Ege'de İş Dünyası Yeni Yıla Temkinli

İzmir ve Ege iş dünyası, 2011 yılını 'kazasız' atlatmanın rahatlığını yaşarken 2012 için 'Tedbiri elden bırakmamak lazım, döviz borçlanmalarına dikkat' mesajında birleşti.

İzmir ekonomisine yön veren çeşitli oda ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, 2011 yılını değerlendirirken 2012 yılına ilişkin beklentilerini dile getirdi. Aynı zamanda sanayici ve tüccarlara çeşitli uyarılarda bulunan iş insanlarının en göze çarpan tavsiyesi 'Borçlanmalara dikkat edin, yatırımları öz kaynaklarınızla yapın' oldu.

İzmir Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, dünya ekonomisi açısından 2011'in oldukça zorlu geçtiğine ve 2012 için de genel kanının karamsar eğilimde olduğuna işaret etti. Kriz kahini olarak bilinen ekonomist Roubini'nin Türkiye'de yavaşlama işaretlerinin artacağını öngördüğünü de hatırlatan Demirtaş, büyümenin yüzde 2 ve yüzde 3'lere gerileyeceği tahminlerine katılmadıklarını anlattı ve "İç tüketimi çok kısmadan gereksiz ithalata önlem alınarak büyümeye devam edilebilir" dedi. Yine de tedbiri elden bırakmamak gerektiğini ve A planının yanında B planını da bulundurmanın şart olduğunu vurgulayan Demirtaş, 2012'de enflasyon ve faizlerde çok büyük yükselmeler beklemediklerini, ancak cari açığın en büyük sorun olmaya devam edeceğini söyledi. Demirtaş, üyelerine yatırım yaparken öz kaynak kullanmalarını, ihracata ağırlık vermelerini tavsiye ederek "Umutsuz değiliz. Çünkü ülkemizin küresel piyasalarda yaşanan sorunlara rağmen, sağlam bankacılık sektörü, güçlü kamu maliyesi gibi önemli avantajları var. Bu avantajlar bizi AB ülkelerinin içinde olduğu finansal kriz riskinden koruyor. Önemli olan onları fırsata çevirmek. İş dünyası olarak kötümser değil tedbirli olmalıyız" diye konuştu.

YORGANCILAR: ÜRETMEKTEN BAŞKA ÇARE YOK

Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar da Türkiye'nin geldiği noktadan gurur duyduklarını ancak ekonomideki cari açık gibi kırılganlıklardan da ciddi endişe duyduklarını kaydetti. "2012 yılında küresel piyasalara dair olumsuz öngörüler, zor günlere önemli bir işarettir" diyen Yorgancılar, sürdürülebilir olmayan ve ithalata bağımlı olan büyümeye sahip olan Türkiye'deki yüksek oranlı büyümenin korkuttuğunu söyledi.

Ender Yorgancılar, sürdürülebilir büyümenin birinci yolunun üretim olduğunun altını çizerek, işsizliğin ise yüzde 11'lerden yüzde 8.8'e düşmesinin umut verici olduğunu dile getirdi. Yorgancılar, "Kırılganlıklarına rağmen Türkiye'nin mevcut avantajlarını değerlendirebilmesi, yapısal reformları ve üretimi ile mümkündür. Yani Türkiye'nin üretmekten başka çaresi yoktur" dedi.

PORSUK: SAĞLAM ADIMLARLA GİTMELİ

Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Başkanı Hüseyin Porsuk da "2011 gerçekten zor geçti. Her ne kadar 'Kriz bizi etkilemedi' desek de çevremizdeki toz duman bulutu Türkiye'yi de etkiledi. Bu çok doğal çünkü ürettiğinizi satmak istiyorsunuz, ama geleneksel pazarlarda havalar iyi değil. İkincisi cari açığın çok yüksek olması ticaretle ilgili dengeleri bozdu. Bu nedenlerle 2011 çok da iç açıcı geçmedi" dedi. 2012'de bu sorunların çözülmesini umut ettiklerini de ifade eden Porsuk, "Keşke sorunlar çözülse ancak doların 1.900 TL sınırına dayandığı bir ülkede bizim ne istenen ihracat bağlantısı gerçekleşebilir, ne cari açık düşürülebilir. 2012'nin çok daha ağır geçeceğini tahmin ediyorum" dedi.

"GENÇ İŞADAMLARI": GİRİŞİMCİLİK RUHU KAYBOLMAZ

Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) Başkanı Temel Aycan Şen ise tedbirin elden bırakılmaması gerektiğini ancak girişimden de vazgeçmenin mümkün olmadığını savunarak genç girişimcilere moral verdi. Zor geçen 2011'in ardından 2012 için yazılan kötü senaryoların küresel dünyaya entegre olmuş Türkiye'yi de yakından ilgilendirdiğine dikkat çeken Şen, "Bunlar olabilir ancak ekonomi ne kadar kötüye giderse gitsin girişimcilik ruhu kaybolmaz. Kriz dönemindeki girişimler kriz sonrası döneme hazırlıktır. Temkinli davrananların yanı sıra girişimcilik yaparak atak davrananlar da kazanacaktır. Umutsuzluğa kapılmanın anlamı yok. Önemli olan işi iyi planlayıp azimle çalışmak" yorumunu yaptı.

"AVRUPA NEZLE OLURSA BİZ GRİP OLURUZ"

Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci de, yeni yılın ilk üç ayının çok önemli olduğunu, tüm sanayi kesiminin bu dönemde tedbirli davranıp, fazla risk almamasını ve yeni pazarlar bulmasını önerdi. Keçeci, 2011 yılının ikinci yarısında kapasite, sipariş ve istihdamın arttığını belirterek, "Ama kurla ilgili dengesiz yükseliş bilançoları etkiledi, şirketleri rahatsız etti. 2012'yi fulu görüyorum. Çünkü, ihracatımızın yüzde 60'ını Avrupa'ya yapıyoruz. Avrupa bunalımlı bir dönemden geçiyor. Finans kurumlarında inanılmaz bir çöküş var. Türkiye kredi kaynaklarının en önemli bölümünü Avrupa'dan karşılıyor. Kredi kaynaklarında sıkıntı yaşayabilir ya da daha yüksek faizle kaynak bulabiliriz. Kısacası, Türkiye'nin yeni yıldaki durumu kesin olarak Avrupa'daki gelişmelere bağlı. Avrupa nezle olursa biz de grip oluruz" dedi.

Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer de, 2012'nin ilk çeyreğinde Türkiye'de ekonomik büyümenin devam edeceğini tahmin ettiğini söyledi. Hükümetin ve Merkez Bankası'nın almış olduğu tedbirlerin sonuçlarını 2011 yılı son çeyreğine ilişkin rakamlar ortaya çıkınca göreceklerini belirten Özer, "2012 yılının kamuoyunda kötü olacağı doğrultusunda tartışmalar vardır. 2012 yılı gelişmeleri, ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinin alacağı önemli tedbir ve kararlara bağlıdır. Çünkü şu an itibariyle hem ülkemiz hem de ilimizin ticareti bu ülkelerin bizden talep edeceği doğrultuda bir hareketlilik gösterecektir. Avrupa'nın durumu önemli ama gerekli tedbirler alınarak olumlu şekilde gelişeceğini düşünüyoruz" dedi.

'YENİ PAZARLARA YÖNELMELİYİZ'

Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Koşmaz, 2011 yılında Batı başta olmak üzere, birçok ülkenin ekonomisinde ya küçülme ya da daralma gerçekleştiğini söyledi. Türkiye'nin ise Çin'den bile daha yüksek oranda büyümeyi gerçekleştirdiğini kaydeden Koşmaz, "Dünya ekonomileri ciddi krizlerle boğuşurken, Türkiye'nin bu oranda büyümesi, başarının büyüklüğünü daha da anlamlı bir hale getirmektedir" dedi. 2012 de ise, Batı için iyimserlik beklenmezken, Türkiye'nin büyüme hızında da yavaşlama beklendiğini kaydeden Koşmaz, "Birçok ekonomiste göre 2012 yılının büyüme oranı yüzde 4'ün altında olacaktır. Hatta yüzde 2.5 oranı bile konuşulur hale gelmiştir. En büyük ekonomik partnerimiz Avrupa Birliği ülkeleridir. Bu ülkelerin ekonomik sorunlarının ülkemize etkisini azaltabilmenin önlemlerinden biri de, yeni pazarlara yönelmektir. Yeni pazarlara yönelmek ve ulaşabilmek için birinci derecede görev odalarımıza düşmektedir. Başta Afrika ülkeleri olmak üzere, Uzakdoğu ve Güney Amerika pazarları ise öncelikli hedefimiz olmalıdır" dedi.

"DAHA TEMKİNLİ DAVRANMALIYIZ"

Balıkesir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Yavuz, 2011'in Türkiye ve iş dünyası için çok iyi geçtiğini, üretimin arttığını söyledi. Yavuz, "Ancak 2012'de biraz daha temkinli hareket etmemiz gerekiyor. ABD'nin Irak'tan çıkması mezhep savaşlarına bile neden olabilir. Suriye kapısının kapanması ihracatı olumsuz yönde etkileyebilir. Avrupa Birliği zaten kaynıyor. Her şeye rağmen 2012'den yüzde 4-5 aralığında büyüme bekliyorum" dedi.

Balıkesir Sanayi Odası Yönetim kurulu Başkanı Ahmet Kula da, 2011'de Euro bölgesindeki krizler ve Ortadoğu'daki karışıklığın Türkiye'ye yansımadığını ve bunu sevindirici olduğunu belirtti. Kula, ekonomi yönetiminin ve Merkez Bankası'nın eş güdümlü olarak hareket etmesiyle ekonominin verimli bir yılı geride bıraktığını ifade etti. 2012'den de hem Balıkesir hem Türkiye için önemli beklentileri olduğunu dile getiren Kaya, "Ülke genelinde AB ülkelerinin yaşadığı krizin Türkiye'ye yansımamasını, yüzde 5 büyümenin devam etmesini, cari açığın kapanmasını umut ediyoruz" diye konuştu.

Çanakkale KABUĞUNU KIRIYOR

Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası (ÇTSO) Başkanı Bülend Engin, şeffaf, paylaşımcı bir sivil toplum kuruluşu olduklarını, sorunlardan yakınmak yerine çözüm ürettiklerini, konuşmak yerine ise çalıştıklarını söyledi. Çanakkale'nin kabuğunu kırdığını ve 2012 için ümitli olduklarını belirten Engin, "Çanakkale'nin kaybedecek zamanı yok. Çanakkale'ye hizmet görevimizi kişisel çıkarlarıyla karıştıranlardan olmadık, asla olmayacağız. Kentimize kruvaziyer turizmi kazandırılması için ÇTSO olarak üzerimize düşen sorumlulukları almaya hazırız. 2012'de kruvaziyer turistlerini Çanakkale'de ağırlamak istiyoruz. Projelerimiz ve hedeflerimiz net. Çanakkale'de sivil toplum kuruluşları, kamu kurumları, Belediye gibi toplumsal dinamiklerinin birliğini güçlendirdikçe bu hedeflere daha hızlı ulaşacağız. Çanakkale'nin önünde kimse duramayacak" dedi.

"İHRACAT PAZARININ ÇEŞİTLENDİRİLMESİ"

Muğla Ticaret ve Sanayi Odası (MUTSO) Başkanı Bülent Karakuş, 2011'in tüm dünyada ekonomik krizin yeniden gündeme geldiği, Avrupa ve ABD'de risklerin konuşulduğu bir yıl olarak akıllarda kalacağını söyledi. Bunun yanısıra Türkiye'nin, ilk 9 ayda yüzde 8,2 ile Çin'den sonra dünyanın en fazla büyümesini gerçekleştirdiğini belirten Karakuş, bunun sonucunda da işsizlik rakamlarında gözle görülür bir azalma olduğunu anlattı. Karakuş, "Bu yüksek büyüme cari açık riskini de beraberinde getirdi. Türk lirası döviz sepeti karşısında 2011 Ocak ayı başından bugüne yüzde 25-30'luk bir değer kaybına uğradı. Cari açık riskini azaltmak için alınan önlemler Temmuz, Ağustos aylarında etkisini göstermese de son çeyrekte piyasaların yavaşlamasını sağladı" dedi. 2012'de ise dış piyasalarda yaşanacak gelişmelerin Türkiye ekonomisini de etkileyeceğini ve büyüme hızında önemli düşüşler olacağını anlatan Karakuş, "Ancak ihracat pazarlarımızı çeşitlendirmiş olmamız, AB ve ABD'deki gelişmelerden daha az etkilenmemizi sağlayacaktır. Muğla için düşündüğümüzde turizmin çeşitlendirilmesi ile turizm sezonunu daha uzun sürece yayma konusunda olumlu gelişmeler olacaktır" diye konuştu.

"PAZARLARI YENİLEMEK"

Aydın Sanayi Odası Başkanı Ercan Çerçioğlu, 2011'de Türkiye'nin büyüme rakamlarının etkisinin Aydın'da da hissedildiğini söyledi. Her zaman tarım ürünleri üretim ve ihracatın ön plana çıktığı kentte, makine, otomotiv, yedek parça, tekstil ve gıda sektörlerindeki sanayicilerin de artık öne çıkmaya başladığını ifade eden Çerçioğlu, "Ancak 2012'de biraz daha tedbirli davranarak, elimizdeki pazarları değişen şartlara göre yenileyebilirsek, 2012 için öngörülen durgunluğun çıkış yolu bulunabilir. Kısacası 2012'de, sürekli gündemde olan cari açık için rasyonel tedbirler uygulandığında pek çok gelişmiş ülkeden daha avantajlı olabiliriz" dedi.

Aydın Ticaret Odası Başkanı İsmail Hakkı Dokuzlu da, dünyada küresel ölçekte sorunların devam ettiği ve beklentilerin olumsuz bir seyir izlediği dönemde ihracattada yaşanan artışın önemli olduğunu dile getirdi. Dokuzlu, TÜİK verilerine göre Türkiye ekonomisinin yılın 3. döneminde yüzde 8,2 büyüme gösterdiğini ifade eden Dokuzlu, "Bu yılın ilk yarısında derinleşen küresel durgunluğa, Avrupa'da yaşanan krize rağmen Türkiye ekonomisi olumlu bir seyir göstermiştir. Ülkemiz ekonomisine rakamlar sevindiricidir. Ülke ekonomisine paralel olarak Adyın ekonomisi de olumlu bir seyir izlemiştir" dedi.

"KATMA DEĞERİ YÜKSEK TASARIMLAR"

Uşak Ticaret ve Sanayi Odası (UTSO) Başkanı Mustafa Kuvvet, 2011 yılında Türkiye'de dengeli ve istikrarlı bir büyüme gerçekleştiğini söyledi. Aynı şekilde sevindirici ihracat rakamları ile birlikte, 2011 yılında dış ticaret açığı sorununun ülkenin ekonomik gündemini oluşturduğunu belirten Kuvvet, "Son üç aylık rakamları irdelediğimizde dış ticaret açığının küçülme eğilimi gösterdiğini söyleyebiliriz. Bu bağlamda, 2012 yılındaki hedeflerden bir tanesi, ekonomimizin kırılganlık gösterdiği cari açık sorununun makul düzeyde tutulması olmalıdır. İhracattaki artışın 2012 yılında da aynı ivme ile devam etmesi durumunda, Türk KOBİ'ilerinin marka çalışmaları ile desteklenerek büyüyeceğini ve dünya çapında rekabet edebilir düzeye geleceğini düşünüyorum" dedi. Ekonominin 2011 yılında yakaladığı ivmeyi 2012'de de devam ettirebilmesi için markalaşma çalışmalarının yanı sıra AR-GE çalışmalarına da önem verilmesi gerektiğinin altını çizen Kuvvet, "Katma değeri yüksek tasarımlar yaratılması, alternatif sektörlere destek verilmesi gibi bazı politikaların uygulanması gerektiğini düşünüyorum" dedi.

DHA(İÖ/AAA) - İzmir