Başbakan Erdoğan'ın DYP Genel Başkanı Ağar'ı Ziyareti

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendisine yönelik hakaretlere ve saldırılara bugüne kadar büyük bir sabır içinde göğüs gerdiğini belirterek, "Ana muhalefet partisine bir genel başkan olarak gidemeyeceğimi söylememin tek sebebi aldığım hakaretler ve kapatılan kapılardır" dedi.

Başbakan Erdoğan, DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ı Parti Genel Merkezi'nde ziyaret etti. Ziyarete, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Dengir Mir Mehmet Fırat ve Hayati Yazıcı ile AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz da katıldı. Erdoğan ve Ağar yaklaşık 40 dakika süren görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

DYP Lideri Ağar, görüşmenin konusunun Cumhurbaşkanlığı seçimleri olduğunu belirterek meseleyi aday bazına, isim bazına indirmeksizin sadece genel çerçevede konuştuklarını ifade etti. DYP'nin 60 yıllık bir demokratik misyonun takipçisi olarak Türkiye'nin demokrasi zemininde sağlıklı yürüyüşünün devamından yana olduğunu dile getiren Ağar, Türkiye'de herşeyin hukuk ve demokrasi içinde çözümlenmesinin temel meseleleri olduğunu kaydetti. Ağar, "Şuan itibariyle aday belirleme noktasında süreci devam ettirdiklerini, somutlaşan bir isim olmadığını söylediler. Bu çerçeve içinde somutlaşma söz konusu olmadığı için Genel İdare Kurulumuzu toplayıp bu teklif üzerinde bir değerlendirme yapma imkanımız yok. Biz daha önceki görüşlerimiz paralelinde kendilerine şunu söyledik. Bir takım gönül kırıklıkları, üzüntüler olsa da siyasette arzu ettiğimiz her zaman medeni ve yüz yüze bakabilecek bir üslubun muhafaza edilmesidir. Türk milleti huzurdan, diyalogdan yanadır. Kavgadan yana olmadığı açıkça ortadadır. İfade ettikleri tüm şartlara rağmen Ana Muhalefet Partisini ziyaretlerinin yararlı olacağını söyledik. Takdir iktidar partisi yönetiminindir" diye konuştu.

Ağar, dün Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu ile görüştüklerini hatırlatarak, Mumcu ile Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde istişare içinde olma konusunda mutabık kaldıklarını açıkladı. Demokrasilerde hesaplaşma yerinin sandık olduğunu, mahkeme salonları olmadığını dile getiren Ağar, "Ancak mahkemeye gitmek herkesin hukuki hakkıdır. Demokrasi sandık nihai sözün söyleneceği alandır" şeklinde konuştu. Başbakan Erdoğan ise Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine yönelik olarak DYP Genel Merkezi'ni ziyaret ettiklerini hatırlatarak, bu süreci birlikte değerlendirme fırsatı bulduklarını söyledi. Demokratik parlamenter sistem içerisinde bugüne kadar 10 Cumhurbaşkanlığı seçimi yaşandığını, bu yıl da 11'incisinin yaşanacağını hatırlatarak, "Bu 10 Cumhurbaşkanlığı seçimi hangi anlayış ile yapıldıysa Anayasa'nın amir hükmü çerçevesinde kurallar neyse şüphesiz ki bundan sonraki süreçte de aynı şekilde devamı bizim de talebimiz olduğu gibi sayın Genel Başkanın da işin hukuku açısından aynı kanaatleri paylaştığını gördüm" dedi. Adaylık noktasında henüz adaylığını açıklayan veya AK Parti'nin açıkladığı bir adayın söz konusu olmadığını kaydeden Erdoğan, kendisine yönelik hakaretlere tepki gösterdi. Erdoğan şöyle konuştu:

"Şu ana kadar şahsım ile ilgili yapılan birçok hakaretler, saldırılar ve buna yönelik yapılan birçok malum gösteriler, toplantılar. Ben şuana kadar bunları büyük bir sabır içinde göğüslemeye devam ettim. Ana Muhalefet Partisine yönelik olarak bir Genel Başkan olarak gidemeyeceğimin tek sebebi, aldığım hakaretlerdir, kapatılan kapılardır. Eleştiriye her zaman saygı duyuyorum ama hakaretler olduğu zaman demokratik parlamenter sistem hiçbir zaman hakaretlere cevaz vermez. Tam aksine saygıyı gerektiren bir anlayışlar manzumesidir. Her türlü düşünce, özgürlükler çerçevesinde başkalarının özgürlük alanına girmeden gündeme getirilebilir ama 'Ben sınıflı özgürüm' deme hakkına kimse sahip değil. Herkesin özgürlük alanı bir yere kadardır. Bu bir yerden sonra başkalarının özgürlük alanı başlar. Bu kurumlar için de böyledir. Ben kurumların mutabakatını benimseyen bir insanım aynı zamanda Kişileri tabulaştırma anlayışını savunan bir parti değiliz. Tam aksine ilkeleri benimseyen bunları savunan bir partiyiz".

Başbakan Erdoğan, bütün bu ziyaretler, müzakereler ve istişarelerden sonra AK Parti MKYK'da görüşmelerini yapacaklarını ve daha sonra aday ve adaylar noktasında somut neticelerin ortaya çıkacağını belirtti. Bu süreci DYP Genel Başkanı ve diğer parti liderleri ile sürdürmenin Türk demokrasisi açısından faydalı olacağına inandığını dile getiren Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçiminin Türkiye için hayırlara vesile olması temennisinde bulundu. Erdoğan ve Ağar daha sonra gazetecilerin sorularını cevapladı, "DYP'yi ilk kez ziyaret ediyorsunuz. Bu ziyaret bir uzlaşma kültüründen mi kaynaklanıyor yoksa 367 endişesinden mi?" sorusu üzerine Erdoğan, uzlaşma ifadesinin ve uzlaşma kültürü kavramının çok sevimli bir kavram olduğuna dikkat çekerek, "Parlamentoda uzlaşma arayalım deniyor da her konuda uzlaşma olmaz. Öyle konular vardır ki ben farklı düşünürüm diğer siyasi farklı düşünür. Zaten bu farklılıklar olmasaydı çok partili bir demokratik parlamenter sistem olmazdı. Biz buna uzlaşmadan öte uyum diyelim. Bunu aramızdaki düşünme alışverişi olarak değerlendirelim. Bugüne kadar DYP Genel Merkezi'ni vesile edip etmemem ayrı bir vesileler konusudur. Biz her zaman çeşitli zeminlerde biraraya geliyoruz. Bunlar bugünün konusu olmasa gerek" diye konuştu. Erdoğan, DYP lideri Ağar'dan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 4 milletvekili ile Genel Kurul'da olmaları talebinde bulunup bulunmadığı sorusu üzerine Anayasa'nın 96'ncı ve 102'nci maddelerinin çok açık ve net olduğunu dile getirdi. Erdoğan şöyle konuştu:

"Ben sayın genel başkana haddi tecavüz ederek böyle birşey söyleyemem. Demokratik parlamenter sistemin birer mensubu olarak hukuk çerçevesi içinde ne yapılması gerekiyorsa bunu yapacaklarını ifade ettiler. Hesaplaşma yerinin sandık olduğunu söylediler. Sandığın da süresi zaten yaklaştı. 5-6 ay sonra sandıklar da kurulacak. Arzumuz gidelim ne yapılması gerekiyorsa gidelim sandıklarda yapalım. Meydanlarda zaten hep birlikte konuşacağız ama Cumhurbaşkanlığı seçimini bundan tefrik ederek halkımızı huzursuz etmeden, piyasaları huzursuz etmeden ülkemizin yarınlarını düşünerek bu adımı atmak çok isabetli olur diye düşünüyorum".

DYP Lideri Ağar, 4 milletvekilliği ile seçimler sırasında Genel Kurul'a katılıp katılmayacağı sorusuna, Başbakan'dan kendilerine bu yönde bir talep gelmediğini söyledi. Demokrasi ve hukukun yanındaki sağlam duruşlarını muhafaza edeceklerini kaydeden Erdoğan, muhalefet adabının ne olduğunu bildiklerini söyledi. Ağar, "Bunların hepsini iş somutlaştıktan sonra demokratik bir tavır içinde parti yönetiminde var olan bütün arkadaşlarımızla toplanır orada konuşuruz. 3 milletvekilimiz de orada o toplantıda olur. Genel İdare Kurulumuzda bu kararı alırız" dedi. Ağar, Anavatan Partisi ile birleşmeleri konusunda bir adım atılmadığı sorusu üzerine, 1980'lerde başlayan Türk siyasetindeki parçalanma ve dağılmayı milletin talepleri doğrultusunda bütünleşmeye doğru taşımanın kendi misyonu çerçevesinde olduğunu ifade etti. Bu başlangıçtan hayırlı bir sonuç çıkabileceğini kaydeden Ağar, dünkü görüşmelerinde Anap Lideri Mumcu ile sadece Cumhurbaşkanlığı seçimi süreci içerisinde müşterek davranma konusunda mutabık kaldıklarını kaydetti.

(ZÇ-SC-ÖK-Y)