
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Afyonkarahisar'daki kampının kapanış konuşmasını yaptı. Erdoğan toplantıda, " Karşınızda haklı öfkesini içine atacak mağdurlar yok. Sizin karşınızda merhum Menderes’in akıbetiyle korkutulan pısırık başbakanlar yok." dedi.
İşte Başbakan'ın konuşmasından satır başları:
GENEL GÖRÜŞME DEĞERLENDİRMESİ
Bugün her istişare toplantımızda olduğu gibi genel görüşmeyi yaptık. Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve ulusal güvenliğimizi tehdit eden paralel örgüt toplantımızda ele aldığımız önemli konular oldu.
"BİZLERİ TUTUNAMAYANLAR OLARAK TASVİR ETTİ"
Rahmetli Oğuz Atay bizleri Tutunamayanlar olarak tasvir etmişti. Elit bir zumre Türk demeden, Kürt demeden, batılı doğulu demeden halk yığınlarına karşı sürekli bir kibir sergilemişti. Bizim özgüvenimizi yok etmek istediklerini, başımızı dik tutmamız gerektiğini defalarca ifade ettim.
"BİZİ TERBİYE ETMEYE ÇALIŞTILAR"
Kibir abideleri küstahça bizi terbiye etmeye kalkıştılar. Her zaman kendilerini müstesna bir yerde gördüler. Kendilerini ülkelerinin asıl sahipleri zannettiler. Ülkenin kaynaklarını adil şekilde paylaşmak yerine tüm kaynakları kendileri için kullanmak istediler. Seçimlere rağmen kendilerini imtiyazlı gören bu kesimler kibirlerinden bir milim geri adım atmadılar.
"KİBİRİ YOK ETMEYE ÇALIŞIYORUZ"
12 yıldır bu kibri yok etmeye, milletimize yeniden özgüven kazandırmaya çalışıyoruz. Bunu da yaptık. 12 yıl içinde aziz milletimizin içeride ve dışarıda özgüven kazanması için elimizden geleni yaptık.
"HERKES HADDİNİ BİLECEK"
Hukuk katili hukukçulara artık kimsenin ihtiyacı yok. Herkes haddini bilecek. Siz babalarınızın dedelerinizin çarpık istikametinde yürümek isteyebilirsiniz. Ama biz babalarımızın, dedelerimizin kutlu ve şanlı izinden yürüyoruz. Biz bu istikametimizi asla değiştirmeyeceğiz. Karşınızda haklı öfkesini içine atacak mağdurlar yok. Sizin karşınızda merhum Menderes’in akıbetiyle korkutulan pısırık başbakanlar yok.
DÜNKÜ GERGİN TOPLANTI
Bazı şeyler var ki bunların milletçe bilinmesi lazım. bizler korkma diye başlayan İstiklal Marşı’na sahip milletin evlatlarıyız. Dünkü toplantıda malum sabah 10.00’da burada olacaktık. Fakat biz Sayın Başkan’ın nezaketli daveti nedeniyle konuşmamızı öğleden sonraya aldık. Sayın Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı, bakanlar orada… Danıştay’ın başkanı 25 dakikalık herkesin saygı duyacağı bir konuşma yapıyor. Yargı ile ilgili değerlendirmelerini yapıyor. Evsahibi bu konuşmayı yaptıktan sonra orada konuşma yetkisi olmayan, araştırmasını da yaptım.
"PROTOKOLDE BÖYLE BİR ŞEY YOK"
Oraya konuşmaya çıkan kişinin karşısındaki insanların kendisini savunma hakkı var mı? Konuşmanı yapacaksın, her türlü saygısızlığı yapacaksın. Sayın Başkan’ın konuşma yaptığı yerde bir saat konuşma yapıyor. Devlet protokolünde böyle bir şey yok. Seçilmişlere o hücrelerine sinmiş kibirle parmak sallamaya başlıyorsun. Devlet protokolü karşısında nasıl, ne kadar konuşacağını insan düşünür. CHP kurultayının kongresinde değil, Danıştay töreninde konuşuyorsun.
"SEN KİM ASELSAN KİM"
Bir yüksek mahkemenin kuruluş yıldönümünde her bir gündem maddesi üzerinden siyasetçiye nizam vermeye çalışıyor. Engelliler konusundan başlıyor… Engelliler için yaptığımızdan adamın haberi yok. Oradan basın özgürlüğüne geçiyor. Oradan çevre meselesine geçiyor. Van depreminden bahsederken Van’da bir şey yapılmadığından bahsediyor. Orada nasıl buna tahammül edilecek. AB’den Aselsan’dan bahsediyor. Sen kim Aselsan kim? HSYK yasasına da değiniyor. Sanat hakkındaki görüşlerini de anlatıyor… Tövbe tövbe…
VAN DEPREMİ
Van’da deprem oldu, süratle Van’a hareket ettik. İlk etapta Van’da 13 çadır kent kurduk. Öyle bir yığılma oldu ki ilk akşam araçlarımızla dolaşamadık.
5 katrilyon yatırım yaptık. Bundan haberin var mı? Senin gibi düşünenler sana öyle bilgi veriyor. Sana yalan konuşmak yakışır mı? Sen bir hukukçusun. Şimdi tutturmuşlar bir konteyner kent gidiyorlar. Şu anda 67 aile kalıyor sadece ve bunlar da hak sahibi aileler değil. Kiracı olanlara da kura çekmek suretiyle verdik.
BERKİN ELVAN'A GÖNDERME
Bu beyefendi Danıştay kürsüsünden yakın zamanda gösterilerde hayatını kaybedenlerin isimlerini sayıyor. Ölümler üzerinden istismar yapıyor. Yatıyor kalkıyor Berkin Elvan… Yüzünde maskesi, elinde sapan. Ama medya ‘Ekmek almaya giderken’ diyor. Ekmek almaya maskeye mi gidiyorsun? Burakcan’dan niye bahsetmiyorsun? Çünkü Burak istismara elverişli değildi. Burak için belki her yıl mütevazı anma töreni yapılacaktır. Ama bu isimler için her yıl yapacakları kutlamalar için oy devşireceklerini düşünecekler.
"SEÇİLMİŞLERE KİBİRLE PARMAK SALLAYAMAZSINIZ"
Biz gelene kadar 1 Mayıs işçinin bayramı ilan edilebildi mi? Çıkmış sıkılmadan 2011’de Taksim’de en ufak bir olay olmadı diyor. Onu Türk İş’in, Hak İş’in başkanına sor. Onlar konuşma fırsatı bile bulamadılar.
"BUNLARIN KONUŞMA YAPACAĞI YERLERE KATILMAM"
Birileri o kürsüleri siyasetçiye fırça çekebileceği bir alan olarak görüyor. Siz kimsiniz? Seçilmişlere kibirle parmak sallamaya hakkınız yok. Bu makamda olduğum sürece bundan böyle bunların konuşma yapacağı hiçbir yere katılmam. Sayın Başkan konuşma yapar dinleriz. İlla böyle bir şey gerekiyorsa Adalet Bakanına da söz verilir. Karşımızda mert bir düşman olsaydı, hamlesini yapar sonra yenilgisini kabul eder, çekilirdi.
"BU YAPININ AYAKTA KALMASI MÜMKÜN DEĞİL"
CHP, tüm tarihini hiçe sayarak bu yapının arkasından gitti. MHP aynı şekilde. Hiç tahmin etmediğimiz makamlar tarafından bu yapı desteklendi. Biz çok zor bir yapıyla mücadele veriyoruz. Bu mücadelenin zorlukları olacak. Ama bu yapının ayakta kalması artık mümkün değildir. Paralel yapıyı hizmet örgütü zannederek destekleyen vatandaşlarımız artık bu yapıyla aralarına mesafe koymaya başladılar. Önümüzdeki yıl çok farklı bir yıl olacak. Anneler babalar artık çocuklarını okullardan almaya başladılar. Bunlar aileleri birbirlerine düşürdüler. Evce karı kocayı birbirlerine düşürdüler.
"BU CADI AVINI YAPACAĞIZ"
Cadı avını ikide bir konuşuyorlar. Bu ülkeye ihanet edenlerin başka yerlere atanması cadı avıysa evet biz bu cadı avını yapacağız. Oturdukları makamda her türlü provokatif eylemleri yapanları bulup çıkaracağız. Bunları adım adım takip etmek durumundayız.
"GEREK KAYNATARAK GEREKİRSE MOLEKÜLLERİNE AYIRARAK STERİLİZE EDECEĞİZ"
Açık söylüyorum, belediye başkanlarıma, il başkanlarıma hepsine söyledim. Kurucu arkadaşlarıma, hukukun demokrasinin dışına çıkmadık çıkmayacağız. Çıkılmasına da müsaade etmeyeceğiz. İnançlı kesimlerin, cemaatlarin, dayanışma ruhunun yıpratılmasına da asla meydan vermeyeceğiz. Sütün içine karışmış bu pis suyu, gerek kaynatarak gerekirse moleküllerine ayırarak sterilize edeceğiz.
İşte son iki MGK toplantımızın sonuç bildirgelerinde de ne yayınladık? İlk madde, milli güvenliğimizi tehdit eden illegal yapılanmalara karşı devlet her türlü tedbiri alır. Bu mücadelede ihmalkar davranan milletin emanetine haksızlık eden. Uzlaşmaya niyetlenen, yaşananları unutan milletin emanetini yere düşürür.
"BAYRAĞINIZA ŞEREFİNİZE SALDIRILDI"
Sessiz kalan tepkisiz kalan şantaja boyun eğen de milletimizin nazarı dikkatinden kaçmaz, tarihe de o şekilde kaydolur. Şunu tekrar hatırlatmak isterim. Şahsıma çok ağır saldırılar yapıldı. Aileme çocuklarıma saldırdılar. Arkadaşlarıma da saldırdılar. Partimize hükümetimize ekonomiye kardeşliğimize saldırdılar. Filistin davamıza, Mısır’daki demokrasi davasına, suriye2deki insanlık davasına saldırdılar. Eğer tüm bunlar yeterli değilse, hatırlatmalıyım ki bunlar MİT TIR’ları üzerinden, gizli toplantı üzerinden bayrağımıza, toprağımıza saldırdılar. Bana ailemize davamıza saldırıldığında susabilirler, ama onlara diyorum ki bayrağınıza şerefinize saldırıldı, en azından bunun için susmayın diyorum.
"NEFES ALDIĞIM SÜRECE UNUTMAYACAK VE AFFETMEYECEĞİM"
Susanı tarih affetmeyecek. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Nefes aldığım sürece unutmayacak ve affetmeyeceğim. Çünkü bir çoklarıyla bunu çok yaşadım, çok iyi tanıyorum bunları. Artık çok iyi öğrendim. Ama ben bunların bu kadar yalancı, bu kadar müfteri olacaklarına inanmıyordum. Ama yaşayınca bunları öğrendik. 2010 bize çok şey öğrettik. Ondan sonraki süreçte işte her şeyi açık açık görmeye başladık. Bunu şahsım için değil, neferi olmaktan gurur duyduğum davam için unutmayacağım, affetmeyeceğim.
"ŞİMDİ BU DÖNEMDE DE YİNE TUZLUKLAR ÇIKTI"
Adayımız kim olursa olsun, kim cumhurbaşkanı seçilirse seçilsin. Davamızın seyrinde en küçük bir sapma olmayacaktır. Gerek cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde, partimiz içinde fitne çıkartmak isteyenler mutlaka olacaktır. Allah’a şükür biz bunlara karşı şerbetliyiz. Nice girişimler gördük. Hepsini boşa çıkardık. Partimizden ayrılıp parti kuranlar olmadı mı? Şimdi neredeler? İsimlerini sayın desem hatırlamazsınız. İşte şimdi bu dönemde de yine tuzluklar çıktı. Şimdi bu tuzlukların markasını da unutacaksınız. Niye? Çünkü ihanet edenleri hiçbir zaman tarih tutup da böyle anıtlaştırmaz, onları gömer. Hep söylüyoruz Menderes’i idam edenler, kararını verenler konuşuluyor mu? Ancak tarihçiler bunu konuşur. Ama halk Menderes’i unutmuyor, Hasan Polatkan’ı unutmuyor. Ama o kararı verenleri unutmuyor. Bizim çok sağlam çatımız var.
"ADAYLARINI MERAKLA BEKLİYORUZ"
Birileri çıkmış çatı aday diyor. 30 Mart’ta milletin estirdiği rüzgar bunların çatılarını uçurdu. Şimdi yeni çatı kurmaya çalışıyorlar. CHP genel müdürü ne diyor? Adayımız MHP’nin desteğini alacak diyor, Kürtlerin desteğini alacak diyor, sosyalistlerin desteğini alacak diyor. E haliyle, hem ulusalcı, hem milliyetçi, hem sosyalist, hem kucaklayıcı, hem faşist olacak. Gerek bozkurt işareti, gerektiğinde zafer işareti yapacak. Aslında Pensilvanya’daki hocaları bu tanıma uyuyor ama onun da üniversite mezuniyeti yok sıkıntı burada. Biz de bunların adaylarını merakla bekliyoruz.
Ödünç oyla, taşıma suyla çatı kurulmaz. 10 Ağustos’ta millet bir kez daha onlara öğretecek.
Son Dakika › Güncel › Erdoğan: Sizin Karşınızda Pısırık Başbakan Yok - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (44)