CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, terör örgütü FETÖ'nün darbe girişimiyle ilgili, "Siz, devletin en temel kurumuna bir kişiyi getiriyorsunuz. Bu kurum, bu kadar büyük organizasyonu, yani bir darbe organizasyonunu haber alamıyorsa, önlemler zamanında alınamıyorsa istihbarat zafiyetinin ötesinde, bir yönetim zafiyeti vardır. Çünkü o kişileri oraya siz getirdiniz, ben atamadım." değerlendirmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, NTV'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, darbe girişimiyle ilgili 'Ben, bunu eniştemden öğrendim. Bir istihbarat zafiyeti var.' dedi. Bununla ilgili ne diyorsunuz? 15 Temmuz gecesi netleşti mi?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, istihbarat zafiyetinin bulunduğu yerde, yönetim zafiyetinin de olduğunu savundu.
Kılıçdaroğlu, "Siz, devletin en temel kurumuna bir kişiyi getiriyorsunuz. Bu kurum, bu kadar büyük organizasyonu, yani bir darbe organizasyonunu haber alamıyorsa, önlemler zamanında alınamıyorsa istihbarat zafiyetinin ötesinde, bir yönetim zafiyeti vardır. Çünkü o kişileri oraya siz getirdiniz, ben atamadım." ifadesini kullandı.
İnanca, kimliğe, siyasi görüşe bakılmadan liyakata göre hareket etmenin önemine işaret eden Kılıçdaroğlu, işi ehline verme anlayışından yola çıkılsaydı, belki de bu darbelerin hiçbirinin olmayacağını söyledi.
"Bir odaktan talimat alıp, o odağın isteği üzerine darbe yapıyorsanız, siz aklınızı artık kullanmıyorsunuz, başkalarının aklını kullanıyorsunuz demektir." diyen Kılıçdaroğlu, devlette "liyakatın gereği" ilkesinin yerine getirilmesi gerektiğini ifade etti.
Kılıçdaroğlu, "Hükümet çevreleri, '17-25 Aralık'ın bir darbe olduğunu çok anlattık ama bu mücadele yalnız kaldık, yeterli desteği göremedik. Hatta CHP, bu yapıdan aldığı birtakım belge ve bilgileri kamuoyuyla paylaşarak ekmeklerine yağ sürdü.' diyor. Bu eleştirilere ne dersiniz?" sorusu üzerine, şunları kaydetti:
"Özel bir tartışma alanı yaratmak istemem. Dün, Sayın Abdullah Gül'ün, Meclis Başkanı'nın, Adalet Bakanı'nın olduğu bir ortamda şunu söyledim; 'Yıllar yılı biz bu terör örgütü Fethullah Gülen uygulamasının ne kadar yanlış olduğunu anlattık ama size bir türlü anlatamadık.' Yargıtaya 160 kişi atanırken, TBMM kürsüsünden 'Yargıtaya 160 militan atadınız' dediğim zaman, suçlanan ben oldum. Şimdi haklı çıktım. Haklı çıkmak yetmiyor ki. Devlette liyakat sistemini, bütün bu atamaları kim yaptı? Ben mi yaptım o atamaları? Bütün bu atamaların yanlış olduğunu, yargının bağımsızlığının, tarafsızlığının elden gittiğini söyledik. Ergenekon, Balyoz davalarının yanlış olduğunu, masum bir sürü kişinin o davalarda mahkum edildiğini söyledim, ben suçlandım, benim hakkımda fezlekeler düzenlendi. Kimin hakkında fezleke düzenlendi, Hükümet, bakanlar hakkında mı düzenlendi? Hayır."
-"Başbuğ, Şık tutuklandığında kim itiraz ediyordu"
"İlker Başbuğ tutuklandığı zaman bu ülkenin cumhurbaşkanı, başbakanı, adalet bakanı yok muydu? Ahmet Şık tutuklanıp, hapse atıldığı zaman bu ülkenin başbakanı, bakanı, adalet bakanı, mahkemeleri yok muydu? Kim itiraz ediyordu? Biz itiraz ediyorduk." diyen Kılıçdaroğlu, bununla ilgili gerçeklerin 17-25 Aralık'tan sonra anlaşıldığını ancak bunun, "17-25'i aklama olayına" dönüşmemesi gerektiğini söyledi.
"15 Temmuz, 17-25 Aralık'la ilgili görüşlerinizi değiştirdi mi?" sorusu üzerine, Kılıçdaroğlu, "Hayır. Belgesi, bilgisi hepsi doğru. Bu olayı kullanarak başka bir olayı aklamaya kimse yeltenmeyin. Her şeyi, kendi anlayışı içinde değerlendirmemiz gerekiyor. Alıp da olayı başka bir yere götürüp, onu aklama mekanizmasının bir aracı olarak kimse kullanmasın. Her şey farklı." dedi.
Kılıçdaroğlu, siyaset kurumunun temel görevlerinden birisinin halka hesap vermek olduğunu hatırlatarak, devlet soyulmuşsa, siyaset kurumu halkına hesap vermiyorsa burada bir sorun olduğunu kaydetti.
"Bu aşamadan sonra, Türk Silahlı Kuvvetlerinin komuta kademesinde, MİT Müsteşarlığında bir değişiklik olur mu? Olmalı mı?" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Yeni bir hedef koyması lazım Hükümetin ve çıkıp millete 'Ben, devlet yönetiminde liyakat esasına uyacağım' diye söz vermesi lazım." yanıtını verdi.
"Liyakat sistemi yeniden inşa edilmeli"
Hukuk mezunu bir çocuğun açılan bütün sınavlarda birinci, ikinci ya da üçüncü olmasına, yazılıyı kazanmasına rağmen elenmesini örnek veren Kılıçdaroğlu, "Çocuk dava açtı. 'Ben sözlüde de bütün sorulara cevap veriyorum.' dedi. Danıştay, 'Sözlüye kamera konulacak' kararı verdi. Sonra Hükümet bir kanun getirdi, 'Sözlü sınavlarına kamera konmaz' dendi. Ne için? Bu çocuğun tek bir kusuru vardı, Tunceli'de doğmuş olması, o kadar. Cemaatten olsaydı, el üstünde tutup, onu hakim yapacaklardı. Bakın liyakatın önemi budur." dedi.
Kılıçdaroğlu, liyakatta kişinin doğduğu yere, inancına, kimliğine değil işi en iyi şekilde, ahlaklı bir şekilde yapıp yapmadığına bakılması gerektiğinin altını çizdi. Bozulan liyakat sisteminin yeniden inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet'i kuranların da liyakata önem verdiğini anımsattı.
Eski başbakanlardan merhum Bülent Ecevit'in, liyakatın ilk adımı olarak KPSS sınavlarını getirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Bugün bakanlıkların, cemaatler tarafından paylaşıldığını da çok iyi biliyoruz. Bürokraside herhangi bir yere sorduğunuz zaman hangi cemaatin, hangi bakanlıkta egemen olduğunu görürsünüz. Türkiye'yi bu felakete götürür. Kişilerin inancına saygı gösteririm ama benim inancım, benim yükselmeme gerekçe olmamalı. Aklım, birikimim ve saygın duruşum yükselmeme gerekçe olmalı." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, "Türk Silahlı Kuvvetlerinde böylesine ciddi bir darbe girişimini başlatabilecek kadar paralel yapı mensupları olduğuna inanabilir miydiniz? Elinizde böyle bir bilgi var mıydı?" sorusuna, "Türk Silahlı Kuvvetleri bu tür yapılanmaları izin vermek istemedi ama 2002'den başlayarak, milli yapılanmaları ordunun dışına çıkarmak istediler. Çünkü ordular, cemaat, etnik kimlik, inanç yapıları değildir. Orduların temel hedefi kendi ülkesinin güvenliğini korumaktır." yanıtını verdi.
"3-5 kişiyi görevden alarak çözemezsiniz"
Yüksek Askeri Şuralarda, "Bu askerleri atamazsınız" şeklinde kararlara muhalefet şerhi konulduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Muhalefet şerhini ben mi koydum?" diye sordu.
Darbeden herkesin çıkaracağı derslerin olduğunu, bütün partilerin sağlıklı bir öz eleştiri yapması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "3-5 kişiyi görevden alarak bu iş çözülmez, önce zihniyetimizi, anlayışımızı değiştireceğiz. Devlet denen kurumun, bildiğimiz bir siyasi parti kültürüyle yönetilmeyeceğini bilmemiz gerekir." dedi.
"Genelkurmay Başkanlığının Milli Savunma Bakanlığına bağlanması görüşünün" sorulduğu, Kılıçdaroğlu, şu karşılığı verdi:
"Milli Savunma Bakanlığına bağlı olmasıyla, başbakana bağlı olması arasında ne fark var? Başbakanlığa bağlı olduğu zaman değişen bir şey mi oldu? Ne oldu? Gidildi, muhalefet şerhi konuldu. Asker, 'Bunlar Fetullah Gülen cemaatindendir, ordudan çıkması lazım.' dedi. Dönemin başbakanı, cumhurbaşkanı dedi ki 'Hayır, bunların kalması lazım.' Başbakanlığa bağlıydı. Milli savunma bakanına bağladığınızda ne olacak, tablo değişecek mi? Önce zihniyet değişikliği yapmak, sıcak siyaseti kurumların içine sokmamak gerekiyor."
Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi
CHP'ye de sızmış paralel yapı mensuplarının olup olmadığı ve bunlara ilişkin tedbir alınıp alınmayacağının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, "Bizim bir istihbarat örgütümüz yok. Kim paralelci, kim paralelci değil biz bilmiyoruz ama devletin istihbarat örgütü gelip de 'Şu kişi şöyledir, bu kişi böyledir' diye bir şey verirse bakarız. Biz bir siyasi partiyiz." diye karşılık verdi. Kılıçdaroğlu, kendilerine gelen her bilgiyi kontrol ettiklerini de söyledi.
İstanbul'da pazar günü düzenlenecek miting için Büyükşehir Belediyesince ücretsiz ulaşım sağlanacağının, AK Parti'den de katılım olacağının belirtilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Herkese açık. Çünkü bu Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi. Cumhuriyet ve demokrasi sadece bizim değil bütün siyasi partilerin, vatandaşların ortak beklentisi, amacı, kültürü olmak zorunda." ifadesini kullandı.
" Taksim'deki mitingle bir anlamda CHP'lilerin darbe girişimi gecesi neden sokağa çıkmadığı yönündeki eleştirilere de mi karşılık vereceksiniz" denilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, parti tabanından da kendilerine mitingle ilgili talebin geldiğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, darbe girişiminin olduğu gece bazı CHP'lilerin sokaklarda olduğunu da kaydetti.
Demokrasiyi darbe girişimlerinin panzehiri olarak nitelendiren Kılıçdaroğlu, "21. yüzyılın Türkiye'si Cumhuriyet'in tam demokrasiyle taçlandırıldığı bir Türkiye olmak zorundadır. Biz nasıl ki Cumhuriyet'i kurduğumuzda bütün mazlum ülkelere örnek olduysak, Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandırıp yine bütün mazlum ülkelere, bütün İslam dünyasına aslında örnek olabiliriz. Bu fırsatı hiç kaçırmamalıyız." diye konuştu.
"Kılıçdaroğlu Aczmendi diye bir suçlama da yapılmıştı"
Yargı süreçleri ve devlet mekanizmasının yeniden nasıl toparlanacağına yönelik soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Her kaos sonrası farklı bir tablo çıkar. İhbar furyası başlar. Bu sadece bu tür olaylarda değil bürokrasiden biliyorum, örneğin Hükümet değişir bürokratlarla ilgili dünya kadar ihbar gider." dedi.
O dönemlerde kendisi hakkında da şikayet, ihbar dilekçelerinin gittiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Kimisi 'komünist' kimisi 'faşist' demiştir ama beni en çok güldüren benim hakkımda 'Kılıçdaroğlu Aczmendi' diye bir suçlama da yapılmıştır. Bütün bunlar olur ama devleti yönetenlerin sağduyuyla hareket etmesi lazım. Bir mağduriyet sınıfı yaratılırsa, buna ortam sağlanırsa bu doğru değildir. Belki bunların içinde masum insanlar da var. Karar alırken daha dikkatli kararlar almak zorundasınız. Biz hukukun üstünlüğünü bunun için savunuyoruz. Birisi suçluysa tamam gereğini yaparsınız."
Devletin kin ve öfkeyle hareket edemeyeceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, herkesin hukuk içinde yargılanmasının önemine değindi.
Yaşananların ardından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile görüşüp görüşmediğinin sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, Meclis'te diğer siyasi parti temsilcilerinin, bakanların da bulunduğu ortamda bir araya geldiklerini hatırlattı.
(Bitti)
Son Dakika › Politika › CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?