Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu, Van depreminin ardından bölgeler arasında oluşan birlik ruhunun, doğusuyla batısıyla bütün Türkiye'nin Çözüm Süreci'ne verdiği güçlü destek anlamına geldiğini belirtti.
Sare Davutoğlu, Dışişleri Mensupları Eşleri Dayanışma Derneği (DMEDD) ile Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından Van'ın Erciş ilçesinde yaptırılan 196 öğrenci kapasiteli kız yurdunun açılışına katılmak üzere Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ve DMEDD Başkanı Canan Koru ile özel uçakla Van'a geldi.
Ferit Melen Havalimanında Vali İbrahim Taşyapan, eşi Nesibe Taşyapan, AK Parti Van milletvekilleri Burhan Kayatürk, Gülşen Orhan, AK Parti Van İl Başkanı Zahir Soğanda ve diğer ilgililer tarafından karşılanan Davutoğlu ve beraberindekiler, buradan karayoluyla açılışın yapılacağı Erciş ilçesine hareket etti.
Sevim Kürüm Anadolu Lisesi yerleşkesinde inşa edilen kız yurdunun önünde vatandaşların sevgi gösterisinde bulunduğu Davutoğlu'na, Van'da 23 Ekim 2011'de meydana gelen depremde hayatını kaybeden Ahmet İnci'nin depremden bir süre sonra dünyaya gelen ikiz çocukları Berensu ve Berat İnci tarafından çiçek verildi.
Depremden sonra gittiği Erciş'te iki kez evlerinde ziyaret ettiği Berensu ve Berat İnci kardeşlerin çiçekli sürprizi karşısında büyük mutluluk yaşayan Davutoğlu, çocuklarla fotoğraf çektirdi.
Davutoğlu, kız yurdunun açılışında yaptığı konuşmada, ülkede yapılan tüm hizmetlerin ve yatırımların temelinde eğitimin olduğunu, eğitim olmadan toplumların sağlıklı yapıya kavuşması imkanının bulunmadığını söyledi.
Gelişen ve büyüyen ekonomiye sahip Türkiye için eğitim alanında yapılan çalışmanın anlamlı ve değerli olduğunu belirten Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Eğitimde fırsat eşitliği açısından kızlar için yapılan hizmetlerin, özellikle Doğu'da yapılan hizmetlerin daha büyük öneme sahip olduğunu düşünüyorum. DMEDD ve TİM tarafından yapılan kız öğrenci yurdu projesinin en başından beri takipçisi ve destekçisi oldum. Bu nedene heyecanlıyım. Ülkemizin her bir köşesini, ilini, ilçesini, köyünü ayrı ayrı seviyoruz ama inanın bunu sadece burada Vanlılara bir kompliman olarak söylemiyorum, bütün kalbimle hissederek söylüyorum. Van'ın bizde ayrı bir yeri oldu. Zorlukları beraber yaşamak insanları birbirine yaklaştırıyor. Bu 2011 depremiyle başladı. Van benim hep görmek istediğim, ailece yaptığımız Doğu gezisinde zaman darlığı nedeniyle gelemediğimiz bir yerdi. Vanlı arkadaşım, Van'daki depremzedeler soruyorlar, 'Van'da Ankara'dan kim bize bayramlaşmaya gelecek.' Bunu akşam Başbakanımıza ilettiğimde, 'Biz mutlaka gidelim' dedi. Bir seyahatimizi iptal ederek Van'a gelmek üzere program yaptık. O dönemde nöbet teslimi gibi burada sürdürülen kurtarma çalışmalarına nezaret etmek ve dayanışma yürütmek için bir, iki bakanımız buraya geliyordu. Biz de bu amaçla buraya geldik."
"Türkiye'de en çok gittiğimiz illerden biri Van oldu"
Başbakan Davutoğlu'nun, dışişleri bakanı olduğu dönemdeki bu ziyaret sırasında, "Vanlı öğrencilerimin ailelerin ziyaret etmeden Ankara'ya dönmem" dediğini ve bu amaçla Erciş'e gelerek öğrencilerin ailelerini görmeye çalıştıklarını anımsatan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yapılan her hayırlı işin mutlaka amaçlanan sonucunun yanında çok güzel başka sonuçları oluyor. Bunun için güzel bir atasözümüz var. Niyet hayır, akıbet hayır. Biz bunun ne kadar güzel sonuçlar doğurduğunu yaşayarak gördük. Bizi uğurladıktan sonra küçük uçakla gelinmişti ve Dışişleri Bakanı'mızın koruma ekibinde olan arkadaşlarımız, bir otelde yer ayırmışlardı. İkinci depremde bu otel yıkıldı ve çok sayıda insanımızı kaybettik. Çok büyük ihtimalle bu genç polis arkadaşlarımızın bir kısmı depreme orada yakalanacaktı, belki bir kısmını kaybedecektik. Beyefendinin, öğrencilerinin ailesini görme ısrarı böyle güzel bir sonuç doğurmuş oldu ve biz geri dönmedik, geceyi burada geçirdik. Yaşanan çabaya, acılara ve büyük bir gayretle Türkiye'nin her yerinden buraya gelen insanlarımızın çabasına şahit olduk. Buradaki herkesin yoğun çabasına şahit olduk, böylece bizim Van'la, Erciş'le gönül köprümüz kurulmuş oldu ve Türkiye'de en çok gittiğimiz illerden biri Van oldu."
Sare Davutoğlu, DMEDD'nin toplantılarında Van'daki depremin ardından yaraların sarılması konusunda neler yapılması gerektiğini düşünürken, hasar gören bir okulu onarmaya niyet ettiklerini ancak bakanlığın okul tamir etmek yerine yurt ya da okul yaptırılması ve bu projeye destek vereceği önerisinde bulunduğunu bildirerek, ailelerin güvenli bir barınak olmadıkça çocuklarının eğitimlerine devam etmesine sıcak bakmadığını öğrendiklerini ve daha büyük bir ihtiyaç olduğu düşüncesiyle yurt binası yaptırmaya karar verdiklerini dile getirdi.
Bugün Van'ın kendilerini büyük bir sevinçle ve yaralarını sarmış olarak ağırladığına değinen Davutoğlu, "Depremin acısını bütün Türkiye olarak ortak çabayla atlattık. Depremin ardından bölgelerimiz arasında gerçekleşen birlik ruhu, Çözüm Süreci'ne doğusuyla batısıyla bütün Türkiye'nin verdiği güçlü destek anlamına geliyordu. Depremden 46 saat sonra kurtarılan Azra bebeğimiz, yıkıntıların arasından kara gözleriyle bize bakan Yunus'un hikayesi ve tüm hikayeler hafızalarımızda olacak, Van depremi, aynı zamanda ülkemizin birlik ve beraberliğimizin sembolü olacak. İnşallah bundan sonra Azralar ve Yunuslar başarı dolu hikayeleriyle gündemimizde olacak" ifadelerini kullandı.
Kız çocuklarının okula kazandırılması
Davutoğlu, eğitim alanında fırsat eşitliği sağlama ve kız çocuklarının okula kazandırılması konusunda gerçekleştirilen projeler sayesinde Türkiye'de önemli adımların atıldığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Türkiye'de şu anda bildiğiniz gibi 17 milyon öğrencinin kitapları ücretsiz olarak dağıtılıyor. Her eğitim dönemi başında ihtiyacı olan tüm öğrencilerimize 150 lira eğitim materyali desteği veriliyor. 672 bin evladımız taşımalı eğitimden yararlanıyor ve yemek ihtiyaçları karşılanıyor. 61 bin engelli çocuğumuz taşımalı olarak okullarına ulaştırılıyor. Bakanlığımız evde eğitim programı başlattı ve çocuklarımız haftada 10 saat evlerinde eğitim alıyorlar. Konya'da tanık olduğum bir anıyı paylaşmak istiyorum. İki çocuğu da kas hastası olan bir aileyi ziyaret etmiştim. Ailenin sevinci o kadar büyüktü ki o zaman Milli Eğitimde yaptığımız çalışmaların ne kadar bereketli sonuçlara ulaştığını görme imkanı bulduk.
Bu aile, 'kızım büyük, hiç okula götüremedim. Oğlumu eğitime devam etmesi için sırtımda okula götürüyordum. Kızım da hasta olduğu için evde yalnız bırakıyordum ve dönünceye kadar 5 dakikada bir arıyordum. Şimdi öğretmenimiz eve geliyor, öğretmenimizin eve gelmesi sadece oğlumun eğitime devam etmesinin yanında hepimize moral oluyor. Oğlumun öğrendiği her şeyle ben sevinç duyuyorum' demişti. Bu yapılanların ne kadar güzel karşılıklar gördüğünü örnekleriyle yaşıyoruz. Eğitim ve sağlık kapsamında sağlanan yardımlardan yararlanan çocukların sayısı 1 milyon 939 bin. Bütün bu desteklerin ve artırılan imkanların karşılığını görmeye başladık. 2013-2014 eğitim döneminde ilköğretimde her 100 erkek çocuğa karşı 102 kız çocuğu eğitim almaya başladı. Bu rakamlar bizim yüzümüzü güldürüyor. Çocuklarımız ve özelde de kızlarımız için daha fazla eğitim desteği sağlamaya çalışıyoruz."
DMEDD ve TİM'in çalışmaları
DMEDD'in 1985 yılından bu yana ülkeye hizmet veren önemli bir dernek olduğunu, Atatürk Üniversitesi Kız Yurdu Projesi ile başlayan hizmetlerini ülkenin dört bir yanına taşıdığını anlatan Davutoğlu, Türkiye dışında da çeşitli desteklerde bulunduğunu, yürekleri çok büyük olan dernek üyelerinin Pakistan'da yapılan hastane için büyük yardımlar toplayarak TİKA'ya ulaştırdığını ifade etti.
Davutoğlu, projenin diğer paydaşı olan Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin de çok önemli çalışmalar yaptığının altını çizerek, son 13 yılda Türkiye ekonomisinin büyümesinde 36 milyar dolardan 158 milyar dolara ulaşan ihracatın büyük bir katkı sağladığını bildirdi.
Ülkenin ekonomisinin özellikle ihracat alanında büyük ivme kazandığını söyleyen Davutoğlu, 2023'te 500 milyar dolar ihracat hedefinin gerçekleşmesinde TİM'in önemli rolü olacağını belirtti.
Davutoğlu, Türkiye'nin, artık küresel markalar çıkaran, Ar-Ge ve tasarım yapan etkin, verimli bir ülke olduğuna dikkati çekerek, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu Türkiye'yi hazırlayan kurumlardan biri olan TİM'in, aynı zamanda sosyal sorumluluk projelerine destek olması son derece önemli. Bundan da anlaşılıyor ki biz beraber olduğumuzda aşamayacağımız engel yok. Devlet politikaları sayesinde çeşitli imkanlarımız zenginleşiyor. Derneklerimiz ve vakıflarımız sayesinde halkımız bilinçleniyor. Böylece yarına umutla bakan bir toplum haline geliyoruz. Toplumumuzun geleceği olan çocuklarımızı eğitmek, bir yıl sonrasına yatırım yapmak değil nesillerce etkisi sürecek projelerin içinde bir tutam tuzun olması bahtiyarlığını sizlerle paylaşmaktan kıvançlıyım. İnşallah birçok programda yan yana, el ele, yürek yüreğe birlikte oluruz. Açılışını yapmaktan büyük gurur duyduğumuz kız öğrenci yurdumuza verdikleri maddi ve manevi destekler nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığımız, valiliğimiz, il ve ilçe mille eğitim müdürlüklerimiz, TİM, DMEDD başta olmak üzere herkese teşekkür ediyorum."
Son Dakika › Yerel › Sare Davutoğlu Kız Yurdu Açılışına Katıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?