Milli Savunma Bakanı Işık Açıklaması

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, "Allah muhafaza hala bu oyunlar bitmiş değil, Türkiye'nin zayıflaması için gücünü kaybetmesi için pek çok mihrakın birlikte çalışmaya devam ettiğini biliyor muyuz? Bugün FETÖ'cülerin, PKK'lıların ve onların uzantısı bazı örgütlerin Avrupa'da cirit attığını, Türkiye aleyhinde pek çok hainane çalışmalar yürüttüğünü biliyor muyuz?" dedi.

Işık, Gümüşhane Belediyesi, TOKİ, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve diğer ilgili kurumların iş birliğinde hayata geçirilecek modern pazar yeri, 11 acil çağrı merkezi, imam hatip ortaokulu ve spor salonu, iş geliştirme merkezi ile 528 konutun temelini atmak için Karaer Mahallesi'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, memleketinde bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Konvoyda meydana gelen kazaya ilişkin Işık, "Çalışma arkadaşlarıma ve kazada yaralanan Gümüşhaneli hemşehrimize geçmiş olsun diyorum. Allah'a şükür ki ilk bilgilere göre çok hayati tehlikesi olan arkadaşımız yok. İnşallah bir sorun olmaz, onlara geçmiş olsun diyorum." ifadelerini kullandı.

Işık, milletin sandık önüne geldiğinde her zaman doğru karar verdiğini belirterek, "Sandık önünüze geldiğinde kim ne derse desin, paşalar, beyler 'şuna oy verin' dese de siz kime oy vereceğinizi çok iyi biliyorsunuz. 83'de Kenan Paşa geldi buraya 'horoz partisine oy verin.' dedi, siz ne yaptınız rahmetli Özal'a verdiniz. Gümüşhane'nin nabzı Türkiye'nin nabzıdır. Gümüşhane'den destek alamayanın Türkiye'de iktidar olma şansı yoktur." değerlendirmesinde bulundu.

Gümüşhane'deki önemli yatırımları sıralayan Işık, temeli atılan yatırımların hızla tamamlandığını söyledi.

Işık, Trabzon'da Temel, Dursun ve Hızır'ın kardeşliğinin meşhur olduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:

"Temel atılırdı, Dursun'a havale edilirdi, ondan sonra Hızır beklenirdi ki bu işler bitsin. Artık temeli atmak demek bu iş bitti demek. Biz daha önceki dönemleri biliyoruz. İstikrarın Türkiye'de ne kadar önemli olduğunu zannediyorum Gümüşhane biliyor. Zigana Tüneli 75'de başladı, 89'da bitti. Onun aşağısında Avrupa'nın en uzun tünelinin temelini attık 15 gün önce Sayın Başbakanımızla beraber attık, şu ana kadar da 4 kilometresini bitirdik."

Bolu Tüneli'nin uzunluğunun 5 kilometre olduğunu ve tamamlanamayacağını düşünlerin "patates deposu yapalım" dediklerini belirten Işık, bu tünelin de AK Parti iktidarı döneminde hizmete girdiğini dile getirdi.

Işık, yeni Zigana Tüneli'nin 29 Ekim 2019'da açılacağını vurgulayarak, "Gümüşhane Trabzon arası 40 dakika hem de duble yol. 5 kilometrelik bir tüneli bitiremeyen bir Türkiye'den sadece Zigana'da 30 kilometre tünel yapan bir Türkiye nasıl oldu? İstikrar sayesinde oldu, sizler sandıkta en doğruyu seçmeyi bildiğiniz için oldu." dedi.

Salyazı Havaalanı ihalesinin de yakında yapılacağına dikkati çeken Işık, vatandaşların daha kolay şekilde sevdiklerine ulaşabileceklerini söyledi.

"Bu hizmetler sizin fazlasıyla hak ettiğiniz ama geciken hizmetlerdir"

Işık, sağlıktan eğitime, ulaşımdan tarıma kadar yapılan yatırımları da vatandaşlarla paylaşarak, şunları kaydetti:

"Bu hizmetler hiçbir zaman bir lütuf değildir. Bu hizmetler sizin fazlasıyla hak ettiğiniz ama geciken hizmetlerdir. Keşke bu hizmetleri 20, 30 sene önce yapmış olsaydık da bugün çok daha farklı hizmetleri konuşuyor olsaydık ama Türkiye ancak istikrarını uzun yıllar sonra 2002'de 3 Kasım'da sandıkta sağladı. 3 Kasım 2002'den bugüne kadar Türkiye'nin sağladığı bu istikrarı sadece Gümüşhane kendisine hizmet olarak almadı, bütün Türkiye bu istikrardan yararlandı."

Türkiye'nin dünyadaki tüm mazlumlara ayrım yapmadan her yardım elini uzattığına, dünyanın da Kocaeli'deki 99 depreminde Türkiye'ye yardım eli uzattığına işaret eden Işık, "Ciddi yardımlar geldi ama merhum Ecevit kendisi de söyledi, itiraf etti dedi ki 'valla biz o yardımların önemli bir kısmını memur maaşı, emekli maaşı vermek için kullandık.' Ama bugün Türkiye bırakın kendi yatırımını kendi kaynaklarıyla yapmayı Türkiye Allah'a hamdolsun nerede bir muhtaç varsa ona el uzatır, ihtiyacını karşılar hale geldi. Bu istikrar sayesinde oldu, sizler sandıkta bu istikrarı sağladığınız için Türkiye yürüyüşüne devam ediyor ancak özellikle 7 Haziran akşamı ortaya çıkan tablo, bizim bazı şeyleri tekrar tekrar düşünmemizi gerektirdi." ifadelerini kullandı.

Işık, 7 Haziran sonrasında MHP'nin koalisyonu kabul etmesi durumunda yaşanabileceklere dikkati çekerek, mevcut sistemin yol açtığı çift başlılığı ortadan kaldırıp Türkiye'nin önünü açmak için 16 Nisan'da milletin desteğini istediklerini söyledi.

"Bizi yeterli görmüyor, kendi de evete çalışıyor ya da ne yaptığını kendi de bilmiyor"

Bakan Işık, 15 Temmuz darbe girişimini de anımsatarak, şöyle devam etti:

"O hainlerin darbe girişimine siz sokakta, alanda direnmeseydiniz, Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sayın Başbakanımızın çağrısına uyup da sokaklara çıkmasaydınız bugün bu ülkenin hali ne olurdu? Allah muhafaza hala bu oyunlar bitmiş değil, Türkiye'nin zayıflaması için, gücünü kaybetmesi için pek çok mihrakın birlikte çalışmaya devam ettiğini biliyor muyuz? Bugün FETÖ'cülerin, PKK'lıların ve onların uzantısı bazı örgütlerin Avrupa'da cirit attığını, Türkiye aleyhinde pek çok hainane çalışmalar yürüttüğünü biliyor muyuz? Peki bu çift başlılıkla Türkiye tekrar kendi içine mi dönsün? 60'tan 2002 yılına kadarki 42 senenin 30 yılı Türkiye'nin kayıp yılları. 12 sene istikrarı olmuş ama 30 yılı Güney Kore iyi değerlendirdiği için Türkiye'yi fersah fersah geçmiş."

Bir arabada iki direksiyon ve iki şoför bulunması durumunda o arabanın ya duvara çarpacağını ya da uçuruma yuvarlanacağını belirten Işık, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ise "uçakta bile iki pilot var" sözlerini anımsattı ve "Bizi yeterli görmüyor, kendi de evete çalışıyor ya da ne yaptığını kendi de bilmiyor. İki pilota da aynı yetkiyi verin o uçağı havada tutamazsınız." dedi.

Işık, mevcut sistemin sürdürülemez olduğunu ifade ederek, bu konuda artık son sözü milletin söyleyeceğini kaydetti.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin işleyişine ilişkin de bilgi aktaran Işık, şu değerlendirmede bulundu:

"Hükümeti mecliste milletvekilleri belirleyeceğine sandıkta halk belirlesin, yanlış mı olur bu? Ülkeyi kimin idare edeceğini sandıkta doğrudan halkın belirlemesinin ne mahsuru olur? Birileri için çok mahsur var. Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu bütün gücüyle 'hayır'a uğraşıyor, gerçi sağ olsun bize de yardımcı olmuyor değil ama niye 'hayır'a uğraşıyor biliyor musunuz? Adam 7 seçimdir yüzde 25'i bulamadı. Şimdi iktidar olmak için bırakın yüzde 25'i, yüzde 50 gerekiyor. 25'i bulamayan adam 50'yi bulabilir mi? Gümüşhane'den yüzde 5 oy alan adam Türkiye'de iktidar olabilir mi? Olamaz, derdi, zoru bu ama Türkiye'nin birilerinin iktidar olup, birilerinin iktidar olmama gibi bir tartışma lüksü yok. Türkiye bu coğrafyada güçlü olmak istiyorsa ve güçlü kalmak istiyorsa istikrarını koruyacak, istikrarını da meclis aritmetiğine bırakmayacak, ne yapacak halk doğrudan sandıkta belirleyecek."

Işık, milletin yetki verdiği kişilerden iyi hizmet alamaması durumunda bir daha yetki vermeyeceğine dikkati çekerek, "Diyecek ki 'yanlış yaptın, iyi hizmet etmedin, zamanını iyi değerlendirmedin o zaman sandıkta sana kırmızı kartı gösteririm.' Yetki kimde? Millette. Bir kişiye bu kadar yetki verilir mi? O yetkiyi senin baban vermiyor ki o yetkiyi millet veriyor. Milletimiz oy sandığına gittiği zaman oy kullanırken eli titrer 'hata yapmayayım.' diye. 'Türkiye'de diktatörlük gelirmiş.' Bırakın diktatörlüğü bugüne kadar bu ülkede hangi iktidar yanlış yaptıysa sandıkta bunun cezasını verdiniz mi, vermediniz mi? Bunlar milletin hakemliğine razı olmuyor. Bu sistemin özünde milletin hakemliği var." diye konuştu.

"Gerektiğinde millete gitmek en doğru çözüm olur"

Halkın hakemliğine güvendiklerini vurgulayan Işık, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ama Sayın Kılıçdaroğlu ve onunla beraber yol yürüyenler sizin hakemliğinize güvenmiyor. İyi de halkın hakemliğine güvenmeden demokrasi olur mu? İşin özü bu. Onlar kime güvendi bugüne kadar, mahkemeye. En ufak bir şey oldu hemen Anayasa Mahkemesine gittiler. Gerektiğinde millete gitmek en doğru çözüm olur. Onun için sizler 16 Nisan'da en doğrusunu yapacaksınız, hiç tereddüt taşımıyorum ama bu işin a şahsı b şahsı meselesi olmadığını bilmenizi isterim. Bu iş Türkiye meselesi, bu iş memleket meselesi. Biz yarın çocuklarımızın çok daha güçlü bir Türkiye'de yaşaması için 'evet' diyoruz. Bunun acı örneklerini geçmişte yaşadık.

Eğer bugün Türkiye'de istikrarlı bir hükümet olmasıydı Türkiye hemen sınırının dibindeki DEAŞ'ı temizlemek için Fırat Kalkanı Harekatı kararını alabilir miydi? Bu hain teröristlerle bu kadar etkin ve yoğun mücadeleye girebilir miydi? Siz düşünün HDP'nin içinde olduğu bir koalisyon Türkiye'de terörle mücadele kararı alabilir mi? CHP'nin içindeki bu adamlar Türkiye'de bu hain terör örgütlerine karşı mücadeleye evet der mi? Peki böyle bir durumda Türkiye ne yapar? Kendi içinde enerjisini tüketir durur, o arada atı alan da Üsküdar'ı geçer. Onun için sizlerden istediğimiz Gümüşhane'den Türkiye'ye bir rekor hediye etmeniz. Hangi siyasi görüşte olursanız olun her birinize saygımız var. Bu ülkede evet oyu veren de başımızın üzerinde, hayır oyu veren de başımızın üzerinde ama kimlerin hayır için çalıştığına da dikkat edin. Eğer bugün bu Avrupa siyasetçileri Türkiye'nin siyasetine etki edecek evet propagandasına izin vermeyip hayırcılara sonuna kadar yol açıyorsa bizim ne yapmamız gerektiği açıktır. Bu terör örgütü hayır diye elinden geleni yapıyorsa bizim eğer 'evet verirsek ülke bölünür' propagandasına itibar etmemiz hiç mümkün değildir. Eğer bu ülke bölünecekse bu terör örgütü ve onun uzantısı siyasi parti bütün gücüyle hayır için çalışıyor. Bizim aklımızla dalga mı geçiyorsunuz?"

FETÖ'nün darbe teşebbüsü sırasında 248 kişinin şehit, bin 193 kişinin ise gazi olduğunu anımsatan Işık, "Bu hain terör örgütü bütün gücüyle hayıra çalışacak, ondan sonra birileri Gümüşhane'den hayır çıkmasını bekleyecek. Çok beklerler ama Gümüşhane'nin benim inancım ve beklentim Türkiye rekorunu kırması. Allah'ın izniyle bunu yaparız. Şu istikrarın devam etmesi, çocuklarımızın çok daha güçlü bir ülkede yaşaması, Türkiye'nin çok daha güçlü bir orduya, ekonomiye ve demokrasiye sahip olması için inşallah Gümüşhane yine başa güreşecek." diye konuştu.

Konuşmaların ardından Bakan Işık, Vali Okay Memiş, AK Parti Gümüşhane milletvekilleri Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş, Belediye Başkanı Ercan Çimen ve diğer ilgililer temel attı.