AK Parti Yerel Yönetimler Bölge Toplantısı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdülhamit Gül, "Bu dönemde artık medeniyet belediyeciliğini ve medeniyet tasavvurunu merkeze alan bir belediyecilik anlayışını bütün şehirlerimize göstereceğiz, yaşatacağız" dedi.

Gül, AK Parti Yerel Yönetimler Başkanlığınca bir otelde düzenlenen, "AK Parti Yerel Yönetimler 3. Bölge Belediye Başkanları Toplantısı"nın açılış bölümünde yaptığı konuşmada, AK Parti belediyeciliğinin sadece Türkiye'de diğer partilere örnek temsil eden değil, dünyadaki yerel yönetimler ile belediyecilik standartlarını da daha yukarıya çıkaran çok önemli model olduğunu belirtti.

AK Parti belediyeciliğinin, Türkiye'de ve dünyada yerel yönetim başarısı noktasında efsane belediyecilik hizmeti ve hikayesi olduğuna işaret eden Gül, "Bu başarımızın temelinde sayın Kurucu Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın 1994'te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra yaptığı hizmetler yer almaktadır. AK Parti belediyeciliği geldiği tarihten itibaren İstanbul, Ankara, Konya gibi belediyelerimiz, şehirlerimiz bu gelenekle buluştuktan sonra hamdolsun altyapısı, üstyapısı tamamlanmış, artık bir medeniyet belediyeciliği yolunda bütün şehir halkına hizmet eden belediyecilik kimliğine bürünmüştür" diye konuştu.

Gü, 13 ilden 144 belediye başkanı ve diğer yöneticilerin katılımıyla gerçekleştirilen toplantının amacının, AK Partili belediyelerin yaklaşık 9 aydır neler yaptığını ve bundan sonra neler yapılması gerektiğini değerlendirmek olduğunu dile getirdi.

"Noel ağacı ile çevrecilik olmaz"

Türkiye'de merkezi yönetimde olduğu gibi yerel yönetimde de muhalefet sorunu yaşandığını vurgulayan Gül, şöyle devam etti:

" Şişli'de CHP'li belediye, belediyeyi yönetiyor. Nasıl yönetiyor? Paralel şeyler var, belediye başkanları var, çeteler var, mafyalar var. O ona, o da ona bir şey söylüyor. O onun ayağını kaydırıyor, o onu tehdit etmiş, yani kendi belediyelerini bile paralel birtakım işte başkanlarla, gölge başkanlarla yönetmekten aciz bir belediyecilik anlayışı var. 'Çevreci' diye yola çıkıyor, Yalova'da gördük hepimiz, Türkiye'nin gözü önünde o güzelim ağaçları söküp atıyor ve yeşili sözde koruyan o insanlardan, hiç kimseden ses çıkmıyor. Orada ağacı kesiyor, İstanbul'da Maltepe'de CHP'li belediye de Noel ağacı dikiyor. Noel ağacının çevreye, yeşile, temiz havaya ne faydası var? Bu CHP'liler belediyecilik işini anlayamayacaklar, bu iş onların işi değil. Orada ağaç kesiyor, orada Noel ağacı dikiyor. Noel ağacı ile çevrecilik olmaz. İki de papaz getirmiş dua ediyor. Gelsinler AK Partili belediyelere, nasıl belediyecilik yapılır örneklerini görsünler."

Gül, AK Parti'nin belediye yöneticiliğinde alt ve üstyapının tamamlandığını dile getirerek, "Bu dönemde artık medeniyet belediyeciliğini ve medeniyet tasavvurunu merkeze alan bir belediyecilik anlayışını bütün şehirlerimize göstereceğiz, yaşatacağız" dedi.

"Demokrasi ve kalkınma yerelden başlar"

Demokrasi ve kalkınmanın yerelden başlayacağına işaret eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim temelimizin, hareketimizin merkezinde yerel yönetimin başarısı yatmaktadır. İnşallah bu başarı da yine uzun yıllar sizlerin desteğiyle devam edecek. Demokrasi, kalkınma yerelden başlar dedik. AK Parti bununla ilgili reformlarını sürdüren bir parti. 2002'den beri yerele yetkinin devri ve özgelirlerin artırılması için reformlar yapan bir partidir. Hükümetimiz, geçtiğimiz hafta Bakanlar Kurulu kararıyla yine bu anlamda verdiği desteği gösterdi. İnşallah 6 ay boyunca belediyelerimize İller Bankası kesintisi yapılmaksızın Hazine'den ödenek gelecek. En kısa zamanda gerekli yapısal bütün sorunlar çözülecek ve AK Parti reformlarını yerel yönetimde de devam ettirecek."

Gül, "Yeni Türkiye"nin son virajı olan 2015 genel seçimini hep birlikte gerçekleştireceklerine dikkati çekerek, "Anketlerde AK Parti'nin en düşük gözüken oyu yüzde 49'dur. İnşallah çalışmalarımızla, sizlerin de gayretleriyle yüzde 52, Cumhurbaşkanımızın almış olduğu oyu yakalayarak daha da üzerine çıkarak AK Parti yeni Türkiye'nin yeni anayasasını, sivil anayasasını yaparak milletin iktidarını sürdürmeye devam edecek" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Bana ne olur 4 yıl iktidar verin" diye milletten oy istediğini anlatan Gül, şunları söyledi:

"Kılıçdaroğlu'nun, Kobani bahane edilerek 6-7 Ekim olaylarında Doğu'yu vandalizme çeviren, bütün esnafın dükkanlarını mahveden, evlere giren o vandalistlere karşı BDP'nin yanında yer aldığı için, iki, üç ağaç bahane edilerek Gezicilerin yanında yer aldığı için ve yine Suriye meselesinde de zalim Esed'in yanında yer aldığı için, bu milletin değerleriyle, görüşüyle gönül diline girmediği için asla iktidar olması imkan dahilinde değildir. Bırakın dört yılı, Sayın Başbakanımızın dediği gibi, 4 dakika bile bu millet CHP'ye iktidar vermez çünkü bu millet CHP'nin cemazi-ül evvelini çok iyi biliyor. Onların yolsuzluklarını, skandallarını, bu memlekete neler çektirdiklerini çok iyi biliyor. Şişli'de bir belediyeyi yönetemiyorsunuz, kalkmışsınız ülkeye talip oluyorsunuz. MHP'nin de ondan geri kalır yanı yok. Türkiye'ye yönelik hiçbir projesi olmayan bu partilere asla millet teveccüh göstermeyecektir. Türkiye'de siyasi istikrarı da ekonomik istikrarı da sürdürmek üzere milletimiz inşallah en güçlü desteği vererek AK Parti'yi tekrar yine milletin iktidarını, milletin partisini yine iktidarda tutacaktır, istikrarı sürdürecektir."

"Sandıktan çıkmayan ve idareyi kullanan güçler vesayet idareleridir"

Gül, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

"Türkiye'de AK Parti'nin yapmış olduğu en büyük reformlardan birisi sandığa, millet iradesine dayanmayan hiçbir güce, hiçbir kuruma yönetim gücünü vermemesidir. Sandıktan çıkmayan ve idareyi kullanan güçler vesayet idareleridir. 2004'ten beri darbeye karşı nasıl mücadele verdiyse, paralel yapıya karşı da bu şekilde mücadele edilmiştir. Çünkü devletin geleceği açısından bu mücadele önemlidir. Milli Güvenlik Kurulu, milletin ve ulusal güvenliğin çıkarları için, bu milletin istikbali için paralel yapıyla mücadele konusundaki kararlılığı bir kez daha gündeme almış ve milletimizle paylaşmıştır. Bu AK Parti meselesi, Recep Tayyip Erdoğan meselesi, Ahmet Davutoğlu meselesi değildir. Bu mesele Türkiye'nin istiklali ve istikbali meselesidir."

Erdoğan hakkında, "Dönemin Başbakanı" diye fezleke hazırlandığını anımsatan Gül, şöyle devam etti:

"Başbakana kelepçe vurarak Türkiye'de hükümeti düşürmek istediler ama bu milletin dik duruşu ile 'Dönemin Başbakanı' diye fezleke hazırlayanlar o dönemin savcıları, bugün yargı önünde hesap verir hale geldi. MİT tırlarını durdurarak oradaki Bayır Bucak Türkmenlerine yardımı engellemek istediler ama hamdolsun biz Suriye'de de Irak'ta da Türkmenlere yardım götürmeye devam ediyoruz. Dışişleri'ni dinlediler 'Büyük Türkiye olmasın' diye, Türkiye'nin önünü kesmek için ama hamdolsun G 20'ye dönem başkanlığı yaparak emin adımlarla yolumuza devam ediyoruz."

Gül, çıktıkları yolculuğa kararlılıkla devam edeceklerine dikkati çekerek, "Çözüm süreci ile Türk'ün de Kürt'ün de 77 milyonun kardeşliğini sürdürerek artık Kırşehir'de, Çorum'da hiçbir ananın ağlamadığı, evlat acısı yaşamadığı bir Türkiye için yolumuza ve mücadelemize devam ediyoruz" diye konuştu.

"AK Parti'nin muhatabı ve seçilmiş Cumhurbaşkanımızın muhatabı millettir"

TÜSİAD Başkanı gibi "Eski Türkiye özlemiyle siyaseti, siyaset kurumunu itibarsızlaştırmak isteyenlerin arada çıktığını" belirten Gül, şunları kaydetti:

"Bunlar şunu çok iyi bilmeli ki Türkiye asla 90'lı yıllara ve eski Türkiye'ye dönmeyecek. Türkiye'nin rotası, milletin belirlediği rotadır ve bu rota 2023 rotasıdır, 2053 rotasıdır, 2071 rotasıdır. TÜSİAD Başkanı diyor ki 'Benim muhatabım Cumhurbaşkanı değildir'. TÜSİAD nedir? TÜSİAD bir dernektir. Türkiye'de binlerce dernek var. Sen 'Cumhurbaşkanını muhatap almam' diyorsun, bu millet Cumhurbaşkanını ilk turda yüzde 52 ile seçmiş, sen muhatap alsan ne almasan ne? AK Parti'nin muhatabı ve seçilmiş Cumhurbaşkanımızın muhatabı millettir."

Gül, Başbakan Davutoğlu'nun TÜSİAD Genel Kurulu'na katılmayacağını açıkladığını ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"TÜSİAD madem ki bir dernektir, Türkiye'de binlerce dernek var. O zaman TÜSİAD'ın muhatabı Cumhurbaşkanımız değil, Başbakanımız değil, İstanbul Valiliği'nde Dernekler Masası var, o Dernekler Masasına gidip kamu görevlisiyle muhatap olsun. Kendilerine başarılar diliyoruz. Ahi Evran ne diyor, 'Elini, sofranı, kapını açık tut, gözünü, dilini, belini bağlı tut'. Eğer bir ahilik kültürü, eğer bir diğerkamlık kültürü, bir esnaf diğerkamlığı varsa Kırşehir'den Ahi Evran beldesinden TÜSİAD Başkanı'na bu sözler fazla bile gelir. Bizler geleneğimizi, kültürümüzü sürdüreceğiz. Siyaset kurumumuzu ve ekonomik istikrarımızı sürdürerek yeni Türkiye yolunda kararlılıkla devam edeceğiz."

Toplantıya, İçişleri Bakan Yardımcısı Osman Güneş, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Muhammet Balta, Maliye Bakan Yardımcısı Abdullah Erdem Cantimur, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, Orman ve Su İşleri Bakan Yardımcısı Nurettin Akman, AK Parti Kırşehir Milletvekilleri Muzaffer Aslan ve Abdullah Çalışkan ile Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci de katıldı.

Amasya, Ankara, Bartın, Çankırı, Çorum, Karabük, Kastamonu, Kırıkkale, Kırşehir, Samsun, Sinop, Tokat ve Zonguldak'tan yerel yöneticiler ve idarecilerin de yer aldığı toplantı, daha sonra basına kapalı devam etti. - Kırşehir