AK Parti İl ve İlçe Başkanları Toplantısı - Son Dakika
Güncel

AK Parti İl ve İlçe Başkanları Toplantısı

AK Parti İl ve İlçe Başkanları Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çözüm sürecinde, Türkiye'nin başını öne eğecek hiçbir girişimin içinde olmadıklarını, çözüm sürecinde, şehitlerin ruhunu incitecek, şehit ailelerini rencide edecek hiçbir girişimin içinde...

29.04.2013 14:47

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çözüm sürecinde, Türkiye'nin başını öne eğecek hiçbir girişimin içinde olmadıklarını, çözüm sürecinde, şehitlerin ruhunu incitecek, şehit ailelerini rencide edecek hiçbir girişimin içinde bulunmadıklarını belirterek, "Müzakere, taviz verme, pazarlık asla ve asla söz konusu değildir" dedi.

Erdoğan, Kızılcahamam Asya Termal Otel'de, partisinin il ve ilçe başkanları toplantısındaki konuşmasında, Türkiye Cumhuriyeti'nin özellikle son dönemde gerçekleştirdiği reformlarla bugün her zamankinden çok daha güçlü bir çınara dönüştüğünü söyledi.

Partisinin, Cumhuriyet çınarının, gövdesiyle kökleri, gövdesiyle dalları, yaprakları arasındaki irtibatı güçlendirdiğini belirten Erdoğan, "Tıkanan kanalları açmış, özellikle o bozuk işleyen çarkı, devlet ile tarihi, devlet ile milleti yeniden buluşturup, kucaklaştırmıştır" dedi.

Türkiye'de statüko partilerin, Cumhuriyete miyop bir gözle baktığını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"O koca çınarı maalesef her zaman, cılız bir filiz olarak görmüş, böyle görmeyi tercih etmişlerdir. CHP ve MHP, Cumhuriyet çınarının köklerini göremedikleri için, bu kökleri reddettikleri için koca Cumhuriyet çınarını da her zaman, korunmaya muhtaç bir filiz gibi görmüş ve böyle göstermeye çalışmışlardır. Her birinizin şunu bilmenizi istiyorum, 76 milyon vatan evladının her birinin şunu görmesini ve yürekten inanmasını arzu ediyorum, Türkiye Cumhuriyeti, kökü derinlerde olan, dalları ve yaprakları semayı kucaklayan, güçlü mü güçlü bir çınar gibidir. Bu çınar, esen her rüzgarda sallanacak, esen fırtınalarda sarsılacak kadar zayıf değil, kasırgalara direnecek kadar güçlü bir çınardır.

Bu çınar, içinden çürütülecek, dışından baltalanacak kadar aciz değil. Kardeşliğiyle güçlü, ekonomisiyle dış politikasıyla milletiyle azametli bir çınardır. Cumhuriyet çınarına miyop gözle bakanlar, Cumhuriyet çınarını taze bir filiz gibi görenler, onun her an yıkılacağını, her an bölüneceğini, temellerinin her an sarsılacağını zannederler ama Cumhuriyet çınarını, derin kökleriyle şanlı tarihiyle kahraman ecdadıyla göğe doğru uzanan o genç, dinamik, zeki, iyi eğitim almış nesilleriyle, güçlenen demokrasisiyle görenler, bu çınarın her gün güçlendiğini hissederler."

-"Papağan gibi sürekli dile getirdiler"-

Başbakan Erdoğan, 10 yıldır birilerinin, "Türkiye'nin bölündüğünü, bölüneceğini, parçalandığını, parçalanacağını, Cumhuriyetin temellerinin sarsıldığını, sarsılacağını" adeta bir papağan gibi sürekli dile getirdiklerini belirterek, "10 yıl onlar ne dediyse hep tersi oldu. Onlar neden korktularsa, tam tersi gerçekleşti. Onlar her zaman ama her zaman kaybetti. Bu 10 yılı aşkın süre içinde millet her zaman kazandı" diye konuştu.

Muhalefet partilerinin 10 yıldır, "Öldük, bittik, bölünüyoruz, parçalanıyoruz, sarsılıyoruz" diye feveran ettiğini söyleyen Erdoğan, "Ama onların korku pompaladıkları bu ülke, tam tersine 10 yıldır büyüyor, gelişiyor, güçleniyor ve dünyanın en saygın, en güçlü ülkeleri arasında yerini alıyor" dedi.

Görevi devraldıklarında Merkez Bankasının döviz rezervinin 27,5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, en son açıklanan rakamla yeni bir rekorun daha kaydedildiğini, Merkez Bankasının döviz rezervinin 132 milyar dolara ulaştığını bildirdi.

Görevi devraldıklarında IMF'ye 23,5 milyar dolar borç bulunduğunu, şu anda ise bu borcun 400 milyon dolara indiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"2 hafta sonra, 14 Mayıs'ta bu defteri artık tamamen kapatıyoruz, borcu tamamen sıfırlıyoruz, bitiyor. Şimdi soruyorum ey Bahçeli, ey avaneleri, ey Kılıçdaroğlu, ey avaneleri bu mu bölünen Türkiye, bu mu parçalanan Türkiye- Yolsuzlukların olduğu Türkiye bu mu- Sizin borçlarınızı biz ödüyoruz. Ey Bahçeli siz borçlandınız, biz ödedik.

DSP, yavru CHP'dir. Aynı şekilde MHP. Öbür tarafta da malum artık olmayan ANAP. Şu ana kadar 3,5 katrilyon, konut edindirme yardımında, elinde makbuzu olup gelenlere parasını yine biz ödedik, ödüyoruz. Şu ana kadar 3,5 katrilyon ödedik. Bunları biz ödedik. Siz borçlandınız biz ödedik, hala ödüyoruz. Şimdi bakın bankaları biliyorsunuz ciddi manada sömürüye açık tuttular. Görev zararı adı altında maalesef bankalarımızı bitirdiler. Ziraat Bankası tamamen iflasa gidiyordu. Halk Bankası öyle, Vakıfbank öyle ama şimdi bu bankaların hepsi ayakta, dimdik duruyor ve Avrupa'nın Balkanlar'ın sayılı bankaları arasında. Kim yaptı bunları- Ey MHP, ey DSP siz yaptınız, ANAP siz yaptınız.

Sıkılmadan, 'Gönder beni Yüce Divan'a diye meydan okuyor. Yüce Divan seni kabul eder mi etmez mi bilmiyorum. Olur ya zaman aşımına girdi, girmedi. Bunlardan istifade etme yoluna da gidebilir. Böyle şeyler de var. Durmadan meydan okuyor, kendine göre. Fakat ben, milletin hafıza kayıtlarına girsin diye şu anda arkadaşlarıma dedim ki 'bütün hazırlıkları getirin' bunları açıklayacağız ve teşkilatım olarak sizlere göndereceğimiz belgeleri sizler halkımıza anlatacaksınız. Bunların kirli yüzlerini görsünler."

-"Ulusalcı CHP, İşçi Partisinin piyonu oldu"-

Başbakan Erdoğan, geride bıraktıkları 10 yılda birkaç istisna dışında, attıkları her adımın, yaptıkları her reformun, her kararın, her uygulamanın karşısında, blok bir cephe oluştuğunu anlattı.

Bir tarafta AK Parti, Meclis dışından sağduyulu birkaç siyasi partinin yer aldığını, diğer tarafta ise blok halinde, adeta tespih taneleri gibi dizilmiş, muvazzaf ve mütekait siyasetçilerin bulunduğunu söyleyen Erdoğan, "Her ne yaparsak yapalım, bunlar karşımızda yer aldı. 2010 halk oylamasını hatırlayın. CHP, MHP, BDP, İşçi Partisi, Türkiye Komünist Partisi, diğerleri, cephe halinde karşımızda durdular. 22 Temmuz, 12 Haziran seçimlerini hatırlayın. Bir araya gelmeleri tahayyül dahi edilemeyen uçlar, AK Parti'nin karşısında ittifak yaptılar. Milletim bunlara gereken cevabı hem halk oylamasında hem 22 Temmuz, 12 Haziran seçimlerinde gayet net şekilde verdi. Bunlar derslerini defalarca aldılar ama ezberlerini yapamadılar. Şu anda, çözüm sürecinde, aynı blok, aynı cephe, birkaç eksiğiyle, fazlasıyla yine tespih taneleri gibi AK Parti'nin karşısına dizildiler.

CHP, MHP, Türkiye Komünist Partisi, emekli siyasetçiler, milletin defterini dürdüğü siyasetçiler, sandığa gömülüp oradan çıkamayan siyasetçiler, dikkatinizi çekiyorum, İşçi Partisinin önderliğinde, yeniden kucaklaştılar. Dün lakabı çoban olanlar, şimdi İşçi Partisinin koyunu oldular. Güya ulusalcı CHP, İşçi Partisinin piyonu oldu. Güya milliyetçi MHP, İşçi Partisinin yedeği haline geldi."

-"MHP'li kardeşlerim çok net görüyor"-

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, MÜSİAD Genel Kurulunda yaptığı konuşmadaki ifadeleriyle ilgili yazılı açıklama yaptığını anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:

"Yine hakaretler, iftiralar, ithamlar. Edepsizlik yapınca, İşçi Partisi ile ittifaklarının görülmeyeceğini zannediyor. MHP'nin İşçi Partisinin yedeği haline getirildiğine dair tatmin edici cevap vermiyor, veremiyor. Çünkü böyle bir ittifak var. Benim, MHP'ye gönül vermiş kardeşlerim, o ittifakı çok net görmeleri lazım. MHP'nin, terör örgütüne akıl danelik yapan İşçi Partisi ile nasıl kucak kucağa olduğunu, benim MHP'li kardeşlerim çok net aslında görüyor. Şu anda şehirlerde, bir avuç çapulcunun, Akil İnsanlar Heyetine karşı gerçekleştirdiği eylemleri, İşçi Partisi ile bir avuç sözde MHP'linin yan yana yaptığını benim milletim de MHP'ye gönül vermiş kardeşim de görüyor. İşçi Partisinin şu anda Silivri'deki lideri, 1990'lı yıllarda Beka Vadisi'ne gitti, terör örgütü liderleriyle sarmaş dolaş fotoğraflar çektirdi. MHP, CHP, İşçi Partisi, ortak eylemlerinde bir zahmet o fotoğrafları da kullansınlar da kimin ne olduğunu millet daha iyi görsün.

Bunlar, bu CHP yönetimi, bu MHP yönetimi, İşçi Partisi, bunlara ek olarak bu emekli siyasetçiler, dikkatinizi çekiyorum, bugün bir araya gelmiş değiller. Bunların fikir birliği, eylem birliği, gönül birliği, bugüne ait bir şey değil. Bunlar, siyaset sahnesinde oldukları dönemde de böyle birliktelik içindelerdi. Kavga ediyormuş gibi yayıyor, çarpık sistemi, statükoyu ayakta tutuyorlardı. Yoksul, gariban ailelerin çocukları dağa çıkıyor, ölüyor, cenazeleri geliyordu. Benim gariban Mehmet'im, davulla, zurnayla askere gidiyor, şehit oluyor, naaşı geliyordu. Bu kan ticareti içinde, işte bu beyefendiler, al gülüm ver gülüm geçinip gidiyordu. Şimdi tuzak bozuldu. Şimdi tezgah altüst oldu. Şimdi takke bir kez daha düştü, maske bir kez daha düştü. Bunların ellerinde tek bir tutunacak dal vardı, o da terördü. Şimdi o da sona eriyor ve bunlar, işte son sığınaklarını kaybetmenin telaşı içindeler. Şimdi can havliyle birbirlerine tutundular."

-"Terör bitmesin diye çırpınıyorlar"-

Erdoğan, CHP, MHP, İşçi Partisi, Komünist Partisi, emekli siyasetçisinin, can havliyle, "terör bitmesin" diye çırpındıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Kolay değil. On yıllardır kurdukları tezgah altüst oluyor. Ekmek teknelerini kaybediyorlar. Ellerinde, milleti korkutacak, sindirecek, hizaya getirecek, siyaseti dizayn edecek hiçbir malzeme kalmıyor. Bakın çok açık söylüyorum inanın, bunlar farzımuhal, olmaz ya iktidara gelseler, Kandil'e davetiye gönderir, Türkiye'den çıkacak teröristleri mağaralarına geri buyur ederler. Bu yönetimlere bu politikalarla terörsüz ortamda ayakta kalamazlar, terör yoksa bunlar ayakta duramaz. İstedikleri kadar birbirlerinin yedeği olsunlar. İstedikleri kadar, bir arada sokakları terörize etmeye kalkışsınlar."

Bunların ittifakına değil milletin ittifak ettiğine bakacaklarını, milletin de "terör bitsin, kan dursun, gözyaşı dinsin, acılar sona ersin" dediğini aktaran Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Biz milletin partisiyiz, milletle ittifak yapar, milletin rotasında yürürüz. Buradan bir kez daha açık açık ifade ediyorum çözüm sürecinde, Türkiye'nin başını öne eğecek hiçbir girişimin içinde değiliz. Çözüm sürecinde, şehitlerimizin ruhunu incitecek, şehit ailelerini rencide edecek hiçbir girişimin içinde değiliz. Müzakere, taviz verme, pazarlık asla ve asla söz konusu değildir.

Anamuhalefetin Genel Başkanına sesleniyorum, yavru muhalefetin genel başkanına sesleniyorum, bizi İmralı ile pazarlık sürecindeymiş gibi gösterenlere sesleniyorum, biz bugüne kadar kimseyle bu ülkenin bu milletin menfaatlerine pazarlık konusu yapacak kadar düşmedik, alçalmadık asla da alçalmayız. Normalleşen, demokratikleşen, ret, inkar ve asimilasyon politikalarını terk eden, güçlenen bir Türkiye'de, şiddetin ve silahın çözüm yöntemi olmadığı anlaşılmıştır. Silahla şiddetle hiçbir şey elde edilemeyeceği anlaşılmıştır. Siyasetin ve fikirlerin ancak şiddetsiz bir ortamda değer ifade ettiği anlaşılmıştır. Biz Türk kardeşimle Kürt kardeşimin özellikle aynı zeminde kucakladığı bir vatan toprağını tesis ettik, ediyoruz."

-"Hedef saptırıyorlar"-

Yeni anayasada, ne MHP'nin ne de bir başkasının anladığı manada Türk milleti kavramını anlamadıklarını söyleyen Erdoğan, Türkiye'de ne kadar etnik unsur varsa hepsinin bu kavramın içinde olduğunu vurguladı.

Yeni anayasayla ilgili önerilerinde bunun yer aldığını kaydeden Erdoğan,

"Ama hep bunlar hedef saptırıyor. Kürt kardeşlerimize diyorum ki sakın siyasi Kürtçülük yapmayın, Türk kardeşime dönüyorum diyorum ki sakın siyasi Türkçüklük yapmayın. Laz'a, Abhaz'a hepsine söylüyorum, siyasi Lazcılık, Arnavutçuluk yapmayın. Yaradılanı yaradandan ötürü severiz, hepimiz kardeşiz" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, kendilerinde ret, asimilasyon politikaları olmadığını, Tayyip Erdoğan'ı yaradan Allah'ın Güneydoğu'daki Kürt Mehmet'i de yarattığını ifade etti.

İl, ilçe başkanlarına, "Akil insanlarla sizler de buluşun ve kucaklaşın. 2 aylık süreçte sizler onlara gerekli desteği her zaman, her yerde verin" diyen Erdoğan, bu süreçten Türkiye'nin güçlenmiş, büyümüş çıkacağını ifade etti.

Bölgesel, hatta küresel bir güç haline gelen Türkiye'de, şiddete yer olmadığının artık anlaşıldığını kaydeden Erdoğan, bu sözlerinin il ve ilçe başkanları tarafından bütün vatandaşlara iletilmesini istedi.

Silahın, şiddetin olduğu hiçbir ortamda, siyaset ve fikrin sağlıklı şekilde var olamayacağını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Silahlar susacak, millet olarak meselelerimizi çok daha sağlıklı bir ortamda konuşacak, sağlıklı çözümler üreteceğiz. Allah'ın izniyle milletimizin desteğiyle Türkiye artık çok güzel sabahlara, çok aydınlık yarınlara uyanacak. Şu anda Türkiye'de tarih yazılıyor. Bizler, sizler, yazılan bu tarihi hep birlikte yapıyor, hep birlikte inşa ediyoruz. Sadece tarihe tanıklık etmeye değil, tarihi inşa etmeye hep birlikte devam edeceğiz."

(Bitti) - ANKARA

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel AK Parti İl ve İlçe Başkanları Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement