30. Ahilik Haftası Kutlamaları

Başbakan Binali Yıldırım, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) 25 Eylül'de yapmayı planladığı bağımsızlık referandumuna ilişkin, "Bugünlerde Kuzey Irak'ta birtakım işler oluyor. Orada Barzani efendi çıktı, 'Ben referandum yapacağım, bağımsızlık peşindeyim.' diye bir sevdaya düştü. Dedik ki 'Yanlış yoldasın, kendini mahvedeceksin. Ziyanı yok ama burada yaşayan insanlara ne garazın var. Orada, bölgede yaşayan Kürtler, Türkmenler, Araplar kardeşlik içinde yaşıyorlar, birbirleriyle bir alıp veremedikleri yok. Niye onların huzurunu bozuyorsun, ayrımcılık yapıyorsun, vazgeç bu sevdadan.' Fakat laf anlamaz ama anlamıyorsa, anlayacağı dilden de konuşmasını biliriz." dedi.

Başbakan Yıldırım, Cacabey Meydanı'nda düzenlenen 30. Ahilik Haftası kutlamalarındaki konuşmasına, etkinliklerin birlik, beraberlik ve kardeşliğe vesile olmasını diledi.

Neşet Ertaş'ın, "Şirin Kırşehir" türküsünün, "Ana vatanımsın baba yurdumsun, ozanlar diyarı şirin Kırşehir. Uzak kaldım gurbet elde derdimsin, Hasretin bağrımda derin Kırşehir. Kimi engin kimi yüksek evlerinle, kimi fakir kimi zengin beylerin ilen, kazaların nahiyelerin köylerin ilen, gönlümün içinde yerin Kırşehir." sözlerini hatırlatan Yıldırım, Kırşehir'in, gönüllerde olduğunu belirtti.

Başbakan Yıldırım, şu fıkrayı anlattı:

"Böyle toplantılardan birinde konuşmalar başlamış. Konuşmacının biri geliyor, konuşuyor, gidiyor. Öbürü geliyor, o da konuşuyor, gidiyor. Zaman geçiyor, konuşmalar bitmiyor. En sonunda milletin canı sıkılıyor, hava sıcak. 'Ne bu, ne zaman bitecek bu konuşmalar?' Neyse konuşmacının birini çağırıyorlar. Çıkıyor kürsüye konuşmacı, bakıyor ki meydanda bir kişi kalmış. Bozuluyor fakat çok da hazırlanmış benim gibi konuşmasına. Bozuntuya vermiyor, konuşmasını sonuna kadar heyecanla gür sesle tamamlıyor. En sonunda aşağı iniyor, orada bir kişi, bekleyene gidiyor, boynuna sarılıyor. 'Teşekkür ederim kardeşim.' diyor. Adam şaşkın, 'Niye teşekkür ediyorsun kardeşim.' diyor. 'Niye etmeyeyim, herkes çekti gitti, sen sonuna kadar benim konuşmamı dinledin. Bunun için teşekkür ederim.' Adam gayet sakin, 'Teşekkür etmene gerek yok, senden sonraki konuşmacı benim.' diyor ama maşallah Kırşehir'in meydanında bir kişi bile eksilmedi. İşte Kırşehir bu."

Ahiliğin, kardeşlik olduğunu, kardeşliğin bugünlerde ortaya çıkacağını anlatan Yıldırım, "Ahilik, temsil ettiği ruhla Anadolu'yu Türk milletine vatan yapan bir mana." ifadesini kullandı.

Ahilik teşkilatını yalnızca esnaf ve sanatkar birliği gibi görmenin eksiklik olacağını vurgulayan Yıldırım, "Ahilik, Selçuklu devrinden başlanarak, Osmanlı Devleti'nin cihan devleti olma yolunda dünya ve uhrevi kardeşlik halkasıdır." dedi.

Ahi Evranı Veli'nin de bu yaklaşımla 32 çeşit esnaf teşkilatını bir araya getirdiğini ve ilk modern sivil toplum kuruluşunun temelini attığını kaydeden Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:

"Kardeşliğin, cömertliğin, fedakarlığın, dürüstlüğün, üretimin, ahlakın, sanatın, ilmin esas alındığı ahilik teşkilatının kurucusu Ahi Evranı Veli'dir. Kurduğu sistemle birçok mesleğin gelişmesine, gelecek nesillere aktarılmasına nice çırak, usta, kalfa yetişmesine vesile olmuştur. Bu çalışmalar sayesinde Anadolu Türk yurdu haline gelmiştir."

"Ahiler adeta kimsesizlerin kimsesi olmuşlardır"

Ahilikte prensibin, "Hiç ölmeyecek gibi dünya için hemen ölecek gibi ahiret için çalışmaktır." hadisini esas alarak çalışmanın olduğunu anımsatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ahilik özüne, eşrefi mahlukat olan insanı yerleştirerek 'Hakka hizmet, halka hizmet' anlayışıyla hem dünyevi hem de uhrevi bir sistem kurmuştur. Ahiler oluşturdukları sosyal dayanışma, sosyal güvenlik sistemiyle adeta kimsesizlerin kimsesi olmuşlardır. Bugün ülkemizin her ilinde bulunan esnaf odaları, meslek odaları, sanayi ticaret odaları da ilhamını Ahi Evran kültüründen almıştır. Bu vesileyle başta kendisi olmak üzere ahirete irtihal etmiş tüm ahilere, esnaf sanatkarlarımıza Mevlam'dan rahmet ediliyorum."

AK Parti'nin, kurulduğu günden bu yana ahilerden bu yana uzanan mirası devralarak, "halka hizmeti, Hakk'a hizmet" anlayışıyla gerçekleştirdiğini bildiren Yıldırım, bu anlamda son 15 yılda esnafa, sanatkara birçok kolaylık getiren kanunlar çıkarıldığını hatırlattı.

"Kredi kullanan esnaf sayısı 480 bini aştı"

2001'de yaşanan krizden sonra esnafın krediden yararlanamadığını anımsatan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Çünkü ülke iflas etmiş, faizler fırlamış, enflasyon kontrolden çıkmış. Kredi alabilmeyi başarsan bile yüzde 47 faiz veriyorsun. Nereden nereye geldik. 15 yıl sonra bugün kredi kullanan esnaf sayısı 480 bini aştı. 2002'de 60 bin esnaf zor bela kredi kullanıyordu, bugün yarım milyona yaklaştı. Faizler yüzde 47'diydi, bugün yüzde 5'e bugün esnafa kredi veriliyor. Halkbank'tan esnafa verilen kredi limiti 5 bin liradan 150 bin liraya çıkarıldı. 30 kat artıştan bahsediyoruz. 2002'de esnaf işini geliştirmek, büyütmek için kredi ihtiyacını karşılamak isterdi. Sadece bu iş için işini geliştirmek için bütün Türkiye'de esnafa verilen kredi miktarı 150 milyon liraydı. Koca Türkiye'de. Bugün ne kadar? 22 milyar lira. Helali hoş olsun esnafa. 150 milyon nere, 22 milyar nere."

"Laf üstüne laf koyan değil, taş üstüne taş koyan bir iktidar." olduğuna işaret eden Başbakan Yıldırım, "İşimiz esnafı, sanatkarı korumak, onların işini, mesleğini daha da geliştirmesini sağlamak." dedi.

Başbakan Yıldırım, 2011, 2014 ve 2016'da esnafın, sıkıntılarını giderme amacıyla borçlarının yeniden yapılandırıldığını hatırlattı.

Esnafa makine, teçhizat, demirbaş alımları için esnafın döner sermaye ihtiyaçlarını karşılama için 30 bin liraya kadar sıfır faizle kredi imkanı sağlandığını anlatan Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:

"KOSGEB ile 2016 yılının sonunda esnaf ve sanatkarlara, 15 bin KOBİ'ye tamamen faizsiz destek verdik. 2017 başında 2,5 milyar bütçeyle 460 bin KOBİ'ye de yine faizsiz krediyi temin ettik. Vergi mevzuatında esnaf, sanatkar için kolaylaştırıcı düzenlemeler yaptık. Gelir Vergisi Kanunu'na göre eskiden, basit usulden faydalanmayan esnafın basit usule geçmesini sağladık. Yine geleneksel el sanatları olan işlerde çalışanların, kaybolmaya yüz tutan mesleklerin yaşatılması için vergi muafiyeti getirdik.

Esnaf muaflığı kapsamında meslekler için vergiden muaf belgesi alanlar hiçbir vergi ödemiyor. Ayrıca basit usulde vergiye tabi olanların 8 bin liraya kadar kazançları da vergiden düşülüyor. Şimdi esnaf eskiden emekli oluyor, bir iş yeri açınca maaşından kesinti yapılıyordu. Bu haksız uygulama dedik, yüzde 10 kesintiyi tamamen kaldırdık. Eğer esnaflarımız, taşımacılar araçlarını yenilerse bunlar da bir sefere mahsus ÖTV'den muaf tuttuk. Araç alabilecekler. Esnaf ve sanatkarın sigorta primlerinde yüzde 5 indirim sağladık."

Kırşehir'e yapılan yatırımlar

Başbakan Yıldırım, Kırşehir'e son 15 yılda 5 katrilyon yatırım gerçekleştirdiklerine değinerek, kentteki yıllık ihracatın 168 milyon doları bulduğunu, Kırşehir'e son 15 yılda 3 bin 120 konut, okullar, üniversite kurduklarını ve yurt sayısını artırdıklarını belirtti.

Kırşehir'deki barajlar ve taşkın koruma projelerine ilişkin de bilgi veren Yıldırım, yollar, hastaneler, tarımsal destekleri içeren birçok hizmet yapıldığını ifade etti.

Yatırımlara ilişkinde bilgi de veren Başbakan Binali Yıldırım, "Kırşehir'den Nevşehir'deki havaalanına daha kısadan bir yol yapılacağız. Buranın çevre yolu ihtiyacı var, onu da yapacağız, transit trafiği şehir içine sokmadan dışarıdan göndereceğiz." dedi.

"Yanlış yoldasın, kendini mahvedeceksin"

Başbakan Yıldırım, Kuzey Irak'ta yapılacak referanduma ilişkin ise şu görüşlerini paylaştı:

"Bugünlerde Kuzey Irak'ta birtakım işler oluyor. Orada Barzani efendi çıktı, 'Ben referandum yapacağım, bağımsızlık peşindeyim' diye bir sevdaya düştü. Dedik ki 'Yanlış yoldasın, kendini mahvedeceksin. Ziyanı yok ama burada yaşayan insanlara ne garezin var. Orada, bölgede yaşayan Kürtler, Türkmenler, Araplar kardeşlik içinde yaşıyorlar, birbirleriyle bir alıp veremedikleri yok. Niye onların huzurunu bozuyorsun, ayrımcılık yapıyorsun, vazgeç bu sevdadan.' Fakat laf anlamaz ama anlamıyorsa, anlayacağı dilden de konuşmasını biliriz."

Türkiye'nin bin yıllık tarihinde birliğini, beraberliğini, kardeşliğini bozmaya çalışanların çok olduğunu aktaran Yıldırım, herkesin dersini aldığını kaydetti.

Türk milletinin en önemli özelliğinin bağımsızlık ve istiklaline düşkünlüğün oluşturduğunu vurgulayan Başbakan Yıldırım, "Bölgemizde proje yapanlar, terör örgütlerini üzerimize salanlar şunu iyi bilsinler. Ne yaparsanız yapın, hangi planı kurarsanız kurun bu milletin adı Türk milletidir. Yüzyıllar boyunca bu planların hepsinden alnının akıyla çıkmış ve bugünlere gelmesini başarmıştır." diye konuştu.

Başbakan Yıldırım'a Ahilik Onur Ödülü

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başlayan programda, Devlet Tiyatroları ve Kırşehir Esnaf ve Sanatkarlar Odası oyuncuları, "ahilikte kalfalıktan ustalığa geçiş" konulu şet kuşatma törenini canlandırdı.

Başbakan Yıldırım, konuşmasının ardından Türkiye'de yılın çırağı, kalfası ve ahisi seçilenler ile Ahilik Hizmet Ödülü'ne görülenlere ödüllerini verdi.

Yılın ahisi seçilen Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Ergün Turan, ödülünü Başbakan Yıldırım'ın elinden aldı.

Başbakan Yıldırım, yılın "Ahilik Onur Ödülü"ne layık görüldü. Törenin sonunda şet kuşanan Yıldırım'a, ahilik kıyafetini Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken giydirdi.

Cacabey Meydanı'na, dev Türk bayrağı ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım'ın fotoğraflarının yer aldığı posterler asıldı.

30. Ahilik Haftası kutlama törenine, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sorgun, Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva, Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Birlikleri Merkez Birliği (TESKOMB) Genel Başkanı Abdülkadir Akgül, milletvekilleri ile vatandaşlar katıldı.