Çavuşoğlu: "Bize Oy Veren Vatandaşlar 'Bir Gün Bizi Her Gün Eleştiren Kanalı Darbecilerin Elinden...

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Bize oy veren vatandaşlar 'Bir gün bizi her gün eleştiren kanalı darbecilerin elinden kurtaracağımı rüyamda bile görsem inanmazdım' diyor" dedi.

Çavuşoğlu, ABD merkezli düşünce kuruluşu Küresel Politika Enstitüsünün (GPI) New York'ta düzenlediği "Başarısız Darbe Girişiminin Anatomisi" başlıklı programda konuştu.

Enstitünün gerek Türkiye'de gerek ABD'de yaptığı çalışmalarla büyük bir saygınlık kazandığını belirten Çavuşoğlu, kuruluşu objektif ve dengeli olmasından dolayı tebrik etti.

Siyasetçilerde ciddi bir zemin kayması yaşandığına dikkati çeken Çavuşoğlu, "Bugün özellikle artan ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamofobi, antisemitizm, Hristiyan karşıtlığı, göçmen düşmanlığı, farklı olan her şeye karşı olma akımı maalesef bizleri tehdit ediyor. Bu akım karşısında merkez siyasetçilerin ve partilerin güçlü duramadığını, popülizme kapıldığını görüyoruz. En temel insan hakları dahil insani konularda bile özelikle medyanın daha objektif ve insani yaklaşım içinde olmasını bekleriz ama bugün dünyada maalesef özellikle de bizim yaşadığımız coğrafyada, Avrupa'da medyanın da tamamen popülizm içinde olduğu ve göçmen karşıtı bir tutum izlediğini görüyoruz. Böyle bir durumda objektif düşünce kuruluşlarına ihtiyacımız var." diye konuştu.

15 Temmuz darbe girişimine ilişkin ise Çavuşoğlu, "ABD dahil birçok dostumuz, Avrupa'daki dostlarımız darbe girişimini anlayamadılar, göremediler ve bunu görmek istemeyenler de oldu. Bu nedenle ortaya çıkan görüntüleri iyi izlemek, anlamak ve bir daha böyle darbeleri yaşamamak için gerekenleri yapmak lazım." dedi.

"Dünya artık günde 300 insanın ölümüne alışmış"

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye'de olanları yaşamadan anlamanın kolay olmadığını, kendileri için de zor olduğunu anlatarak, "Bugün baktığınız zaman bir günde 200- 300 kişi ölüyor. Esed rejimi günde 300-500 kişiyi öldürüyor. Dünya artık 300 insanın ölümüne o kadar çok alışmış ki hiç kılını kıpırdatmıyor. Bir terör örgütü bir şehirde, İstanbul'da Ankara'da, Suruç'ta, Gaziantep'de 50-100 kişiyi öldürüyor. O yüzden 10 sene sonra hastasının ölümüne alışan bir doktor gibi artık dünya ölümlere alışmış." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin; DAEŞ, PKK, PYD, DHKP-C gibi pek çok terör örgütü ile mücadele ettiğini ve darbe girişimi gecesi askerin şehre indiği haberlerini duyunca buna kendisinin de inanamadığını ifade eden Çavuşoğlu, "Siz şimdi New York'ta asker görseniz ne düşünürsünüz, mutlaka New York'ta terör tehdidi var, terör boyutunun ciddi olduğunu düşünürsünüz." ifadelerini kullandı.

Kendisine 4 ayrı yerden bilgi geldiğini ve dördünde de darbe girişimi ihtimalini aklından bile geçirmediğini belirten Çavuşoğlu, darbe gecesi hangi ideolojiden olursa olsun herkesin demokrasiyi korumak için sokaklara çıktığını kaydetti.

Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Saat üçte onlar bombalamaya devam ederken, Avrupa'dan bazı dostlarımız bizi gecenin üçünde sorgulamaya başladı. Nasıl olduğumuzu sormadan bile 'Bunlara nasıl bakacaksınız?' diye sordular. Evet; demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları önemli. Uluslararası kuruluşlara yükümlülüklerini her zaman yerine getiren bir Türkiye var. Aynı şekilde hukukun üstünlüğü ve Avrupa Konseyi, İnsan Hakları Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin olduğunu ve bu kurumlarla her zaman işbirliği içinde olması gerektiğini unutmayan bir Türkiye var ama karşı karşıya kaldığımız bir de ciddi sınama var."

"DAEŞ'in ideolojisinin öldürülmesinde en etkili ülke Türkiye"

Bakan Çavuşoğlu, hiçbir demokratik ülkenin kendi içinde ayrı bir yapılanmaya müsaade etmeyeceğini vurguladı.

Terör örgütünün hangi ideolojiden olursa olsun aynı muameleyi görmesi gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, bu bağlamda DAEŞ'in en çok Türkiye'den nefret etmesinin nedeninin de en çok zararı buradan görmesi olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, "Yabancı savaşçıların oraya geçmesini aldığı tedbirlerle engelleyen bir Türkiye var. Ayrıca DAEŞ'in ideolojisinin öldürülmesinde en etkili ülke Türkiye." diye konuştu.

"FETÖ'nün yaptıklarının İslam'da yeri yok"

Çavuşoğlu, FETÖ'nün yaptıklarının İslam'da yerinin olmadığını vurgulayarak, örgütün çocukları kullanarak saldırdığını dile getirdi.

Darbe girişiminin dünyanın neresinde olursa olsun kötü olduğunu anlatan Çavuşoğlu, ancak yine de girişimin ardından Türkiye'de bazı pozitif ortamların oluştuğunu vurguladı. Ülkede milli birlik, beraberlik ve uzlaşı kültürünün oluştuğunu, anayasada değişiklik çalışmaları için tekrar yol alındığına dikkati çeken Çavuşoğlu, bunun ülkede özlenen bir ortam olduğunun altını çizdi.

İktidara karşı olsun olmasın Türk medyasının da darbeye karşı ortak duruş sergilediğini söyleyen Çavuşoğlu, 15 Temmuz'da darbecilerin, TRT'nin ardından "iktidarı en çok eleştiren kanallardan biri olan CNN Türk'ü de ele geçirdiğini" ancak sonra Türk halkının, her iki kanalı da darbecilerin elinden kurtardığını hatırlattı. Çavuşoğlu, "Bize oy veren vatandaşlar 'Bir gün bizi her gün eleştiren kanalı darbecilerin elinden kurtaracağımı rüyamda bile görsem inanmazdım' diyor." ifadelerini kullandı.

FETÖ'nün amacına ilişkin de görüşlerini dile getiren Mevlüt Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Örgütün amacı Türkiye'deki tüm demokratik kurumları ve demokrasiyle iş başına gelenleri uzaklaştırıp buradaki terörist başını iş başına getirme ve oradan da kainat imamı, dünya değil bakın, kainat imamı olarak tüm dünyadaki networklerini harekete geçirerek dünyayı yönetmeye çalışmak. Bu ütopik gelebilir size ama bunlar hasta ruhlu insanlar ve hayalleri buydu. Hasta olmayan bir anlayış Meclisi hedef alır mı? Dünyada aynı sistem... Elitlerin çocuklarını alma, sonra onlara burs vererek Amerika ya da Türkiye'de okutma, sonra o ülkelerdeki devletin içine onları da sızdırma. 40 yıldır asker ve diğer kurumlara yaptığı gibi ve 2008-2013 arası benim bakanlığımda yaptıkları gibi. Şu anda bakanlığımda 500 kişi var."

"Yeni bir darbe girişimi olmayacağının garantisi yok"

Çavuşoğlu, söz konusu tabloyu çok iyi anlamak ve devleti bu kişilerin elinden kurtarmak gerektiğini dile getirdi. Bu darbe girişimine destek veren kişiler ve bu kişilerin örgüte verdiği destekle ilgili kanıt varsa bunlarla ilgili yasal işlemlerin sürdürüleceğini ancak bu kişilerin darbe girişiminde doğrudan ilgisi olmayıp örgüte üye ise de bu kişilerin devletle ilişiğini kestiklerini anlattı.

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'ye yöneltilen eleştirilere yönelik bir soru üzerine ise tehdidin hala ortada olduğunu ve dolayısıyla bir sonraki gün yeni bir darbe girişiminin olmayacağına dair garanti verilemeyeceğini ifade etti. Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Burada El Kaide'ye bağlı kişileri tespit etseniz, herhangi bir kurumda bunlara müsaade eder misiniz? Ama bunların hepsi hukuk çerçevesinde... ve bu darbenin yılanlarından, darbeyi yöneten Adil Öksüz bir akademisyen. Geliyor hava üssünden darbeyi yönetiyor, uçaklara talimatı o veriyor. o gecede onların hakimi o kişiyi serbest bıraktı; şimdi kayıp, bulamıyoruz. Bu hakim ve savcılardan gerçek bir bağımsız yargı bekleyebilir misiniz? Bu kişiler devletten para alıyor ama devlete hizmet etmiyor, ihanet ediyor, vatandaşlarımızı öldürüyor, ülkemizi zor durumda bırakıyor."

Bakan Çavuşoğlu, bir katılımcının FETÖ'nün darbe girişiminin ardından Türkiye ile ABD arasındaki ekonomik ve politik ilişkilerin geleceğine yönelik değerlendirmesini sorması üzerine, Türkiye'deki girişimin ardından FETÖ ele başı Fetullah Gülen'in hala ABD'de yaşamasından dolayı bir Amerikan karşıtlığını oluştuğunun altını çizdi.

İki ülkenin müttefik ortak olsa da bazı konularda farklı düşüncelere sahip olabileceğine vurgu yapan Çavuşoğlu, ancak bunun iki ülkenin dostluğunun bozulacağı anlamına gelmediğini ifade etti.

"Ekonomik olarak potansiyelin gerisindeyiz"

ABD ile diğer alanlardaki işbirliğinin ikili ticarete tam anlamıyla yansımadığını söyleyen Çavuşoğlu, potansiyelin gerisinde olduklarını belirtti. Türkiye'nin ABD ile her alanda ortak olmasına rağmen ticaret alanında ilk ortağının Almanya, ikinci ortağının ise uçak düşürme hadisesine kadar Rusya olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, karşılıklı yatırımları biraz daha artırmak gerektiğini anlattı.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye'nin, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği'ni güncelleyebilmesi halinde bu durumun sadece Birlik değil diğer ülkelerle de işbirliğini artıracağını sözlerine ekledi. ?