de ciddi sıkıntılarla karşılaşılmış, şimdi ek olarak, Suriye'deki gelişmelerin olumsuz etkisi de söz konusu" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, "Birkaç ilçeye yoğunlaşmış bir mücadeledir bu. Bölgenin geneline sirayet eden bir tablo değil. Bu mücadeleyi sabırla, en az zayiatla ve en etkin bir şekilde yürütmeye kararlıyız. Şu anda alınan neticelerde o anlamda başarılı neticelerdir" değerlendirmesinde bulundu.
İlçelerdeki operasyonlar sonucu ilerleme oranının sorulması üzerine Başbakan Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı ve İçişleri Bakanından neredeyse her gün bu konuda rapor aldığını aktardı.
"Önemli ölçüde temizliğin yapıldığını ve ilerlenildiğini söyleyebilirim"
Oran vermek istemediğini dile getiren Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Ama önemli ölçüde temizliğin yapıldığını ve ilerlenildiğini söyleyebilirim. Ama dediğim gibi maalesef oradaki belediyeler de kendi ellerindeki iş makinelerini dahi bu iş için neredeyse kullanır durumdalar. Adım adım yürütülen bir mücadele ama başarılı bir şekilde yürüyor. Polisimiz, askerimiz, jandarmamız, tam bir koordinasyon içinde, kurumlar arası koordinasyonda gayet başarılı. İnşallah o halkın üzerindeki bütün bu vesayetleri kıran bir şekilde bu mücadeleyi noktalayacağız."
Davutoğlu, "Bu süreçlerde tansiyon çok artıkça, toplumun başka kesimlerindeki hayal kırıklıkları, tepkiler de artıyor. 'Partileri kapatılsın', 'yasaklansınlar' gibi görüşlerde konuşulmaya başlandı. Bu noktada mısınız?" şeklindeki bir soru üzerine, " Türkiye'nin en büyük gücü demokrasisidir. Terörle mücadelede en büyük dayanağımız demokrasimizdir. Demokrasiden ve hukuk devleti kurallarından fedakarlık ve feragat edilemez. Hukuk devleti kurallarına da herkes sadakat göstermek durumunda. Bir belediye eğer devletten aldığı kaynakları bir takım by-pass yollarıyla terör örgütlerine aktarıyorsa, bir takım elemanlar çalışmadan maaşlar alıp, terör unsurlarıyla işbirliği yapıyorsa bu da demokratik hukuk devleti kurallarında yoktur. Onun için bir takım soruşturmalar yapılıyor. Bazı belediye başkanlarının açığa alınması ve gözaltına alınmasının sebebi de budur. Teröre yaptıkları desteği kesecekler" şeklinde konuştu.
"Biz parti kapatılmasına prensip olarak karşıyız"
Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz parti kapatılmasına prensip olarak karşıyız. Bu nihayet hukuki bir süreç ama biz karşıyız. Fakat kişilerin tek tek işledikleri suçlar konusunda ise eğer bu suçlar binlerce, onbinlerce insanın hayatını etkileyecek noktaya gelmişse ona da kayıtsız kalınamaz. Nasıl ki ben başbakan olarak, demokratik hukuk devleti kurallarına uymak zorundayım ve bu kurallar konusunda hesap vermek durumundayım. Belediye başkanları da HDP milletvekilleri de aynı hukuk devleti kurallarına uymak zorundalar, değilse hesap verirler hukuk önünde. Bunu da kişisel olarak yaptıkları eylemler, bu anlamda hukuk açısından hesap sorulabilir eylemlerdir, bunlar değerlendirebilir, hukuki süreç içerisinde ama parti kapatmaydı, bir takım demokrasinin askıya alınması intibanı verecek uygulamalara sıcak bakmayız. Ama hukuk devleti kuralları önünde hepimiz eşitiz, herkes hesap verme makamındadır."
Bunun da suistimal edilmemesi gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, "Eğer kişiler hakkında bir süreç başlamışsa bazı il binalarında eğer silahlar bulunuyorsa, veya başka bir takım uygulamalar. Bazı milletvekilleri arabalarının dokunulmazlık zırhına sığınıp bazı silahları bir yerden diğer yerlere aktarıyorsa, Bazı milletvekilleri...Ki bunların istihbaratının hepsi var, bizim elimizde. Bu anlamda hukuki süreçte gereği yapılır. PKK terör örgütünün üst düzey yetkilileri bir yerde buluşuyorsa bunların gereği yapılır" değerlendirmesinde bulundu.
Büyükşehir Yasası
Büyükşehir belediye yasasında bazı değişiklikler yaparak, belediyelerin elinden bazı yetkilerin alınmasına ilişkin bir çalışma olup olmadığına yönelik bir soruya Başbakan Davutoğlu, Büyükşehir belediye yasasının demokrasi tarihinin en önemli reformlarından biri olduğunu söyledi.
Sadece terörle mücadele bağlamında değil, uygulamasının üzerinden iki yıla yakın bir süre geçtiği için yeniden değerlendirme ihtiyacı olduğunu aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Bazı, özellikle belli yerlerde büyükşehir belediyesi bir partiden, ilçe belediyesi bir başka partidense kaynakların eşit dağılmaması gibi haller olabiliyor bu anlamda Büyükşehir Yasası'nda aksayan hususları tekrar gözden geçiririz ama bunun salt bir bölgeye ait bir mesele olarak değerlendirmeyiz. Bütün Büyükşehir Yasası birlikte değerlendirilir. Terörle mücadele bağlamında değil sadece uygulamada çıkan aksaklıklar bağlamında hepsini topluyoruz. Seçim öncesinde de ben bütün büyükşehir belediye başkanlarımızı çağırmıştım. Seçim sonrasında da bazılarıyla tekrar bir araya geldik. Bir değerlendirme yapıyoruz. Bunları da tabi o değerlendirme içinde atılacak adımları gözden geçiririz."
Başbakan Davutoğlu, "Hükümetin terörle mücadele dışında bölgedeki gerilimin bir şekilde düşürülmesi adına ikinci bir planı var mı? Örneğin diyalog kanallarının işler hale getirilmesi ya da farklı bir metot var mı?" sorusuna, bunun zaten var olduğunu ve hep işlediğini anlattı.
Şu anda göze batan kısmın terörle mücadele boyutu olduğunu ifade eden Davutoğlu, kamu düzeninin bütünüyle ihdas edilmesiyle yeni bir atmosfer oluşacağını bildirdi.
Kamu düzeninin olmadığı yerde, hiçbir sürecin işlemeyeceğini belirten Davutoğlu, "Kamu düzenine herkes saygı gösterecek. Bu hepimizin düzeni. Diğer bölgedeki değişik toplum kesimleriyle irtibat noktasında ise bunu devamlı yapıyoruz" dedi.
"Sivil cenazeler konusunda hiçbir aksama yok"
Bölgede cenazelerin kaldırılamadığına ilişkin şikayetlerin hatırlatılması üzerine Davutoğlu, "Sivil cenazeler konusunda hiç bir aksama yok" dedi.
Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Devlet tarafından hiçbir sivil hayatını kaybetmemiştir, hepsi terör örgütü tarafından. Bizim güvenlik birimlerimiz son derece titiz bir mücadele yürütüyorlar emin olmadıkça ateş açmıyorlar. Herhangi bir eve girdiklerinde kimsenin zarar görmemesi için gayret sarf ediyorlar.. Barikatlar, hendekler söz konusu olduğunda çevrede bir şey olmaması için gayret sarf ediyorlar.. Ama teröristlerin cenazeleriyse bahsedilen, bu cenazeleri zaten kendileri alıp götürüyorlar, bir kısmını. Bunda da sorumlu olan teröristlerin kendileri ve diğerleri. Yoksa sivil halkın bu anlamda herhangi bir mesele intikal ettiğinde hemen cevap buluyoruz."
Dargeçit ilçesinde sokağa çıkma yasağı nedeniyle bazı hayvanların sahipsiz kaldığını belirten Başbakan Davutoğlu, "Bulundukları yerde ot veya herhangi bir şey kalmamış olabilir' diye haber geldi. İçişleri Bakanlığına söyledim. Bütün ağıllar açılıp, hayvanlara gerekli ihtiyaçları verildi. O anlamda biz büyük bir titizlikle hareket ediyoruz ama karşımızda hiçbir kural tanımayan, barbarca saldıran, yaşlı, genç, çocuk, bebek ayırt etmeden saldıran bir terör örgütü var. Onlarla mücadelenin de bazı zorluklar taşıdığını herkesin görmesi lazım" diye konuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, dün Ramadi'de konvoyuna saldırı yapılan Irak Başbakanı Haydar el İbadi'yi telefonla aradığını, saldırıyı kınadığını ifade ettiğini ve geçmiş olsun dileklerini ilettiğini söyledi.
Ayrıca Ramadi'nin DAEŞ terör örgütünden kurtarılması nedeniyle, İbadi'yi tebrik ettiğini de belirten Davutoğlu, "Irak ve Suriye iki devlet, fiili merkezi otoriteler sınırlarını kontrol edemiyor. Burada at koşturan birçok ülke veya unsur da güç de Türkiye'yi rahatsız edecek bazı hesaplar içine girerlerse, PKK'yı en kolay ulaşılabilir araç olarak görüyor" ifadesini kullandı.
-"Türkiye ile kimin arası bozuluyorsa PKK'ya bir çiçek atıyor"
PKK'nın, 70'li yıllarda doğduğundan bu yana bir piyon olarak görüldüğüne dikkati çeken Davuoğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye ile kimin arası bozuluyorsa PKK'ya bir çiçek atıyor. İsrail ile Mavi Marmara olayını yaşadıktan sonra baktık ki İsrail ile PKK arasında bazı temaslar olmuş. Şimdi Rusya ile bazı olaylar yaşadık. İki ay önce PKK'nın adını zikretmeyen Rusya birden PKK'yı keşfetti, HDP'yi ağırlıyor. 2015 yılı olduğu için Ermeniler ile sıkıntı yaşadık, Washington'a gittiklerinde de Ermeniler ağırladı bunları. Kimin Türkiye ile problemi varsa onlar için PKK veya siyasi uzantısı olarak HDP kullanılabilir bir malzeme.
Bunu Doğu'daki, Güneydoğu'daki kardeşlerimizin, vatandaşlarımızın çok iyi anlaması lazım. Onlar ki dedeleri o toprakları Rus işgalinden kurtarmak için nasıl büyük fedakarlıklar yaptılar. Van'a her gittiğimde işgalde yıkılan yerlere bakar hüzünle izlerim, bütün o bölgeleri. Onlara karşı verilen mücadeleden sonra şimdi bakıyorsunuz Rusya'nın piyonu olmayı kendilerine, Türkiye'ye karşı Rusya ile çalışmayı kendilerine yedirebiliyorlar. Erzurum'dan, Sarıkamış'tan bütün Doğu Anadolu'da mücadele edenlerin torunlarının bunlara hadlerini bildirmesi lazım."
Başbakan Ahmet Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye ile problemli olan ülkelere yaklaşarak, Türkiyeleşmek mümkün değil, Türkiyeleşen önce bu ülkenin kaderi ile kendisini özdeşleştirir. Türkiyeleşen önce bu ülkenin halkı ile kaderini çizer. Türkiye'yi Suriye'deki bir takım manzaralara götürmek isteyenler karşısında herhalde en bilinçli davranacak olanlar bizim Doğu'daki, Güneydoğu'daki kardeşlerimizdir. Huzur ortadan kalktığında nelerin olabileceğini hepimiz çok farklı örneklerle görüyoruz. Onun için ben halkın derin basiretine güveniyorum. Bu dış mihrakların PKK'yı kullanmak suretiyle Türkiye'de yapmak istedikleri operasyonlara izin vermeyiz ama bizden önce Kürt vatandaşlarımız izin vermeyecek."
(Sürecek)
Son Dakika › Politika › Başbakan Davutoğlu, Canlı Yayında - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?