DHA YURT BÜLTENİ-3
1)3 TURİSTİN ÖLDÜĞÜ KAZADA TUR MİNİBÜSÜ ŞOFÖRÜ TUTUKLANDI
ANTALYA'nın Manavgat İlçesi'nde önceki gün Alman 3 turistin ölümüne, 11'inin de yaralanmasına sebep olan tur minibüsü kazasına ilişkin şoför 62 yaşındaki Ömer Ayabakan tutuklandı. Şoför Ayabakan, ifadesinde minibüsün arka sağ lastiği patladığı için kaza yaptığını iddia ederken, yaralı Alman turistler ise şoförün aşırı hızlı araç kullandığını öne sürdü.
Antalya Havalimanı'ndan cumartesi günü aldığı Alman turistleri Alanya'da çeşitli otellere götüren Ömer Ayabakan'ın kullandığı 02 DB 595 plakalı tur minibüsü Manavgat'ın Çolaklı Mahallesi'nde yağış nedeniyle kayganlaşan yolda savrularak refüjdeki palmiye ağacının üzerine devrildi. Kazada Alman turistler Heike Mendler, Frank Fauth ve Heike Fauth olay yerinde yaşamını yitirdi. Minibüste bulunan 11 turist de yaralandı.
ŞOFÖR: ARKA SAĞ TEKERLEK PATLADI
Kazanın ardından gözaltına alınan minibüs şoförü Ömer Ayabakan, jandarma karakolundaki işlemlerinin ardından dün Manavgat adliyesine sevk edildi. Cumhuriyet savcısı tarafından ifadesi alınan Ömer Ayabakan, minibüste herhangi bir eksiğin olmadığını ve kontrollerin düzenli olarak yapıldığını, yolda ise hızlı gitmediğini, minibüsün arka sağ lastiği patladığı için kaza yaptığını öne sürdü.
TURSİTLER BİR KAZA DAHA ATLATTIKLARINI SÖYLEDİ
Jandarma olay yeri inceleme ekipleri ve görgü şahitlerinin ifadelerine göre, şüphelinin kaza sırasında çok hızlı olduğu ve yolda fren izine rastlanmadığı belirtildi. Jandarma, kazada yaralanan Alman turistlerden durumları iyi olanların ifadelerini aldı. Turistlerden 2'si minibüs şoförünün çok hızlı araç kullandığını, Antalya Havalimanı'ndan çıktıktan bir süre sonra bir kaza tehlikesi daha atlattıklarını iddia etti. Alkol testine de tabi tutulan Ömer Ayabakan'da alkol tespit edilemediği belirtildi.
TUTUKLANDI
Gece geç saate kadar süren savcılık sorgusunun ardından tur minibüsü şoförü Ömer Ayabakan, 'birden fazla insanı taksirle öldürme' ve 'birden fazla insanın yaralanmasına neden olma' suçlarından tutuklanma istemiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Sulh ceza hakimliğinde yapılan duruşmanın ardından Ömer Ayabakan tutuklanarak, Alanya Cezaevi'ne gönderildi.
TURİSTLERİN TEDAVİSİ SÜRÜYOR
Kazada yaralanan turistlerden 2'sinin Side Anadolu Hastanesi'nde, 3'ünün Bilgi Hastanesi, 3'ünün Yaşam Hastanesi ve 3'ünün de Eslem Hastanesi'nde tedavilerinin devam ettiği kaydedildi. Side Anadolu Hastanesi'nde tedavi gören turistlerden birinin yoğun bakımda olduğu ve hayati tehlikeyi atlatamadığı belirtildi.
ŞOFÖR 2017'DE 17 KEZ KAZA YAPMIŞ
Antalya Emniyet Müdürlüğü'nden kazaya ilişkin yapılan yazılı açıklamada ise minibüs şoförünün havanın yağışlı olması nedeniyle ıslak zeminde aracın hızını, yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmayarak direksiyon hakimiyetini kaybettiği ve refüje savrulup ağaca çarptığı belirtildi. Açıklamada, kazaya karışan ve adı belirtilmeyen bir turizm şirketine ait ticari aracın trafik ekiplerince 2016 yılı içerisinde 13 kez, 2017 yılında ise 22 kez denetime tabi tutulduğu kaydedilirken, "Kazaya sebebiyet veren sürücü ise sadece 2017 yılı içerisinde 17 kez kaza yaptığı aynı aracın sürücüsü olarak denetlenmiş ve bu denetimler sonucunda şahsa 2016- 2017 yıllarında 4 kez 51/2-a 'Yasal hız limitlerini yüzde 10 ile yüzde 30 arasında aşmak' maddesinden cezai işlem uygulanmıştır. Ayrıca 2005- 2017 yılları arasında 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun muhtelif maddelerini toplam 25 kez ihlal ettiği tespit edilerek gerekli cezai işlemler uygulanmıştır" denildi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
Manavgat adliyesinden görüntü
Tutuklanan Ömer A. jandarma tarafından cezaevine götürülüyor
Kazadan görüntüler
60 MB/// 01.54"
HABER- KAMERA: Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya),
=====================================================
2)TOPLU TAŞIMA ARACI ŞOFÖRÜNE SALDIRI ANI KAMERADA
BURSA'nın inegöl ilçesinde toplu taşıma aracının önünü kesen iki şahıs, şoföre saldırarak darp ettiler. Ellerindeki çekiçle Toplu taşıma aracının ön camını da kıran iki genç, emniyet ekiplerince yakalandı. Olay anı ise aracın güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Edinilen bilgilere göre; Adnan menderes bulvarından gelip Park caddesi üzerinde seyir halinde olan sürücü M.S. yönetimindeki 16 PT 229 İNULAŞ'a ait şehit içi yolcu taşıma yapan Toplu Taşıma Aracının önünü, kamyonetin kasasından inen iki genç kesti.
Toplu taşıma aracını durduran genç, aracın ön kapısından girerek Şoför M.S.'ye küfür ve hakaret etmeye başladılar. İddiaya göre bir kez klaksiyon çalan şoföre küfür ve hakaret eden iki genç, daha da ileriye giderek şoförü darp etmeye başladılar. Tekme tokat şoföre saldıran iki genç, kaçarken ellerindeki çekiçle aracın ön camını kırdılar.
POLİS MÜDAHALE ETTİ
Olayın hemen ardından gelen Emniyet ekipleri, şoförü darp eden şahısları kısa sürede yakaladılar. Şoföre saldıran O.Y. ile kardeşi Y.Y. emniyet ekiplerince gözaltına alındılar. Olay anı ise saniye saniye aracın güvenlik kameralarına yansıdı.
Darp edilen şoför ise saldırganlardan şikayetçi oldu. Olayla ilgili tahkikat sürüyor.
Görüntü Dökümü
-------------------
Güvenlik kamera görüntüleri
Detaylar
Yavuz YILMAZ/ İNEGÖL (Bursa),
====================================================
3)'ANTİK DÖNEMDE MEZARLAR ÖZEL KANUNLARLA KORUNUYORDU'
BURDUR'un Gölhisar İlçesi'ndeki Kibyra Antik Kenti Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Şükrü Özüdoğru, "Roma dönemi mezar yazıtlarında mezarları izinsiz olarak kullanan veya zarar verenlerin ceza olarak kent meclisine oldukça yüksek miktarlarda para ödemek zorunda olduklarından bahsetmektedir. Bu yazıtlar bize antik dönemde mezarlık alanlarının korunması için özel kanunlar olduğunu gösteriyor" dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) adına Kibyra Antik Kenti'nde 2006 yılından bu yana kazı çalışmalarını yürüten heyetin başkanı Yrd. Doç. Dr. Şükrü Özüdoğru, Kibyra'da bulunan mezar yapılarının korunması için antik dönemde bile özel kanunlar olduğunu söyledi.
İKİ TÜR GÖMÜ GELENEĞİ VAR
Antik dönemde iki tür gömü geleneği olduğunu kaydeden Özüdoğru, "Birincisi inhumasyon yani ceset gömü, ikincisi ise kremasyon yani cesedin yakılarak gömülmesidir. Kibyra'da bu iki geleneği de görüyoruz. Büyük İskender döneminden başlayarak Roma dönemine kadar yakarak (kremasyon) gömme daha yaygın görülmekteydi, Roma döneminden sonra ise inhumasyon (ceset) gömü daha yaygınlaşmıştır. Hıristiyanlıkla birlikte MS 4'üncü yüzyıldan sonra tamamen ceset gömü karşımıza çıkıyor" dedi.
SOYGUN VE TAHRİBATLAR BİZANS DÖNEMİNDE YOĞUNLAŞTI
Antik dönemde de öteki dünya inancı olduğunu vurgulayan Özüdoğru, "Bu nedenle mezarlar önemseniyor ve bir nevi ölen bireyin öteki dünyadaki evi gibi hazırlanıyordu. Bu düşünceden dolayı antik mezarlarda yeme içme kapları, giysiler, takılar ve çeşitli metal objeler sıkça karşımıza çıkmakta. Bu mezarlık alanlarında bulunanlar büyük oranda Bizans dönemi soygunlarından sonra bugüne kalanlar. Kibyra'da mezarlara yönelik soygunların ve tahribatların Roma döneminde başladığını ama özellikle Bizans döneminde yoğunlaştığını bilmekteyiz. Roma dönemi mezar yazıtlarında mezarları izinsiz olarak kullanan veya zarar verenlerin ceza olarak kent meclisine oldukça yüksek miktarlarda para ödemek zorunda olduklarından bahsetmektedir. Bu yazıtlar bize antik dönemde mezarlık alanlarının korunması için özel kanunlar olduğunu gösteriyor. O dönemde herkes istediği gibi gelip bir mezarı kullanamıyor veya tahrip edemiyordu. Hıristiyanlıkla birlikte ölü gömme adetleri değişiyor ve bununla beraber mezarlık alanına yönelik kanunlar da değişiyor. Özellikle MS 5'inci ve 6'ncı yüzyılda Roma imparatorluk dönemi veya öncesine ait mezarlarda soygunların başladığını söyleyebiliriz. Tabi ki bu soygunlar günümüze kadar devam etmiştir"
Görüntü Dökümü
-------------------------
Kibyra mezarlar
Şükrü Özüdoğru'nun açıklamaları
Detay
116 MB/// 03.40"
HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR,
===========================================
4)KÖPEĞİYLE 3 GÜNDÜR OTOSTOP ÇEKİYOR
ANKARA'daki ailesinin yanından aldığı Sibirya kurdu cinsi köpeğini Muğla Fethiye'ye götürmek isteyen 35 yaşındaki İsmail Serkan Topçu, otobüsler köpeği almayınca otostopla yola düştü. 3 gündür yollarda olan Topçu, "İnsanlar köpeği görünce durmuyor. İnsanlarda hayvanlara karşı bir önyargı var. Yağmur yağarken bile görüyorlar ama durmuyorlar. Arabası boş gidiyor ama durmuyor. İnsanlık namına birileri yardımcı olsun istiyorum" dedi.
Yaklaşık 1 ay önce bir arkadaşının aracıyla Ankara'daki anne ve babasının yanına götürdüğü Sibirya kurdu cinsi 12 yaşındaki 'Tara' adlı köpeğini memleketi Muğla'nın Fethiye İlçesi'ne götürmek isteyen 35 yaşındaki İsmail Serkan Topçu, otobüsler köpeği almayınca çareyi otostop yapmakta buldu. Cuma akşamı Ankara'dan köpeğiyle yola çıkan Topçu, otostopla 5 araç değiştirdikten sonra Afyonkarahisar'ın Sandıklı İlçesi'ne geldi. Sandıklı'da istasyon kavşağındaki bir akaryakıt istasyonu yakınlarında köpeğiyle otostop çeken ve araç bulamayan İsmail Serkan Topçu, köpeğini kimsenin almak istemediğini söyledi.
"HAYVANLARA KARŞI BİR ÖNYARGI VAR"
Bir vatandaşın otogara bıraktığı Topçu, "Köpeğimi yaklaşık bir ay önce Ankara'ya ailemin yanına götürmüştüm. Ailemin sağlık sorunu nedeniyle köpeğimi memleketim Fethiye'ye getirmek için cuma saat 23.00'te otostopla yola çıktım. İlk önce bir beyefendi Polatlı'ya bıraktı. Polatlı'dan da otostop ile Eskişehir'e vardım. Oradan da otostop çekerek Kütahya'ya ulaştım. Kütahya'dan Afyonkarahisar'a buradan da başka bir araç ile Sandıklı'ya ulaştım. Yağmur yağıyor. Yağmur yağdığı için de yola çıkamıyoruz. Köpeğim zaten yorgun. Hemen yatıp uyuyacak. Amacımız Fethiye'ye gitmek. İnsanlar köpeği görünce durmuyor. İnsanlarda hayvanlara karşı bir önyargı var. Yağmur yağarken bile görüyorlar ama durmuyorlar. Arabası boş gidiyor ama durmuyor. İnsanlık namına birileri yardımcı olsun istiyorum" dedi.
Bu sabah bir kamyonun kendilerini aldığını aktaran İsmail Serkan Topçu, Burdur- Fethiye kavşağına gelebildiklerini ve burada bir akaryakıt istasyonunda beklediklerini söyledi.
Görüntü Dökümü
------------
İsmail Serkan Topçu ve köpeği benzin istasyonunda
İsmail Serkan Topçu köpeği ile otostop çekerken
RÖP: İsmail Serkan Topçu
İsmail Serkan Topçu ve köpeğini bir vatandaş aracı ile istasyon kavşağından otogara bırakırken
86.4 MB/// 02.42"
Haber -Kamera: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI (Afyonkarahisar),
=====================================================
5)EN İYİ ÇİÇEKÇİLER SEÇİLDİ
ANTALYA'nın Manavgat İlçesi'nde Türkiye Çiçekçiler Birliği (TÇB) Çiçek Filosu 4'üncü Geleneksel Çiçekçiliğin Enleri Ödül Töreni yapıldı. Törende çiçekçiler gözleri bağlı en iyi sepeti yapmak için de yarıştı. TÇB Başkanı İsmail Başaran, Çiçek Filosu ile aylık ortalama 10 bin adet çiçek siparişi aldıklarını söyledi.
Türkiye genelinde 1100 üyesiyle çiçekçilik sektörünün önde gelen gruplarından biri olan Türkiye Çiçekçiler Birliği (TÇB) ve birliğe bağlı bayilerin oluşturduğu 'Çiçek Filosu' tarafından organize edilen 4'üncü Geleneksel Çiçekçiliğin Enleri Ödül Töreni Manavgat'ın Titreyengöl mevkiindeki Port River Otel'de gerçekleştirildi.
TÇB tarafından bayilere yönelik hazırlanan çiçekçilik sektörünün geliştirilmesi ve daha iyi hizmet sunması için hazırlanan eğitim programının ardından, ödüller verildi. Ödül törenine Türkiye Çiçekçiler Federasyonu Başkanı Daştan Evcen, TÇB Başkanı İsmail Başaran ve yönetim kurulu üyeleriyle birlik üyeleri katıldı. Gecede 'centilmenlik, zor bölge, özel tasarım, siparişte kusursuzluk, gelişimde öncü, hızlı teslimat, özel günler, zarafet' gibi 15 ayrı kategoride müşterilerin oylarıyla belirlenen çiçekçi mağazalarına ödülleri verildi.
GÖZLER BAĞLI YARIŞMA
Ödül töreninin ardından 2'şer kişiden oluşan 5 ayrı ekip gözleri kapalı şekilde en iyi çiçek sepetini yapmak için yarıştı. Yarışmacılar 15 dakikalık süre zarfında kendilerine verilen çiçeklerle yaptıkları sepetleri kadınlardan oluşan 11 kişilik jüriye beğendirmek için çaba gösterdi. Yarışmanın sonunda Serhan Alkan ve Şaban Kardaş ikilisi 109 puanla birinci oldu. Yarışmada dereceye girenlere para ödülü verildi.
AYLIK 10 BİN ÇİÇEK SİPARİŞİ
TÇB Başkanı İsmail Başaran, birlik olarak Türkiye'nin 81 ilinde 1100 mağaza ile hizmet verdiklerini anlatarak, "Türkiye'de çiçekçilik sektörü aşağı yukarı 10 bin çiçekçiden oluşuyor. Biz Türkiye'de Türk sermayesiyle birlikte çiçekçi mağazalarının katılımıyla beraber Türkiye'de bir ilki (Çiçek Filosu) gerçekleştirdik. Bütün katılımcı arkadaşlarımızın bunun ununda, suyunda emeği oldu, katkı verdi. Biz, genel merkezi İstanbul'da oluşan bir oluşumu gerçekleştirdik. Türkiye'nin 81 iline aynı zamanda online çiçek siparişi verme, daha kaliteli, daha hızlı hizmet verebilen web sayfasıyla beraber çiçekçi mağazalarımızı birleştirdik" dedi.
Çiçek Filosu ile aylık ortalama 10 bin adet çiçek siparişi aldıklarını belirten Başkan Başaran, "Çiçekçiler arasında ortalama aylık 10 bin sipariş üreten bir kurumuz. Bunun da çiçek başına değeri ortalama 80 ile 120 lira arasında değişmektedir. Toplamında da yekün bir ciro tutuyor, bunun da her biri faturalandırılıyor. Asıl önemli olanda bu. Devlete KDV üreten bir kuruluşuz" diye konuştu.
TÇB Başkanı Başaran, bağlı mağazaların siparişler için kendilerine komisyon ödemediğini de hatırlattı
Görüntü Dökümü
----------------
Toplantıda görünüm
TÇB Başkan İsmail Başaran'ın konuşması
Çiçekçiler Federasyonu Başkanı Daştan Evcen'in ödül vermesi
Detay görüntüler
TÇB Başkanı İsmail Başaran'ın açıklaması (2 parça)
Gözleri bağlı en iyi çiçek yapma yarışması
150 MB/// 04.42"
(HABER- KAMERA: Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya),
==========================================================
Son Dakika › Güncel › Dha Yurt Bülteni-3 - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?