1 - (Ek bilgiyle yeniden) AMERİKAN BAŞKONSOLOSLUĞU ÖNÜNDE HAREKETLİ DAKİKALAR
Mustafa ÖZDABAK - Özgür EREN - Zeki GÜNAL/ İSTANBUL DHA
İstinye'deki ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu' nun kapısında, 'Bomba, bomba' diye bağıran şüpheli gözaltına alındı. Olaya önce çevre güvenliği alan polisler müdahale etti. Saat 16.15'te yaşanan olaya, hemen takviye polis ekipleri sevk edildi.
Polis, bomba şüphesi olmadığını değerlendirdiği şüpheliye müdahale etti. Etkisiz hale getirilen şüpheli, güvenlik kulübesine alındı. Daha sonra polisin gözaltına aldığı şüphelinin, İran asıllı Amerikan vatandaşı Sulaş Seferi olduğu belirlendi. Soruşturma sürüyor. Olay nedeniyle, konsolosluğa giriş- çıkış bir süre durduruldu.
Çevre sakinlerinden Funda Seylan, "Bomba, bomba diye seslenmiş. Bunun üzerine adamı hemen içeriye aldılar. Tek kişi. Karşıda kafenin orada oturuyormuş. Olayı buradan izlemeye çalıştık. Gördüklerimiz bu kadardı. İçerideki personele dışarıya çıkmayın denmiş" dedi.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Şüpheli kişiden detay görüntüler
-Polis ekiplerinden detay görüntü
-ABD Konsolosluğu güvenliğinden detay görüntü
-ABD Konsolosluğundan detay görüntü
-Şüphelinin polis aracı ile polis merkezine götürülmesi
-Polis aracının gidişi
-Çevredeki esnaf Funda Seylan ile röportaj
-Genel ve yakın detaylar
15.06.2017 - 16.48 Haber Kodu : 170615196
15.06.2017 - 17.19 Haber Kodu : 170615207
===========================
2 - (ek bilgiyle yeniden) ÖĞRENCİLERİN GÖZÜ ÖNÜNDE OKUL BAHÇESİNDE ÇATIŞMA: 6 YARALI
Sultangazi'de, servis ihalesi öncesi okula gelen iki grup arasında silahlı çatışma çıktı.
Hafızlık eğitimi için gelen öğrencilerin okulda bulunduğu sırada meydana gelen silahlı kavgada iki gruptan 6 kişi yaralandı.
Haber-Kamera: İbrahim AKTÜRK - Enver ALAS/İSTANBUL-DHA
Olay, Sultangazi 50.Yıl Mahallesi'nde bulunan Mimar Sinan Anadolu İmam Hatip Ortaokulu'nun bahçesinde meydana geldi. Bugün okulun servis ihalesi için, iki servis şirketine ait grup okul bahçesinde toplandı. Ancak ihale başlamadan önce iki grup arasında tartışma çıktı. Kavganın büyümesi üzerine taraflar silahlarla birbirlerine ateş açtı. Çıkan çatışmada 6 kişi çeşitli yerlerinde yaralandı.
ÇATIŞMA SIRASINDA ÖĞRENCİLER DE BAHÇEDEYDİ
Bu arada, silahlı kavga sırasında hafızlık eğitimi için okula gelen öğrenciler de bulunuyordu. Daha sonra, bahçede bulunan öğrencileri öğretmenler hemen okul binasına götürdü.
6 KİŞİ YARALANDI
Okul yönetimi ve çevredekiler durumu hemen polise ve sağlık ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen ambulans ekipleri, yaralanan 6 kişiyi çevredeki hastanelere kaldırıldı. Polis ekipleri, hastane bahçesinde ve çevresinde yoğun güvenlik önlemi aldı. Güvenlik şeridiyle okul girişini kapatan polis ekipleri inceleme başlattı. Olayla ilgili gözaltılar olduğun da belirtildi.
KURŞUNLAR ARABAYA VE DAİRENİN CAMINA İSABET ETTİ
Bu arada, çatışma sırasında seken kurşunlardan biri, okul önünde park halindeki bir araca ve apartman dairesinin camına isabet etti. İhaleye girecek olan firma çalışanları, 5 yıldır söz konusu okula servis hizmeti verdiklerini, bugün yapılacak ihaleye başka tarafların geldiğini ve kendilerine silahla saldırdıklarını iddia etti.
VELİLER OLAYI DUYAR DUYMAZ OKULA KOŞTU
Öte yandan, öğrenci velileri olayı duyar duymaz çocuklarını almak için okula koştu. Veliler, durumdan endişe ettiklerini ve bu yüzden çocuklarını almak için okula geldiklerini söyledi. Polisin okul önünde güvenlik önlemi devam ediyor.
Görüntü Dökümü:
--------------
-Okul önünden detay görüntüler
-Polisin bahçede inceleme yapması
-Olay yeri inceleme ekiplerinden detaylar
-Servis firması çalışanlarıyla röportajlar
-Park halindeki araca ve daireye isabet eden kurşun izleri
-Okul bahçesindeki çocuklardan görüntü
-Servis araçlarının okuldan çıkışından görüntü
-Öğrenci velileri ile röportajlar
-Genel görüntüler
==========================
3 - 11. CUMHURBAŞKANI GÜL, SAADET PARTİSİ'NİN İFTARINA KATILDI
11.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül;
"Filistin meselesi işgalin 50'nci yıl dönümü yaşanmasına rağmen Filistin meselesi problemlerin en arkasına kaydı, bugün en az 4 İslam ülkesinde iç savaş var. Problemler çatışmayla değil diyalogla çözülmüş olsaydı bu maliyetlerin hiç biri ödenmezdi ve bu noktaya gelinmezdi"
İSTANBUL DHA
Saadet Partisi'nin, dün Çırağan Sarayı'nda organize ettiği "D-8'in 20. yıl Kutlaması" ile iftar programına Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yanı sıra D8 ülkelerinin temsilcileri de katıldı.
"BUGÜN EN AZ 4 İSLAM ÜLKESİNDE İÇ SAVAŞ VAR"
Toplantıda konuşan 11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, problemlerin çok arttığını ve artmaya devam edeceğini ifade ederek, şöyle konuştu:
"50'nci yıl dönümü yaşanmasına rağmen Filistin meselesi problemlerin en arkasına kaydı, bugün en az 4 İslam ülkesinde iç savaş var.
Problemler çatışmayla değil diyalogla çözülmüş olsaydı bu maliyetlerin hiçbiri ödenmezdi ve bu noktaya gelinmezdi. Filistin Haziran'ın 5'inde işgal edilmişti, baktım ne Türkiye'de ne bir mevzu, ne herhangi bir gazetede ciddi bir konu ama ne yazık ki yabancı gazetelerde sayfa sayfa işgalin ne olduğu işgalle ilgili röportajlar buralarda çıktı."
Suriye'de, Libya'da problemlerin olduğunu belirten Gül, "Yetmiyormuş gibi ramazan ayının içerisinde körfez ülkelerinde yaşanan çok büyük bir gerginlik, ambargo uygulayacak kadar birbirlerine karşı işin ciddileşmesi hepsi aynı ırktan, aynı dinden hatta akraba olan birbirleriyle aile bağları olan topluluklar, ümit ederim ki bu kriz daha uzamadan diyalogla en azından, siyasetle çözülür." dedi.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Temel Karamollaoğlu'nun konuşmasından bir bölüm
-Abdullah Gül'ün konuşması
Detaylar
=======================
4 - İBB MECLİSİ'NDE BERBEROĞLU'NUN TUTUKLANMASINA PROTESTO
Ezgi ÇAPA/ İSTANBUL DHA
CHP milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasına tepki gösteren İstanbul Büyükşehir Belediyesi(İBB)'nin CHP'li Meclis üyeleri 'adalet' yazılı dövizler açarak meclis oturumunu terk etti. 'Adalet istiyoruz' sloganları atan CHP'li meclis üyelerine, AK parti sıralarından "Biz de adalet istiyorduk, bir türlü tecelli etmemişti" şeklinde yanıt geldi. CHP'li üyeler 'öç alıyorsunuz' diyerek tepki gösterdi.
"SADECE GAZETECİ OLSAYDI BÖYLE BİR YARGI SONUCU ORTAYA ÇIKMAZDI"
CHP Grup Başkanvekili Ertuğrul Gülsever, meclis toplantısında gündem dışı konuşmak için söz alarak Enis Berberoğlu'nun mahkeme tarafından tutuklanmasını eleştirdi. Gülsever, "Hepimiz biliyoruz ki Enis Berberoğlu sadece gazeteci olsaydı böyle bir yargı sonucu ortaya çıkmazdı. Dün Enis Berberoğlu böyle bir ceza aldıysa, bunun tek sebebi onun gazeteciliğinin yanı sıra CHP milletvekili olmasıdır. Bu cezayı verenler akıllarınca CHP'yi Enis Berberoğlu üzerinden cezalandırarak toplumda CHP imajını zedeleyecek bir algı yaratmaya çalışıyorlar, hınç almaya gayret ediyorlar" dedi.
"CHP'liler yıllardır bu ülkede çok işkenceler gördü, cezalar aldı, arkadaşlarımız darağaçlarına gönderildi. Biz yolumuzdan dönmedik. Bilsinler ki sonuna kadar da dönmeyeceğizö diyen Gülsever konuşmasına şu sözlerle devam etti:
"Dünyadaki hiçbir siyasi iktidar polisin, askerin, yargının gücünü arkasına alarak, onların toplum üzerinde kurduğu baskı ve zulüm ile kendi siyasal iktidarlarını kalıcı ve uzun süreli olarak yaşamamışlardır. Bunun örneklerini yakın zamana kadar gördük."
CHP'DEN "ÖÇ ALIYORSUNUZ" TEPKİSİ
Gülsever'in konuşmasının ardından 'adalet' yazılı dövizler açan meclis üyeleri salonu terk etti. Bazı üyelerin 'adalet istiyoruz' şeklindeki ifadelerine AK Parti sıralarından "Biz de adalet istiyorduk, bir türlü tecelli etmemiştiö şeklinde yanıt geldi. Bu yanıta CHP'li üyeler 'öç alıyorsunuz' diyerek tepki gösterdi. Meclis oturumunu takip etmek üzere az sayıda meclis üyesi salonda kalırken, CHP grubu salondan ayrıldı.
"HERKESİN YARGI KARARINA SAYGI DUYMASI GEREKİR"
CHP grubunun ayrılmasının ardından kürsüye gelen AK Parti Grup Başkanvekili Temel Başalan, mahkemenin Berberoğlu hakkında verdiği kararın gerekçelerini okudu. Başalan, "Bu bir yargı kararı, herkesin yargı kararına saygı duyması gerekir. Gülsever'in konuşmasından sonra CHP'li meclis üyelerinin bizim konuşmamızı dinlemeden çıkmaları kendileri açısından bir adaletsizliktir' dedi. İBB Meclisi, AK Partili üyeler ve az sayıdaki CHP'li üye ile oturuma devam etti.
Görüntü Dökümü:
------------------------
Meclisten görüntü
CHP Grup başkanvekili Gülsever'in konuşması
CHP'li üyelerin 'adalet' dövizleri taşıması
CHP'li üyelerin tepki göstermesi
CHPlilerin salondan ayrılması
Ak Parti Grup Başkanvekili Temel Başalan'ın konuşması
Genel ve detay görüntüler
===========================
5 - FETÖ'NÜN İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ'DEKİ AKADEMİK YAPILANMASI DAVASINDA 2 TAHLİYE
FETÖ/PDY'nin İstanbul Üniversitesindeki akademik yapılanmasına ilişkin, aralarında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eski başdanışmanlarından Doç. Dr. Fatih Gürsul'un da bulunduğu 9'u tutuklu 40 sanığın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla yargılandığı davada 2 sanık tahliye edildi
Hayati KILIÇ - İstanbul DHA
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, aralarında Doç. Dr. Fatih Gürsul'un da bulunduğu 8 tutuklu, 16 tutuksuz sanık ile avukatları katıldı.
Duruşmada tutuklu sanıkların ve avukatlarının tahliye taleplerine ilişkin beyanları alındı. Kılıçdaroğlu'nun eski başdanışmanlarından Doç. Dr. Fatih Gürsul, kendisinin diğer tutuklanan sanıklardan 3 gün önce tutuklandığını belirterek, "Demokrasi bedel ödemeden kazanılmaz. Deniz Nazım isminde 1 yaşında çocuğum var. Tuncay Özkanlara, Balbaylara da oldu böyle şeyler. ByLock kullanmadığıma dair delili de sundum, bu iddia çürüdü. Uygunsa beraatimi, aksi takdirde tahliyemi istiyorum" dedi.
Sanıklardan Fatih Mehmet Keleşoğlu da kendisinin gözaltına alınıp tutuklandığı dönemde eşinin 6 aylık hamile olduğunu, düşük tehlikesi nedeniyle de hastaneye kaldırıldığını söyledi. Çocuğunun 6,5 aylık 900 gram olarak gelişimini tamamlayamadan doğduğunu belirten Keleşoğlu "Çocuğumun sağlığıyla ilgili hastaneden alınan raporları sundum. Hayati tehlikesi bulunmaktadır. Çocuğumla ilgilenmek için tahliyemi istiyorum" dedi.
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti çocuğunun sağlığını dikkate alarak tutuklu sanık Fatih Mehmet Keleşoğlu ve mevcut delil durumu, tutuklu kaldığı süre gibi nedenlerle Şükran Başgöl'ün tahliyesine karar verdi. Aralarında Gürsul'un da bulunduğu 7 sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Mehmet Şenay Baygın tarafından hazırlanan iddianamede, 40 şüpheli hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.FETÖ'nün akademik yapılanmasıyla İÜ'deki eylemleri anlatılan iddianamede, şüphelilerden 20'sinin örgütün şifreli haberleşme programı ByLock kullanıcısı olduğu belirtiliyor.
=============================
6 - BERATCAN KARAKÜTÜK'ÜN ÖLDÜRÜLMESİNE İLİŞKİN GEREKÇELİ KARAR AÇIKLANDI
Yüksel KOÇ/ İSTANBUL DHA
Kartal'da kaybolduktan sonra Tuzla'da ormanlık alanda cesedi bulunan 10 yaşındaki Beratcan Karakütük'ü öldürdüğü iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet ve 6 yıl hapis cezasına çarptırılan Ersin Kaşıkçı hakkındaki gerekçeli karar açıklandı. Kararda sanık Erkin Kaşıkçı'nın, gayrimeşru ilişki yaşadığı Beratcan Karakütük'ün annesi Türkan Karakütük'ün ilişkiyi sonlandırmak istemesi üzerine, onları üzmek için Beratcan'ın kaçırıp öldürdüğü belirtildi.
İstanbul Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 10 yaşındaki Beratcan Karakütük'ün öldürülmesine ilişkin, "Ersin Kaşıkçı'ya, "Çocuğun kasten öldürülmesi" suçundan verdiği ağırlaştırılmış müebbet ve "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan verdiği 6 yıl hapis cezasına ilişkin gerekçeli kararını yazdı.
Tutuklu yargılanan Ersin Kaşıkçı ve tutuksuz yargılanan Türkan Karakütük'ün soruşturma ve duruşma aşamalarında verdiği ifadelere, tanık beyanlarına yer verilen gerekçeli kararda, "16 Temmuz 2006 doğumlu Beratcan Karakütük'ün 9 Mart 2016 tarihinde 14.20 sıralarında okuldan çıktıktan sonra eve gelmediği, ailesinin bu durumu polise bildirdiği" belirtildi.
Yapılan araştırmada maktül Beratcan Karakütük'ün beyaz renk bir servis aracına bindirildiğinin tespit edildiği belirtilen gerekçeli kararda, "Araştırmaların devamında maktül Beratcan Karakütük'ün bindiği aracın sanık Ersin Kaşıkçı'ya ait araç olduğu tespit edildi" görüşüne yer verildi.
OLAY SABAHI KAVGA ETTİLER
Yapılan araştırmada, aracın sahibi Ersin Kaşıkçı ile Beratcan'ın annesi Türkan Karakütük'ün 5-6 yıl öncesine dayanan gayri meşru ilişkilerinin bulunduğunun anlaşıldığı belirtilen gerekçeli kararda, "Sanıkların ilişkisini sanık Türkan'ın eşi ve büyük oğlu B. tarafından bilindiği, maktül Beratcan'ın ise sanık Ersin'i annesinin arkadaşı olarak tanıdığı, sanık Türkan'ın 2016 yılı Mart ayı başlarında sanık Ersin ile olan gayrimeşru ilişkisini sonlandırmak istediği, sanık Ersin'in ise bu durumu kabullenmediği, en son olay günü sabahı uzun telefon görüşmesi yapan sanıkların tartıştıkları, sanık Ersin'in sanık Türkan'a ve ailesine zarar verme, üzmek, cezalandırmak maksadıyla Beratcan'ı kandırarak servis minibüsüne bindirdiği, ağzını, ellerini ve ayaklarını koli bandı ile bağlayarak minibüsün bagaj kısmına koyduğu, sevris işi bitene kadar araç bagajında alıkoyduğu, 17.00 sıralarında Tuzla Tepeören Mahallesi trafo merkezinin karşısına giderek durduğu, bagajda bulunan baygın vaziyetteki maktulü indirerek su kanalına soktuğu, ayılıp çırpınan maktulü hareketsiz kalana kadar üzerine bastırdığı, çocuğun çırpınması durup hareketsiz kaldığında bastırmayı bıraktığı, maktulü bu şekilde öldürdüğü anlaşılmıştır" denildi.
'EZİYET ETMEDEN ÖLDÜRDÜ'
İddianamede ve duruşma savcısının esas hakkındaki mütalaasında sanık Ersin Kaşıkçı'nın, "Çocuğu beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmek" suçundan cezalandırılmasının talep edildiği hatırlatılan gerekçeli kararda şu görüşlere yer verildi:
"Sanık Ersin olayın başından itibaren maktül çocuğu öldürmek kastı ile hareket etti. Karar ile icra arasında uzun bir süre geçmedi. Sanık eylemini öldürmek kastı ile 14.30-17.00 arasında yaklaşık 2.5 saatlik zaman zarfında gerçekleştirdi. Sanık maktulü öldürmek için sebatla ve bir plan dahilinde hareket etmeyip basit bir plan dahilinde hareket etti. Somut olayda sanık eylemlerini icra ederken ölüm sonucunu gerçekleştirmek için zorunlu olmadığı halde ya da sırf maktüle acı ve ızdırap vermek için yaptığı bir davranışının bulunmadığı kanaatiyle; sanığın eylemlerinin tasarlayarak ya da canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmek şeklinde olmayıp, sanığın eyleminin çocuğa yönelik kasten adam öldürme suçu olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Mahkeme, bu nedenle sanık Ersin Kaşıkçı'yı, "Çocuğun kasten öldürülmesi" eyleminden suçlu bularak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırdı. Mahkeme, sanığın gerekmediği halde maktulü alıkoyduğunu belirterek, sanığa, "Cebir, şiddet ve tehdit yöntemlerini kullanarak hürriyetten yoksun bırakma" suçundan da 6 yıl hapis cezası verdi.
ANNE TÜRKAN KARAKÜTÜK'ÜN BERAAT GEREKÇESİ
Gerekçeli kararda sanık Ersin Kaşıkçı'nın, "Beratcan ilişkimizi öğrendi annesi Türkan da öldürmemi istedi" şeklindeki beyanının bulunduğu, ancak bu beyan dışında anneyi suçlayan başka delil bulunmadığı hatırlatılarak, "Bir annenin, sebep ne olursa olsun öz çocuğunu öldürtmek istemesinin mantıki bir açıklaması olmadığı gibi, hayatın olağan akışına da aykırı olduğu nazara alınarak sanık Türkan Karakütük'ün üzerine atılı öz oğlu Beratcan Karakütük'ün öldürülmesine azmettirme suçundan beraatine karar vermek gerekmiştir" ifadesine yer verildi.
İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULANMADI
Mahkeme, sanık hakkında cezayı 1/6 oranında düşüren iyi hal indirimini uygulamadı. Mahkeme, "Suçun işleyiş biçimi, suçtan sonraki davranışları, yargılama sürecinde gözlenen hali nazara alınarak takdiri indirim gerektirir halin bulunmadığı kanaatiyle sanık hakkında TCK 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına" hükmetti.
Görüntü Dökümü: (ARŞİV)
-----------------------
Son Dakika › Güncel › Dha İstanbul Bülten - 5 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?