DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 3 - Son Dakika
Güncel

DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 3

DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 3

BEYOĞLU'NDA ÇÖKEN BİNANIN ALTINDA KALMAKTAN SON ANDA KURTULDULAR .

09.01.2020 14:48

BEYOĞLU'NDA ÇÖKEN BİNANIN ALTINDA KALMAKTAN SON ANDA KURTULDULAR ... O ANLAR  KAMERADA

Zeki GÜNAL/ Beyoğlu'nda tadilatta olduğu öğrenilen 5 katlı metruk bina büyük bir gürültüyle çöktü. Çökme anında binanın altında kalmaktan son anda kurtulan otomobil farklı açılardan kameralara yansıdı.

Beyoğlu Asmalı Mescit Caddesi'nde tadilat yapıldığı öğrenilen 5 katlı metruk binada saat 10.00 sıralarında çökme meydana geldi. Olayda şans eseri ölen ya da yaralanan olmazken çökme sırasında binanın altında kalmaktan son anda kurtulan otomobil ve yan sokakta yaşanan hareketlilik farklı açılardan kameralara yansıdı. Görüntülerde bina çökerken otomobil altında kalmaktan son anda kurtuluyor. Otomobilin üstü toz bulutu ile kaplanıyor. Aracın sürücüsü çökmenin ardından geri manevra yapıyor. Öte yandan yan sokakta yürüyen bir kişi çökme sırasında korku ve panik yaşıyor.

Görüntü Dökümü:

-------------(FARKLI AÇILARDAN GÜVENLİK KAMERASI)-Otomobilin hareket etmesi-Binanın çökmesi-Otomobilin geri çıkması-Sokakta yaşanan hareketlilik-Etrafı kaplayan toz bulutu

09.01.2020 - 12.52 - Haber Kodu : 200109111====================

2- BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANI ÇÖKEN BİNADA İNCELEMELERDE BULUNDU

*Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız,

"Hava şartlarına bağlı olduğuna dair bir ön tespit var"

Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Güven USTA/İSTANBUL, - BEYOĞLU Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, Beyoğlu'nda yıkılan 5 katlı bina ile ilgili olarak"İlk belirlemelere, kamera kayıtlarına göre her hangi bir ölü ve yaralı yok. Daha doğrusu içeride herhangi bir kimsenin olmadığını biliyoruz" dedi.Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, Beyoğlu Asmalı Mescit'te çöken binada incelemelerde bulundu. Ardından açıklama yapan Yıldız, "İlk belirlemelere, kamera kayıtlarına göre her hangi bir ölü ve yaralı yok. Daha doğrusu içeride herhangi bir kimsenin olmadığını biliyoruz. Bina Beyoğlu Belediyemizin imar müdürlüğünde raporlu bir bina. Yani incelemesi yapılmış, metruk bir bina, yıkılma tehlikesi nedeniyle mühürlenmiş bir bina. İçeride her hangi bir kişinin olduğuna rastlanılmadı kamera kayıtlarında. Ama buna rağmen şu anda 'K9' dediğimiz köpek arama, termal cihazlarla gerekli inceleme ve ileri dinleme dediğimiz bir sistemle de canlı olup olmadığı tespit çalışması şu anda yapılıyor. Binayla ilgili dokuzuncu ayda bir karar alındı ve ilgilisine tebliğ edildi. Burayla ilgili bir güvenlik önleminin alınması konusunda gerekli tebligat yapıldı. Ermeni Karagözyan Vakfı'na ait bir bina. Bununla ilgili 11. ayda gerekli güvenlik önlemi alındı. Çelik konstrüksiyonlarla iskelesi kuruldu. Yan tarafında şu anda ruhsatlı bir inşaat çalışması yapılıyor. Onun yapılmış olası düşüncesi belki olabilir ama arkadaşlar derin bir kazı olmadığını da tespit ettiler. Hava şartlarına bağlı olduğuna dair bir ön tespit var" dedi.

"TARİHİ SİT ALANI OLAN BÖLGEDE BELEDİYENİN TEK BAŞINA KARAR ALIP YIKMA YETKİSİ DE YOK"Yıldız, "Beyoğlu en eski bina stokunun olduğu, tarihi bir şehir. Bu şekilde idam kararı aldığımız binalar var. Bu binalarla alakalı da Anıtlar Kurulu ile gerekli yazışmalar yapılıyor, bunların yıkılacağı ve nasıl yıkılacağı konusunda. Çünkü bölge tarihi sit alanı olan bir bölge. Tarihi sit alanı olan bölgede belediyenin tek başına karar alıp yıkma yetkisi de yok. Hemen yanında bulunan binaya bakıyoruz, 17 hisseli bir tapu. Beyoğu'ndaki bu tür metruk binalarda muhatap alınacak tek bir şahıs yok. Çoğunluğu mirasçılara intikal eden yapılar olduğu için de kendi aralarında anlaşamayanlar, yargıya intikal edenler var. Bütün bunlar bizlere şunu gösteriyor; burada vatandaşımız bu binalardan uzak duracak, 'içinde yaşayayım, ne olur' demek yerine, burada vatandaş, yerel yönetim Anıtlar Kurulu, merkezi hükümet el ele bu metruk binalarla ilgili bir çözüm üretmek durumundayız. Şu anda vali yardımcımız, kaymakamımız da burada. Belediyemiz de ilk andan itibaren ekipmanlarıyla burada. AFAD ekipleri burada. Her türlü tedbiri alma konusunda elimizden geleni yapacağız ama ben burada bir iş birliğini, el birliğini öneriyorum" diye konuştu.

370 BİNA BULUNUYOR Yıldız, "370 tane bu tür metruk yapı bulunuyor. Sıkıntı şu; yıkılma tehlikesi olduğu için bu binaların içerisine girerek teknik bir çalışma yapılamıyor. Anıtlar Kurulu ile yapılan yazışma ve bundan sonra hazırlanacak raporlar doğrultusunda buralarla ilgili yıkım kararı verildiği zaman, tüm birimler ortak gerçekleştirmeliyiz. Tarihi sit alanı olduğu için hassas davranmamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü:  -------------------Binadan görüntülerAFAD ekiplerinin görüntüsüYıldız'ın açıklamalarıLavrov'un açıklamalarıDetaylar

09.01.2020 - 13.07 - Haber Kodu : 200109116=================

3- BEYOĞLU'NDA ÇÖKEN BİNANIN ENKAZI KALDIRILIYOR

Haber-Kamera: Oğuzcan YAZAR, Hasan YILDIRIM/İSTANBUL, Beyoğlu'nda çöken metruk binanın enkaz kaldırma çalışmaları başladı.Beyoğlu, Asmalımescit Caddesi'nde çöken metruk binanın enkazı, iş makinesi tarafından kaldırılmaya başlandı. Binanın çökmesiyle moloz dolan caddede temizlik çalışmaları da başladı. Enkaz kaldırma çalışmalarının tamamlanmasının ardından caddenin araç ve yaya trafiğine açılacağı öğrenildi.

Görüntü Dökümü: ---------------İş makinesinin çalışmasından detayKapatılan sokaklardan detayEkiplerden detay

09.01.2020 - 14.42 - Haber Kodu : 200109154==================

4- 31 MART SEÇİMLERİNDE USULSÜZLÜK İDDİASI: BÜYÜKÇEKMECE BELEDİYE BAŞKANI İFADE VERDİ

Halil YILMAZ/ İSTANBUL, - AK Parti'nin 31 Mart 2019 Yerel Seçimleri'yle ilgili usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla biri tutuklu 20 sanığın yargılandığı davada Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün ifade verdiBakırköy 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmaya, davanın tek tutuklu sanığı Mehmet Özgür Samanlı getirilirken, tutuksuz sanıklar Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Büyükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı Başak Sancar ve Talat Üstündağ katıldı.

"ÜZERİME ATILI SUÇLAMAYI KABUL ETMİYORUM"Tutuklu Mehmet Özgür Samanlı'yı belediye personeli olduğu için tanıdığını belirten Hasan Akgün, savunmasında, "Bu konuda savcılığa yaptığım savunmayı aynen tekrar ediyorum. Ancak ilave birkaç hususa değinmek istiyorum. 44 yıldan beri aralıksız belediye ve kamu hizmeti yapıyorum, 6 kez üst üste belediye başkanı seçildim. İlk kez böyle bir olayla karşılaştım. Bu benim için züldür, bu bana ve aileme yapılan bir komplodur. Büyükçekmece halkının tümü beni tanır. Onurum ile görevimi yaptım ve yapmaya da devam edeceğim. Büyükçekmece'nin üzerine oynanan oyunları tüm dünya gördü. Seçimlerle ilgili günlerce yapılan soruşturmada YSK kararını açıkladı. Olayın net ve açık bir şekilde siyasi bir olay olduğunu herkes biliyor. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Beraatimi talep ediyorum." dedi.   Belediye Başkan Yardımcısı Başak Sancar ise üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirterek beraatini talep etti. Tutuksuz sanık Talat Üstündağ de Florya'da bir akaryakıt istasyonunda işçi olduğunu ve Hasan Akgün'ü  çalıştığı yerde hissedar olması nedeniyle ismen tanıdığını ifade etti. Üstündağ, "Diğer isimleri tanımam. Olayla alakam yok, beraatimi istiyorum" diye konuştu.

BU DAVA TELAFİ EDİLEMEYECEK YERE GİDİYORAvukat beyanların alınmasının ardından savunma yapan tutuklu sanık Mehmet Özgür Samanlı, "3 ve 7 yaşında olan iki tane çocuğum var. Çocuklarımın psikoljisi bozuldu. Eşim asgari ücretle çalışarak ev geçindirmeye çalışıyor. Bu dava telafi edilemeyecek yere gidiyor. Tek suçum Büyükçekmece Belediyesi'nde personel olarak çalışmaktır. Beraatimi talep ediyorum, bir an önce çocuklarıma kavuşmak istiyorum" ifadesini kullandı.

TEK TUTUKLU SANIK TAHLİYE OLDUAra kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu Samanlı'nın tutuklu geçirdiği süreyi gerekçe göstererek sanığın adli kontrol tedbirleriyle tahliyesine karar verdi. Müşteki AK Parti vekiline savunmalara karşı beyanda bulunması ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

18 YIL 3 AYA KADAR HAPİS İSTENİYORİddianamede, şüphelilerin "Zincirleme olarak resmi belgede sahtecilik", "Seçme yeterliliği olmayanların seçmen kütüğüne kaydı" ve "seçmen kütüğünün bozulması, çalınması veya yok edilmesi" suçlarından 4 yıldan 18 yıl 3 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep ediliyor. Görüntü Dökümü: ----------Arşiv ===================

5- ERKAN PETEKKAYA'NIN ALACAKLARINDAN OLDUĞU HOLLANDALI YAPIM ŞİRKETİNİN İFLAS DAVASINA RET

Erkan Petekkaya: Emeklerimizi sömürüp buradan kaçmaya çalıştılar.

Haber-Kamera: Özden ATİK/ İSTANBUL, Aralarında Paramparça gibi ve birçok programların yapımcısı olan Hollandalı yapım şirketinin borca batık olduğu gerekçesiyle açtığı iflas davası reddedildi. Şirketten alacağı bulunan oyuncu Erkan Petekkaya dava sonrası yaptığı basın açıklamasında, "Yurtdışından, Hollanda'dan gelip bizim emeklerimizi sömürüp buradan kaçmaya çalıştılar. 50 milyon, 70 milyon yani çok büyük paraları kaçırmaya çalıştılar. Bizim işçilerimizin, çaycımızın, ışıkçımızın, benim, sanatçıların birçok tedarikçinin hepsinin parasının üstüne yatmaya kalktılar. Beceremediler" dedi.İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, davacı Endemol Medya Prodüksiyon Tic. Ltd. Şirketi yönetim kayyumları avukatları, şirket avukatları ve müdahiller Erkan Petekkaya, bazı yapım şirketleri ile aralarında İbrahim Çelikkol'un da müdahillerin avukatları hazır bulundu.

PETEKKAYA: 15 BÖLÜMÜN PARASINI DAHİ ALAMADIMDuruşmada söz alan oyuncu Erkan Petekkaya, "Yıllar önce anlaştık. Paramparça dizisini 97 bölüm çektik. Oyuncular ve set ekibi olmak üzere herkes canla başla çalıştı. Hepimizin emekleri ve hakları gasp edildi. Bu dizi ile ilgili ben 15 bölümün parasını dahi alamadım. Çok mağdur edildik. Şirket avukatları beni ofislerine çağırdı. Ancak buradaki avukatlar mı değil mi hatırlamıyorum. Bana ofiste rüşvet teklif ettiler. 'Sen bu işe bulaşma sen starsın. Biz senin paranı bir şekilde karşılayacağız' dediler. Ben işçiler ne olacak diye sorduğumda bana 'Sen karışma onlara' diye cevap verdiler. Ben de bunun üzerine mahkemede görüşeceğimizi söyleyerek oradan ayrıldım. Burası Türkiye Cumhuriyeti. Bunu nasıl yapıyorlar. Bu kadar insan açken" diye konuştu.

"BİZİ DOLANDIRIP GİTMELERİNİ İSTEMİYORUZ"Oyuncu Petekkaya, "Biz şirketi protesto etmek için diğer meslektaşlarımla şirketin önünde toplandık. Basın açıklaması yaptık. Böyle uluslararası bir şirketin ülkemize girip, dizi üzerinden 50 milyon dolar kazanıp, paramızı ödememesi daha sonra bizi dolandırıp gitmesini istemiyoruz. Bu şekilde sömürülmemiz kabul edilemez. 122 ülkede milyonlarca insan bu diziyi izledi yurtdışında. Ama bana buradaki ve yurtdışındaki alacaklarım ödenmedi. Davanın reddini istiyorum" dedi. Diğer müdahiller de borca batıklık sebebiyle iflas gerçekleşmediğini ifade ederek davanın reddini talep ettiler.

ŞİRKETİN AVUKATLARI: İFLASINA KARAR VERİLSİNDavacı Endemol Medya Prodüksiyon Tic. Ltd. Şirketi avukatları ise şirketin borca batık olduğunun belli olduğunu, 2007'de kurulan şirketin 2017'ye kadar bir kar dağıtımı olmadığını belirterek şirketin iflasına karar verilmesini talep etti.

DAVA REDDEDİLDİ, TEDBİRLERİN DEVAMINAİflas davasının reddine karar veren mahkeme, tüm tedbir kararlarının ve yönetim kayyumları heyeti görevinin hükmün kesinleşmesine kadar devamına karar verdi. Dosya istinaf mahkemesine gidecek. Mahkeme hakimi, davanın kendine münhasır dava olduğunu belirterek "Tüm tarafların bir an önce emeklerinin karşılığını almasını temenni ediyorum" dedi.

DAVA SONRASI AÇIKLAMA YAPILDIDuruşma sonrasında basın açıklaması yapan Erkan Petekkaya, "Çok üzülüyorduk bu dava için. Çünkü yurtdışından gelip Hollanda'dan gelip bizim emeklerimizi sömürüp buradan kaçmaya çalıştılar. 50 milyon, 70 milyon yani çok büyük paraları kaçırmaya çalıştılar. Bizim işçilerimizin, çaycımızın, ışıkçımızın, benim, sanatçıların birçok tedarikçinin hepsinin parasının üstüne yatmaya kalktılar. Beceremediler. 2,5 yıldır devam ediyordu, çok şükür bugün sonuçlandı. İflasın reddine karar verildi. Hiçbir şekilde ödemek istemiyorlardı paralarımızı, ama sayın hakim reddetti davayı kazandık" dedi. 15 bölüm alacağı olduğunu söyleyen Petekkaya, "Herkes için geldim buraya, son davaydı. Tüm arkadaşlarımızı savunmak için geldim. Şirketle çalışan ve emeğinin karşılığını alamayan herkes rahat olsun bundan sonra herkes emeğinin karşılığını alacak" dedi. Duruşmada gerginlik olduğu sorusu üzerine Petekkaya, "Zor bir davaydı. Biz gergin değildik karşı taraf gergindi. Benim paramı vermiyorlar. 122 ülkede yayınlandı, milyonlarca şahit var dedim. Haklı olunan şeyi kazanmak gerçekten çok güzel. 122 ülkeye satıldı ve halen satılıyor" diye cevap verdi. Avukat Bülent Höke de şu ana kadar yaklaşık 30-35 milyon bir para tahsilatı olduğunu, şirketten tüm alacaklar alınmaya devam edileceğini belirtti.

Görüntü Dökümü---------------------Erkan Petekkaya açıklama-Avukatı açıklaması-Genel ve detaylar

09.01.2020 - 14.25- Haber Kodu : 200109143_====================

6 - İSTANBUL'DA MUHTARLARIN POSTA TEBLİGATI TEPKİSİ; 1-10 ŞUBAT ARASI KABUL ETMEYECEKLER

Taylan ERGÜN - Cemil ÖZDEMİR - Murat SOLAK/ TÜM İstanbul Muhtar Dernekleri Federasyonu Başkanı Selami Aykut, son dönemlerde muhtarlıklarda her gün yüzlerce posta tebligatı biriktiğini ve bunların vatandaşa ulaştırılması noktasında büyük sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. "Biz PTT'nin posta memurları değiliz"  diyen Aykut, 1 - 10 Şubat tarihleri arasında İstanbul'daki tüm muhtarların, posta evraklarını kabul etmeyeceklerini söyledi.Arnavutköy Muhtarlar Derneği'nin, Arnavutköy'de düzenlendiği toplantıda konuşan Tüm İstanbul Muhtar Dernekleri Federasyonu Başkanı Selami Aykut,  "Devlet büyüklerimizin bu konuda desteğine ihtiyacımız var. ya bize ödenek ayırsınlar ya da bu iş için bize eleman desteği versinler" dedi."Şu an muhtarlıklar adeta bir posta hizmeti veriyor. Postanelerin çalışanı gibi her gün yüzlerce tebligatı mahalle sakinlerimize ulaştırmak için çalışıyoruz." diyen Selami Aykut, şunları söyledi: "Şu an İstanbul'daki muhtarlarımızın en büyük sorunu posta tebligatları ile ilgili. Postacılarımız binaya giriyor, kapıyı çalıyor, beşinci kata çıkmayı kendisine zulüm olarak görüyor ve çıkmıyor. Dış kapıya haber kağıdını bırakıyor ve evrağı da geliyor muhtara teslim ediyor. Vatandaşın icradan dairesinin satışa çıktığından haberi olması gerekirken posta memuru o tebligatı getirip muhtarlığa bırakıyor ve vatandaşın bundan haberi olmuyor.  Vatandaş 'haberim yok' diyor, onlar da 'Nasıl haberin yok, biz tebligatı muhtara bıraktık' diyor. Sonra o vatandaş da gelip muhtara her türlü hakarette bulunuyor. Vatandaşa trafik cezaları geliyor. Vatandaş tebligattan haberi olmadığı için cezayı erkenden ödeme şansını yitiriyor. Burada muhtarla vatandaş karşı karşıya geliyor. Posta görevlileri her bir evrağı teslim ederken pirim kazanırken, 'muhtarlar bu işin neresinde' diye sormak istiyoruz. Maaşının dışında bir geliri olmayan muhtarlarımız bu posta evrakları için ayrıca bir eleman tutmak zorunda kalıyor. Tebligatları mahalleliye ulaştırmaya çalışmaktan mahallemizin sorunları ile ilgilenmeye fırsat bulamıyoruz neredeyse."

"VATANDAŞA 'POSTA MEMURU OLACAĞIZ' DİYE SÖZ VERMEDİK"İstanbul Muhtarları olarak bu duruma karşı olduklarını söyleyen Selami Aykut, duruma tepki göstermek amacıyla 1-10 Şubat tarihleri arasında posta tebligatlarını posta elemanlarından almayacaklarını  söyledi.  Aykut, "Biz posta memuru olmak için seçime girmedik, vatandaşa da 'posta memuru olacağız' diye sözler vermedik. Biz mahalle sakinlerimizin haklarını korumak ve mahalleye hizmet etmek için söz verdik ve seçimle iş başına geldik. Tebligatların vatandaşlara ulaşması noktasında en büyük sıkıntıyı muhtarlarımız yaşıyor. Bizim talebimiz, bu tebligatlar noktasında PTT'nin muhtarlıklara bir ödenek ayırmasıdır ya da muhtarlıklarımıza sadece bu iş için birer personel tahsis etmesidir. Yoksa biz bu işin altından kalkamayız. Şayet bir gelişme olmazsa, imkansızlıktan dolayı artık bu tebligatları almayacağımızı duyurmak istiyoruz. Bize sahip çıkan ve muhtarlık müessesesini önemseyen sayın Cumhurbaşkanımızın da gerekli desteği vereceğine inancımız tamdır" diye konuştu.

"VATANDAŞ GECENİN BİR YARISINDA TEBLİGATINI İSTİYOR"Hadımköy Mahallesi Muhtarı Rıza Demirci de posta evraklarından dolayı oldukça zorlandıklarını söyleyerek; "Tebligatlarla alakalı rahatsızız. Düğüne, cenazeye gidiyoruz gecenin bir yarısında vatandaş arayıp tebligatını istiyor bizden. Vatandaşın hacizli evrağı geliyor ve bizlerle kavga ediyor 'neden haber vermiyoruz' diye. Bize her gün 100 tane evrak geliyor biz hangi birini arayalım" dedi.

Görüntü Dökümü: ---------------Selami Aykut'un açıklaması-Demirci ile röp-Muhtarlıkta biriken tebligatlar-Detaylar

09.01.2020 - 14.07 - Haber Kodu : 20010913409.01.2020 - 14.11 - Haber Kodu : 200109138

=====================

7- ÜMRANİYE'DE YAŞLI KADIN İLE TORUNUNUN ÖLÜMÜ: YEREL MAHKEME KARARINDA DİRENDİ

Haber: Yüksel KOÇ - İstanbul DHAYerel mahkeme, Ümraniye'de nişanlandığı gece alkollü kullandığı araçla Fatma Kalender (68) ve torunu Ahmet Yiğit Kalender'e (11) çarparak ölümüne neden olan Emrah Bozdemir'e cezanın alt sınırından uzaklaşarak 14 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, ölenlerin trafiği yeterince kontrol etmeden yola çıktıklarını dikkate almadan alt sınırdan uzaklaşılarak verilen kararın hakkaniyete uygun olmadığını gerekçe göstererek yerel mahkemenin kararını bozdu.  Yerel mahkeme, Yargıtay bozma kararından sonra yaptığı duruşmada eski kararında direndi. Ümraniye'de 7 Nisan 2018 gecesi nişanından dönerken alkollü olarak kullandığı araçla Fatma Kalender ve torunu Ahmet Yiğit Kalender'e çarparak ölümlerine neden olan Emrah Bozdemir (33) hakkında, "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak" suçundan 2 yıl 8 aydan 22 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davaya bakan İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 20 Kasım 2018 tarihli duruşmada Bozdemir'i, "Bilinçli taksirle iki kişinin ölümüne neden olmak" suçundan 14 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın alkollü olmasını gerekçe göstererek alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kuran mahkeme, sanığın sabıkalı oluşunu gerekçe göstererek de iyi hal indirimi yapmadı.Taraflar kararı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. Dosyaya bakan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi, bu kararı onadı. Karar bu kez Yargıtay'a taşındı. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 18 Eylül 2019 tarihinde yerel mahkemenin kararını bozdu.

YARGITAY MAKTÜLLERİN DE KUSURLU OLDUĞUNU İDDİA EDEREK CEZANIN DÜŞÜRÜLMESİNİ İSTEDİYargıtay 12. Ceza Dairesi, maktüllerin trafik kurallarını yeterince kontrol etmeden yola çıktıklarının dikkate alınmadan üst sınırdan hüküm kurulmasının hakkaniyete uygun olmadığını gerekçe bozmaya gerekçe gösterdi.

YEREL MAHKEME KARARINDA DİRENDİYargıtay'ın bozma kararının ardından doyanın geldiği İstanbul Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesi bugüne duruşma günü verdi. Bugün görülen duruşmaya tutuklu sanık Emrah Bozdemir ve tarafların avukatları katıldı. Tutuklu sanık Emrah Bozdemir, "Acılı aileye sabırlar diliyorum, yaşanan bu talihsiz kazadan dolayı üzgün ve pişmanım" dedi.  Sanığın avukatları Yargıtay'ın bozma kararından sonra müvekkilleri aleyhine yeni hüküm kurulmasını istediler. Sanık avukatları, müvekkilleri hakkında yasal indirimlerin de uygulanmasını talep etti.  Kararını açıklayan mahkeme, eski kararını verdi. Sanık, 14 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı.

İDDİANAMEDENİstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli Emrah Bozdemir'in yönetimindeki aracın 7 Nisan 2018 tarihinde taşıt yolu içinde bulunan Fatma Kalender ile torunu Ahmet Yiğit Kalender'e çarparak ölümlerine neden olduğu belirtildi. Şüpheli Emrah Bozdemir'in 215 promil alkollü araç kullandığı, Karayolları Trafik Kanunu'nun 7, Karayolları Trafik Kanunu'na bağlı yönetmeliğin de 8 maddesini ihlal ettiği bilgisine yer verilen iddianamede, şüphelinin, "Bilinçli taksirle iki kişinin ölümüne neden olmak" suçundan 2 yıl 8 aydan 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası ile cezalandırılması isteniyor.

======================

8- GEÇ GELEN TRAFİK CEZASI BAŞVURUSU

Serdar ALTINTEPE/ İSTANBUL, Geç tebliğ edilen trafik cezalarına tepki gösteren sürücüler, Ulaştırma Bakanlığı Bölge Müdürlüğü önünde bir araya geldi. Kendilerine Tüketici Başvuru Merkezi (TBM) Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu da eşlik etti. Burada yaptğı açıklamada, birikmiş cezaların ödenmesinde yaşanan zorluklara dikkat çeken Aydın Ağaoğlu, "Bu dosyalar dolusu cezanın sebebi 2011 yılında Kabahatler Kanununa yapılan bir ek düzenleme ile ihlalli  geçişin yapıldığı yılı takip eden takvim yılı sonuna kadar ceza gönderilebilir. Bu kadar uzun zaman bekletilir mi? Bu iyi idare kavramı ile uyuşmaz. O tarihte o aracı kendi mi kullandı, nasıl hatırlasın? Bu kadar birikmiş cezayı nasıl ödesin? Cezaların amacı caydırmaktır. Oysa cezaya muhatap olduğunu iki yıl sonra, bir yıl sonra, aylar sonra öğrenen vatandaşlar öğrenme süresine kadar  o ihlali yapıyor. Yüzlerce defa geçiyor ceza balyası ile karşı karşıya kalıyor" dedi.

CEZA BİLDİRİM SÜRESİ 7 GÜNE İNDİRİLMELİAğaoğlu ayrıca cezaların ödenmesi için bazı araç sahiplerinin mal varlıklarını da satmak zorunda kaldığını söyledi. Hız sınırının değiştirilmesi durumunda bu cezaların yazılmayacağını ifade eden Ağaoğlu, şöyle konuştu: "Bunları ödeme kalktıklarında bütün varlıklarını satsalar altından kalkamıyorlar. Burada yapılması gereken, mutlaka aylar sonra gönderilen cezalar silinmeli, ödenmiş olanlar iade edilmelidir. Ayrıca gönderilmemiş olanlar da iptal edilmeli ve özellikle İstanbul Havalimanı yolundaki 70 km'lik hız sınırı makul noktaya çekilmeli. İstanbul içinde bile pek çok yerde 80 km iken orada 70 km olması düşünülemez. En önemlisi de bundan sonra ileriye dönük aynen Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve 15 Temmuz Şehitleri Köprüsü olayında olduğu gibi bu cezaların bildirim süresi eskisi gibi 7 güne indirilmelidir. Teknoloji çağındayız, cep telefonu uygulaması geliştirilip anında bildirim yapılabilir."150 bin liralık ceza için iki aracını satan ve evini de satılığa çıkaran Nejdet Adıyaman, "Ben iki aracımı sattım bu cezaları ödemek için. Şu anda evi de satılığa çıkarttım. Daha gelecek olan 8-9 ay cezamız var.  Bu cezaları nasıl yapacağımızı düşünüyoruz. Aşağı yukarı 150 milyar gelmiş" dedi.Ahmet Malkadı da yazılan cezaların yüzde 90'nının 70 km'lik hız sınırından kaynaklandığını belirtti. Hız sınırının yükseltilmesi durumunda cezalarla karşılaşmayacaklarını belirten Malkadı, "Turizm taşıma firması sahibiyim. Sadece Nisan ve Mayıs ayında şirketime tebliğ edilen 150 bin lira tutarında ceza var. Ayrıca şirketimin e-devletinde 600'ü geçkin ceza tutanağı şu anda tebliğ edilmek üzere bekliyor. Biz bunları nasıl ödeyeceğiz? Ödeme şansımız zaten yok. Genelde bu cezalar 70 km hız sınırına tabi tutulduğumuz için yediğimiz cezalar. Hız sınırı 80 km olsa bu cezaların yüzde 90'ı yok. 90 km olsa cezamız yok. Bu hız sınırının düzeltilmesi, bu cezaların bir kanun maddesi ile affedilmesini bekliyoruz" dedi.

Görüntü Dökümü-----------------Aydın Ağaoğlu açıklamaNejdet Adıyaman  röpAhmet Malkadı röpCeza makbuzlarından görüntü

09.01.2020 - 14.46 - Haber Kodu : 200109155=====================

9- BEYKOZ'DA 2 OTOMOBİL KAFA KAFAYA ÇARPIŞTI

Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN-İsa ALMAÇAYIR- BEYKOZ'da karşı yönlerden gelen iki otomobil kafa kafaya çarpıştı. Kazada araçlarda yaralanan iki sürücü itfaiye ekipleri tarafından kurtarılarak hastaneye gönderildi.Kaza, saat 12.00 sıralarında Çavuşbaşı Mahallesi Mehmet Akif Ersoy Caddesi'nde meydana geldi. İrfan Bayrak yönetimindeki 34 BSU 549 plakalı otomobil ile karşı yönden gelen Sadık Yavuz yönetimindeki 34 PF 4911 plakalı otomobil kafa kafaya çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle otomobiller savruldu. Kazada sürücüler araçlarında sıkıştı. Çevredekilerin ihbarıyla olay yerine sağlık, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. İtfaiyenin kısa süre çalışmaları sonucunda yaralılar araçtan çıkarıldı. Yaralılar, sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırılırken, sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi.

TRAFİK KAPANDIKaza nedeniyle yol bir süre trafiğe kapandı. Kazaya karışan araçların ve yaralıların kaldırılmasının ardından trafik normale döndü. Bir görgü tanığı, "Kafa kafaya çarpıştılar. Yaralı sürücülerden biri babamdı. Hastaneye götürdüler. Sağlık durumu iyi" dedi.  Polis, kazayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü: ----------------------kazaya karışan araçların görüntüsü-İtfaiye ve sağlık ekiplerinden görüntü-Vatandaşlar ile röp-Yolun trafiğe kapanması-Araçların kaldırılması-Genel ve detay görüntüler

09.01.2020 - 14.12 - Haber Kodu : 200109137=====================

10- İSTANBUL'DA TARİHİ ESER OPERASYONU KAMERADA

Ali ABLAY/İSTANBUL, İSTANBUL'da tarihi eser kaçakçılarına yönelik düzenlenen operasyonda Bizans, Selçuklu, Osmanlı, Ermeni ve Milattan Önce 2. ve 1. Yüzyıl dönemlerine ait bin 134 parça tarihi eser ele geçirilirken, bir şüpheli gözaltına alındı. Operasyon ise kameralara yansıdı.Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, daha önceden de tarihi eser kaçakçılığı yaptığını belirlediği bir şüpheliyi takibe aldı. Şüpheli A.E.G. hakkında Eylül 2017'de Üsküdar Silahtar Abdurrahman Ağa Camiinden çalınan 2 hat levhanın kendisinde olmasından dolayı, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa muhalefet suçundan işlem yapıldığı öğrenildi. Kaçakçılık polisi, şüpheliyi takip ederek soruşturmayı derinleştirdi ve şüphelinin tarihi eser topladığını tespit etti. Bunun üzerine polis ekipleri, şüpheli A.E.G'ye yönelik teknik ve fiziki takip gerçekleştirdi.

ÇOK SAYIDA ESER ELE GEÇRİLDİEkipler, dün Şişli'de 3 adrese eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonlarda Bizans, Selçuklu, Osmanlı, Ermeni ve Milattan Önce 2. ve 1. Yüzyıl dönemlerine ait içlerinde Meryem Ana Çocuk İsa, Havarilerin resmedildiği ikonlar, Selçuklu motiflerinin işlendiği şamdanlar, Anadolu'nun tarihi geçmişini yansıtan ve döneminin nadir bulunabilen parçaları, taşınmaz kültür varlıklarından sökülmüş steller, sikke, çini ve bordür olmak üzere bin 134 tarihi eser ele geçirildi. Operasyon polis kameralarına da yansıdı.

TARİHİ ESERLER MÜZELERE TESLİM EDİLECEKEle geçirilen tarihi eserler ise Kaçakçılık Suçlarıyla Şube Müdürlüğü'nde sergilenmesinin ardından Ayasofya Müzesi Müdürlüğü, İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi Müdürlüğü ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğüne teslim edilecek.Gerçekleştirilen operasyonda yakalanan şüphelinin Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanuna muhalefet suçundan işlemleri Vatan Caddesi'nde bulunan Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde devam ediyor.

Görüntü Dökümü-------------Operasyon görüntüleriBulunan tarihi eserlerSikkelerin bulunmasıtarihi eserlerin koruma altına alınması

Sergi görüntüleri

09.01.2020 - 14.24 - Haber Kodu : 200109142


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA İSTANBUL BÜLTENİ- 3 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement