Dha yurt bülteni- 2

Cezaevinden firar etti, molotofkokteyli atarak evden çıkardığı eşini öldürdü

Afyonkarahisar'da hükümlü bulunduğu cezaevinden firar eden Ali Mıngır, geldiği Konya'da eşi Birsen Mıngır'ın (48) bir erkekle birlikte yaşadığı iddia edilen eve molotofkokteyli atarak yangın çıkardı. Ali Mıngır, yangın nedeniyle dışarı çıkan eşi Birsen Mıngır'ı pompalı tüfekle öldürüp, kaçtı.

Olay, saat 05.30 sıralarında merkez Meram ilçesi Sahibata Mahallesi Balıklı Çeşme Sokak'ta meydana geldi. Afyonkarahisar'da hükümlü bulunduğu açık cezaevinden firar eden Ali Mıngır, eşi Birsen Mıngır'ın, B.D. adlı erkekle birlikte yaşadığı iddia edilen eve geldi. Ali Mıngır, arkadaki mutfak penceresinden motolofkokteyli atarak yangın çıkardı. Birsen Mıngır, yangın nedeniyle panikle evden dışarı çıktı. Bu sırada Ali Mıngır, eşine pompalı tüfekle ateş açtı. Sırtından vurulan Birsen Mıngır, kanlar içinde yere yığılırken, Ali Mıngır olay yerinden kaçtı.

Silah sesini duyan B.D. de iki oğluyla birlikte dışarı fırladı. İhbar üzerine çağrılan ambulansla Konya Numune Hastanesi'ne kaldırılan Birsen Mıngır, doktorların tüm müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi. Alevler itfaiye ekipleri tarafından söndürüldü.

Polis, kaçan Ali Mıngır'ın yakalanması için çalışma başlattı.

(Görüntü Dökümü
-----------------------
Evin dışından detay
Polisin inceleme yapması
Genel ve detay
Haber- Kamera:   Mehmet IŞIK KONYA DHA))
=========================

Teslim olan PKK'lılar: Örgüte katılan tüm gençler hayal kırıklığına uğruyor

Behçet DALMAZ/VAN, - VAN İl Jandarma Komutanlığı tarafından yürütülen ikna çalışmaları sonucu Şırnak'ta güvenlik güçlerine teslim olan 2 kadın terörist, fırsatını buldukarı anda çok sayıda teröristin kaçacağını anlattı. Teröristler ifadelerinde, PKK'ya katılan tüm gençlerin hayal kırıklığına uğrayıp, örgütün gerçek yüzüyle yüzleştiklerini söyledi.

Van İl Jandarma Komutanlığı'nın bölücü terör örgütü üyelerinin aileleri ile görüşülerek çocuklarının teslim olmalarını sağlamak amacıyla yürüttüğü çalışmalar kapsamında PKK'lı 2 kadın terörist, 19 Ağustos'ta örgütten kaçıp silahsız ve teçhizatsız olarak Şırnak'ta Namazdağı üs bölgesindeki güvenlik güçlerine teslim oldu. Teröristlerin jandarmada verdiği ifadeler, örgütün karanlık yüzünü ortaya koydu. Teröristler ifadelerinde, örgütün, gençleri saflarına katmak için imkansız vaatlerle propaganda yaparak, psikolojik etkileme yöntemlerine başvurduğunu, ancak katılan tüm gençlerin hayal kırıklığına uğrayıp, PKK'nın gerçek yüzüyle yüzleştiklerini söyledi.

Birçok teröristin ilk fırsatta kaçmak için çaba sarf ettiğini anlatan kadın teröristler, çok sayıda teröristin teslim olmayı istediğini, ancak örgütün, teslim olmaları halinde güvenlik güçleri tarafından kendilerine işkence yapılacağı ve öldürülecekleri yönünde asılsız propaganda yaptığını belirtti.

ÖRGÜTÜN MORAL VE MOTİVASYONU BİTİK DURUMDA

Teslim olan iki terörist, örgüt üyelerinin moral ve motivasyon olarak bitik durumda ve gerçeğin farkında olduğunu, ancak cesaret edip dile getiremediğini anlattı. Bunu kendi aralarında dile getirenlerin grup sorumluları tarafından ajanlıkla suçlanarak ağır şekilde cezalandırıldığını kaydetti. Örgüte kazandırmak için özgürlükçü ifadeler kuran örgüt üyelerinin, gençleri dağlara çıkardıktan sonra gerçek yüzlerini göstermeye başladıklarını, örgütten ayrılmanın sonunun ölüm olacağını söylediği kaydedildi.

Teröristler ifadelerinde, gençlerin, örgütün yalanlarına kanmamaları gerektiğini, teslim olduktan sonra devletten hiç beklemedikleri bir muamele gördüklerini, sürecin her aşamasında güvenlik güçlerinin yanlarında olduklarını, içten ve samimi davrandıklarını, devletin bu gerçek yüzünün bilinmesi halinde örgütte kimsenin kalmayacağını söyledikleri belirtildi.

Kadın terörisler, teslim olmak isteyen örgüt üyelerinin vakit geçirmeksizin en yakın güvenlik kuvvetine müracaat etmeleri ya da telefon etme imkanı bulurlarsa 140/155/156 numaralarını aramalarının kendileri için tek kurtuluş olacağını anlattı.
BİLGİ İÇİN.
=========================

Otomobil takla attı: aynı aileden 5 kişi yaralandı

Aksaray'da iddiaya göre bir aracın sıkıştırması sonucu sürücüsünün kontrolünden çıkan otomobil, şarampole devrilip takla attı. Kazada sürücü, eşi, 2 çocuğu ve annesi yaralandı.
Kaza, saat 05.30 sıralarında Aksaray-Adana karayolunun 6'ncı kilometresinde meydana geldi.  Bedirhan Elaldırsın (35) yönetimindeki 06 ZEV 77 plakalı otomobille Hatay'dan Ankara'ya giderken, iddiaya göre başka bir araç sıkıştırdı. Elaldırsın da direksiyon kontrolünü kaybedince   otomobil, şarampole devrilip takla attı. Kazada sürücü Bedirhan Elaldırsın,  annesi Songül (67), eşi Gizem (29), çocukları Burak (3) ve Batuhan Elaldırsın (1) yaralandı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık görevlilerince ilk müdahaleleri olay yerinde yapılan yaralılar ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı.  Yaralıların sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.
Soruşturma sürüyor.

(Görüntü Dökümü
-----------------
-  Takla atan araçtan detaylar

- Hastanede yaralıların görüntüsü

Haber-Kamera:   Erkan ALTUNTAŞ AKSARAY DHA))

=========================

Hayallerinin peşinden koştu, öğretmenliği bırakıp avukat oldu

Denizli'de 38 yaşındaki Ayhan Oran 18 yıl özel okullarda yaptığı matematik öğretmenliğini bırakıp, hayallerinin peşinden koştu. Kazandığı hukuk fakültesini başarıyla bitirerek diplomasını alan Oran, stajın ardından avukatlık yapmaya hazırlanıyor.

Tunceli'nin Mazgirt ilçesinde 6 çocuklu bir ailenin en büyük evladı olarak dünyaya gelen Ayhan Oran, zor şartlar altında eğitim hayatına başladı. Yoksullukla mücadele eden, tarla işlerinde çalışarak ailesine destek olmaya çalışan Oran, çevresinin de yönlendirmesiyle öğretmen olmaya karar verdi. 1997 yılında Pamukkale Üniversitesi Matematik Öğretmenliği Bölümü'nü kazanan Oran, 2001 yılında mezun olarak Denizli'de meslek hayatına başladı. Özel okullarda matematik dersleri veren Oran, daha sonra ise hayallerinin peşinden koşmak istedi. Küçük yaşlardan itibaren yapmak istediği avukatlık mesleği için 1 yıl boyunca ders çalışıp sınava hazırlandı. Çalışmalarının ardından girdiği sınavda başarılı olan Oran, Ankara'daki bir üniversiteyi (Çankaya Üniversitesi) kazanmayı başardı. Oran, 4 yıllık eğitimin ardından 38 yaşında ikinci kez kep atma mutluluğu yaşadı. Diplomasını alarak avukat olmaya hak kazanan evli ve iki çocuk babası Oran, Denizli Barosu'na kayıt olarak zorunlu stajyer avukatlık görevine başladı.

HAYALLERİNİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜ
Oran, hukukçu olabilmek için çok çalıştığını, hayallerini gerçekleştirdiği için çok mutlu olduğunu söyledi. Eşinin bu süreçte en önemli destekçisi olduğunu kaydeden Oran, "Ben Tunceli'de zor şartlar altında doğup büyüdüm. O zamanlar çiftçilik ile geçimimizi sağlıyorduk. En kısa yoldan hayata atılabilmenin yolu öğretmen olabilmekti. Öğretmenlik, maneviyatı çok yüksek bir meslek. Bu mesleği uzun süre yapabildiğim için gurur duyuyorum. Aklımda ise hep hukukçu olabilmek vardı. Karar verdim ve çalışmaya başladım. Ardından Hukuk Fakültesi'ni kazandım" dedi.

ÖĞRENCİLERİYLE MEZUN OLDU
Hukuk eğitiminin kendisi için zorlu geçtiğini ifade eden Oran, "Bunu başarmak benim için kolay olmadı. Gündüz öğretmenlik yapıp gece yarılarına kadar hukuk derslerine çalışıyordum. Üniversite okurken, kendi yetiştirdiğim öğrencilerimle aynı sınıfta ders aldık. Bu çok güzel bir şeydi. Ben de onlar gibi çok heyecanlıydım. Onlarla aynı sırada oturmak gurur vericiydi. 4 yıl sonunda başarıyla mezun oldum. Terazisi şaşmayan, vicdanın ön planda olduğu, düzgün bir avukat olmak istiyorum" diye konuştu.

'GENÇLER HAYALLERİNİN PEŞİNDEN KOŞMALI'
Başarılı olabilmek için önce hayal kurmak gerektiğini kaydeden Oran, "Bir insan bir şeyi isterse yapar. Hayallerin peşinden gidilmeli. Ben yıllar sonra avukat olmaya karar verdim. Çok çalıştım ve başardım. Gençlere hayallerinin peşinden koşmalarını, zorluklar karşısında pes etmemelerini tavsiye ediyorum" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Ayhan Oran'ın görüntüsü

-Ayhan Oran'ın hukuk kitaplarını incelemesi

-Ayhan Oran ile röp.

Haber-Kamera: Deniz TOKAT/ DENİZLİ,
=========================

Kanseri yenen Saadet Gürgen ikinci baharını yaşıyor

İzmir'de, geçmeyen öksürük şikayetiyle Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvuran, yapılan tetkiklerde akciğerinde tümör ve kalp etrafında sıvı birikmesi olduğu belirlenen Saadet Gürgen (51), genetik haritası çıkarılarak uygulanan tedavi ile sağlığına kavuşup, kanserden kurtuldu. Hayatının ikinci baharını yaşadığını söyleyen Gürgen, kanser hastalarının ölüm düşüncesini zihinlerinden atarak, mücadele etmelerini ve yaşama sarılmalarını istedi.

İzmir'in Bayraklı ilçesinde yaşayan emekli muhasebeci Saadet Gürgen, öksürüğü geçmeyince geçen şubat ayında hastanaye gitti. Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan muayenenin ardından akciğerinde dördüncü evrede bir tümör tespit edilen Gürgen'in kalp çevresinde de sıvı birikimi olduğu belirlendi. Bunun üzerine hastanede tedavisi başlayan Gürgen, bu süre zarfında yaşama sevincini hiç kaybetmedi. Tedavisi sırasında kalbindeki sıvı nedeniyle karnında ödem oluştu ve 7 gün boyunca Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yoğun bakım servisinde kaldı. Daha sonra tekrar Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirilen Saadet Gürgen, yalnızca bir kez kemoterapi aldı. Ardından 'akıllı ilaç' yöntemi ile ameliyat olmadan, 6 ay sonra sağlığına kavuştu. Kanser olduğunu öğrendiği anda gözünden birkaç damla yaş geldiğini, fakat kendini hemen toparlayarak durumu kabullendiğini ifade eden Gürgen, şimdi evinde kendisi gibi emekli olan eşi Alper Gürgen (53) ve üniversite öğrencisi Naz Gürgen (20) ile birlikte, yeni bir hayata başladı.

'KANSERLE OYUN OYNADIM'
Kansere yakalandığını öğrendiğinde kendine "Ağlamak yok" diye söz verdiğini söyleyen Saadet Gürgen, "Hastalığımı öğrendikten sonra bunu kabullenerek, mücadele etme kararı aldım. Ne pahasına olursa olsun, kanseri yeneceğime inandım. Kendime, bu hastalığın sadece bir grip olduğunu ve tedavimin sonunda iyileşeceğimi söyledim. ve kızım, eşim, ailem sayesinde bunu başardım" dedi. Doktorların ve hastane çalışanlarının kendisine karşı yaklaşımlarından dolayı, pozitif düşüncelerin geliştiğini de anlatan Gürgen, kanserle oyun oynadığını ifade ederek,
"Ben kanserle oyun oynadım. ve o oyunu kazandım" dedi. Hastanede kendisi gibi kanser hastalarının olduğunu da belirten Gürgen, "Hastanede bazı hastalar, 'Ben öleceğim' diyor. Rica ediyorum, lütfen ölüm fikrini kafanızdan atın. Doktorunuz ne derse onu uygulayın. Ormanlık alanda yürüyüş yapın. Ben yüksek besin değerinden dolayı eşek sütü içiyorum. Her gün bir limon yiyorum. Her sabah uyandığımda gülerek kendime 'Günaydın' diyorum. Kızıma, eşime sarılıyorum. Şu anda çok mutluyum" diye konuştu.

'PARAŞÜTLE ATLAYIŞ YAPMAK İSTİYORUM'
Hastalığını öğrenen kimi insanların "Bulaşıcı bir hastalık mı, bize de bulaşır mı" gibi düşüncelere kapıldıklarını, ancak hiçbir olumsuzluğun kendisini yıldırmadığını söyleyen Saadet Gürgen, "Ben savaşmayı seven bir insanım ve savaştım. Şimdi de zaferin tadını çıkarıyorum. İnsanlarımız ölümü değil yaşamayı tercih etsin. Doktorum izin verirse, 2020 yılının ilk aylarında uçaktan paraşüt ile atlamak istiyorum. Yürüyüşleri, doğayı çok seviyorum. İçinizde yaşama sevinci olunca, ölüm aklınızda kalmıyor. Ben şimdi ikinci baharımı yaşıyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Saadet Gürgen'in evinden görüntü

-Gürgen ailesinden görüntü

-Saadet Gürgen'in ailesi ile birlikte görüntüsü

-Saadet Gürgen ile röp.

-Genel ve detay görüntü

Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Davut CAN/ İZMİR,

=========================

Süt kamyonu altında kalan bisikletli çocuk öldü

Bursa'da evinin önünde bisikletiyle gezdiği sırada süt toplama aracının altında kalan 5 yaşındaki Alperen Arap, hayatını kaybetti.
Kaza, akşam saatlerinde Mustafakemalpaşa ilçesi Yalıntaş Mahallesi'nde meydana geldi. 75'inci sokakta bulunan evinin önünde bisikletiyle gezen Alperen Arap, bir anlık dikkatsizlik sonucu Enis D. (24) yönetimindeki 16 AR 973 plakalı süt toplama kamyonetin altında kaldı. Kazanın ardından kanlar içinde yerde yatan küçük Alperen'i gören sürücü Enis D. şok geçirirken, mahalle sakinleri sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılan Alperen Arap, Mustafakemalpaşa Devlet Hastanesine kaldırılarak tedaviye alındı. Durumu ağır olan Alperen, doktorların müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Ççuklarının ölüm haberini alan aile hastanede sinir krizi geçirdi.
Olayın ardından sürücü Enis D., polis merkezine götürüldü. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
----------
-Bisiklet detay
-Kamyonet detay
-Olay yeri detay
-Genel, detay görüntü

Haber-Kamera: Hayrettin GÖK/MUSTAFAKEMALPAŞA (Bursa),

===================

Kurban Bayramı'nda kaçan boğa, yaylada bulundu

Erzincan'da Kurban Bayramı'ndan bir gün önce kaçan kurbanlık boğa, 10 kilometre uzaklıkta ve 3 bin 200 metre rakımdaki yaylada bulundu. Bölgedeki köylerden birinin sürüsüne karışan boğa, bulunduğu yerden indirilemeyince, yaz sonunda sürünün yayla dönüşünün beklenmesine karar verildi.
Olay Erzincan'ın Üzümlü ilçesinde Kurban Bayramı'ndan bir gün önce, arefe gününde meydana geldi. Aile fertleri ile birlikte 7 bin lira vererek yaklaşık 200 kilo ağırlığında bir kurbanlık boğa alan Oral Sarıoğlu (55), boğayı akşam saatlerinde Üzümlü Belediyesi Mezbahanesi'ne getirdiği sırada elinden bir anda kaçırdı. İlçe merkezinde yaşanan kovalamaca evlerin bahçesinde devam etti. Havanın kararması ile fenerler yardımı ile boğayı arayan Sarıoğlu ve yakınları tüm çabalara rağmen bulamadı.
BAYRAM SÜRESİNCE DRONE İLE ARAMA YAPILDI
Kurbanlık boğasını havanın kararması ile bulamayan Oral Sarıoğlu, durumu güvenlik güçlerine bildirmesinin ardından bayramın birinci gününde yakınları ile birlikte ilçenin yüksek kesimlerinde yeniden aramaya çıktı. Ancak kayıplara karışan kurbanlığa ait bir iz bulunamadı. Bunun üzerine dağlık alanda havadan arama yapması için bir drone kiraladı. Bayramın üçüncü gününe kadar devam eden bu arama da sonuç vermedi. Bunun üzerine Sarıoğlu, kaçan kurbanlıktan umudunu kesti ve yeniden bir kurbanlık aldı.
3 BİN METRE YÜKSEKLİKTEKİ YAYLADA ORTAYA ÇIKTI
Bayramın ardından bölgedeki tüm köylere ve hayvan yetiştiricilerine haber ulaştıran Sarıoğlu, kaçan boğanın ilçeye yaklaşık 10 kilometre ve 3 bin 200 metre yükseklikteki Sarıkaya Köyü'nün yaylasında, başka bir çobana ait sürünün arasında olduğu haberini aldı. Sürü sahibi ile görüşen Sarıoğlu'na, hayvanının kendi ineklerinin arasında olduğunu ve gelip alabileceğini söyleyen çoban merak etmemesi gerektiğini bildirdi. Bunun üzerine iki kişi görevlendiren Sarıoğlu, "İki arkadaş önce araçla, ardından 4-5 kilometre yürüyüşün ardından yaylaya ulaşarak gece vakti boğayı indirecekti, ancak tek başına gelmediği için onlarda başarılı olamadılar" dedi. Bölge dağlık ve yol olmadığı için sürü sahibi ile yaptığımız görüşme de orada kalmasında ve kış ayları ile birlikte tüm hayvanların yayla dönüşünde indirmeye karar verdik" dedi.
GEÇTİĞİMİZ YILDA KURBANINI KAÇIRMIŞ
Evli ve 3 çocuk babası Oral Sarıoğlu, geçtiğimiz kurban bayramında da kurbanlarının kaçtığını, ancak gündüz olduğu için bir süre sonra yakaladıklarını belirterek, "Bu bayram yaşadıklarımız film gibi, kaçması, kovalamaca sürecimiz, insanlara zarar vermemesi için gösterdiğimiz çaba, harcadığımız emek çok fazla, günler geçmesine rağmen bulunacağından emindik. Bölgedeki sürü sahipleri yabancı hayvanları birbirlerine haber verirler, buralarda hırsızlık olmaz ve şükür ortaya çıktı. Ancak günler sonra bile halen kurbanlığımıza ulaşamadık. Bulan çoban gerekli bakımını yapacak, yaylalarda otlayacak, artık kış aylarının gelmesini bekleyeceğiz, yayla zamanının sonra ermesi ile birlikte indirdikten sonra adak kurbanı olarak kesmeyi amaçlıyoruz. Kestikten sonra da ihtiyaçlılara dağıtacağız" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
----------
-Kurbanlığın kaçması ve kovalamacasından görüntü (cep telefonu)
-Kurbanlık sahibinin kurban ile konuşması
-Kurban sahibinin açıklaması

Haber-Kamera: ERZİNCAN,

======================

Balıkçıların ağına takılan karabatağı kurtardı

Ardahan'ın Çıldır ilçesinde balıkçıların göle attığı ağa takılarak mahsur kalan karabatak, 18 yaşındaki İbrahim İncedere tarafından kurarıldı. Gölden bitkin bir halde çıkıralan karabatak, karada bir süre dinlendikten sonra uçarak uzaklaştı.
Ardahan- Kars il sınırında kalan ve 123 kilometrekare alanı ile Doğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük tatlı su ve Van Gölü'nden sonra en büyük ikinci gölü olan Çıldır Gölü'nde 15 Ağustos itibari ile avlanmaya yasağı kalktı. Geçimlerini balık avlayarak sağlayan çok sayıda balıkçı sandalları ile açıldıkları göle ağlarını bıraktı. Bu ağlardan birine takılan karabatak ise uzun bir süre gölde mahsur kaldı. Yakınları ile birilkte göl kenarında gezen İbrahim İncedere, hiç düşünmeden göle girip karabatağı kurtardı. İncedere, uzun bir süre gölde ağdan kurtulmak için mücadele veren ve bitkin düşen karabatağı karaya çıkarıp yiyecek verdi. Burada bir süre dinlenen karabatak uçarak uzaklaştı.
Deniz seviyesinden bin 959 metre yükseklikteki Çıldır Gölü'nde, yaz kış demeden balık avcılığı yapıldığını söyleyen İbrahim İncedere bu gibi olaylarla sık sık karşılaştıklarını söyledi. Göl kenarında gezerken ağa takılan karabatağı kurtarmak için suya girdiğini belirten İncedere, "Kuş çok korkmuş ve bitkin bir haldeydi. Onu karaya çıkarıp biraz yiyecek verdim. Bir süre dinlenip kendine gelince de uçarak gitti" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
----------
-Çıldır gölünden detay
-İbrahim İncedere'nin karabatak'ı kurtarmak için göle girmesi
-Ağlara takılan karabatak
-Karabatağın kurtarılması
-Karabatağın ayaklarının incelemesi
-Karabatağın göle salıverilişi

Haber-Kamera: Suat İNCEDERE/ ÇILDIR (Ardahan),

===================

Hakkari'de taksilere denetim

Hakkari kent merkezinde polis ekipleri, taksilere yönelik uygulama yaptı. Uygulamada taksiler ve sürücüleri tek tek denetlendi.
İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Şubesi ekipleri, kent merkezindeki Medeni Sancar Kavşağı'nda taksilere yönelik yol uygulaması yaptı. Vatandaşların can ve mal güvenliği ile huzur ve sükunun sağlanması amacıyla yapılan uygulamada taksiler ve sürücüleri denetlendi. Ekipler ayrıca araçlardaki taksimetre, çalışma karnesi ve araç bakımının olup olmadığını denetledi.

Görüntü Dökümü
----------
-Polis ekilerinin ticari araçları durdurması
-Araçlarda kontroller yaparken
-Trafik polisleri, ticari taksilerde taksimetre olup olmadğını sürücülere sorarken
-Genel ve detaylar

HABER: Mehmet ÖZKAN/HAKKARİ,