Heforshe Kampanyasına Türkiye de Dahil Oldu

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, "Bugün burada herkesi bütün dünyaya yayılan bu değişim hareketinin bir parçası olmaya  ve 'Ben Değilsem Kim?' diye sormaya çağırıyoruz" dedi.

Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi'nin (BM Kadın Birimi-UN Women), herkesi toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın haklarını savunmaya çağıran dayanışma hareketi HeForShe'nin Türkiye kampanyası, toplantıyla duyuruldu.

Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi'nin (BM Kadın Birimi-UN Women) dünya çapında Eylül 2014'te başlattığı ve BM Kadın Birimi İyi Niyet Elçisi Emma Watson, water.org eş kurucusu Matt Damon, Kiefer Sutherland gibi ünlülerden, aralarında ABD Başkanı Barack Obama, Hindistan Devlet Başkanı Shri Pranab Kumar Mukherjee, Kenya Devlet Başkanı Uhuru Kenyatta ve İsveç Başbakanı Stefan Löfven'in de olduğu HeForShe kampanyasına Türkiye de dahil oldu.

Erkekleri toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadın haklarını savunmak için önderlik yapmaya çağıran dayanışma kampanyasının Türkiye lansman toplantısı Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın mesajlarının okunmasıyla başladı.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Doç. Dr. Ayşenur İslam'ın katılımıyla düzenlenen toplantıya BM Kadın Birimi Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü ve Türkiye Temsilcisi Ingibjorg Gisladottir, TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, Kadın Koalisyonu Koordinatörü İlknur Üstün başta olmak üzere iş, siyaset, sanat, medya ve spor dünyasından kampanyaya destek veren çok sayıda tanınmış isim katıldı.

Toplantıda paylaşılan bilgilere göre, dünyanın dört bir yanında Eylül 2015'e kadar sürdürülecek "HeForShe", 1 milyar erkeği kadınlarla yan yana, dayanışma içerisinde toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları için değişimin temsilcisi olmaya ve heforshe.org/tr adresine tıklayarak imza atmaya çağırıyor.

HeForShe'nin Türkiye'deki ana destekçisi ve dünyada sözcülüğünü yapan 10 kurum liderinden biri olan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, yıllardır süregelen çabalara rağmen, kadınlara karşı hak ihlallerinin dünya çapında öncelikli kalkınma sorunlarından biri olmaya devam ettiğini söyledi.

Açlık sınırında yaşayan 1,4 milyar insanın yüzde 60'ının kadın olduğunu belirten Koç, HeForShe kampanyasının henüz başlangıcında bu kadar destek almasının geleceğe daha umutla bakmasını sağladığına işaret ederek, "Bir baba, bir lider ve bir insan olarak çok teşekkür ederim" dedi.

HeForShe kampanyasının, her şeyden önce kadın-erkek herkesi toplumsal cinsiyet rollerini sorgulamaya davet ettiğini vurgulayan Koç, şöyle devam etti:

"Dünyanın her yerinde biz erkeklerin sesi ne yazık ki çok yüksek çıkıyor. Bu defa sesimiz, kadın-erkek, sahip olduğumuz farklı seslerin birbirini bastırmadan duyulması için çıksın. Bunu yapabilmek için, öncelikle biz erkeklerin kadınların maruz kaldığı ayrımcılık hikayelerini ve önerdikleri çözümleri dinlememiz ve anlamamız gerekiyor. Herkes çocukluğundan itibaren erkeklerin ve kadınların yapabilecekleri ve yapamayacakları konusunda bir sürü önyargıyla büyüyor. Çocuklarımıza aldığımız oyuncaklardan, arkadaşlarıyla ilişkilerine, okumalarını istediğimiz okullardan seçmelerini istediğimiz mesleklere kadar çocuklarımızı da aynı önyargılarla yetiştiriyoruz. Bu önyargıları aştığımız günün, kadın-erkek toplumdaki tüm bireylerin özgürleşeceği gün olduğuna inanıyorum. Çünkü toplumsal cinsiyet eşitliği insanları önce birey olarak kabul ederek özgüvenli şekilde yetişmelerine zemin hazırlar. Herkes, kadınlara karşı önyargıların yıkılabilmesi için bir şeyler yapma gücüne sahip. Herkes kendi etki alanında gelecek nesillerin eşit haklara sahip şekilde yetişmesine katkıda bulunabilir. Bugün burada herkesi bütün dünyaya yayılan bu değişim hareketinin bir parçası olmaya  ve 'Ben Değilsem Kim?' diye sormaya çağırıyoruz."

"Eğitime, iş olanaklarına ve karar alma süreçlerine erişimdeki eşitsizlikleri hepimiz gündelik yaşantımızda birebir görüyoruz" diyen Koç, kadına karşı şiddetin boyutlarının ise tüm bu sorunların neden çözülemediğinin belki de en çarpıcı yanıtı olduğunu anlattı.

Kadınların güçlenip önemli pozisyonlarda görev almalarının, kadınlara karşı önyargıların yıkılmasında çok büyük öneme sahip olduğunu ifade eden Koç, şunları kaydetti:

"Ben etki alanım dahilinde üretken ve sürekli gelişimi hedefleyen bir toplum inşa etmek için, kadınların her alanda daha etkin rol almasının önünü açmak için çalışmamız gerektiğini biliyorum. Bu doğrultuda, Koç Topluluğu olarak geçen yıl imzalamış olduğumuz İş'te Eşitlik Bildirgesi'nin ardından, bugün de UN Women ve UN Global Compact'ın ortak metni olan Kadının Güçlenmesi Prensipleri'ni imzaladığımızı duyurmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Önümüzdeki dönemde de topluluk içerisinde eşitlik ilkelerinin benimsenmesi için birçok yeni çalışmayı başlatıyor olacağız.

Bundan sonra kadınların topluma kattığı değeri görmek ve göstermek hepimize düşüyor. Ortak amaca yönelik çalışmalarımız sonucunda kadınların yalnızca başarı hikayeleri ile gündeme geldiği günleri çok yakında göreceğimize inanıyorum. Unutmayalım her türlü hak söz konusu olduğunda kadın erkek eşittir çünkü insan insana eşittir."

- Özgecan Aslan

BM Kadın Birimi Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü ve Türkiye Temsilcisi Ingibjorg Gisladottir da konuşmasında toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşabilmek için, erkeklerin de kadınlarla omuz omuza mücadele etmesinin önemine değindi.

Gisladottir, kampanyanın Türkiye'de yürütülüyor olmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, şunları kaydetti:

"Yıllar içerisinde kadın haklarının geliştirilmesi yolunda büyük ilerlemeler kaydedildi. Bu ilerlemeyi kadın hakları savunucusu sivil toplum kuruluşlarının yılmayan ve cesur duruşlarına borçluyuz. Birçok kadın yıllarca bu amaç doğrultusunda usanmadan çalıştı, kendilerinden birçok şey verdi. Ama bu mücadeleyi tek başımıza kazanmamız mümkün değil. Toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşabilmemiz için, erkeklerin de eşitsizliğin tüm topluma ne kadar zarar verdiğini anlaması gerekiyor. Erkekler toplumsal gelişimi engelleyen cinsiyetçi normları değiştirmek için sorumluluk alıp, kadınlarla omuz omuza çalıştıkları zaman gerçek anlamda eşitlik elde edilebilecek.

Erkeklerin geleneksel erkeklik algılarını sorgulaması  ve kendilerine de mutluluk getirmeyen, modası geçmiş erkeklik rollerinin içinde hapsolduklarını anlamaları gerekiyor. Kadınların da cinsiyetçi kalıpların ve olumsuz erkeklik rollerinin  devam etmesinde payları olduğunu anlamaları gerekli. Davranış ve tutumlarımızı belirleyen zihniyet, kadın erkek arasında eşitsiz bir şekilde dağılan güç ve kaynakların yansıması. İşte değişimin tam da bu noktada, zihniyet dönüşümüyle başlaması gerekiyor. Erkekler ortaklık yapmazsa bu hedefe ulaşmak zorlaşacak."

Kadınların siyasette, özel sektörde ve yaşamın her alanında liderliğinin ve katılımının artması için de erkeklerin harekete geçmesi gerektiğini söyleyen Ingibjorg Gisladottir, dünyada toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi için yapılması gereken çok şey olduğuna vurgu yaptı.

Gisladottir, dünyada hiç bir ülkenin toplumsal cinsiyet eşitliği açısından istenilen seviyeye gelmediğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Hem küresel olarak hem Türkiye'de yine eşitsizlik ciddi oranda sorun olarak karşımıza çıkıyor. Ulusal mevzuatta gerçekleştirilen ilerlemelere rağmen Türkiye yine de Dünya Ekonomik Forumu'nun Küresel-Toplumsal Cinsiyet Endeksi'ne göre kadın ve erkek arasında en önemli farklara sahip olan bir ülke. Türkiye'nin Avrupa'da baktığınızda, kadınların iş gücüne katılım oranı açısından gerilerden geldiğini görüyoruz. Yakın zamandaki verilerde Türkiye'de kadına yönelik şiddet açısından olumlu ilerleme olmadığını gösteriyor ve her 5 kadından 2 tanesinin cinsel ve fiziki anlamda şiddete maruz kaldığını anlıyoruz. Kadına yönelik şiddet konusunda yapılan çalışmalar çok önemli. 20 yaşındaki Özgecan Aslan'ın vahşice öldürülmesi bir kere daha bu şiddetin ciddiyetini hepimzie çarpıcı şekilde gösterdi. Etkin önlemlerin alınması çok önemli."

"Özgecan Aslan olayından sonra bizler Türkiye'de kadına yönelik şiddete hayır diyen kadınların sokaklardaki gösterilerine katılan, onlarla dayanışma gösteren erkeklerin sayısında artış görmeye başladık" diyen Gisladottir, bu dayanışmanın uzun vadeli olması gerektiğinin altını çizdi.

Kadınların ekonomik alanda güçlenmesi için de erkeklerin liderlik yapması gerektiğini belirten Ingibjorg Gisladottir, "Türkiye'de kadınlar liderlik ve karar alma mekanizmalarında oldukça düşük oranda temsil ediliyor. Buradan Türkiye'deki üst düzey siyasi pozisyonlardaki kadın ve erkeklere sesleniyorum, kadınların karar alma ve güç merkezlerinde eşit katılımını sağlayın" diye konuştu.

Kadın Koalisyonu Koordinatörü İlknur Üstün de kadın örgütlerinin mücadelesine dikkat çekerek şunları söyledi:

"Kadınların belirleyen, biçimleyen olarak katılmadıkları bir dünyada işleri çok zordur. Ama aynı şekilde onları dışlayan dünyanın da işi zordur. Kadınların özgürlük, eşitlik sorunları varsa mutlaka o toplumun eşitlik ve özgürlük sorunu vardır. Feministlerin, kadın örgütlerinin uzun yıllara yayılan mücadelesi bu sorunun görünürlüğünü ve politikleşmesini sağladı. Bu mücadeleyi yürütürken kadın örgütleri, meselenin sadece kadınların sorunu olmadığını, çözümünden de herkesin sorumlu olduğunu vurguladılar."

Kadınların tüm dünyanın meselesi olduğunu dile getiren Üstün, "Kadınlar deyince ilk akla cinayet, şiddet geliyor ama diğer yanda mücadelesi ve direnişi. Bugün kadınların durumu, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ya da bunun politikanın konusu haline gelmesi, herkesin meselesi haline gelmesi kadınların yükselen mücadelesinin ürünüdür" diye konuştu.

-HeForShe Kampanyası-

Toplatıda paylaşılan bilgilere göre, küresel bir dayanışma kampanyası olan HeForShe, her yaştan erkeği, kadınların potansiyellerini gerçeğe dönüştürmelerini engelleyen sosyal ve kültürel engellerin kaldırılmasına destek vermeye çağırıyor.

Kampanya, 20 Eylül 2014 tarihinde Birleşmiş Milletler 68'inci Genel Kurulu Başkanı Sam Kahamba Kutesa, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ve UN Women Küresel İyi Niyet Elçisi Emma Watson tarafından, erkekleri kadın haklarını savunmaya ve desteklemeye davet eden güçlü bir çağrıyla başlatıldı.

Eylül ayında lanse edildiğinden bu yana birçok Devlet Başkanı ile Unilever, Coca-Cola ve Tupperware gibi şirketlerin CEO'larının yanı sıra dünya çapında 200'den fazla ülkeden yüzbinlerce erkek HeForShe kampanyasını destekleme ve savunma taahhüdünde bulundu. Bu çabalar sayesinde sosyal medyada şimdiye kadar 1,2 milyar etkileşim yaratıldı.

Kampanyanın ana fikri, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sadece kadınları değil tüm toplumu ilgilendiren bir konu olduğu ve kadın-erkek eşitliğinin sağlandığı bir toplumda, sosyal, siyasi ve ekonomik alanlarda, hem kadın hem de erkeklerin kazançlı çıkacağıdır.

HeForShe dayanışma kampanyası, Eylül 2015'e kadar 11 ay boyunca tüm dünyada 1 milyar erkeği mobilize ederek, toplumun yarısını, diğer yarıyı desteklemek için bir araya getirmeyi hedefliyor.

- Siyaset, iş, sanat ve medya dünyası HeForShe'ye destek veriyor

Kampanyanın iletişimine destek veren isimler arasında Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Doç. Dr. Ayşenur İslam, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V.Koç, Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Borusan Holding CEO'su Agah Uğur, tanınmış isimler Mert Fırat, Kerem Bürsin, Özge Özpirinçci, Buğra Gülsoy, Sarp Levendoğlu, Selma Ergeç, Arzum Onan, Zeynep Farah Abdullah, Serkan Altunorak, karikatürist Erdil Yaşaroğlu, gazeteci Fatih Portakal, Beşiktaş Antrenörü Slaven Bilic, Galatasaray Antrenörü Hamza Hamzaoğlu, Fenerbahçe Antrenörü İsmail Kartal bulunuyor.

Toplantı kapsamında hazırlanan ve üzerinde kadın erkek eşitliğine yönelik mesajların olduğu dövizlerle, TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes, Mustafa Koç ve Mustafa Koç'un eşi Caroline Koç başta olmak üzere katılımcılar, hazırlanan pano önünde fotoğraf çektirdi.