Kamuoyunda 'İç güvenlik yasa tasarısı' olarak bilenen tasarıya tepki göstermek amacıyla 21 ilin Baro Başkanları Diyarbakır'da yürüyüş düzenledi. Hazırlanan ortak basın açıklamasından önce bir konuşma yapan Diyarbakır Baro Başkanı Av. Tahir Elçi, "Hiçbir zaman hukuk güvencesi bu ülkede tam olarak sağlanamadı. Özellikle de bu bölgede Kürt toplumu hiçbir zaman hukuk güvenliğini görmedi. Hep hukuk, yargıç güvencesinden, anayasal haklardan, insan hakları standartlarından, yoksun kaldı" dedi.
Toplumsal olaylarda güvenliğin sağlanması amacıyla hükümetin hazırladığı ve TBMM'ye sunulması beklenilen 'İç güvenlik paketine' Diyarbakır'dan tepki geldi. Diyarbakır'da 21 Baro Başkanı'nın katılımıyla avukatlar cübbeleriyle yürüdü. Adliye Sarayı binası önünde toplanan avukatlar Diyarbakır Valiliği'ne yürüyerek 'İç güvenlik paketine' tepkilerini dile getirdi. Hazırlanan ortak basın açıklama öncesi bir konuşma yapan Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, paketin, seçimlerden sonra yeni oluşacak hükümet tarafından gündeme alınması çağrısında bulundu. Toplumun tepki üzerine paketin TBMM'ye getirilmesi ertelendiğine dikkat çeken Elçi, geçen Salı günü Genel Kurul'a gelmesi beklenen tasarının alınan bir kararla Meclis'e gelmesini bir süre daha ertelendiğini ifade etti. Hükümet yetkililerin açıklamalarına göre, bu tasarının seçimlerden önce, bu yasal düzenlenmenin yasallaşmasını öngörüldüğünü aktaran Elçi, hükümeti, muhalefeti uyararak, bu yanlıştan vazgeçilmesi gerektiğini dile getirdi.
Elçi, öteden beri Türkiye'de hukuk ve yargı güvencesinin söz konusu olmadığını öne sürerek, şunları söyledi:
"Hiçbir zaman hukuk güvencesi bu ülkede tam olarak sağlanamadı. Özellikle de bu bölgede Kürt toplumu hiçbir zaman hukuk güvenliğini görmedi. Hep hukuk, yargıç güvencesinden, anayasal haklardan, insan hakları standartlarından, yoksun kaldı. Ancak bu yasal düzenleme, temel hak ve özgürlükleri, hukuk güvenliğini ve yargı güvencelerini şeklen de ortadan kaldırmaktadır. Artık yasaların lafzıyla da tüm güvenceleri ortadan kaldırmaktadır."
"BİZİM ÖNCELİKLİ BEKLENTİMİZ, BU YASAL DÜZENLEMENİN EĞER GEREKİRSE EKİM AYINDA ELE ALINMASIDIR"
Bu yasa tasarının Meclis'ten geçerse, bütün Türkiye'nin özlemi olan demokratik bir gelecekten yoksun kalınacağını savunan Elçi, hukuk devleti hayalinin sonuna gelineceğini söyledi. Elçi, "Bu tasarı hem kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı hem de yaşama hakkını önemli ölçüde ortadan kaldıracak bir düzenleme öngörmektedir. Türkiye toplumunun seçim atmosferine girdiği, halkın temsilcileri olan parlamenterlerin artık gün saydığı bir dönemde, yasama Meclisi'nin yenilendiği bir dönemde, toplumun geleceği bakımında bu kadar çok yaşamsal düzenlemeyi bu dönemde çıkarmak doğru değildir. Bir an önce parlamento, parlamento yönetimi bu tasarıyı gündeminden çıkarmalı ve yeni parlamento bu konuda takdir sahibi olmalıdır. Bizim öncelikli beklentimiz, bu yasal düzenlemenin eğer gerekirse Ekim ayında ele alınmasıdır" diye konuştu.
Elçi'nin ardından 21 Baro Başkanı adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan Batman Barosu Başkanı Ahmet Sevim ise, şunları söyledi:
"Yargının ve kolluğun günlük siyasi hesaplarla toplum beklentileri ve demokratik değerler yerine, siyasal iktidarın ihtiyaç ve amaçlarına hizmet edecek şekilde dizayn edilmesinin bedellerini bütün bir toplum ağır bir şekilde ödeyecektir. Kamu düzeninin polisiye tedbirlerle sağlanamayacağı konusunda yaşadığımız bunca acı tecrübeye rağmen, güvenlikçi yaklaşımlarla temel hak ve hürriyetleri sınırlamak, aksine toplum devlet ilişkilerinde derin bir güvensizliğe sebebiyet verecektir."
Yürüyüşte Adıyaman, Ağrı, Ankara, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, Kars, Ardahan, Kilis, Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, Şanlıurfa, Tunceli ve Van Baro Başkanları yer aldı. - DİYARBAKIR
Son Dakika › Güncel › Avukatlardan Cübbeli Yürüyüş - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?