Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un dün Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile birlikte yapmayı planladığı ve Libya'da ateşkesin masaya yatırılacağı Türkiye ziyareti ertelendi.
Hafta sonu, Lavrov'un ziyareti öncesi Ankara'ya giden Rusya Dışişleri ve Savunma Bakanlıklarından teknik heyetler Türk heyetle görüşmeler yapmıştı.
Görüşmelerin ardından ateşkesin detayları konusunda iki ülke arasında fikir ayrılıkları olduğu görüldü, Lavrov'un ziyareti ertelendi.
Peki Ocak ayından bu yana Libya'da ateşkes için birlikte çalışan Moskova ve Ankara arasında bu kez neden uyuşmazlık yaşandı?
BBC Türkçe'ye konuşan Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, Türkiye ile Rusya'nın temel prensipler konusunda görüş ayrılığı yaşamadığını, iki tarafın da ateşkesten yana olduğunu ancak ateşkesin kalıcı olması için atılacak adımlar konusunda henüz uzlaşma sağlanmadığını söyledi.
Ankara'yı ziyaret eden İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif'le ortak basın toplantısında konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da, detaylarda uzlaşmaya varıldığı zaman Lavrov'la bir araya geleceklerini açıkladı:
"Burada özellikle ateşkesin kalıcı olması için, ayrıca ateşkes sonrası atılacak adımların detaylı şekilde belirlenmesi için görüşmelere teknik düzeyde devam edilmesinin daha faydalı olacağına karar verdik."
Çavuşoğlu, daha önce Moskova ve Ankara'nın uzlaştığı ateşkes anlaşmalarına Libya'daki tarafların onay vermediğini de hatırlattı:
"Türkiye ve Rusya'nın Libyalılarla hiç müzakere etmeden, özellikle meşru yönetimin olurunu almadan karar vermesi gerçekçi olmayabiliyor."
Türkiye'nin desteklediği UMH'nin Sirte kentini yeniden alma planının Lavrov'un kararında etkili olduğu yönünde yorumlar yapılıyor.
Bingazi ile başkent Trablus'un ortasında yer alan Sirte, enerji kaynaklarına yakınlığı nedeniyle stratejik açıdan önemli bir kent.
Ayrıca Rusya'nın Sirte güneyindeki Cufra Hava Üssü'nü kullanmak istediği bildiriliyor.
4 Haziran'da Libya'nın başkenti Trablus'un tamamen kontrol altına alındığını duyuran Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başbakanı Feyiz es-Serrac, aynı gün Ankara'ya gitmişti. Serrac ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan düzenledikleri ortak basın toplantısında, General Halife Hafter'le müzakere masasına oturmayacaklarını söylemişlerdi.
Bu ziyaretin hemen ardından Hafter, Mısır'a giderek Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi'yle görüştü.
6 Haziran'da bir basın toplantısı düzenleyen Sisi ve Hafter, Libya'da 8 Haziran Pazartesi gününden itibaren ateşkes ilan edilmesi ve "yabancı milislerin ülkeyi terk etmesi" çağrısı yaptı. Deklarasyonda yeni bir Temsilciler Meclisi ve Başkanlık Konseyi seçilmesi çağrısı da yer aldı.
Basın toplantısının ardından Mısır'da hükümete yakın gazete ve televizyonlar, Türkiye'nin gönderdiği Suriyeli muhalif savaşçıların "Libya'nın toprak bütünlüğünü tehlikeye attığını" iddia etti.
Sisi, Birleşmiş Milletler'i de Cenevre'de barış müzakerelerine tekrar başlamaya çağırdı ve konuşmasında, "Libya'daki krize askeri çözümde ısrar edenler konusunda uluslararası toplumu uyarıyoruz" ifadelerini kullandı.
Ankara'da bu deklarasyon "gerçekçi değil ve samimiyetsiz" olarak değerlendiriliyor.
Rusya ise Kahire Deklarasyonu'na destek açıklaması yaptı. Bu açıklamadan bir hafta sonra da Rusya Dışişleri ve Savunma Bakanlıklarından bir heyet Ankara'ya gelerek Türkiye ile ateşkesin detaylarını görüştü.
Ancak, detayları kamuoyuyla paylaşılmayan ateşkes mutabakatı önerisi, Ankara tarafından kabul edilmedi.
BBC Türkçe'ye konuşan bir güvenlik yetkilisi, Rusya'nın önerilerinin Kahire'de duyurulan ateşkes şartlarından "çok farklı olmadığını" söyledi. Yetkiliye göre dışişleri bakanlarının bir araya gelmesi, teknik heyetler Ankara ve Moskova'nın görüşlerinde daha fazla yakınlık sağlayana kadar ertelendi.
Moskova, Kahire'deki basın toplantısından bir hafta önce de Libya'daki taraflara ateşkes çağrısı yapmış ancak detaylarıyla ilgili bilgi paylaşmamıştı.
11 Haziran'da gazetecilerin sorularını yanıtlayan ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı David Schenker de, "Kahire Deklarasyonu'nda yararlı taraflar var, Birleşmiş Milletler öncülüğünde bir müzakere, barışı sağlama yolunda en yapıcı yöntem." diyerek Washington'ın da bu çağrıya destek verdiğini açıkladı.
Rusya ve Türkiye, Ocak ayında Moskova'da yapılan toplantıda ateşkes anlaşması konusunda uzlaşma sağlandığını duyurmuştu.
Birleşmiş Milletler'in meşru kabul ettiği Trablus'taki UMH Başbakanı Feyiz es-Serrac anlaşmayı imzalamıştı. Ancak Halife Hafter, destekçileri Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri'yle görüştükten sonra imza atmayacağını duyurdu ve Moskova'dan ayrılmıştı.
O dönem Hafter'in Trablus'u ele geçirmek için başlattığı operasyon devam ediyordu.
Türkiye ise Trablus'taki UMH ile askeri işbirliği anlaşması imzalamıştı.
Ocak ayında önce Moskova sonra Berlin'de yapılan toplantılardan kalıcı ateşkes kararı çıkmayınca, Türkiye'nin Trablus'a askeri desteği arttı. Mayıs ayı itibarıyla UMH'ye bağlı birlikler Hafter'e bağlı güçlere karşı ilerleme kaydetti. Hafter'e bağlı birlikler ülkenin doğusuna doğru geri çekildi.
2014'ten bu yana ülkede iki farklı yönetim var. BM'nin meşru kabul ettiği Trablus hükümetine karşı Tobruk'taki Temsilciler Meclisi, Halife Hafter'i destekliyor.
Ülkenin dörtte üçüne yakın bir bölümünü elinde bulunduran Hafter, Nisan 2019'da Trablus'a yönelik operasyon başlatmıştı. Türkiye'nin destek verdiği Trablus hükümetine bağlı ordu ise bundan bir yıl sonra Hafter'e karşı yeniden güç kazanmaya başladı.
Hafter'in en büyük destekçileri ise Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Rusya ve Fransa.
Son Dakika › Dünya › Libya: Rusya ve Türkiye arasında yapılacak görüşmeler neden ertelendi? - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?