Sivas Kongresi'nin 94'üncü Yılı Kutlandı

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, Sivas Kongresi'nin 94'üncü yıl dönümü kutlama programında yaptığı konuşmada, ülkede gerilimi yükseltmenin kimseye fayda sağlamayacağını belirterek, milletin uzlaşma çağrısına kulak verilmesi gerektiğini belirtti. Ortadoğu'nun sorunlar yumağı olduğuna dikkat çeken Çiçek, "Arap baharı çoktan Arap kışına dönmüştür. Her gün masum insanlar öldürülmekte, binlerce kadın genç kimsyasal silahlar ile katledilmektedir. Bölgede bir belirsizlik var. Biz de bundan etkilenmemek için demokraside aksayan yönleri düzeltmek, ekonomimizi güçlendirmek zorundayız" dedi.

Kurtuluş mücadelesi döneminde manda ve himayenin reddedilmesi, vatanın bölünmez bütünlüğü gibi kararların alındığı 4 Eylül Sivas Kongresi'nin 94'üncü yıl dönümü kutlama programı, kent merkezindeki Atatürk Anıtı'na çelenklerin konulması başladı. Anıt önündeki programa katılan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve il protokolü anıta çelenk koyup, saygı duruşunda bulundu. İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından program, tarihi kongrenin yapıldığı bugün Atatürk Kongre ve Etnoğrafya Müzesi önünde devam etti.

Buradaki programa TBMM Başkanı Camil Çiçek, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Vali Vekili Salih Ayhan, AK Parti Sivas milletvekilleri Hilmi Bilgin ve Ali Turan, CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve il protokolü katıldı. Sivas Devlet Tiyatrosu sanatçıları, oluşturulan platformda kongrenin canlandırmasını gerçekleştirdi. Atatürk rolünü, tiyatro sanatçısı Orkun Gülşen canlandırdı. Kongrenin canlandırmasını protokol üyeleri zaman zaman alkışlayarak izledi.

'KUTSAL BİR GÜN'

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Sivas Kongresi ve 4 Eylül tarihinin ebediyyen gurur duyulması gereken kutsal bir gün olduğunu söyledi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıkışıyla başlayan ve Amasya Tamimi ile süren milli mücadelenin kongreler ile önemli bir aşamaya ulaştığına dikkat çeken Çiçek, "Sivas Kongresi milli mücadelenin örgütlenme yolunu tamamlamış ve meclisin açılışına giden yolu açmıştır. Sandalye bile yokken açılan TBMM milletin iradesini taşımış, bağımsız iradenin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Meclis zor şartlarda milli mücadeleyi yürütmüş ve bağımsızlığımızı sağlamıştır" dedi. Çiçek, zaman zaman sorunlar yaşasa ve eksiklikleri bulunsa bile milletin demokrasi talebinden asla vazgeçmediğine dikkat çekerek şöyle devam etti:

"Demokrasi uğruna şehitler verilmiş, çeşitli sıkıntılardan geçilerek bugünlere gelinmiştir. Siyasi sistemimiz eksiklikler olsa da önemli noktaya gelmiştir. Bugün esksiklikleri tamamlama günüdür. Demokrasiye sahip olma, özgür ortamda yaşama ayrıcalığını fark ederek, bağımsızlığımıza Cumhuriyete ve demokrasiye daha çok sahip çıkma günüdür. Demokrasiyi geliştirmek, iyi işleyen çözüm, kalkınma ve refah üreten yapıya dönüştürmek bizim elimizdedir. Bu bizim aklımıza ve ferasatemize kalmıştır. ya gelişmiş bir demokrasi kuracağız, ya arabesk, yamalı bohça demokrasi işletmeye devam edeceğiz. ya özgür, temel haklarının güvence altında olduğu bir yapı kuracağız, ya da korku duvarları içinde yaşamaya devam edeceğiz. Birbirimiz karşı enerjimizi boşa harcayan, kısır çekişmelerin içerisinde olacağız ya da tarihin omuzlarımıza yüklediği sorumluluğun farkında olarak gelecek nesille daha güçlü bir Türkiye, daha güçlü bir demokrasi ve daha köklü bir demokrasi bırakacağız.Ben milletin gelişmiş bir demokrasi istediğinden eminim. Kimsenin bundan kaçma lüksü yoktur. Bugün demokrasimizde bir takım Yanlışlıklar varsa bunu birlikte düzeltelim. Demokratik sistem, katılımın, diyalog imkanını vermiştir. Milletimiz demokratik meşru çözümlerde bir araya gelip sorunlarınızı çözün diyor. Yasa ise yasa, Anayasa ise Anayasanızı yapın diyor. Bu sese hep birlikte kulak vermeliyiz. Gerilimi yükseltmenin kimseye fayda sağlamayacağı açıktır. Olan birlik ve kardeşliğimize olur. Daha olgun, sağduyulu ve aklıselim davranabilmeliyiz. Siyasi gerilimi yükseltmek kin ve gerilimi artırmak kimseye yarar getirmez. Bu ülkede sağ-sol, Alevi-Sünni, Kürt- Türk gerginliğini gördük ve acı tecrübesini yaşadık. Kardeşlerin birbirlerinin gırtlağına sarılmasını, kavga etmesini istemiyoruz. Bu acıdan çok çektik çok gözyaşı döktük. Bu acının sürmesini istemiyoruz. Bunlardan ders çıkaralım."

'ORTADOĞU SORUNLAR YUMAĞI'

Çiçek, ülkemiz çok sorunlu bir bölgede ateş çemberinin ortasında olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti:

"Bir türlü istikrarı sağlamamış Ortadoğu, yeniden yapılanmaya çalışan Avrasya ve kendisini bulmaya çalışan Asya ile yan yanayız. Türkiye'nin bu bölgelerin hepsi ile ilişkileri vardır. Tarihi ve ekonomik sebeplerle bunu sürdürmeye çalışmaktayız. Ortadoğu tam sorunlar yumağıdır, gelinen noktadan nasıl çıkacağı derin bir soru işaretidir. Demokrasiye geçiş sancılıdır. Arap baharı çoktan Arap kışına dönmüştür. Diktatörlük demokrasiye geçit vermemektedir. Her gün masum insanlar öldürülmekte, binlerce kadın genç kimyasal silahlar ile katleidlmektedir. Bu acıların dinmesi, ortadoğunun ve bölgenin bölgeinin bir an evvel huzur ve güvene kavuşması temennimizdir. Bölgede bir belirsizlik var. Biz de demokraside aksayan yönleri düzeltmek, ekonomimizi güçlendirmek zorundayız. Bu coğrafyada unutmayalım ki güçlü olanın ayakta kalma şansı vardır. Cumhuriyetimizi kuranları, o dönemin zor koşullarında böyle bir ülke bırakanları daima saygı ve şükranla anmalıyız."

CUMHURİYET VURGUSU

Son 100 yılda Türk milletinin kazandığı 3 önemli husus olduğuna vurgu yapan Çiçek şunları söyledi:

"Bunlardan biri bağımsızlıktır. Başka ülkelerin topraklarından gaz, kömür, petrol, demir çıkar. Bu ülkeyi ilk metre kazın şehit kemiği çıkar. Bunun farkında olalım. Burası sıradan bir ülke değil. Üstünde yaşıyoruz ama altındakilerin yeterince farkında olamıyoruz. Birinci kazanımımız bu ülkenin bağımsızlığıdır. İkincisi, Cumhuriyet ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'dir. Her ne sebeple olursa olsun devleti yıkmaya, yıpratmaya çökertmeye, ayrıştırmaya çalışan her türlü düşünce ve her türlü fesat hareketi karşısında siyasi kanaatimiz, düşüncemiz, mesleğimiz, mezhebimiz, meşrebimiz ne olursa olsun tek yumruk olmalıyız, tek yürek olmalıyız. Üçüncü kazanımımız demokrasidir. Demokrasinin öyle kolay kazanılmadığını bilmemiz lazım. Bu 3 kazanımı baba mirası tüketir gibi tüketemeyiz. Üzerine yenileri koymamız lazım. Yeni ilaveler getirmemiz lazım. Daha güçlü bir Türkiye, daha güçlü Cumhuriyet daha çağdaş bir demokrasiye taşımamız lazım. Bunun yolu birlik ve beraberliğimizden geçiyor. Bir şey kaybetmeden onun kıymetini bilemiyoruz. Bu topraklar üzerinde kim nifak tohumu ekmek istiyorsa, kim farklıklarımızı, husumete, itişmeye, kalkışmaya, bir birimizin gırtlağına sarılmaya vesile yapmaya çalışıyorsa bunun karşısında ülkemizi, vatanımızı seviyorsak, bir arada yaşamanın gereğine inanıyorsak bir ve beraber olmalıyız. Onun için 4 Eylül günü birlik noktasında tarihin üzerimize yüklediği sorumluluğu hatırlama günüdür. Bizi demokrasiye, Cumhuriyete kavuşturan en başta Gazi Mustafa Kemal, silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi şükranla anıyorum."

BAKAN YILMAZ: SİVAS KONGRESİ TARİHİ MİRASIN PARÇASI

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ise Sivas Kongresi'nin umutların tükendiği bir dönemde umutsuz olmanın bu millete yakışmayacağı ve millet desteğini alan bir hareketin başarıya ualşacağnıın 7 düvele haykırıldığı yer olduğunu söyledi. İnsanların hayatlarında önemli dönüm noktaları olduğu gibi, milletin, şehirlerin ve ülkelerin de önemli dönüm noktası olduğunu, Sivas Kongresi'nin de Türkiye'nin önemli bir dönüm noktası olduğunu belirterek şöyle dedi:

"Peki her yıl bunu tekrar anmak zorunda mıyız. Bu sorunun akıllara gelmesi doğaldır. Nasıl hayatındaki önemli olayları hatırlamayan bir insan hafızasını kaybetmiş sayılırsa, tarihini bilmeyen bir toplum da hafızasını kaybeder. Uzun dönemde felaketler ile karşı karşıla kalır. Kongrede Misak-ı Milli sınırlarını belirlenmiş, bunun takipçisi olunacağı ilan edilmiş. Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür parçalanamaz. Bir millet olmak ancak ortak hafızanın yaşatılmasıyla mümkün olur. 94 yıl sonra Sivas Kongresi'ni saygıyla hatırlıyoruz. Başta Mustafa Kemal olmak üzere tüm katılımcıları rahmetle saygıyla anıyoruz. Sivas Kongresi ortak tarihi mirasın bir parçasıdır. Sivas Kongresi'nden alınması gereken dersler bugün de var. Milletin ve toplumun desteğini almayan, milletin gücünü işler hale getirmeyen bir devletin varlığını sürdürmesi mümkün değildir. Devletsiz millet olur ama milletsiz devlet olmaz. Bu millet Erzurum ve Sivas Kongresi ile iradesini ortaya koyarak yeni kurmayı başardı. Devleti kuran milli iradedir. Sivas Kongresi'nin en önemli ilkelerinden biri milli iradeyi hakim kılmak temel esastır. Milli irade bin yıldır bu topraklarda yaşayan insanların bağımsız ve hür iradesidir. Sivas Kongresi ruhuna sahip olduğumuz sürece, istiklal mücadelerini başlatan şehitlerimizin ruhu şad olacaktır."

ÖDEL TÖRENİNDE RABİA İŞARETİ

Program kapsamında halk oyunları gösterileri yapılırken, 10 kilometrelik yol koşusu kapsamında dereceye giren sporculara ödülleri verildi. TBMM Başkanı Cemil Çiçek'ten birincilik ödülünü alan ve yarışmaya Konya'dan katılan atlet Fatih Bilgiç'in bu sırada Mısır protestoları ile özdeşleyen 'Rabia' işaretini yapması dikkat çekti. TBMM Başkanı Çiçek daha sonra şeref defterini imzaladı. TBMM Başkanı Çiçek, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve beraberindekiler daha sonra tadilat çalışmaları devam eden tarihi Kongre binasını ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı.

'AÇIM' DİYE BAĞIRDI

Bu arada tören programı öncesinde TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Mille Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas Belediyesi'ni ziyaret etti. Çiçek ve Yılmaz'ın belediyeye girişi sırasında bina önüne gelen Hasan Akın isimli bir vatandaş, "Sayın bakanım açım" diye bağırdı. Polis ekiplerince müdahale edilen vatandaş gözaltına alınarak olay yerinden uzaklaştırıldı. - Sivas