Dha yurt bülteni - 10 - Son Dakika
Son Dakika Logo
Güncel

Dha yurt bülteni - 10

Dha yurt bülteni - 10
27.09.2019 13:36

Hafif ticari aracın çarptığı trafik polisi şehit oldu (2)ŞEHİT POLİS İÇİN TÖREN DÜZENLENDİİzmir'de, kasksız bir motosiklet sürücüsüne işlem yapmak üzere yolun sağında durduğu sırada, yoldan geçen bir hafif ticari aracın çarpmasıyla ağır yaralanan ve kaldırıldığı Dokuz Eylül Üniversitesi...

Hafif ticari aracın çarptığı trafik polisi şehit oldu (2)
ŞEHİT POLİS İÇİN TÖREN DÜZENLENDİ

İzmir'de, kasksız bir motosiklet sürücüsüne işlem yapmak üzere yolun sağında durduğu sırada, yoldan geçen bir hafif ticari aracın çarpmasıyla ağır yaralanan ve kaldırıldığı Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde hayatını kaybeden, şehit trafik polisi Serkan Çağlayan için, Konak Meydanı'nda tören düzenlendi. Törene, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, Ege Ordu Komutanı Korgeneral Ali Sivri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, çok sayıda polis şefi ve şehidin mesai arkadaşları katıldı. Serkan Çağlayan'ın eşi Esra ve onun kucağından bir an ayrılmayan, 5 yaşındaki kızı Nehir Çağlayan'ın gözyaşları, yürekleri burktu. İzmir Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın, Vali Ayyıldız ve Tunç Soyer, şehidin eşi ve kızının yanı sıra, babası Ali Çağlayan'ın yanından ayrılmayarak, onları teselli etti.
5 YAŞINDAKİ KIZININ GÖZYAŞLARI YÜREKLERİ DAĞLADI
Şehidin cenazesi, polis tören mangasının omuzlarında ve bando eşliğinde, katafalka getirildi. Saygı duruşunun ve yapılan duaların ardından kürsüye çıkan Emniyet Müdürü Aşkın, "Terbiyesiyle tüm teşkilatımızın sempatisini kazanmış, kahraman bir arkadaşımızdı. Daha hayatının baharında şehit olmuş arkadaşımızı ebediyete uğurlamak için, acı bir vesileyle bir aradayız. Serkan kardeşimiz, önlemek için çaba sarf ettiği trafik terörünü engellemek için, kurallara uymayan bir motosiklet sürücüsünü durdurmuştu. Bu sırada, bir araç sürücüsü anlaşılmaz bir şekilde, Serkan kardeşimize çarptı ve arkadaşımız ağır yaralandı. Hastanede çok büyük sarf edildi ancak maalesef kurtarılamadı. Çok üzgünümüz, üzüntümüzü bir kat daha artıran da, şehidimizin, mücadele ettiği trafik terörünün kurbanı olmasıydı. Ben şehidimizin acılı ailesine ve bu topraklar için şehadete kavuşmuş bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum" dedi.
Polis tören mangasının omuzlarında, ailesinin gözyaşları arasında araca konulan cenaze, şehidin memleketi olan Ankara'nın Beypazarı ilçesine gönderildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------
Şehidin ağlayan eşi ve kızından görüntü
Protokol üyelerinden görüntü
Cenazenin getirilişinden ve götürülüşünden görüntü
Emniyet Müdürü Hüseyin Aşkın'ın konuşmasından görüntü
Genel ve detay görüntü

Haber: Davut CAN – Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

=====================

Rize Emniyet Müdürü'nü şehit eden saldırganın yargılanmasına başlandı (2)
SANIK POLİS SARICAOĞLU: TAYİNİMİN GERÇEKLEŞMEMESİNİ KAFAYA TAKTIM

Rize'de, İl Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'yi (46) şehit eden, Personel Şube Müdürü Ercan Polat ile koruma polisi Yiğitcan Köksal'ı yaralayan trafik polisi İsmail Hakkı Sarıcaoğlu (36), hakim karşısına çıktı. Saldırı olayını anlatan Sarıcaoğlu, 2012 yılında göreve başladığı Rize'nin Derepazarı ilçesinde görev yaparken İnşaat Mühendisliği bölümünü kazandığını, tayinini il merkezine aldırmak için uğraştığını söyledi. Tayin isteğine Personel Şube Müdürü Ercan Polat'ın yardımcı olmadığını öne süren Sarıcaoğlu, "Tayin yazılarıma hep olumsuz cevap aldım. Başka polislerin kolayca tayin olduklarına da şahit oldum. Ama benim tayin isteğim bir türlü gerçekleştirilmedi. Tayin isteğimin gerçekleşmemesini kafaya taktım. Olaydan önce hafta sonu izinliydim. İzin sırasında 'neden benim tayinim' yapılmıyor diye düşündüm. İzindeyken gece yarısı uyandım. Yine bunları düşünmeye başladım. Hayata odaklanma sorunu yaşıyordum. Tayin, iş, okul ne olacak diye düşünüyordum. Kendi kendime attığım mesajlarım oldu. Bu tayin,isteğim olmazsa amirlerimle ilgili dava açmayı da düşündüm. İşe gittiğimde bilgisayardan kendi durumumla ilgili araştırma yaptım. Doktora gitmem gerektiğini anladım. Hafta başı mesaime yeniden başladım. Sanki tayinim çıkmış gibi masamdaki eşyalarımı toplamaya başladım. Salı günü sabah okula gittim. Emniyetten talep ettiğim görüş günü için beni aramalarını bekliyordum. Beni aramayınca ben aradım. Bana 'gel, makamla görüşme olacak' dediler" dedi.
'BANA BİR ŞANS VERSEYDİNİZ DEDİM'
Olay günü Rize Emniyet Müdürlüğü'ne girdiğini ve görüşme için sıra beklediğini anlatan Sarıcaoğlu, ifadesini şöyle sürdürdü:
"Beklerken personel şubeden bir polis bana gülerek baktı. Bende içimden 'Ercan beyden benim tayinimle ilgili bir şey duydu' diyerek olmayacağını düşündüğü için bana gülerek baktı diye düşündüm. Tabanca ve cep telefonumu özel kaleme bırakarak makama girdim. Müdür bey masanın önündeki misafir koltuğunda oturuyordu. Ercan müdür de karşısındaydı. Ben de yanlarındaki koltuğa oturdum. Müdür bana hesap sorar gibi konuşmaya başladı. Bana 'Senin derdin ne, anlat bakalım' dedi. Bende 'suç duyurusunda bulunacağımı kaymakam'a anlatmıştım, bundan haberi varmış gibi' sordu diye düşündüm. Neden tayin istediğimi anlattım.  Müdür bey bana 'Oflu'sun, Derepazarı'nda çalışıyorsun, daha ne istiyorsun' dedi. Sonra yine 'Gündüz okula giden gece ne yapar' dedi. Bende 'Ne yani gece yatar mı' demek istiyorsunuz diye cevap verdim. Müdür beye 'Bu durum beni etkilemez, gündüz çocuk bakan, gece çalışanlar bile var' dedim. Müdür bey konuşmamız sırasında bana 'Sana bir iyilik yapalım, yeni gelen polislerden birini bunun yanına ver, bunu da geceye ver' dedi. Ben de sert çıkarak, 'Bir haftada tayini çıkanlar var, niye benim tayinim olmuyor' dedim. Altuğ müdür ayağa kalktı 'Seni İkizdere'ye verdim, çık dışarı' dedi. Müdür beyin savurduğu eli göğsüme gelecek gibi oldu. Müdür bey bana 'Sabahtan beri sizin hakkınızı savunuyorum' dedi. Bende 'Ne hakkından bahsediyorsunuz, Benim hakkım ne olacak, bana bir şans verseydiniz' diye bağırdım. Polis olarak kendi hakkımı savunamıyorsam vatandaşın hakkını nasıl savunacağım dedim"
MÜDÜR BEY BANA 'YAPMA ÇOCUKLARIMIZ VAR' DEDİ
Görüşme sonrası makamdan çıktığını anlatan İsmail Sarıcaoğlu,"Odadan çıktıktan sonra olanları parça parça hatırlıyorum. Biri bana seslendi ya da içimden bir ses mi duydum 'silahını al' denildi. Ben de özel kaleme bıraktığım silahı aldım. Makamda yeniden müdürle göz göze geldim. Müdür bey bana 'Oğlum yapma, çoluk çocuğumuz var' dediğini hatırlıyorum. Elimde silah olduğunu, ateş seslerini ve insan siluetleri hatırlıyorum. Bana ateş edildiğini ve 'teslim ol' denildiğini hatırlıyorum.  Kimse ateş etmesin dendi sanki. Arkadan kelepçelendiğimi hatırlıyorum. 'Vuruldu vuruldu' diye bir ses duydum. Psikolojik bir tedavi görmedim. Olaydan 3-4 gün önce bende dikkat dağınıklığı olmaya başladı. Daha önce böyle bir şey yoktu" yönünde ifade verdi.
SANIK AVUKATI: SAĞLIKLI BİR SORUŞTURMA YAPILMADI
Sanık İsmail Sarıcaoğlu'nun avukatı Mehmet Şentürk de "Olayda bir emniyet müdürü şehit edildi. Ancak olayı soruşturanlar polis. Burada sağlıklı bir soruşturma yapılmadığını düşünüyorum. Olayın polis tarafından soruşturulması, soruşturmayı yanlış yöne götürmüştür. Müvekkilim olayı araştırırken 'bana ne oluyor' diye anlamaya çalışmıştır. Psikolojik kopmalar yaşamıştır. Makamdan robot gibi dışarı çıkıyor. Tabancasını almaya unutuyor hatta görevlilerin uyarısı ile tabancasını alıyor. Psikolojik uzmanlar eşliğinde soruşturmanın yürütülmesi lazımdı" yönünde savunma yaptı.
Duruşmayı şehit Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'nin kardeşi Ertunç Verdi de izledi.

Görüntü Dökümü
----------
-Olaya ilişkin ARŞİV görüntüler

RİZE,

==================

Doç. Dr. Özçelik: Kaos, depreme hazırlıklı olmadığımızı gösterdi

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Mühendislik Fakültesi İnşaat Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ramazan Özçelik, dün İstanbul'da meydana gelen deprem sonrası can ve mal kaybı yaşanmamasına rağmen ortaya çıkan kaosun depreme hazırlıklı olunmadığının kanıtı olduğunu söyledi.
Doç. Dr. Ramazan Özçelik, Türkiye'nin önemli bölümünün birinci ve ikinci derece deprem bölgesinde olduğunu hatırlattı. Dün Marmara Denizi'nde meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki depremle ülkenin gündeminin depreme döndüğünü belirten Doç. Dr. Özçelik, can ve mal kaybı olmadığını, ancak bir kaos ortamı oluştuğunu söyledi. Doç. Dr. Özçelik, "Bir bina yakılmadığı halde insanlar can korkusuyla kendini sokaklara attı. Trafik kilitlendi, cep telefonları dahi çalışmadı. Bu deprem bize 'Ben varım, beni engelleyemezsiniz, bir daha gelene kadar tedbirinizi alın' demek istedi. Bir deprem olacak, büyüklüğü tahmin edilebiliyor ama ne zaman olacağına yönelik bilgi yok. Bu son depremde hazırlıklı olmadığımız, kaos ortamıyla ortaya çıktı. Aileler okullara çocuklarını almaya gitti. Halbuki en güvenli yerlerin okullar olması gerekir. Okulların güvenli olup olmadığı bir soru işareti olarak kaldı" diye konuştu.
İKİ ALTERNATİF VAR
2015 yılında Sağlık Bakanlığı'nın yayımladığı genelgeyle binaların deprem analizinin yapıldığını belirten Doç. Dr. Özçelik, "Ancak örneğin Antalya'da 100'den fazla hastane oldu. Bunların hiçbiri o dönemden sonra güçlendirilmedi. Bu hastanelerin hepsinin depreme dayanıklı olduğunu düşünmüyorum. Son deprem bize biraz daha süre tanıdı. 21'inci yüzyılda hedefleri olan bir ülkeysek, deprem esnasında 'çamaşır makinesinin yanında saklan, buzdolabının yanına saklan' gibi yaşam üçgeninin yerine deprem olurken insanların olduğu yerde kalması ve yaşamlarını devam etmesine yönelik kanalize edilmesi gerekiyor. Odaklanmamız gereken şey güvenli yaşam alanlarını sunacak yapıların günümüzde kullanılıyor olması. Bunun için de iki alternatif var. Binaları dönüşümle dönüştüreceğiz ya da ekonomik ömürlerini tamamlayana kadar binaları güçlendirmemiz gerekiyor" dedi.
ANTALYA'DA 1998 ÖNCESİ YAPILAN YAPILAR RİSKLİ
Antalya'da turizm sektörünün ön planda olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Özçelik, bunun birinci ayağının da oteller olduğunu söyledi. Doç. Dr. Özçelik, "Oteller ne kadar güvenli bu çok önemli. Olası depremde oteller hasar alacak mı, almayacak mı? Antalya'da birinci deprem bölgesinde yaşayan 250 bin nüfus var. İkinci derece deprem bölgesinde ise 1,5 milyon nüfus var. 1 milyon 750 bin insan Antalya'da riskli bölgede yaşamaktadır. Kentsel dönüşümün bir an önce tamamlanması gerektiğini düşünmekteyim. Antalya'da 1998 yılından önce yapılan binaların çok büyük kısmının kusurlu olduğunu biliyoruz. Düşük dayanıklı beton ve içinde yeteri kadar donatı yok. Kentteki binaların büyük bölümü 1998 yılından önce yapıldı. Rik altındayız ama panik olmaya gerek yok. Stratejik bir planla binalar güçlendirilmeli ya da kentsel dönüşümün yeniden yapılması gerekiyor" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-----------
Mühendislik fakültesi dış plan görüntü
Deprem haritasının görüntüsü
Laboratuvardan görüntü
Doç. Dr. Ramazan Özçelik laboratuvarda görüntüsü
RÖP: Doç. Dr. Ramazan Özçelik

367 MB -- 03.19/// HD

Haber: Hasan DEMİRBAŞ-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

======================

Okul hizmetlisi, kalorifer dairesinde intihar etti

Tokat'ta ilkokul hizmetlisi Turan Kayan (32), kalorifer dairesinde iple kendisini asarak intihar etti. Olay, teneffüse çıkan öğrencilerin kalorifer dairesinin penceresinden hizmetlinin cansız bedenini görüp öğretmenlerine söylemesiyle ortaya çıktı.
Olay, sabah saatlerinde Tokat'a bağlı Kemalpaşa Köyü İlkokulu'nda meydana geldi. 5 yıl önce engelli kadrosundan Kemalpaşa İlkokulunda hizmetli olarak giren evli,3 çocuk sahibi Turan Kayan, bugün okulun kalorifer dairesinde kendisini astı. 108 öğrencinin bulunduğu okulda ilk dersin ardından teneffüse çıkan öğrenciler, kalorifer dairesinin penceresinde asılı kişiyi fark ederek durumu öğretmenlerine söyledi. Öğrencilerin haber vermesi üzerine kalorifer dairesine giren öğretmenler, okulun hizmetlisi Turan Kayan'ın cansız bedeniyle karşılaştı. Öğretmenlerin ihbarıyla okula gelen jandarma ve sağlık ekiplerinin incelemelerinin ardından Turan Kayan'ın cansız bedeni Tokat Devlet Hastanesi morguna götürüldü. Psikolojik sorunları bulunduğu için bir süredir tedavi gördüğü öğrenilen Kayan'ın yakınları ise okul önünde sinir krizi geçirdi. Olayın ardından okul tatil edilerek öğrenciler evlerine gönderildi. Evlerine gönderilen öğrencilerin velileri daha sonra okula gelerek çocuklarının çantalarını aldı.

Görüntü Dökümü
-----------
-Okuldan görüntüler
-Ekiplerin çalışmaları
-Cenazenin çıkarılıp götürülmesi
-Okula gelen veliler

Haber-Kamera: İbrahim UĞUR/TOKAT,

===================

Sivas'ta, 2 bin 266 acemi er yemin etti

SİVAS'ta acemi eğitimlerini tamamlayan erler, 5'inci Piyade Eğitim Tugayı General Şükrü Kanatlı Kışlası'nda düzenlenen törenle yemin etti.
5'inci Piyade Eğitim Tugayı General Şükrü Kanatlı Kışlası'nda acemi eğitimlerini tamamlayan 1999/3 Tertip 3'üncü Kademe 2 bin 266 Mehmetçik için yemin tören düzenlendi. Törene Sivas Valisi Salih Ayhan, 5'inci Piyade Eğitim Tugay Komutanı Piyade Albay Hakan Tutucu, Belediye Başkan Vekili Turan Topgül, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay İdris Tataroğlu ile asker aileleri katıldı. Tören saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Daha sonra 2 bin 266 Mehmetçik tören alanında silah ve Türk bayrağı üzerine el basarak yemin etti. Erlere birliklerine ilk katılım ve başarı belgeleri ile Sivas'ta görev yapmış baba ve dedelerine belgeleri protokol üyeleri tarafından verildi.
Törende konuşan 5'inci Piyade Eğitim Tugay Komutanı Piyade Albay Hakan Tutucu, "Cumhuriyet'in temellerinin atıldığı Sivas ilinde, hudutlara serhat bekçisi yetiştiren tugayımıza hepiniz hoş geldiniz. Bu törene Türkiye Cumhuriyeti'ni temsilen; şanlı al bayrağımız, Çanakkale Savaşı'nda, Kurtuluş Savaşı'nda, Kore Savaşı'nda ve teröristle mücadele harekatında yiğitçe mücadele ederek canlarını aziz vatana feda eden bütün şehitlerimiz ve bugün ülkemizde özgürce yaşama hakkını bizlere bahşeden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun kahraman silah arkadaşları da şahittir. Yurdumuzun dört bir yanından gelerek asker ocağında tek yürek ve bilek olan evlatlarımızın duruşundaki heybet ve bakışlarındaki kararlılık, omuzlarındaki yüklenecek sorumluluğu almaya hazır olduklarını göstermektedir" dedi.
Konuşmanın ardından askeri geçit töreni yapıldı. Yemin töreninin ardından asker evlatlarına kavuşan aileler gözyaşlarına hakim olamadı. Askerler, tören için alana gelen yakınlarıyla hasret giderdi.

Görüntü Dökümü
---------------
-Yemin töreninden görüntüler
-Komutanın konuşması
-Askerlerin yemin etmesi
-Aileleri ile kavuşması sırasında yaşanan duygusal anlar

Haber-Kamera: Uğur YİĞİT/SİVAS,

==================

İtfaiyeciler önce dua etti sonra siren çalarak şehir turu attı

ŞANLIURFA'da düzenlenen İtfaiye Haftası etkinlikleri kapsamında itfaiyeciler önce dua yaptı. Ardından peş peşe itfaiye araçlarının sirenlerini çalarak şehir turu attı.
Şanlıurfa Büyükşehir  Belediyesi tarafından 25 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında kutlanan İtfaiyecilik Haftası dolayısıyla çeşitli etkinlikler düzenlenirken, itfaiye araçları sirenlerini çalarak şehir turu attı. İtfaiyecilik Haftası etkinlikleri kapsamında İtfaiye Daire Başkanlığını ziyaret eden Büyükşehir  Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, İtfaiye Müdürlüğü yetkilileri ve personeline çalışmalarında kolaylıklar diledi. Ardından itfaiye bahçesinde halka oluşturan itfaiye erleriyle birlikte Başkan Beyazgül İtfaiye Duasına katıldı. Yapılan duanın ardından itfaiyeciler, sirenler çalarak şehir turu attı. Peş peşe çalınan siren seslerini duyan bazı vatandaşlar paniğe kapılarak sokağa çıktı. Ne olduğunu almaya çalışan vatandaşlar itfaiye araçları üzerindeki pankartları görünce rahat nefes aldı. İtfaiye haftası dolayısıyla personellerle bir araya gelen Büyükşehir Belediye Başkana Zeynel Abidin Beyazgül, "Ben öncelikle İtfaiye Haftanızı kutluyorum. İnsanımız için gece gündüz demeden nöbet tutuyorsunuz ve zorlu bir göreviniz bulunuyor. Elbette bizim birimlerimiz içerisinde en fedakarca çalışan birimimiz itfaiyedir. Elbette ki Şanlıurfa'daki itfaiyemizi daha da güçlendirmek ve ileri noktalara götürme hedefimiz var, bugün İtfaiyemize Valimizin direktifleri doğrultusundan göç idaresinden katılan 50 personelimizin tayini yapılarak Şanlıurfa itfaiyemizde bir güçlenme oldu. Buradan Sayın Valimize teşekkür ediyoruz, inşallah bizim bütün birimlerimizde olduğu gibi bu birimimizde de daha ileri ve çağdaş duruma getirmek için çalışmalarımız sürüyor. Tüm itfaiyecilerimizin haftasını kutluyorumö diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------
Siren çalarak çıkış yapan itfaiye araçları
Şehir turu atan itfaiye araçları
İtfaiye duasına katılan başkan Beyazgül
İtfaiye araçların geçişlerini merakla izleyen vatandaşlar
Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 266 MB

Haber: Ali LEYLAK-Kamera: -ŞANLIURFA-DHA)


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha yurt bülteni - 10 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement