-Erdoğan-el-Urayyid ortak basın toplantısı: (2)
-"Kamunun araç gereçlerini yakanlar, halkın araç gereçlerini yakanlar, esnafın dükkanının camını çerçevesini indirenler, otobüs duraklarını yakıp yıkanlar, bütün bunlar çevreye duyarlılığın ifadesi değildir. Çevreye duyarlılığı olanlara saygım var, sevgim var"
-"Bu olaylara karışan, çevre duyarlılığı olan vatandaşlarımı tenzih ederim. Bir şeyi ısrarla söyledim, 'aşırı uçlar' dedim. Hatta bunların içerisinde terör gruplarına karışanlar olduğunu dedim. Nitekim daha önce ABD Büyükelçiliğini basan malum terör örgütü mensupları bu işin içerisinde. Meydanlarda, gerek sosyal medyada bütün her şeyiyle yakalandılar. Bunlar bizim için biliniyor"
-"Aşırı biber gazının kullanımından dolayı rahatsız olanlara yönelik özür beyanını ben de kullandım. Bunu ifade ettim. Fakat bir gerçeği hep birlikte teyit etmemiz gerekiyor. Dünyanın hiçbir yerinde, gelişmiş ülkeler arasında biber gazı kullanmayan hiçbir ülke yoktur. Bir gerçeği ifade etmek lazım; hiçbir hak hukuk dışı yollarla aranmaz"
Erdoğan, Türkiye- Tunus İkinci Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konsey Toplantısı'nın ardından Tunus Başbakanı Ali el-Urayyid ile ortak basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, iki ülke arasında imzalanan anlaşmaların yürürlüğe girmesiyle Tunus'ta Türk yatırımlarının artacağını, bunun da Tunus ekonomisine olumlu katkı yapacağını vurguladı.
Tunus'ta istihdamın artması için yatırımları teşvik edeceklerini dile getiren Erdoğan, "Tunus'a uygun koşullarda açtığımız 400 milyon dolarlık kredinin Tunus tarafından hızlı şekilde kullanılması arzumuzdur. Dost ve kardeş Tunus'a ekonomik alandaki desteğimizi artırarak devam ettireceğiz. Birlik, beraberlik ve dayanışma Tunus'un ayağa kalmasında en önemli adım olacaktır" dedi.
Erdoğan, Tunus'un, anayasa sürecini başarıyla tamamlayacağına inandığını dile getirerek, "Şunu unutmamamız gerekir, demokrasi, ekonomi ile at başıdır. Birisi ileri, birisi geri olduğu takdirde orada sağlıklı bir kalkınmayı yakalayamazsınız. Her ikisinin de at başı yürümesi lazım. Sandıklara hilenin karıştırılmaması, sandıklarda huzurlu rahat bir seçimin icra edilmesi her zaman önem arz etmektedir" diye konuştu.
Konuşmasında Türkiye'nin terörle mücadelesini ve başlatılan çözüm sürecini anlatan Erdoğan, "Biz terörle çok mücadele verdik. Terörle mücadelede 10 binlerce insanımızı kaybettik. Şimdi bir çözüm sürecindeyiz, bir çıkışın da arefesindeyiz" değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, bugün Tunus'ta iki askerin hayatını kaybettiğini üzüntüyle öğrendiğini de belirterek, Tunus halkına başsağlığı diledi.
- "Taksim meydanındaki projemiz tarih, kültür ve çevreyi bir araya getiren bir projedir"
Başbakan Erdoğan, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Bir gazetecinin, "Taksim'deki olaylarda samimi vatandaşların provokatörlerden ayrılması gerektiğini vurguluyorsunuz. Barışçıl gösteriler devam ederken, çatışma görüntüleri de gelmeye devam ediyor. Nitekim Adana'da bir polisin şehit olduğu haberi geldi. Taksim'de de 10 civarında çeşitli yabancı uyruklu ve diplomat pasaportlu kişinin yakalandığı bilgisi geliyor. Bu bilgi size ulaştı mı? Bunlar Taksim'de hangi amaçla bulunuyordu, açıklık getirebilir misiniz" şeklindeki sorusuna Erdoğan, şöyle yanıt verdi:
"Daha önce ifade ettim, bu olaylara karışan, çevre duyarlılığı olan vatandaşlarımı tenzih ederim. Bir şeyi ısrarla söyledim, 'aşırı uçlar' dedim. Hatta bunların içerisinde terör gruplarına karışanlar olduğunu dedim. Nitekim daha önce ABD Büyükelçiliğini basan malum terör örgütü mensupları bu işin içerisinde. Meydanlarda, gerek sosyal medyada bütün her şeyiyle yakalandılar. Bunlar bizim için biliniyor. Kamunun araç gereçlerini yakanlar, halkın araç gereçlerini yakanlar, esnafın dükkanının camını, çerçevesini indirenler, otobüs duraklarını yakıp yıkanlar, bütün bunlar çevreye duyarlılığın ifadesi değildir. Çevreye duyarlılığı olanlara saygım var, sevgim var."
İktidarlarının çevre konusunda da önemli hizmetler yaptığını, 10 yıl içerisinde 2 milyar fidan, 800 milyon da 3 yaş grubu üstü ağaç diktiklerini belirten Erdoğan, "Bizim Taksim meydanındaki projemiz tarih, kültür ve çevreyi bir araya getiren bir projedir. İstanbulumuza yakışan yayalaştırma projesi kapsamında büyükçe meydanı, İstanbulumuzu süratle kavuşturmaktır. Bunu yaparken çevre bilinciyle, tarih bilinciyle, kültür bilinciyle bunları bir araya getiriyoruz. Bunları yaparken AKM için yaptığım açıklama var hatırlayın. 'AKM binasının yıkılacağını' söyledim, yeni bir ifade değil bu. Buraya da boşlukları da katmak suretiyle dev bir opera binası yapacağımızı söyledik" diye konuştu.
Mevcut AKM binasının deprem açısından sıkıntılı olduğunu ve uzun yıllardır kullanılmadığını hatırlatan Erdoğan, "Bizler çevre ve şehir bilinciyle 'Taksim Meydanını nasıl güzel hale getirebiliriz' diye, vatandaşlarımızın çoluğuyla çocuğuyla o meydanda, o eserlerin alanında, değişik ağaçların dikilmiş olduğu meydanda, gezip tozmasına imkan sağlayacak adımları attık" değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'ni yaparken de kendilerine karşı eylemler düzenlendiğini anımsatarak, " (Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nu yıkacak yerine cami yapacak) dediler. Ne oldu? Bunun yerine çok daha büyük tiyatro yapacağız dedik. Şimdi ne var orada? Muhsin Ertuğrul Tiyatro Merkezi çok daha büyük sahnesiyle buradaki izleyicileriyle farklı, modern bir Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu var. Bunların derdi başka. AK Parti iktidarı güzel şeyler yapıyor, (bunları AK Parti yapamaz), dolayısıyla (bunun önünü keselim) diyorlar.
-"Biz hiçbir zaman kendi tabanımızı meydanlara dökmedik"-
Tunuslu bir gazetecinin "Başbakan Yardımcısı Taksim'deki olaylarda aşırı güç kullanmaktan dolayı özür diledi. Siz bu özrü kabul ediyor musunuz" sorusunu yanıtlarken de Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şimdi Başbakan vekilimin yapmış olduğu açıklama oradaki biber gazlarıyla ilgilidir. Siz bizi iyi takip etmiyorsunuz. Daha önce ortak yayında zaten bu ifadeleri kullandım. Aşırı biber gazının kullanımından dolayı rahatsız olanlara yönelik özür beyanını ben de kullandım. Bunu ifade ettim. Fakat bir gerçeği hep birlikte teyit etmemiz gerekiyor. Dünyanın hiçbir yerinde, gelişmiş ülkeler arasında biber gazı kullanmayan hiçbir ülke yoktur. Bir gerçeği ifade etmek lazım; hiçbir hak hukuk dışı yollarla aranmaz, hukuk içinde aranır. Eğer toplantı yapacaksanız bu işin meydanları bellidir. Oralarda gider yaparsınız. Gösteri yürüyüşü yapmak isterseniz yeri bellidir. Ben istediğim yerde toplantı, miting yaparım, yakarım, yıkarım buna kimsenin hakkı yok. Biz 21,5 milyon oy almış bir partiyiz. Yüzde 50 oy oranı olan partim kapatılmakla karşı karşıya kaldı. Partimizin kapatılmasıyla ilgili adımda da biz hiçbir zaman kendi tabanımızı meydanlara dökmedik. Biz hukuk içinde mücadelemizi verdik. Sonunda da yargı neticede AK Parti'nin kapatılması noktasında atılan adımı ters düz etti ki biz 330'a yakın milletvekili olan iktidar olmamıza rağmen böyle adım atıldı. Biz çoğunluğun, azınlığa tahakkümüne karşıyız ama kusura bakmasınlar azınlığın çoğunluğa tahakkümünü hiç kabul etmeyiz. Bu gerçeği de görmemiz lazım. Şu anda yapılan da çoğunluğu koruma adınadır, İstanbulumuzun güzelliğini koruma adınadır. Bu süreci de bu şekilde devam ettiriyoruz, ettireceğiz."
-"Para civa gibidir, kendisi için en uygun zemini nerede bulursa oraya kaçar"
Başbakan Erdoğan, bir başka soruyu yanıtlarken de Tunus'a hükümet heyetiyle 215 iş adamının da geldiğini hatırlatarak, "Özellikle, buradan Tunus bürokrasisine seslenişim olacak; mümkün olduğunca işler kolaylaştırılırsa bu yatırımlar çok daha hızlanır. Bunlardan netice almak da mümkün olur. Para civa gibidir, kendisi için en uygun zemini nerede bulursa para oraya kaçar. Sermaye oraya kaçar. Bunu bu şekilde bilmemiz gerekir" diye konuştu.
Türk iş adamlarının Tunus'ta yatırım yapma konusunda kararlı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, Tunus'ta yatırım yapmayı planlayan Türk iş adamlarının yaklaşık 40 milyar dolarlık sermaye birikimine sahip olduğuna dikkati çekti.
Erdoğan, Türkiye üzerinden Suriye'ye geçen Tunusluların akıbetine ilişkin bir bilgisinin olup olmadığı sorusunu yanıtlarken de "Bizde 2013 eğitim öğretim yılında 50 öğrenci olduğunu biliyorum. Bunların dışında bu konuyla ilgili etraflı bilgim yok. İçişleri ve Dışişleri Bakanlıklarımız koordine olmak üzere bu tür bilgilere tarafıma aktarılırsa bizler de bunun takipçisi oluruz" dedi.
-İmzalanan anlaşmalar-
Türkiye-Tunus İkinci Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konsey Toplantısı'nın ardından Başbakan Erdoğan ile Tunus Başbakanı el-Urayyid nezaretinde eylem planı ve anlaşmalardan oluşan 21 metne imza atıldı.
Bilim ve teknoloji alanı ile posta sektöründe işbirliğine ilişkin anlaşmaya, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Tunus Teknoloji ve İletişim Bakanı Munci Marzuk tarafından imza konuldu. Tunus Balıkçılık ve Su Ürünleri Protokolü ve Tarım Bakanlığı Tarım ve Balıkçılık işbirliği Eylem Planı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ile Tunus Tarım Bakanı Muhammed Binsalim tarafından imzalandı. Ekonomik Ticari İlişkiler Eylem Planı'na ilişkin anlaşmaya, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve Tunus Turizm Ticaret ve El Sanatları Bakanı Abdulvahap Mater imza koydu.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Tunus Hükümeti arasındaki "Yerel Yönetimler ve Yerelleşme Alanında İşbiriliği" ve "Nüfus İşbirliği" alanındaki anlaşmaları da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Tunus İçişleri Bakanı Lütfü Binciddu imzaladı. Türkiye Dışişleri Bakanlığı ile Tunus Dışişleri Bakanlığı arasında işbirliği eylem planını da Davutoğlu ile Tunus Dışişleri Bakanı Osman el-Carendi imza koydu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Tunus Sosyal İşler Bakanlığı arasında sosyal dayanışma alanında işbirliği anlaşması da imzalandı. Anlaşmayı, Davutoğlu ile Tunus Sosyal İşler Bakanı Halil Ezzaviye imzaladı. Kültür Turizm Bakanlığı ile Tunus Kültür Turizm Bakanlığı arasında Kültürel İşbirliği Eylem Planı'na Davutoğlu ile Tunus Kültür Bakanı Mehdi Mebruk imza attı.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Tunus Hükümeti arasında ormancılık ve su alanlarında işbirliğine ilişkin ikili işbirliği eylem planını, Davutoğlu ile Tunus Tarım Bakanı Muhammed Binsalim imzaladı. İki ülke arasındaki şehircilik alanında işbirliği eylem planına da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Tunus Çevre ve Teçhizat Bakanı Muhammed Selman imza koydu. Davutoğlu ve Tunus Turizm Bakanı Cemal Gamra Turizm İşbirliği Eylem Planını da imzaladı.
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Tunus Sanayi Bakanlığı arasında ikili işbirliği eylem planına da Davutoğlu ile Tunus Sanayi Bakanı Mehdi Cuma imza attı.
İki ülke arasındaki eğitim ve meslek eğitim alanında mutabakat zaptı ile eğitim alanında ikili işbirliği eylem planını Tunus Eğitim Bakanı Salim el-Ebyad ile Davutoğlu, e-devlet işbirliği protokolü ile Polis Eğitim İşbirliği protokollerini ise Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ile Tunus İçişleri Bakanı Lütfü Bin Cuddu imzaladı.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Tunus Hükümeti arasında sürücü belgelerinin karşılıklı tanınmasına ilişkin protokole de Bozdağ ile Tunus Ulaştırma Bakanı Abdulkerim el-Haruni imza koydu.
-
Son Dakika › Politika › Başbakan Erdoğan, Tunus'ta - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?