Kıbrıs Rus Yönetimi Doğalgaz İçin Fransız Askerini Ada'ya Davet Etti - Son Dakika
Sektörel

Kıbrıs Rus Yönetimi Doğalgaz İçin Fransız Askerini Ada'ya Davet Etti

ABD ve Katar’ın birlikte doğalgaz aradığı Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi saf dışı bırakmak için Yunanistan, Mısır ve İsrail’le birlikte gizli planlar kuran Rum Yönetimi, Fransız askerini Ada’ya davet etti. Doğu Akdeniz’de Kıbrıs açıklarında doğalgaz ve petrol aramalarını sürdüren ABD’li ExxonMobil, Katarlı ortağı Qatar Petroleum’la birlikte 5 ila 8 trilyon metreküplük dev bir doğalgaz rezervi tespit ettiğini […]The post Kıbrıs Rus Yönetimi doğalgaz için Fransız askerini Ada’ya davet etti appeared first on Enerji Enstitüsü.

05.03.2019 18:10
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

ABD ve Katar'ın birlikte doğalgaz aradığı Doğu Akdeniz'de Türkiye'yi saf dışı bırakmak için Yunanistan, Mısır ve İsrail'le birlikte gizli planlar kuran Rum Yönetimi, Fransız askerini Ada'ya davet etti.

Doğu Akdeniz'de Kıbrıs açıklarında doğalgaz ve petrol aramalarını sürdüren ABD'li ExxonMobil, Katarlı ortağı Qatar Petroleum'la birlikte 5 ila 8 trilyon metreküplük dev bir doğalgaz rezervi tespit ettiğini duyurmasıyla bölgedeki hareketlilik hız kazandı. Türkiye'yi Doğu Akdeniz'de saf dışı bırakmak için bir süredir Yunanistan, Mısır ve İsrail gizli planlar kurarken, bir taraftan da bölgedeki enerji kaynaklarından pay almak isteyen aralarında İtalya ve Fransa'nın da bulunduğu Batılı ülkeler girişimde bulunuyor. AB'nin güdümündeki Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ise 'Kıbrıs meselesi' yoluyla Türkiye'yi ve Türk askerini Ada'dan uzaklaştırmaya çalışılıyor. Bu kapsamda Türkiye'nin Doğu Akdeniz'e açılmasını ve Ada'daki varlığını engellemeye yönelik atılan adımlara son olarak geçtiğimiz hafta ara bölgede yapılan gayriresmi görüşme de eklendi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis BM gözetimindeki ara bölgede bir araya gelirken, iki bölümde yapılan görüşme "Rum oyununa" sahne oldu. Yaklaşık üç saat süren görüşmenin birinci kısmında güven artırıcı bazı sembolik adımlar atıldı. Temel konuların görüşüldüğü ikinci kısmında ise Rum tarafı asıl niyetini ortaya koydu: "Türk askeri Ada'yı terk etsin, Türkiye'nin garantörlüğü kaldırılsın böylelikle KKTC'yi AB'ye alalım."

Türkiye'yi, Akdeniz'deki enerji denkleminde devre dışı bırakmak isteyen Yunanistan, Rum Yönetimi, İsrail ve Mısır bir süredir hazırlık yapıyor. Son yıllarda üç ülke ortak zirveler ve ikili işbirlikleri yolu ile Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarına el koymaya ve Türkiye'yi bölgede izole etmeye yönelik politikalar üretiyor. Mısır'ın aktif rol oynadığı eksende ortak askeri tatbikatların yapılması da dikkat çekiyor. Üç ülke ve Rum Yönetimi son yıllarda gerçekleştirdiği iş birliğindeki ana hedefin, Türkiye'yi Doğu Akdeniz'de kuşatmak ve enerji havzalarını kendi aralarında paylaşmak olduğu değerlendiriliyor.

AB'den de Türkiye'nin Doğu Akdeniz sahasındaki kaynaklardan kaçınması konusunda son dönemde sık sık uyarı niteliğinde açıklamalar geliyor. Türkiye ise bölgedeki tüm enerji projelerinde onayının alınmasını ve oldubittilere izin vermeyeceğini vurguluyor. Ankara, İsrail, Yunanistan ve Rum Yönetimi arasında Doğu Akdeniz'e yönelik konsorsiyuma karşı çıkarken, bu ülkelerin Kıbrıs Adası kara sularında doğalgaz-petrol sahaları oluşturmasını istemiyor. Çünkü böyle bir durumda çıkarılan gazın Avrupa'ya satışından edinilen kardan sadece Rum Yönetimi yararlanmış olacak.

Bir buçuk sene evvel İsviçre'de yapılan ve Rum tarafının olumsuz tutumu sebebiyle sonuçsuz kalan Kıbrıs müzakereleri geçtiğimiz hafta BM Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar'in ara bölgedeki konutunda yapılan yeni bir görüşmeye sahne oldu. KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi lideri Anastasiadis, ara bölgede bir araya geldi. Görüşmede Rum tarafı Türkiye'nin Kıbrıs'ta garantörlüğünün bitmesi ve Türk askerinin adadan çekilmesi şartıyla, KKTC'nin AB'ye alınma teklifi yaptığı belirtiliyor. Anastasiadis'in teklifinin arka planında ise Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarından Türkiye'yi uzak tutmak, Ada'daki Türk askerinin çekilmesini sağlamak ve Türkiye'nin garantörlüğünü sona erdirmek olduğuna dikkat çekiliyor. Bununla birlikte Rum Yönetimi'nin, Fransız askerlerinin gelmesi için yalvarması, Türkiye'ye karşı oynanan oyunu gözler önüne seriyor.

Yunanistan ve Rum Yönetimi, oldubitti ile Doğu Akdeniz'deki Münhasır Ekonomik Bölgelerde doğalgaz araması için girişimlerini artırdığı bir dönemde, Türkiye'nin bölgede arama yapması için görevlendirdiği Fatih sondaj gemisi önemli bir hamle olarak değerlendiriliyor. Atina'da panik havası oluşturan Fatih, halihazırda bölgede sondaj faaliyetlerine devam ediyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da geçtiğimiz haftalarda, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de kendi kıta sahanlığındaki haklarını kullandığına dikkat çekerek "Hiçbir yabancı ülke, şirket ya da gemi Türkiye'nin kıta sahanlığı içinde ya da üzerindeki denizlerde izin verilmemiş hidrokarbon veya bilimsel araştırma faaliyetinde bulunamaz" demişti.

Kıbrıs müzakereleri, yönetim ve güç paylaşımı, ekonomi, Avrupa Birliği, toprak ve mülkiyet paylaşımı ile güvenlik ve garantiler olmak üzere altı başlıktan oluşuyor. Anastasiadis'ın "gevşek federasyon" söylemi sadece yönetim ve güç paylaşımı başlığında ele alınıyor. Diğer başlıkların ise Rum tarafının taviz koparma, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'e çıkışını sınırlama, sondaj faaliyetlerini engelleme ve Türk askerinin 1974'ten beri KKTC'deki varlığını sona erdirme ve bölgedeki amacı taşıdığına işaret ediliyor. Rum tarafının talepleri Türk tarafından kabul görmezken bu talepler Türkiye'nin kırmızı çizgisini oluşturuyor. Türk tarafının, Ada'da iki devletli, iki halkın temsiliyetini ve varlığını esas alan bir yapı, sürecin kazan-kazan anlayışı dışında hiçbir müzakere usulüne evrilmemesi, adadaki Türk askeri varlığı ve garantörlük konusunda taviz vermeyen kararlı duruşu devam ediyor.

Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin, Ada'da Fransa'ya deniz üssü inşa etme hazırlıkları hızlandı. İki yıl önce teknik düzeyde başlayan görüşmeler, ocak ayında Fransa Cumhurbaşkanı Emannuel Macron'un Rum yönetimine ziyareti sırasında liderler seviyesinde ele alınmıştı. Geçtiğimiz günlerde ise Rum yönetimi Fransa ile askeri iş birliğini genişletme kararı aldı. Buna göre; Fransa'ya ait bir deniz filosu, Güney Kıbrıs'taki Mari Limanı'nda sürekli olarak kalacak. Fransa Savunma Bakanı Florence Parly, teknik detayları belirlemek üzere bu hafta Lefkoşa'ya gelecek.

Türkiye'nin, Akdeniz'de yer alan bizim ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak sahibi olduğu alanlarda yaptığı doğalgaz aramalarından CHP rahatsız olmuştu. CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, Doğu Akdeniz'deki petrol ve doğalgaz aramalarına karşı önerge verirken "Petrol bulamadık, orada ne işimiz var? Harcadığımız para boşuna israf" diyerek petrol arama çalışmalarının durdurulması için çağrıda bulunmuştu. Sanayi, Ticaret ve Enerji Komisyonu Üyesi AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, CHP'li vekil Başarır'a "Sormak istiyorum Türkiye'nin mi, Yunanistan'ın milletvekilisin? Çünkü Yunanlılar da karşı çıkıyor bizim Akdeniz'de petrol aramamıza, İsrail de karşı çıkıyor. Bu önergeyle vatana millete ihanet etmiş olurlar" dedi.

Bir benzer skandal açıklama ise CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç'tan gelmişti. Özkoç " Kıbrıs Rum Kesimi, Yunanistan ekonomik sıkıntı içinde olabilir. Kıbrıs meselesi ortadayken, anlaşmaya varılmamışken doğalgaz araması yapılması doğru değil" ifadelerini kullanmıştı. Özkoç, gazetecilerin CHP'li Ali Mahir Başarır'ın, Akdeniz'de doğalgaz aramasına dair bir soru önergesi verdiğini hatırlatması üzerine "Önerge, buradaki aramaların şeffaf şekilde ve nasıl olduğunun kamuoyu tarafından bilinmesine yönelik. Arkasında ya da önünde başka bir niyet bulunmuyor" diyerek CHP'li Başarır'ı savunmuştu.

The post appeared first on .

Kaynak: Enerjienstitusu.com

Son Dakika Sektörel Kıbrıs Rus Yönetimi Doğalgaz İçin Fransız Askerini Ada'ya Davet Etti - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement