Bahçeli: Başbakan, Yediği Golü Pas Olarak Değerlendiriyorsa Bu Kendi Bileceği Bir Şeydir - Son Dakika
Politika

Bahçeli: Başbakan, Yediği Golü Pas Olarak Değerlendiriyorsa Bu Kendi Bileceği Bir Şeydir

Bahçeli: Başbakan, Yediği Golü Pas Olarak Değerlendiriyorsa Bu Kendi Bileceği Bir Şeydir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu.

22.01.2013 12:47

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Geçen hafta grup toplantısındaki bir ifadenin Başbakan Erdoğan'ın ve akıl hocalarına akıl hocalarına ters köşe yaptırdığını belirten Bahçeli, "Başbakan Erdoğan bu sözleri bilinçsizce kullandığımızı ve kendisine pas verdiğimizi iddia etmiştir. ve aynı zamanda matematik dehası olduğumuzu söylemiştir. Tabi olarak Başbakan yediği golü pas olarak değerlendiriyorsa bu kendi bileceği bir şeydir. Başbakan 10 yıldır 1'i 36'ya, tarihi 36'ya, kültürü 36'ya, dili 36'ya, vatanı 36'ya, kaderimizi 36'ya, geleceğimizi 36'ya bölmeye çalışırken matematiğin yüz karası, milletin utanç tablosu olduğunu nedense unutmuş ve görmezden gelmiştir" dedi.

AHMET DOĞAN'A YAPILAN SALDIRI GİRİŞİMİ

Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin lideri Ahmet Doğan'a yapılan silahlı saldırı girişimine değinen Bahçeli, "19 Ocak 2013 günü, Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da, partimizden iki milletvekili arkadaşımızın da katıldığı Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi'nin 8. Olağan Kurultayı'nda, meydana gelen müessif bir hadise hepimizi endişelendirmiştir. Üyelerinin çoğunluğunu soydaşlarımızın oluşturduğu ve Bulgaristan siyasetinde önemli bir yeri bulunan Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin lideri Ahmet Doğan'a alçakça silahlı saldırı girişiminde bulunulmuştur. Doğan'ın maruz kaldığı silahlı saldırıyı kınıyor, kendisine, partisine ve tüm soydaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi bildiriyorum" diye konuştu.

"ERDOĞAN'IN DİZ ÇÖKEN ACİZLİĞİ TÜRK MİLLETİNİ SONA YAKLAŞTIRMAKTADIR"

"Başbakan Erdoğan, Damat Ferit'ten aldığı bayrağı parçalanmış millet bünyesine, bölünmüş vatan coğrafyasına dikmek için çalışmaktadır" diyen Bahçeli, şunları söyledi: "Bunun için, tıpkı izinden yürüdüğü gayri milli isimler gibi istismarda, aldatmada sınır tanımamaktadır. Milletimiz kandırılmakta, yeni kayıplara peşinen ısındırılmak ve alıştırılmak istenmektedir. Başbakan Erdoğan'ın teslimiyetçi ve diz çöken acizliği, her zillete boyun eğen, her kepazeliğe davetiye çıkaran politikaları Türkiye'yi ve Türk milletini sona yaklaştırmaktadır. AKP hükümeti, Şark Meselesi'nin kalıntısı, uzantısı, parçası ve bir uzvu olmaya talip olmuştur. Başbakan Erdoğan için Haçlılarla, kafir planlarıyla bir ve aynı niyete sahip olmak rahatsız edici görülmemiştir. Biz parti olarak düne bakarak, mazideki karanlık dönemleri milli bir perspektifle yorumlayarak, yakın vadede karşılaşma ihtimali ve riski fazla olan sorunlara dikkat çekiyoruz, uyarıda bulunuyoruz. Çünkü biz, Türk milletine inanıyoruz, varlığına güveniyoruz ve bütünlük içinde yaşaması dışında hiçbir alternatifi kabullenmiyoruz. Milleti bölmenin adı çözüm olarak görülüyorsa, biz çözüme ve çözüm taraflarına karşıyız. Türkiye'yi yıkmanın, devleti dinamitlemenin adı barış ise biz barış denilen kılık değiştirmiş bölücü üsluba tamamıyla kapalıyız ve karşıyız. Bırakın; zalimler, kötüler, kifayetsiz muhterisler, hainler, bölücüler, teröristler dayanışma içinde olsunlar. Biz hepsiyle başa çıkarız, alayıyla dişe diş mücadele ederiz. Bırakın; AKP, CHP, BDP, PKK, Barzani, İmralı canisi ve Kandil artıkları aynı safta toplansınlar, aynı kalıba girsinler. Biz hepsine bozkurt gibi direniriz. Bırakın; bölünme uydusu olanların, BOP tuzağına düşenlerin, Kandil yamacına çözüm paraşütüyle inen soytarıların yedikleri, içtikleri ayrı gitmesin. Bize büyük Türk milletinin sevgisi ve bağlılığı ziyadesiyle yeter."

"PKK TALEPLERİ GÜN BE GÜN KARŞILANMAKTA VE CEVAP BULMAKTADIR"

Bahçeli, "AKP'nin İmralı canisiyle yürüttüğü müzakere ve görüşme trafiği Türk milletini kafese almanın, zincire vurmanın ve yeminlerinden ayırmanın bir yöntemi, bir örneğidir. PKK talepleri gün be gün karşılanmakta ve cevap bulmaktadır. Bu hafta içinde Meclis gündemine gelecek anadilde savunma talebine ilişkin kanun teklifi bunlardan birisidir. Ne söylenirse söylensin, ne yapılırsa yapılsın, ömür boyu hapis cezası almış idamlık bir mahküm ve terör suçlusuyla, sözde çözüm ve barış adına pazarlıklar yürütmek izahı olmayacak bir sapma ve sapkınlıktır. AKP'nin medet beklediği, çare umduğu, elinden tuttuğu şahıs Türk milletine çevrilmiş ölüm silahının bir numaralı failidir. Şehitlerimizin kanı bu alçağın eline bulaşmıştır. Şehit analarının ah ve bedduası teröristlerin ve eşbaşkanların alnına yapışmıştır. Öncelikle herkesin diline pelesenk olmuş, İmralı canisinin tarafı haline gelmiş çözüm ve barış sözlerinin üzerinde durmak, bu alanda kafa yormak gerekmektedir" dedi.

"AKP'NİN SONU GELECEKTİR"

Türkiye'nin hıyanet kuşağını daha fazla kaldıramayacağını ve saldırılara daha fazla katlanamayağını belirten Bahçeli, "Yara derindir ve kangren olmuştur. Ayrıca Başbakan Erdoğan geçtiğimiz haftaki grup toplantısında, 10 yıldır anneler ağlamasın diye elini, bedenini ve yüreğini ortaya koyan bir iktidar olduklarını iddia etmektedir. Bu sözü söyleyen Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanıdır. Bir de şehit analarını teröristlerin yakınlarıyla aynı seviyeye düşürme ve denk görme bedbahtlığını göstermektedir. Meğerse Başbakan Erdoğan, tam 10 yıldır anaların gözyaşının dinmesi için uğraşıyormuş da bunu kimseler görmemiş ve anlamamıştır. Peki 10 yıldır, hiçbir dönemde olmadığı kadar ağlayan analar, ağıt yakan gelinler, öksüz kalan yavrular nasıl görmezden gelinecek, neyle izah edilecektir? Asıl analara karalar bağlatan, oluk oluk gözyaşlarının akmasına neden olan, vatanımızı baştan sona acıya ve feryada sevk eden iktidarın ismi Adalet ve Kalkınma Partisi, Başbakanı da Recep Tayyip Erdoğan'dır. PKK'yla kucaklaşan, katillere meydan açan, canilerle kardeşlik köprüsü kuran Başbakan ve partisi akan kandan, verilen şehitlerden ve çekilen çilelerden dolayı millet vicdanında elbette mahküm olmuş, elbette hüküm almıştır. PKK'yı affetme derdine düşen Başbakan önce kendisine ve partine bakmalı, gelecekte vereceği hesapların şimdiden hazırlığını yapmalıdır. Nitekim yakında güneş açacak, karanlık dağılacak ve AKP'nin sonu gelecektir" diye konuştu.

PARİS'TE ÖLDÜRÜLEN 3 KADIN PKK'LI

Paris'te öldürülen 3 kadın PKK'lının ardından yürütülen soruşturma ile ilgili olarak Bahçeli, "9 Ocak günü, Paris'te üç PKK militanının infaz edilmesi Türkiye'yi 10 güne yakın meşgul etmiş ve oyalamıştır. 3 kadın teröristin öldürülmesiyle ilgili soruşturmada, Paris Cumhuriyet Savcısı bir numaralı zanlıyı açıklamış ve bunun da PKK'lı olduğu ortaya çıkmıştır. 13 Ocak 2013 tarihinde, Merkez Yönetim Kurulu asil ve yedek üyelerimizle milletvekillerimizin katıldığı toplantıların ardından düzenlediğimiz basın toplantısında, Paris'teki infazları örgütün iç hesaplaşması olarak gören değerlendirmemiz büyük ihtimalle yerini bulmuştur. Yine de bu olayın üzerindeki sis perdesi tümüyle aralanmalı ve mutlaka cinayetler tam olarak aydınlatılmalıdır" dedi.

3 KADIN PKK'LI İÇİN DİYARBAKIR'DA DÜZENLENEN TÖREN

Türkiye getirilen cenazelerin AKP'nin müsamahası ve göz yumması altında tam bir şova dönüştüğünü ve aleni terör propagandasına çevrildiğini belirten Bahçeli, "Geçtiğimiz hafta önce Diyarbakır, arkasında da Tunceli, Kahramanmaraş ve Mersin terör örgütünün hiç olmadığı kadar hareket kabiliyetine eriştiği yerler olmuştur. Türk milleti ölü üzerinden istismara yeltenen, bunu fırsat ve ganimete çevirme yüzsüzlüğünden çekinmeyen bölücü güruhun küstahlıklarını ibretle izlemiştir. Başbakan Erdoğan'ın samimiyet testi, samimiyet sınavı, turnusol kağıdı olarak tasvirini yaptığı hıyanet sürecinin zedelenmemesi için provokasyonlara dikkat çekmesi, Türk devletini cenazelerin bulunduğu mahallerden uzak tutmasıyla paralel ilerlemiştir. Bilhassa 17 Ocak tarihinde, Diyarbakır'da bölücü örgütün at koşturduğunu ve her şeyi kontrolü altına aldığını gösteren manzara şüphesiz en başta hükümet adına utanç verici bir acziyet olarak görülmelidir. Ne yazıktır ki, bir gün sonra PKK'yı görmezden gelerek, cenaze törenlerine sağduyunun hakim olduğunu iddia etmek malum çevrelerin yeni bir uydurması ve saptırması olmuştur" diye konuştu.

TÖREN SONRASI SİYASİLERİN AÇIKLAMALARI

Diyarbakır'daki cenaze töreni sonrası siyasilerin açıklamalarına değinen Bahçeli, şöyle devam etti : "Kılıçdaroğlu, 'olay olmaması umut verici' olarak tevil etmiş. Hükümetin bir başbakan yardımcısı 'Diyarbakır kendisine yakışanı yaptı' şeklinde tanımlamış, bir diğeri 'Herkesin bu sürece katkı verme çabasını görüyoruz' ifadeleriyle övmüştür. Diyarbakır'da devlet PKK'nın seviyesine indirilmiş, polis ve askerler geri tutulmuştur. Bu aslında ikinci bir Habur'dur ve rezillikler örtbas edilerek hasıraltı yapılmıştır. 'Barışın kazananı, savaşın kaybedeni olmaz' şeklindeki ucube sözü adeta Türkiye Cumhuriyeti'ni PKK'yla eşitlemek ve bir göstermek için servis edilmiştir. Sözde güvenlik önlemleri PKK militanları tarafından alınmış, şehir eşkıyaları yolları keserek araç ve kimlik kontrolü yapmışlardır. Örgüt paçavraları, tabutların üzerine serilmiş ve hastane önlerindeki bayrak direklerine asılmış, sonuçta taşlar bağlanmış ve teröristler cirit atmıştır. İmralı canisinin posterinin taşınmamasına hikmet dolu anlamlar yüklenmiş, kitlenin olgun, polisin hoşgörülü, havanın barışçıl, günün olaysız geçtiği heyecanla gündeme getirilmiştir."

"AK PARTİ SİCİLİNE BİR KARANLIK MÜHÜR DAHA YEDİ"

Ak Parti'nin PKK'ya Habur'da karşılama, Diyarbakır'da da cenaze töreni düzendiğini ve siciline bir karanlık mühür daha yediğini belirten Bahçeli, "Elbirliğiyle kaldırılan terörist tabutları, aslında Türk milleti için kurgulanan ölüm merasiminin bir provası niteliğinde geçmiştir. Öylesine tehlikeli bir psikolojik ortam kamuoyuna pompalanmıştır ki, eğer devlet olmazsa, yani Türkiye bölünürse, hiçbir sorun yaşanmayacak ve bir mesele de kalmayacaktır. Bu son gelişmeler, müzakerelerin en sinsi ve en kurnaz planlanmış bir safhasından başka bir şey değildir. ve bu bile başlı başına Türkiye'nin içine düştüğü içler acısı durumu göstermesi bakımından kayda değerdir. Eğer adalet hala varsa, mahkemeler açık ve çalışır vaziyette ise Diyarbakır'daki örgüt propagandalarıyla ilgili soruşturma açılması, PKK paçavralarının bayrak gibi sallanması ve tabutların üzerine serilmesi hakkında hemen cezai takibat başlatılması zorunluluk olacaktır. Ben yiğit, cesur ve hukuka tam manasıyla riayet eden Cumhuriyet savcılarından ses ve çıkış bekliyorum. Diyarbakır'da PKK'nın meşrulaştırma girişimlerine ders verecek, Türk milletinin, Türk devletin hak ve hukukunu sahiplenmiş kararlı ve yürekli hakimlerin ortaya çıkmasını diliyorum" dedi.

"GEMİSİ KARAYA OTURUNCA HEMEN DÜŞÜNCELERİNDEN CAYMAKTA"

Bahçeli, "Başbakan Erdoğan darboğaza düşünce, gemisi karaya oturunca hemen düşüncelerinden caymakta, anında yön değiştirmektedir. Kendisinin, böylesi karanlık bir dönemde, PKK'nın cüret ve cesamet kazandığı bir zaman aralığında, tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet açıklamasında bulunması da son derece dikkat çekici bulunmuştur. Başbakan Erdoğan tek milleti tanımlamıştır tanımlamasına, ama bu milletin isminin ne olduğunu bir türlü itiraf edememiştir. Yine milleti bölmüş, yine milleti etnik kimliklere havale etmiştir. Başbakan'ın söyleyemediği, sırrını ve anlamını bilemediği büyük kudretin ismini kendisine hatırlatırım ki, Türk vatanı üzerinde yaşayan muazzam beşeriyetin ismi büyük Türk milleti, devletinin ismi Türkiye Cumhuriyetidir" diye konuştu.

"PKK, KÜRT KÖKENLİ KARDEŞLERİMİN SÖZCÜSÜ DEĞİLDİR"

"Türkiye'de sözde Kürt sorunu yoktur" diyen Bahçeli, "Bölücülük ve terör sorunu vardır ve tarafları AKP'nin müzakere ortaklarıdır. Ayrıca İmralı'da yatan teröristbaşı Kürt kökenli kardeşlerimin temsilcisi değildir. PKK, Kürt kökenli kardeşlerimin sözcüsü değildir. Aksini söyleyenler ahlaksızdır, şuursuzdur ve insanımızın başına musallat olan kan içiçi kenelerdir. Teröristlerin Türkiye'ye armut toplamak için gelmediğini ifade eden Başbakan'ın; terörizme anlam yükleyen, bölücülere kol kanat geren, teröristlere demokratik ortak muamelesi yapan tavrından uzaklaşması Türkiye'nin çökmemesi, Türk milletinin çözülmemesi için artık bir mecburiyettir" dedi.

ERDOĞAN'IN 'O OY SENİN OLSUN, AL ONU KENDİNE SAKLA' SÖZLERİ

Bahçeli, "Başbakan Erdoğan'ın hodbin, kaba, nezaketsiz ve eleştiriye tahammülsüz yaklaşımı yeni bir skandala sahne olmuştur. Demokratik olarak tepkisini dile getiren ve halini arz eden bir kardeşimize karşı, Başbakan Erdoğan'ın 'o oy senin olsun, al onu kendine sakla' demesi bir defa demokrasiye saygısızlık ve söz söyleme özgürlüğüne darbedir. Bu aynı zamanda çiftçimize sarfedilen "ananı da al gitö sözünün bir versiyonu, değişik bir yansıması ve aslında kopyasıdır. Öğretmene, çiftçiye, işçiye, memura, sanayiciye, işsize, kısaca herkese yeri gelince sert sözleri sıralayan; küçümseyici ifadeleri kurşun gibi kullanan Başbakan'ın dersini alma vakti gelmiştir. Gaziantep'teki hakaret tüm öğretmenlerimize, tüm memurlarımıza ve iş bekleyen tüm kardeşlerimize yapılmıştır" diye konuştu.

"YEDİĞİ GOLÜ PAS OLARAK DEĞERLENDİRİYORSA BU KENDİ BİLECEĞİ BİR ŞEYDİR"

Geçen haftaki grup toplantısındaki bir ifadesinin Başbakan'ın ve akıl hocalarına ters köşe yaptırdığını belirten Bahçeli, "Öğretmenlerimize yapılan hakaretten sonra bu değerlendirmemin önemi daha da artmış ve bir kez daha teyit edilmiştir. Başbakan Erdoğan bu sözleri bilinçsizce kullandığımızı ve kendisine pas verdiğimizi iddia etmiştir. ve aynı zamanda matematik dehası olduğumuzu söylemiştir. Tabi olarak Başbakan yediği golü pas olarak değerlendiriyorsa bu kendi bileceği bir şeydir. Başbakan 10 yıldır 1'i 36'ya, tarihi 36'ya, kültürü 36'ya, dili 36'ya, vatanı 36'ya, kaderimizi 36'ya, geleceğimizi 36'ya bölmeye çalışırken matematiğin yüz karası, milletin utanç tablosu olduğunu nedense unutmuş ve görmezden gelmiştir. Biz, geçen haftaki sözlerimizle aziz milletimizin dikkatini çektik ve mesaj verdik. Başbakan ve partisinin maskesini indirdik, tehlikeye vurgu yaptık. Bu anlayışın amacının ne olduğunu gösterdik ve nasıl bugünlere geldiğini vurguladık. Bundan sonra böyle olmaması gerektiğine inandığımız için ise kullandığımız sözün tersini ima ve işaret ettik. Ancak Başbakan bunu anlamamış ve anlayamamıştır" dedi.

(MV) FOTOĞRAFLI - Ankara

Kaynak: DHA

Son Dakika Politika Bahçeli: Başbakan, Yediği Golü Pas Olarak Değerlendiriyorsa Bu Kendi Bileceği Bir Şeydir - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement