İnşaat Mühendisi Adaylarına Nükleer Santral Dersi

Gazi Üniversitesi Yapı Topluluğu tarafından (GÜYAP) Mühendislik Fakültesi'nde düzenlenen ve üç gün süren buluşmanın bir bölümü de nükleer enerjiye ayrıldı.

Buluşmanın bu bölümünde konuşan Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Ş Genel Müdür Yardımcısı Rauf Kasumov, Türkiye ekonomisinin en önemli sektörlerinin başında inşaatın geldiğini belirterek, "Günümüzde Türk inşaat şirketleri bazı ülkeleri neredeyse yeniden inşa ediyor" dedi.

Kasumov, Türk inşaat sektörünün 2013 yılında bedeli 31,3 milyar dolar olan 374 proje gerçekleştirdiğiniifade ederek, 2023 yılı için bu rakamın 100 milyar dolar olarak hedeflendiğini anlattı. Öğrencilere, "sizlerişimdiden kutluyorum çünkü bu hedefi sizler gerçekleştireceksiniz" diye seslenen Kasumov, 2023 yılında 100 milyar dolarlık hedefin yakalanmasında 20 milyar dolarlık katkısı bulunacak Akkuyu NGS'nin önemine dikkati çekti.

Akkuyu NGS inşaatının yaklaşık yüzde 80'inin Türk firmalarınca yapılacağını hatırlatan Kasumov, "Okulunuzu başarıyla bitirip inşaat mühendisi olduğunuz zaman sizler de bu firmalarda çalışacaksınız ve Türkiye'nin ilk nükleer santralinin yapımında hem görev alacaksınız. Ayrıca bir tarihe de tanıklık edeceksiniz" diye konuştu.

NÜKLEER TEKNOLOJİ TRANSFERİ

Rauf Kasumov, nükleer santral için teknoloji transferinin önemine de işaret ederek, Akkuyu için her yıl 100 öğrenciyi dünyanın en iyi üniversiteleri arasında yer alan Moskova MEPhİ'ye burslu ve iş garantili eğitim için gönderdiklerini hatırlattı. 2023 yılına kadar 600 öğrencinin Moskova'da nükleer mühendislik eğitimi alacağını bildiren Kasumov, bu öğrencilerin tamamının Akkuyu NGS'de görevlendirileceğini söyledi.

72 SANTRAL YAPIM AŞAMASINDA

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji Proje Uygulama Dairesi Başkanı Necati Yamaç da öğrencilere dünyada nükleer santrallerin kullanımı ve sayılarına ilişkin bilgiler verdi.

Türkiye'nin, Türkiye Atom Enerjisi Kurumunu (TAEK) 1957 yılında kurduğunu hatırlatan Yamaç aradan geçen yarım yüz yıla yakın sürede bir türlü santral kurulamadığını söyledi.

Dünyada 435 nükleer santralin elektrik ürettiği bilgisini veren Yamaç, 72 santralin de inşaat halinde olduğunu bildirdi.

Dünyada en çok nükleer santrale sahip ülkenin ABDolduğunu ve 4 santral inşaatının da devam ettiğini anımsatan Yamaç, "Nükleer santrallerin tarım ve turizmi olumsuz etkilediği sıkça dile getiriliyor. Bu kesinlikle doğru değil. 100 santrali bulunan ABD, dünyanın en büyük tarım ürünü ihracatçısı. Fransa'da daha ilginç bir durum var; nükleer santraller hem yaşam merkezleri hem de tarımsal alanlarla iç içe. Paris'e sadece 75 km uzaklıkta nükleer santraller var. Dünya Mirası listesine girmiş Louir Nehrinin üzerinde kurulu 14 adet santral var. Londra, Paris ve Madrid… Dünyanın en önemli turizm kentleri ve hepsinde nükleer santraller var" açıklamasında bulundu.

Çernobil ve Fukuşima kazalarından sonra nükleer santrallerde güvenlik konusunun tekrar gözden geçirildiğini bildiren Yamaç, petrol, doğal gaz ve kömür zengini ülkelerde de nükleer santral bulunmasına dikkati çekti.

Nüfusu İstanbul'dan az ülkelerde 45 nükleer santral bulunduğuna işaret eden Yamaç, bütün gelişmiş ülkelerde nükleer santral bulunduğunu anlattı.

7,2 MİLYAR DOLAR TASARRUF

Necati Yamaç, Türkiye'nin enerjide yüzde 72 oranında dışa bağımlı olduğunu ve yılda 60 milyar dolar ödediğini belirterek, "Artan elektrik enerjisi talebi göz önüne alındığında nükleer santraller Türkiye için bir zarurettir" dedi.

Akkuyu ve Sinop Nükleer Santrallerinin devrede olması halinde Türkiye'nin daha az doğal gaza ihtiyaç duyacağını ve yıllık 7, 2 milyar dolar tasarruf edeceğini kaydeden Yamaç, nükleer santrallerin yıllık yakıt maliyetinin 720 milyon dolar olduğunu ifade etti. Türk firmalarının yeterlilik ve kapasitelerini belirlemek için bir çalışma yürüttüklerini anlatan Yamaç, Türk firmalarının hem Türkiye hem de yurt dışındaki nükleer santral inşaatlarında tedarikçi olarak görev almalarını sağlayacaklarını bildirdi. Yamaç, öğrencilerin bu firmalarda iş bulacaklarını hatırlatarak, Rusya'da Akkuyu'nun referansı olan Novovorenej-2 Nükleer Santrali'ni mutlaka ziyaret etmelerini istedi.

40 YILLIK NÜKLEERCİ

Enerji Bakanlığı'nın nükleer enerji ile ilgili bölümlerinde 40 yıl çalıştıktan sonra AkkuyuNGS Büyükeceli Bilgilendirme Merkezi'nde görev alan Lütfi Sarıcı da Akkuyu Sahası'nda 1976 yılından buyana yürütülen çalışmaları anlattı.

Akkuyu NGS'nin dünyanın en gelişmiş ve en güvenli santrali olacağını belirten Sarıcı, santralin güvenlik sistemine ilişkin ayrıntılı bilgiler verdi. Akkuyu bölgesinin Türkiye'nin en az deprem riski taşıyan bölgesi olduğunu belirten Sarıcı, atık yakıtlar ve diğer nükleer atıkların nasıl bertaraf edileceği anlattı. Nükleer santrallerle ilgili pek çok yanlış bilgi verildiğini kaydeden Sarıcı, bütün gelişmiş ülkelerde nükleer santraller bulunduğunu, bu ülkelerin kalkınmasının temelinde de bu santrallerin görev aldığını söyledi. Sarıcı, öğrencilere seslenirken, "Türkiye'nin nükleer enerji alanında kalifiye elemanı ihtiyacı var. Her duyduğunuza inanmayın. Mutlaka araştırın. Artık elinizin altında internet gibi bir imkan var" diye konuştu. Sarıcı, güvenlik tedbirleri hakkında bilgi verirken, 10 bin yılda bir olması muhtemel olayların bile göz önünde tutulduğunu belirtti.

SORULAR

Enerji Bakanlığı Nükleer Enerji Proje Uygulama Dairesi Başkanı Necati Yamaç, öğrencilerin sorularını yanıtlarken, Akkuyu ve Sinop Nükleer Santrallerinin Türkiye'nin yıllık elektrik ihtiyacının yüzde 33'ünü karşılayacağını söyledi. Yamaç, İngiltere'de Hinkley Point'te Fukuşima kazasından bir hafta sonra yapılan ankette halkın % 60'ından fazlasının nükleere evet dediğini, Litvanya'da ise halkın % 70'inin nükleerden yana olduğunu belirterek,

"Nükleer güç santralleri hem ulusal hem de uluslararası kurumlar tarafından 24 saat denetleniyor. Bir nükleer santralin güvenliği aslında şeffaf olmasına bağlıdır" dedi.

TSUNAMİ VE DEPREME KARŞI TEDBİR

Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Ş'nin Genel Müdür Yardımcısı Andrey Gurlenov, Akkuyu NGS projesini hakkında bilgi verirken, Moskova MEPhİ Üniversitesi'ne her yıl 100 Türk öğrenci gönderdiklerini hatırlatarak, "Cevaplarınızın bir bölümünü orada eğitim alarak da bulabilirsiniz" dedi. Gurlenov'un sözlerine öğrenciler alkışlarla karşılık verdi.

Fukuşima'da ortaya çıkan kazanının soğutma sisteminin arızalanmasından kaynaklandığını bildiren Gurlenov, Rus teknolojilerinde böyle bir kazanın yaşanmasının söz konusu olamayacağını bildirdi.

Akkuyu'da depreme karşı her türlü tedbirin alındığını anlatan Gurlenov, "hatta öyle tasarlanıyor ki deprem sırasında bile santral elektrik üretmeye devam edecek. Santralin içinde elektrik kesintisine karşı jeneratörler bulunacak. Örneğin, Fukuşima'da jeneratör yoktu" diye konuştu.

Gurlenov, Akdeniz'de şimdiye kadar hiç tsunami yaşanmadığını ancak yine de tedbir olsun diye santralin denizden 10.5 metre yükseğe inşa edileceğini söyledi.

Akkuyu Nükleer Santrali'nin inşaatı sırasında 10-12 bin kişinin çalışacağını bildiren Gurlenov, santral işletmeye alındığında ise yaklaşık 4 bin kişinin çalışacağını ifade etti.Gurlenov, şu anda Büyükeceli Köyü'nde bin 200 kişinin yaşadığını hatırlatarak, "Benim doğduğum kasabada da 1000 kişi yaşıyordu. Sonra nükleer santral kuruldu ve nüfusu 70 bine çıktı. Büyükeceli de böyle olacak. Hem turizm canlanacak hem de ticaret artacak" diye konuştu.

Konuşmalardan sonra öğrenciler TİMÖB adına Akkuyu NGS yöneticileri ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji Proje Uygulama Dairesi Başkanı Necati Yamaç'aplaket ile teşekkür belgesi sundu.

Öğrencilerle hatıra fotoğraflarının çekilmesinden sonra Akkuyu NGS yetkilileri, öğrencilerin MEPhİ üniversitesi ile ilgili sorularını yanıtladı.